Memur eşin aldatması ve kınama cezası

Merhabalar...

Mesleği öğretmen olan müvekkilim, eşinden boşanıyor. Boşanma davasında vekaletini ben üstlendim. Sorum şu: Müvekkilim eşini aldatmış olduğu için eşi onu Milli Eğitim Müdürlüğüne şikayet edeceğini söylüyor. Eğer şikayet gerçekleşir ve doğruluğu ispatlanırsa, verilecek ceza (tahmin ediyorum ki bu kınama cezası olacaktır) yer değiştirme mi yoksa başka bir ceza mı olacaktır? Daha önce hiç idari bir durumla ilgili hukuki bir ihtilaf çözmediğim için soruyu daha da genelleştireyim: Kınama cezası verilebilir mi? Verilirse nasıl? Hangi ispatlar geçerli olacaktır?

Forumda daha önce polis eşin aldatması sonucu yer değiştirme cezası verildiğini görmüştüm. Ancak idare hukuku ihtilaflarını şu ana kadar almadığım için temkinli olmak istiyorum. Teşekkürler...

Sayın meslektaşım 657 Sayılı Devlet Memurları Kanununun disiplin cezalarını gösteren 125. maddesinin ilgili olduğunu düşündüğüm bendi aşağıda. Sanırım yardımcı olur.

B - Kınama: Memura, görevinde ve davranışlarında kusurlu olduğuun yazı ile bildirilmesidir. Kınama cezasını gerektiren fiil ve haller şunlardır:

d) Hizmet dışında Devlet memurunun itibar ve güven duygusunu sarsacak nitelikte davranışlarda bulunmak,

Alıntı: Yazan Av. T. Argun Sezer Sorum şu: Müvekkilim eşini aldatmış olduğu için eşi onu Milli Eğitim Müdürlüğüne şikayet edeceğini söylüyor. Kınama cezası verilebilir mi? Verilirse nasıl? Hangi ispatlar geçerli olacaktır?

Konu 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 125.maddesinde “Disiplin Cezalarının Çeşitleri İle Ceza Uygulanacak Fiil Ve Haller” başlığı ile düzenlenmiştir.

Bu maddede sayılanlar arasında “eşini aldatma” fiili bulunmamaktadır. Bu nedenle müvekkilinize ceza verilemeyeceği kanısındayım.

Aşkın büyüsüyle cezbeye kapılan ve kendini kaybeden bazı memurların kendilerine gelmeleri için idarece zorla yerlerinin değiştirildiği doğrudur. Ancak bu yer değiştirme işlemleri ceza kararları ile değil, “gönderilen yerde elemana duyulan ihtiyaç” gerekçesi ile idari kararlara dayanılarak yapılmaktadır.

Saygılarımla

Benim belirttiğim maddede tabii ki eşini aldatma diye bir fiil yok. Ancak takdir edersiniz ki kanunlar bu tür fiilleri tek tek saymaz."Hizmet dışında Devlet memurunun itibar ve güven duygusunu sarsacak nitelikte davranışlarda bulunmak," eylemi de bu kapsamda değerlendirilebilecek genel bir ifadedir diye düşünüyorum.

Sayın Armağan Konyalının betimlemesi harika. Belirtmeden geçimeyeceğim. Aşkın büyüsü ile başlayan tanımlama bir harika. Elinize sağlık

Aşkın büyüsüyle cezbeye kapılan ve kendini kaybeden bazı memurların kendilerine gelmeleri için idarece zorla yerlerinin değiştirildiği doğrudur. Ancak bu yer değiştirme işlemleri ceza kararları ile değil, “gönderilen yerde elemana duyulan ihtiyaç” gerekçesi ile idari kararlara dayanılarak yapılmaktadır.

Sayın Konyalı gerekçe müthiş

Merhabalar;
Sayın meslektaşım Av.Armağan Konyalının söylediğine katılıyorum, ancak eklemek istediğim ve dikkat edilecek husus şudur. a) Aldatma iddiasına konu edrilen eylem yeri neresidir, b) Söz konusu görev sırasında mı gerçekleştirilmiştir, c) Memurun bu hareketi memuriyetini icra ve ifa etmesine olumsuz etki ediyor mu, d) Memuriyet çevresine hal ve davranışları ile aleni yansıyan bir durum var mı.
a, b, ve c fıkralarındaki hususlar sanırım açıklaya gerek göstermemektedir. Bunlardan birisi var ise, memura disiplin cezası uygulanabilir.
d fıkrasına ilişkin açıklama yapmak gerekir diye düşünüyorum, memur disiplin hukuku bakımından; örneğin memurun aşırı alkol alarak, ya da iş sahiplerinden, veya kendisinden alt konumdaki başka memurlardan borç para alması, kumar düşkünlüğü gibi halleri, memurun disiplin yönünden cezalandırılmasına neden olabilir. Şimdi yine var mı bilmiyorum, fakat, Gizli Tezkiye Varakası denilen ve yıllık olarak memur hakkında son altı ay çalıştığı yerdeki bir üst ve onay makamındaki olmak üzere iki amiri tarafından düzenlenen yıllık gizkli sicili vardı. Bu sicili, normal özlük ve sicil dosyasına girmezdi. Memurun memuriyet geleceğinde bu gizli sicili asıl etkili olandı.
Memurun taşıması gereken birkaç temel ilke'den biri olan dürüstlük ve güvenilirlik ilkesine aykırılık teşkil eden hareketi, suç teşkil etmeyecek boyutta olsa bile memura disiplin cezası verilmesi için yeterlidir.
Öyle ki, 657 S.D.M.K.nun 54-57 m. olsa gerek, maddesini şimdi tam hatırlayamadım, aday memurun dahi, adaylık süresi içinde memuriyetle bağdaşmayacak bu gibi hareketleri nedeniyle adaylık süresi sonunda memuriyetine son verilmesine ve asli memuriyete alınmamasına neden olabilmektedir.

Sayın Konyalı "Aşkın büyüsüyle cezbeye kapılan ve kendini kaybeden bazı memurların kendilerine gelmeleri için idarece zorla yerlerinin değiştirildiği doğrudur. Ancak bu yer değiştirme işlemleri ceza kararları ile değil, “gönderilen yerde elemana duyulan ihtiyaç” gerekçesi ile idari kararlara dayanılarak yapılmaktadır." gerekçeniz gerçekten çok güzel. )
Burada vurguladığınız yer değiştirme, hem o dairenin düzenini, hem de memuru korumaya yöneliktir. Memur, aşkı ile ekmeği arasında seçim yapmak , hatta seçim yapamaz durumunda kalabilmektidir. Hele ki taşrada ise...

Ayrıca, memurun disiplin hukuku ile ilgili 13/04/2005 Tarih ve 25785 Sayılı Resmi Gazete Başbakanlık tarafından yayınlanan "Kamu Görevlileri Etik Davranış İlkeleri İle Başvuru Usul Ve Esasları Hakkında Yönetmelik" i de incelemenizi, hatta memur disiplin soruşturmaları'nda ilk aklınıza gelmesi gereken hukuki dayanaklardan biri olduğunu ve Danıştay Kararları ile birlikte bir arada ele almanızı, memur soruşturmalarının da usul olarak CMK kuralları ile bağlı olduğunu ve müdafilik gerektiği zaman meslektaşlar olarak buradan hareket edilmesi gerektiğini ola ki unutmuş olanlarımız olabilir düşüncesiyle huzursuz oldum ve hatırlatmak gereği duydum.