Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

eser sözleşmesinde yetki

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 19-12-2008, 17:25   #1
Av.Necati Yaşbey

 
Varsayılan eser sözleşmesinde yetki

Mimar olan müvekkilim İstanbulda yapılacak bir hastane için Bursa'da proje yapmış, projeyi yükleniciye teslim etmiş. Yüklenici Belediyeye ibraz ederek ruhsat almış ancak bu aşamada inşaatı yapmaktan vazgeçmişler.
Müvekkilimin elinde yazılı sözleşme yok ancak projesi tastik edilip belediyeye yüklenici tarafından ibraz edildiğinden işin yapıldığının ispatı anlamında bir sorun yok.
Müvekkilim inşaat Mühendisleri odanının asgari ücret tarifesine göre alacağını talep edecek.
Ancak yetkili Mahkeme konusunda tereddütlerim var. Daha doğrusu davayı Bursa'da açmak istiyorum. Yetki kurallarına göre davalının ikametgahında yani istanbulda veya sözleşmenin ifa edildiği yerde dava açabiliyorum.
Takıldığım nokta müvekkil projeyi Bursa'daki bürosunda yapmış ancak projenin uygulanacağı yer İstanbul müvekkil projeyi Bursa'da yaptığına göre sözleşmenin ifa yeri Bursa sayılır mı? Proje İstanbulda uygulamaya konulduğu için İfa yeri İstanbul mu? Müvekkil projeyi yapıp Bursa da İnşaat Mühendisleri odasından vizesini alıp projeyi yükleniciye teslim etmiş bu aşamaya kadar iş Bursa da yapılmış proje götürülüp istanbulda yükleniciye teslim edilmiş. Bu aşamada müvekkil edimini yerine getirmiş oluyor. İfa yeri yani yetkili mahkemenin Bursa olup olamayacağı yönündeki düşüncelerinizi benimle paylaşırsanız memnun olacağım.
Birde yüklenici dışında hastaneyi yapmaya karar veren arsa sahibi proje bedelinden sorumlu olur mu? Onunda davalı gösterilmesi konusundaki düşüncelerini benimle paylaşırsanız sevineceğim.
Katkıda bulunacak arkadaşlara teşekkür ediyorum.
Old 19-12-2008, 18:04   #2
Av. Bülent Sabri Akpunar

 
Varsayılan

Sayın Yaşbey,

Yüklenici ile mimar arasında inşaat projesinin çizimi amacıyla bir eser akti düzenlenmiş.Burada mimarın edimi projeyi çizip teslim etmek, yüklenicinin edimi ise bedeli ödemektir.Bu durumda HUMK.'a göre davalının ikametgahı, kamu düzeninden olmayan davalarda zımni veya açık yetki sözleşmesiyle belirlenen yer ve sözleşmeden doğan uyuşmazlıklarda, sözleşmenin ifa mahalli mahkemesinde dava açılabilir. Burada müddeabih müvekkilinizin alacağı bedeldir yani konu para borcudur. Para borcunun ifa yeri, BK.'na göre göre, aksine sözleşme yoksa, alacaklının ifa zamanındaki yerleşim yeridir.Netice olarak, müvekkiliniz ikametgahında (Bursa)'da dava açabilir diye düşünüyorum.

Sözleşme nısbi hak doğuracağından, taraf değilse yüklenici haricindeki kişilere gidilebileceğini sanmıyorum.

Kolay Gelsin
Old 21-12-2008, 08:32   #3
Av.Necati Yaşbey

 
Varsayılan

Paylaşımınız için teşekkür ederim. Bende aynı sonuca varmış olmamla beraber projenin uygulanacağı yerin İstanbul olması bende tereddüt yaratıyordu. Ancak bence de müvekkilimin edimi projeyi yapıp bitirmekle sona eriyor. Borcun da Bursa da ödenmesi lazım. O halde yetki Bursa olmalı katkınız için tekrar teşekkürler.
Proje uygulanmış ve projeye göre inşaat yapılmış olsa idi sebebsiz zenginleşme hükümlerine göre işten menfaat sağlayan arsa sahibi yükleniciye proje bedeli ödemedi ise sorumlu olurdu diye düşünüyorum.
Arsa sahibine karşı açtığım davanın reddedileceğini bile bile yine de arsa sahibini davada taraf göstermeyi düşünüyorum. Çünkü öğrendiğimiz kadarı ile arsa sahibi proje bedellerini yükleniciye ödemiş. Bunun yargılama sırasında arsa sahibinin savunmasında ortaya çıkması davamızda işimizi kolaylaştırır diye düşünüyorum.
Bu durumda bir sorun var tabi oda arsa sahibine karşı açtığımız davanın reddi halinde dava husumetten mi reddedilmiş olacak (sorumluluk maktu vekalet ücreti) Yosa esastan mı reddedilmiş olacak (sorumluluk nispi vekalet ücreti) dava değeri oldukça yüksek olduğu için bu konuda henüz tam karar veremedim.Yoksa kısmi dava mı açmalıyım. Kısmi dava açtığızda yargılama sırasında taraflar anlaşırsa maalesef hak ettiğimiz ücreti alamıyoruz. Eğer bu konudaki fikrinize paylaşırsanız sevinirim.
Old 21-12-2008, 17:11   #4
av.murat kalkan

 
Varsayılan

Sn. Necati Bey, yazımın altına 2 adet Yargıtay kararı ekledim.

bunlardan birincisi arsa sahibi ile ilgili ve ikincisi de yetki ile ilgilidir. Umarım size yardımcı olur.

Saygılarımla,

Av.Murat KALKAN

T.C.
YARGITAY
15. HUKUK DAİRESİ
E. 2004/2459
K. 2005/1035
T. 24.2.2005
• ESER SÖZLEŞMESİNDEN KAYNAKLANAN BEDEL TALEBİ ( Yükleniciyle Sözleşmeyi Yapmış Alt Yüklenicinin Asıl İş Sahibine Karşı Dava Açamayacağı - Husumet Ehliyetinin Davanın Her Aşamasında Re'sen Dikkate Alınması Gereği )
• HUSUMET EHLİYETİNİN BULUNMAMASI ( Yükleniciden İşi Alan Alt Yüklenicinin Sözleşmeye Taraf Olmayan İş Sahibine Karşı Açtığı Bedel Davasında )
• PASİF HUSUMET EHLİYETİNİN BULUNMAMASI ( Yükleniciden İşi Alan Alt Yüklenicinin Sözleşmeye Taraf Olmayan İş Sahibine Karşı Açtığı Bedel Davasında )
• YÜKLENİCİDEN İŞİ ALAN ALT YÜKLENİCİNİN SÖZLEŞMEDE TARAF OLMAYAN İŞ SAHİBİNE KARŞI AÇTIĞI ALACAK DAVASI ( Eser Sözleşmesinde - Pasif Husumet Ehliyetinin Bulunmaması )
• ISLAH SURETİYLE MÜDDEABİHİN ARTIRILMASI ( Dava Dilekçesinde Fazlaya İlişkin Hakkın Saklı Tutulmuş Olması Şartı )
• DAVA DİLEKÇESİNDE FAZLAYA İLİŞKİN HAKKIN SAKLI TUTULMUŞ OLMASI ŞARTI ( Islah Suretiyle Müddeabihin Artırılabilmesi İçin )
• MÜDDEABİHİN ISLAH YOLUYLA ARTIRILMASI ( Dava Dilekçesinde Fazlaya İlişkin Hakkın Saklı Tutulmuş Olması Şartı )
• FAZLAYA İLİŞKİN HAKKIN SAKLI TUTULMUŞ OLMASI ŞARTI ( Islah Suretiyle Müddeabihin Artırılabilmesi İçin )
818/m.364
1086/m.38,83
ÖZET : 1- Eser sözleşmelerinde yüklenici eseri fen ve sanat kurallarına uygun olarak imal edip iş sahibine teslim ettiğini, iş sahibi de teslim aldığı eserin bedelini ödediğini kanıtlamakla yükümlüdürler. Bu haliyle eser sözleşmesi karşılıklı edimleri içeren bir iş görme akdidir.
2- Islah suretiyle davanın miktarının arttırılabilmesi imkan dahiline girmiş ise de, davadan sonra dava konusu bedelin arttırılabilmesi için dava dilekçesinde fazla hakların açıkça saklı tutulmuş olması gereklidir. Bu yapılmadıkça ıslah yoluyla dava değeri arttırılamaz. Dava konusu olayda davacı fazla hakkını saklı tutmadan 351.064 USD.nın tahsilini istediğinden davacıların bu miktarın üzerinde alacağı çıksa bile bu talebi ile bağlı olup mahkemece daha fazlasına hüküm kurulamaz.
DAVA : Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davalılar vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR : 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı Y. A.Ş.nin sair temyiz itirazları yerinde görülmemiş reddi gerekmiştir.
2-Dava BK.nun 355 ve devamı maddelerinde tanımlanan eser sözleşmesinden kaynaklanan alacak istemine ilişkindir.
Eser sözleşmelerinde yüklenici eseri fen ve sanat kurallarına uygun olarak imal edip iş sahibine teslim ettiğini, iş sahibi de teslim aldığı eserin bedelini ödediğini kanıtlamakla yükümlüdürler. Bu haliyle eser sözleşmesi karşılıklı edimleri içeren bir iş görme akdidir.
Dava konusu somut olayda davalı Turizm E. Yatırım A.Ş.ne ait Z. Adasında bulunan taşınmaz binaların asıl yüklenicisi Y. Ticaret A.Ş. binaların tadilat ve onarımı, malzemelerin temini, şantiye nakliyesi, işçiliği, montajı, onaylı projelerine göre inşaatın yapılması ve iskan izninin alınması işini davacılara vermiştir. Yanlar arasında 12.6.2000 tarihli sözleşme düzenlenmiş toplam iş bedeli 965,649 USD + KDV olarak kararlaştırılmış ve davacılar ile davalılardan Y. Ticaret A.Ş. sözleşmeyi imzalamışlardır. Davada davalı olarak gösterilen Turizm E. Yatırım A.Ş. bu sözleşmede taraf olarak yer almamıştır. O halde husumet yöneltilmesi sorumlu tutulması mümkün değildir. Husumet ehliyeti ile ilgili itiraz zamanı yasayla tayin ve tahdit edilmiş bir ilk itiraz veya mahkemece nazara alınması davalı tarafından ileri sürülmesine bağlı bir defi mahiyetinde de olmayıp davanın her safhasında taraflarca dermeyanı mümkün ve mahkemece de gündeme getirildiği takdirde resen nazara alınması zorunludur. Bu bakımdan yerel mahkemece T. Endüstrisi Yatırım A.Ş. yönünden davanın husumet yönünden reddine karar verilmesi gerekirken davanın kısmen kabulü yönünde hüküm kurulması isabetli olmamış, bozmayı gerektirmiştir.
3-HUMK.nun 87. maddesi Anayasa Mahkemesinin 20.7.1999 gün ve 1999/1 E., 1999/33 K. sayılı kararıyla iptal edilmiştir. Bundan sonra ıslah suretiyle davanın miktarının arttırılabilmesi imkan dahiline girmiş ise de, davadan sonra dava konusu bedelin arttırılabilmesi için dava dilekçesinde fazla hakların açıkça saklı tutulmuş olması gereklidir. Bu yapılmadıkça ıslah yoluyla dava değeri arttırılamaz. Dava konusu olayda davacı fazla hakkını saklı tutmadan 351.064 USD.nın tahsilini istediğinden davacıların bu miktarın üzerinde alacağı çıksa bile bu talebi ile bağlı olup mahkemece daha fazlasına hüküm kurulamaz. Bu nedenle belirtilen miktar dışında ıslah dilekçesinde bahsedilen harçlandırılmayan KDV ile ilgili tahsil kararı verilmesi usule aykırıdır ve bozma nedenidir.
4-Hükme esas alınan bilirkişi kurulu raporuna yapılan itirazlarda bir kısım eksik imalatların raporda nazara alınmadığı ileri sürüldüğü halde bu konuda gerekli araştırma ve inceleme yapılmamıştır. Bilirkişilerden tüm itirazları karşılar şekilde ek rapor alınıp bundan sonra konu değerlendirilerek sonuca gidilmelidir.
Açıklanan olgular gözden uzak tutularak eksik araştırma ve inceleme sonucu davanın kısmen kabulüne karar verilmesi doğru olmamış, kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ : Yukarıda 1. bentte yazılı nedenlerle davalı Y.A.Ş.nin sair temyiz itirazlarının reddine, 2. bentte yazılı sebeplerle kararın davalı T. Endüstrisi Yatırım A.Ş. yararına, 3. ve 4. bent uyarınca davalı Y.A.Ş. yararına BOZULMASINA, ödedikleri temyiz peşin harcının istekleri halinde temyiz eden davalılara geri verilmesine, 24.2.2005 gününde oybirliğiyle karar verildi.


T.C.
YARGITAY
15. HUKUK DAİRESİ
E. 2004/3832
K. 2005/1039
T. 24.2.2005
• ESER SÖZLEŞMESİNDEN DOĞAN ALACAK NEDENİYLE YAPILAN İCRA TAKİBİNDE YETKİLİ İCRA DAİRELERİ ( İtirazın İptali Davasında Mahkemece Öncelikle İcra Dairesinin Yetkisine Yönelik İtirazın İnceleneceği )
• İTİRAZIN İPTALİ DAVASI ( Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan Alacak Nedeniyle Yapılan İcra Takibinde Yetkili İcra Daireleri - İcra Dairesinin Yetkisine Yönelik İtirazın Öncelikle İnceleneceği )
• YETKİLİ İCRA DAİRELERİ ( Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan Alacak Nedeniyle Yapılan Takipte - İtirazın İptali Davasında Öncelikle İcra Dairesinin Yetkisine Yönelik İtirazın İnceleneceği )
• İCRA DAİRESİNİN YETKİSİNE YÖNELİK İTİRAZIN ÖNCELİKLE İNCELENMESİ GEREĞİ ( Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan Alacak İçin Yapılan İcra Takibine Vaki İtirazın İptali Davasında )
• İLAMSIZ İCRA TAKİBİNE İTİRAZ ( Açılan itirazın İptali Davası/Yetkili İcra Dairesi - Eser Sözleşmesinden Kaynaklandığı/Davalının Yerleşim Yeri İcra Dairesi Veya Akdin İfa Edileceği Yer İcra Dairesinin Yetkili Olduğu )
818/m.364
1086/m.9,10
2004/m.50/1,67
ÖZET : Dava eser sözleşmesinden kaynaklanan alacak nedeniyle yapılan ilamsız icra takibine itiraz üzerine İİK.nun 67. maddesi uyarınca açılmış itirazın iptali davasıdır. İtirazın iptali davasının görülebilmesi, geçerli bir icra takibinin varlığına bağlı olup, geçerli bir takip yoksa itirazın iptali davasının görülebilmesine usulen olanak yoktur. İcra dairesinin yetkisine itiraz halinde bu itiraz usulünce incelenip sonuçlandırılmadıkça geçerli bir takibin varlığından söz edilemez. Bu nedenle de icra dairesinin yetkisine itiraz edilmiş olması halinde mahkemenin elindeki davada öncelikle bu itirazı inceleyip karara bağlaması gerekir. Eser sözleşmesinden kaynaklanan takiplerde HUMK.nun 9. maddesindeki genel yetki kuralına göre davalının yerleşim yeri icra dairesi yetkili olduğu gibi, HUMK.nun 10. maddesi uyarınca akdin ifa edileceği yer icra dairesi de yetkilidir. Somut olayda yerel mahkemece takibin yapıldığı İcra Müdürlüğü yetkisiz olduğundan, yetkisine yapılan itirazın kabulüne ve itirazın iptali davasının bu nedenle reddine karar vermek gerekirken, mahkemenin yetkisine itiraz reddedilip işin esası hakkında yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
DAVA : Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR : Dava eser sözleşmesinden kaynaklanan alacak nedeniyle yapılan ilamsız icra takibine itiraz üzerine İİK.nun 67. maddesi uyarınca açılmış itirazın iptali davasıdır. Yapılan yargılama sonucunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, verilen karar davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı tarafından yapılan ilamsız icra takibinde davalı borçlu icra müdürlüğüne süresinde verdiği dilekçesinde yetki itirazında bulunmuş, itirazın iptali davasında da uzatılmış cevap süresi içinde verdiği cevap dilekçesinde mahkemenin yetkisine de itiraz etmiştir. Bu durumda Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 20.3.2002 tarih 13-241 Esas, 208 Karar sayılı ilamı ile Yargıtay'ın kararlılık kazanmış uygulamalarına göre itirazın iptali davasına bakan mahkemenin, kendi yetkisine itiraz olmasa dahi öncelikle takip dosyasında icra dairesinin yetkisine yapılan itirazı incelemesi gerekir. Çünkü icra dairesinin yetkisine yapılan itirazın incelenmesi sonucunda mahkeme kendisinin de yetkili olup olmadığını belirleyecektir. Öte yandan itirazın iptali davasının görülebilmesi, geçerli bir icra takibinin varlığına bağlı olup, geçerli bir takip yoksa itirazın iptali davasının görülebilmesine usulen olanak yoktur. İcra dairesinin yetkisine itiraz halinde bu itiraz usulünce incelenip sonuçlandırılmadıkça geçerli bir takibin varlığından söz edilemez. Bu nedenle de icra dairesinin yetkisine itiraz edilmiş olması halinde mahkemenin elindeki davada öncelikle bu itirazı inceleyip karara bağlaması gerekir.
İcra dairesinin yetkisini düzenleyen İİK.nun 50/1 maddesine göre ilamsız icra takiplerinde Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun yetkiye dair hükümleri kıyas yolu ile uygulanacaktır. Bu hüküm uyarınca eser sözleşmesinden kaynaklanan takiplerde HUMK.nun 9. maddesindeki genel yetki kuralına göre davalının yerleşim yeri icra dairesi yetkili olduğu gibi, HUMK.nun 10. maddesi uyarınca akdin ifa edileceği yer icra dairesi de yetkilidir. Akdin ifa yerinin belirli olması durumunda BK.nun 73 ve HUMK.nun 10. maddesine göre alacaklının yerleşim yeri icra dairesi ve mahkemelerinin yetkili olduğu kabul edilmemektedir.
Yukarıdaki açıklamalardan sonra somut olaya bakıldığında davalının yerleşim yeri Ş. İlçesi olduğu gibi, sözleşme konusu halıların montajının yapıldığı yer davalının işyeri, diğer bir anlatımla akdin ifa mahalli de Ş. İlçesidir. Davalı tarafça takip dosyasına verilen dilekçe ile icra dairesinin yetkisine itiraz edildiği ve yetkili icra dairesi doğru olarak gösterildiğine göre İİK.nun 50/1 HUMK.nun 9 ve 10. maddelerine göre takipte yetkili icra dairesi Ş. İcra dairesidir.
Bu halde yerel mahkemece takibin yapıldığı K. İcra Müdürlüğü yetkisiz olduğundan, yetkisine yapılan itirazın kabulüne ve itirazın iptali davasının bu nedenle reddine karar vermek gerekirken mahkemenin yetkisine itiraz reddedilip işin esası hakkında yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamış, kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davalı yararına BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, 24.2.2005 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Yazılı olmayan eser sözleşmesinde ispat sorunu üye18721 Meslektaşların Soruları 7 24-07-2013 16:42
eser sözleşmesinde sözleşme haricindeki işlerin ispatı hırs Meslektaşların Soruları 5 04-07-2013 21:12
Eser sözleşmesinde eserin yapıldığı yerin adresinin hatalı olması iussy Meslektaşların Soruları 1 03-04-2008 17:01
Eser sözleşmesinde Kaza geçiren ustanın sigortalı yapılması Av.Gülay Meslektaşların Soruları 2 03-05-2007 15:31


THS Sunucusu bu sayfayı 0,06119990 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.