Kefilin Vefatı-Mirasçıların sorumluluğu

Değerli meslektaşlarım; müvekkilim babası yaklaşık iki yıl önce vefat etmiştir ancak vefat etmeden önce birisine kefil olmuştur.Vefat ettikten sonra yaklaşık iki yıl kefil olduğu borç; asıl borçlu tarafından düzenli olarak ödenmiş ancak geçen ay içerisinde taksit ödenemediği için borç muaccel olmuş,alacaklı olan banka müvekkilimin yanında tüm diğer mirasçılardan da kefillikten ötürü bu parayı istemektedir?borç murisin vefatından sonra muaccel hale gelmiştir ve mirası ret süresi geçmiştir.
1)bu durumda MK.615 gereği ret süresini uzatabilirmiyiz?
2)kefilin ölümü ile kefalet borcu mirasçılara geçer mi?
3)İhtimal dahilindeki sair savunma sebepleri nelerdir?yardımcı olursanız sevinirim saygılarımla

TMK 605/2:Ölümü tarihinde mirasbırakanın ödemeden aczi açıkça belli veya resmen tespit edilmiş ise, miras reddedilmiş sayılır.

Şartlar uyuyorsa terekenin borca batık olduğunu dava yolu ile tespitini isteyin.

Kolay Gelsin..

Alıntı: Yazan Av.kerami ÖZDEMİR Değerli meslektaşlarım; müvekkilim babası yaklaşık iki yıl önce vefat etmiştir ancak vefat etmeden önce birisine kefil olmuştur.Vefat ettikten sonra yaklaşık iki yıl kefil olduğu borç; asıl borçlu tarafından düzenli olarak ödenmiş ancak geçen ay içerisinde taksit ödenemediği için borç muaccel olmuş,alacaklı olan banka müvekkilimin yanında tüm diğer mirasçılardan da kefillikten ötürü bu parayı istemektedir?borç murisin vefatından sonra muaccel hale gelmiştir ve mirası ret süresi geçmiştir. 1)bu durumda MK.615 gereği ret süresini uzatabilirmiyiz? 2)kefilin ölümü ile kefalet borcu mirasçılara geçer mi? 3)İhtimal dahilindeki sair savunma sebepleri nelerdir?yardımcı olursanız sevinirim saygılarımla

sanırım burada yazanların bir faydası olacaktır:
http://www.melekyarim.com/forum/kefa...29.0.html;wap2=
Ayrıca MK. MADDE 615'e göre- "Önemli sebeplerin varlığı halinde sulh hakimi, yasal ve atanmış mirasçılara tanınmış olan ret süresini uzatabilir veya yeni bir süre tanıyabilir."denilmiştir. Benim elimde yok ama önemli sebeplerin hangi hallerde var sayıldığına ilişkin elinde Yargıtay kararı bulunan arkadaşlar varsa onların yardımıyla sorunuza daha net bir cevap bulabilirsiniz.
saygılar