Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

Yargıtay Kararı Arıyorum

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 04-05-2009, 14:41   #1
oceans17

 
Acil Yargıtay Kararı Arıyorum

Sayın meslektaşlarım,

Yargıtay 15. HD. 2005/696 E. , 2005/6142 K ve 17.11.2005 tarihli kararını ve/veya benzer içerikli kararları ekleyeceklere şimdiden teşekkür ederim.

Saygılarımla
Old 04-05-2009, 15:01   #2
Arif Aydın

 
Varsayılan

T.C. YARGITAY
15.Hukuk Dairesi
Esas: 2005/696
Karar: 2005/6142
Karar Tarihi: 17.11.2005
ÖZET: Somut olaydaki alacak davasında yüklenici, vekaletten azil nedeniyle yenileme ruhsatı alamadığını, inşaata devam olanağı kalmadığından haklı olduğu iddiasındadır. Oysa inşaata 8.10.1998 tarihinde ruhsat alınmıştır. Davacı altyapı dışında başkaca inşaai faaliyette bulunmadığına ve inşaata bu dönemde devamına yasal merciilerce engel olunmadığına göre temerrüde düştüğü açıktır. Bu sebeple davalı arsa sahibine akdin fesihle sonuçlanmasında kusur yüklenemez. Fesihte haksız olanın davacı yüklenici olduğu açık seçik ortada olduğu anlaşıldığından mahkemenin eksik incelemeyle hüküm kurması isabetsizdir.
(818 S. K. m. 106, 355)
Yukar
ıda tarih ve numarası yazılı hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiş, davacı vekili tarafından duruşma istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen günde davacı vekili avukat Sinan Akgöl ile davalı vekili avukat İlhan Gürel geldi. Temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan taraflar avukatları dinlendikten sonra vaktin darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması başka güne bırakılmıştı. Bu kere dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği konuşulup düşünüldü:
Karar
Davacı vekili, 13.10.1997 tarihli kat karşılığı inşaat sözleşmesinin davalılarca haksız feshi nedeniyle 170.788.410.000 TL. gerçek giderleriyle 100.000.000.000 TL menfi ve müsbet zararları olmak üzere şimdilik kaydıyla 270.788.410.000 TL.nin iskonto oranında faiziyle tahsiline karar verilmesini dava etmiştir.
Davalı vekili, aradan geçen süreye karşın hiçbir iş yapılmadığını, vekaletten azlin haklı nedenleri olup fesih sayılamayacağını, kötüniyetle açılan davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davacının proje ve ruhsat işlemlerini tamamlayarak çalışmalarına devam ederken davalının vekaletinden azletmesi, ruhsatı yenilememesi, sözleşmeye aykırı davranması ve tek taraflı feshi nedeniyle davacının masraf ve zararını ödemekle yükümlü olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüyle 170.788.410.000 TL inşaat ve proje gideri, 161.900.700 TL kar kaybının tahsiline, fazla istemin reddine karar verilmiş, karar taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacının tüm, davalıların sair temyiz itirazları reddedilmelidir.
2- Taraflar arasında imzalanan 13.10.1997 tarihli re'sen düzenleme kat karşılığı inşaat sözleşmesiyle davacı, Antakya İlçesi Dervişli mıntıkası 1255, 1556, 1557, 1558 ve 1559 nolu parsellerin imar planını düzenlemek ve anahtar teslimi villa ile çok katlı binalar inşaa etmek, 11. madde koşullarında arsa sahipleriyle paylaşmayı yükümlenmiştir. Bu sözleşmede davalı arsa sahibi yanında dava dışı Filiz Dener'de arsa sahibi olarak yer almıştır. Arsa sahipleri aynı tarihte, resmi işlemleri yapmak, proje ve kat irtifakı tesisiyle vs. konularda yetkili olmak üzere davacı şirket yetkilisi Hikmet Çinçin'e vekaletname vermişler, 1.6.2000 tarihinde Işın Saylam, gördüğüm lüzum üzerine diyerek tüm vekaletlerinden azletmiştir. Bunun üzerine davacı, 23.8.2000 tarihli ihtarla inşaatın temel atma aşamasına geldiği, ancak cami ve tek katlı bina istemleri nedeniyle başlanamadığı, ruhsat yenilenemediğinden muvafakat vermesini, aksi halde seçimlik hakkını kullanacağını davalıya bildirmiş, davalı ise 27.9.2000 tarihli cevabi ihtarıyla, inşaat yapılması gereken parsellerin kötüniyetli ifraz ve tevhit edildiği gibi şirket ortağı Behiç Çinçin'e tapu devri yapıldığından dolayı vekaletten azledildiğini, 8.10.1998 tarihinde ruhsat alındığı halde işe başlanmadığını, cami istekleri olmadığını, sözleşme şart ve sürelerini aynen kabul etmeye devam ettiklerini bildirmiş, fesih iradesinden söz etmemiştir. Davacı yüklenici 13.10.2000 tarihli cevabında, inşaat ruhsatının yenilenmesinin sağlanması, aksi halde akdin feshiyle zararlarını dava edeceğini bildirmiştir. Görülüyor ki arsa sahibi davalı akdi feshetmemiş, aksine ifası yönünde iradesini açıklamıştır. Kaldı ki sözleşmede davalı yanında başka arsa sahibi de yer almıştır. Diğer paydaşın fesihe muvafakatının alınması Türk Medeni Yasası'nın 692. maddesi hükmünce zorunludur. Aksi durumda paydaşların birlikte hareketinden sözedilemeyeceğinden fesih sonuç doğurmaz. 13.10.2000 tarihli ihtar içeriğine göre sözleşmeyi fesheden davacı yüklenicidir. Öyleyse fesihte haklı olup olmadığı tartışılmalıdır. Yüklenici, vekaletten azil nedeniyle yenileme ruhsatı alamadığını, inşaata devam olanağı kalmadığından haklı olduğu iddiasındadır. Oysa inşaata 8.10.1998 tarihinde ruhsat alınmıştır. Davacı altyapı dışında başkaca inşaai faaliyette bulunmadığına ve inşaata bu dönemde devamına yasal merciilerce engel olunmadığına göre temerrüde düştüğü açıktır. Davalı arsa sahibinin vekaletten azilde haksız olmadığı Hatay 2.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2000/488 Esas 2003/293 Karar sayılı ilamıyla Behiç Çinçin'e devredilen tapuların iptaliyle davalı Işın adına tesciline karar verilmesiyle sabittir. Öte yandan davacı şirket yetkililerinin de aralarında bulunduğu Hatay 1.Asliye Ceza Mahkemesinde 2001/1191 Esas sayılı dosyada görülmekte olan ceza davasının varlığı da azilde davalının haklılığını ortaya koymuştur. Hal böyle olunca davalı arsa sahibine akdin fesihle sonuçlanmasında kusur yüklenemez. Fesihte haksız olanın davacı yüklenici olduğu açık seçik ortadadır. Esasen karşılıklı güven ilkesinin sarsılmasıyla artık inşaata devam olanağı da kalmamıştır.
O halde mahkemece yapılması gereken iş, davacının akdi feshetmesi ve fesihte de kusurlu bulunması nedeniyle müsbet zarar niteliğinde kar kaybı isteyemeyeceği gözetilerek bu kalem istemin reddine, gerçek giderlerle ilgili isteminin ise, yapılan imalat ve sarfedilen masrafların, düzenlenen projelerin arsa sahiplerinin işine yarayıp yaramayacağı ve ekonomik değeri araştırılmalı, yararlı olanların dava tarihi itibariyle değerleri yeniden oluşturulacak bilirkişi kurulundan -gerektiğinde mahallinde inceleme yapılmak suretiyle- alınacak raporla saptanmalı ve davalıdan arsa payı oranında tahsiline karar vermek olmalıdır.
Bütün bu hususlar üzerinde durulmadan eksik inceleme ve yanlış değerlendirmeyle hükme varılması usul ve yasaya aykırı olmuş, kararın bozulması uygun bulunmuştur.
Sonuç: Yukarıda (1.)bentte yazılı nedenlerle davacının tüm, davalının diğer temyiz itirazlarının reddine, (2.)bent uyarınca hükmün davalı yararına BOZULMASINA, 400,00 YTL duruşma vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, aşağıda yazılı bakiye 1,10 YTL temyiz ilam harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, 17.11.2005 gününde oybirliği ile karar verildi.(¤¤)

Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
yargıtay kararı arıyorum hidayet Meslektaşların Soruları 7 10-11-2008 09:47
Yargıtay kararı arıyorum Ersin KUŞ Meslektaşların Soruları 1 09-06-2008 23:13
Yargıtay Kararı Arıyorum av_ttc Meslektaşların Soruları 3 27-11-2007 16:58
yargıtay kararı arıyorum... Av.Ayse E. Meslektaşların Soruları 3 06-04-2007 11:37
Bir Yargıtay Kararı arıyorum Ersin KUŞ Meslektaşların Soruları 3 29-11-2006 18:08


THS Sunucusu bu sayfayı 0,02941704 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.