Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

Danıştay 12. Dairesinin 1999/767 Esas ve 2001/1240 Karar numaralı 29.03.2001 tarihli kararını arıyorum

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 14-04-2011, 13:43   #1
Av. İbrahim YİĞİT

 
Varsayılan Danıştay 12. Dairesinin 1999/767 Esas ve 2001/1240 Karar numaralı 29.03.2001 tarihli kararını arıyorum

Kolay gelsin.

Danıştay 12. Dairesinin 1999/767 Esas ve 2001/1240 Karar numaralı 29.03.2001 tarihli kararını arıyorum. Arkadaşlar karar 3413 sayılı kanuna bağlı 2004/13 sayılı genelgesi hakkında olup, 2828 sayılı Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme kurumu kanunu ile alakalıdır. Özeti 18 yaşını dolduran ve yetiştirme yurdunda kalan çocuklara sosyal hizmetler müdürlüklerinin iş bulma zorunluluğu ile ilgilidir. Yardımcı olacak arkadaşlara teşekkür ederim.
Old 14-04-2011, 20:09   #2
tiryakim

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan yeshilim
Kolay gelsin.

Danıştay 12. Dairesinin 1999/767 Esas ve 2001/1240 Karar numaralı 29.03.2001 tarihli kararını arıyorum. Arkadaşlar karar 3413 sayılı kanuna bağlı 2004/13 sayılı genelgesi hakkında olup, 2828 sayılı Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme kurumu kanunu ile alakalıdır. Özeti 18 yaşını dolduran ve yetiştirme yudrunda kalan çocuklara sosyal hizmetler müdürlüklerinin iş bulma zorunluluğu ile ilgilidir. Yardımcı olacak arkadaşlara teşekkür ederim.

Aradığınız kanun maddesi tahminime göre aşağıdaki madde olmalı yalnız dediğiniz olayla ilgili Karar bulamadım.

Alıntı:

Korunma karar
ının süresi ve kaldırılması:

Madde 24 - Korunma karar
ı genel olarak çocuk reşit olana kadar devam eder. Ancak bu karar, korunma kararına neden olan şartların ortadan kalkması halinde Kurum yetkililerinin önerisi üzerine mahkemece çocuk reşit olmadan önce kaldırılabileceği gibi reşit olduktan sonra da çocuğun rızası alınmak şartıyla devamı hususunda karar verilebilir. Reşit olduktan sonra korunma kararının devamı aşağıda belirtilen şartlara bağlıdır.
a)
18 yaşını tamamlamış olan korunmaya muhtaç çocuklardan;
1. Ortaöğrenime devam edenlerin 20 yaşına kadar,
2. Yükseköğrenime devam edenlerin 25 yaşına kadar korunma kararları uzatılabilir.
b) Öğrenime devam etmeyen
18 yaşını doldurmuş çocukların bir iş veya meslek sahibi edilerek kendi kendilerine yeterli olabilmelerinin sağlanması amacıyla 20 yaşına kadar korunma kararları uzatılabilir.
Bunlardan korunma kararı kalkmış; ancak tek başına yaşamını sürdüremeyecek durumda bulunan kız çocukları, Kurumca himaye olunur. Bu çocukların emek karşılığı iaşe, ibate ve harçlıkları Kurumca karşılanmak kaydıyla Kurum hizmetlerinde çalışmaları da sağlanabilir.
c) Bedensel, zihinsel ve ruhsal özürleri nedeniyle sürekli bakıma muhtaç durumda bulunan ve çalışmaktan aciz olan Çocukların korunma kararı uzatılır.
Korunma kararı kalkan çocukların Kurumla ilişkilerinin devamı sağlanır. Bu çocuklara gerektiğinde imkanlar ölçüsünde Kurumca yardımcı olunur.

Teşekkürler...

Old 14-04-2011, 21:03   #3
Av. İbrahim YİĞİT

 
Varsayılan

Tam olarak sayılmaz. Yanılmıyorsam kararda 3413 sayılı kanunun amacının, korunmaya muhtaç çocukları topluma kazandırmak, 18 yaşını dolduran bu çocuklara iş bulma olanağı yaratmak olduğu dikkate alındığında, kuruma ait kuruluşlarda reşit olana kadar kalmadıkları gerekçesi ile sözkonusu çocukların iş bulma olanağından yoksun bırakılmalarının hakkaniyet ilkesine aykırı olduğundan bahsedilmekte olup, somut olayda duruma uyan çocuğun başvurusunun reddine dair kararın tebliğinin 60. günü pazartesi olduğundan karara ivedilikle ulaşıp değerlendirmem gerekmektedir. 2 adet içtihat programımda karara ulaşamadığım gibi, kararın tam metnine sosyal hizmetler müdürlüğünün sitesinden veya google'dan aramamda da rastlayamadım. Yardımcı olacak arkadaşlara teşekkür ederim.
Old 14-04-2011, 21:53   #4
Av. İbrahim YİĞİT

 
Varsayılan

3413 sayılı kanun metnine de bir türlü ulaşamıyorum. Allah Allah, birileri bu davayı açmamı istemiyor herhalde, Kurum interneti hackledi mi ne yaptı (
Old 15-04-2011, 00:43   #5
tiryakim

 
Olumlu 3413 sayılı kanun

Alıntı:
Yazan yeshilim
3413 sayılı kanun metnine de bir türlü ulaşamıyorum. Allah Allah, birileri bu davayı açmamı istemiyor herhalde, Kurum interneti hackledi mi ne yaptı (

Sinerji Mevzuat ve İçtihat Programları
**************************************
24/5/1983 Tarih Ve 2828 Sayılı Sosyal Hizmetler Ve Çocuk Esirgeme Kurumu Kanununa Bir Ek Madde Eklenmesi Hakkında Kanun
Kanun No: 3413
Kabul Tarihi: 25.02.1988
RGT: 02.03.1988
RG NO: 19742
MADDE 1 - 2828 sayılı Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu Kanunu’na aşağıdaki ek madde eklenmiştir.
"EK MADDE 1 - Kamu Kurum ve Kuruluşları, reşit olana kadar Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanlığı Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu Genel Müdürlüğü tarafından bakılan ve korunan çocuklar için, her yılbaşındaki, hangi statüde olursa olsun, serbest kadro mevcutlarının binde biri nispetindeki kısmını ayırarak bu çocuklar arasında yapılacak giriş sınavlarında başarılı olanlar arasından atama yaparlar.
Bu maddeden yararlanmak isteyenler, 18 yaşını tamamladıkları tarihten itibaren, kamu Kurum ve Kuruluşlarına; Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu Genel Müdürlüğü vasıtasıyla başvurmak zorundadırlar.
MADDE 2 - Bu Kanun yayımı tarihinde yürürlüğe girer.
MADDE 3 - Bu Kanunu Bakanlar Kurulu yürütür.

Sinerji Mevzuat ve İçtihat Programları


Davanızda başarılar dilerim...
Old 15-04-2011, 08:11   #6
Av. İbrahim YİĞİT

 
Varsayılan

Danıştay'ın yukarıda esas ve karar numarası yazılı kararı davamın nerede ise tek dayanağı haline geldi. Tüm çabalarıma rağmen hala karara ulaşamadım. Ufuk Bey ve Nevra hanımın bulunamayan kararlara ulaşma konusunda özel bir yeteği olduğunu düşündüğümden ve sürenin çok kısıtlı olması nedeniyle bir defa daha meslektaşlarımın içtihat programlarını taramasını rica ediyorum. Teşekkürler.
Old 15-04-2011, 12:27   #7
Av.Ufuk Bozoğlu

 
Varsayılan

Sayın yeshilim,

Aradığınız kararı maalesef bulamadım. Ancak, kanunun açık hükmü karşısında karar aramaya gerek olacak bir durum var mı değerlendiremiyorum tabii.

Yazdıklarınızda dikkatimi çeken Sosyal Hizmetler Çocuk Esirgeme Kurumu'nun kurumda kalan 18 yaşını bitirmiş çocuklarına "iş bulma zorunluluğu" ifadesi..

3413 sayılı Kanunun ek 4. maddesi incelendiğinde, 18 yaşına kadar kurumda bakılan çocukların Kurum aracılıgı ile başvurma zorunluluğu ve akabinde Kamu kurum ve kuruluşlarının yapacağı sınavlara katılma şartı getirilmiş.

Yani doğrudan iş bulma zorunluluğu yok.

Müvekkiliniz Madde şartlarını taşıdığı halde, sınava katılmak için kaldığı Çocuk Esirgeme kurumuna başvurmuş ve başvurusu haksız olarak reddedilmişse, işlemin iptali için idare mahkemesinde dava açmalıdır.

Bundan başka olarak aşağıda da 2828 sayılı kanun Ek-4 maddenin uygulama alanının kapsamı ile ilgili bilgiler içeren danıştay kararını aktarmaktayım.
Alıntı:
T.C. DANIŞTAY
1.Dairesi

Esas: 1992/150
Karar: 1992/175
Karar Tarihi: 27.05.1992

ÖZET: Konuya ilişkin olarak yapılan incelemede, kamu kurum ve kuruluşlarının her yıl serbest kadro mevcutlarının binde biri oranında korunmaya muhtaç çocuk almaları yolundaki hükümle Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu Kanununa işlerlik kazandırılmak istenildiği anlaşılmakta ise de, bu sayıya ulaşan kamu kurum ve kuruluşlarının çok az olması nedeniyle, bu hükmün muhtaç çocukların iş bulma sorununa çözüm getirmekten uzak olduğu yadsınamaz. Bu konuda yeni bir yasal düzenlemeye gidilerek İş Kanunu’nun 25 inci maddesinde, işverenlere % 2 oranında sakat işçi çalıştırma zorunluluğu getiren hükme koşut olarak özel kurum ve kuruluşlara da korunmaya muhtaç çocuk çalıştırma zorunluluğu getirilmesinin uygun olacağı düşünülmektedir.

(2828 S. K. Ek m. 1) (1475 S. K. m. 25)

İstemin Özeti: 2828 sayılı Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu Kanununa 3413 sayılı Kanunla eklenen ve Kurum tarafından bakılan ve korunan çocukların işe yerleştirilmesine ilişkin ek 1 inci maddesinin uygulanması konusunda ortaya çıkan duraksamanın giderilmesi amacıyla 44 istişari düşünce istemine ilişkin Başbakanlığın 28.04.1992 günlü ve Kanunlar ve Kararlar Genel Müdürlüğü 196-193 /04067 sayılı yazısıyla gönderilen Başbakanlık Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu Genel Müdürlüğünün 20.04.1992 günlü ve B.02.1.SÇE.0.11.00. 03/Ç-10-92/542 sayılı yazısında aynen: "24.05.1983 tarih ve 2828 sayılı Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu Kanununa bir ek madde eklenmesi hakkındaki 25.02.1988 tarih ve 3413 sayılı Kanunda; "Kamu Kurum ve Kuruluşları, reşit olana kadar Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanlığı ( 23.03.1991 gün ve 20823 sayılı Resmi Gazetede yayınlanan 3703 sayılı Kanun ile Başbakanlığa bağlanmıştır. )

Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu Genel Müdürlüğü tarafından bakılan ve korunan çocuklar için her yıl başındaki, hangi statüde olursa olsun, serbest kadro mevcutlarının binde biri nisbetindeki kısmını ayırarak, bu çocukların arasında yapılacak giriş sınavında başarılı olanlar arasında atama yaparlar" denilmektedir.

Kanunun yürürlüğe girdiği 2 Mart 1988 tarihinden bu güne kadar Kamu Kurum ve Kuruluşlarına toplam 3996 korunmaya muhtaç çocuk yerleştirilmiştir.

Genel Müdürlüğümüzün kanunu yorumlaması ve uygulaması, "Kamu Kurumu ve Kuruluşlarının her yıl başındaki, hangi statüde olursa olsun serbest kadro mevcutlarının binde bir nisbetindeki kısmını ayırarak, korunmaya muhtaç çocuklardan atama yapılması, bu atama yapılırken de çocuk sayısı mevcut kadrodan fazla ise Kamu Kurum ve Kuruluşları tarafından bir giriş sınavı yapılması ve bu sistemin her yıl devam ettirilmesi" doğrultusundadır. Bu hususlar (Ek-1’deki) yazılar ile tüm Kamu Kurum ve Kuruluşlarına bildirilmiştir. Yapılan uygulamada bu görüşümüz paralelinde işlem yapan Kamu Kurum ve Kuruluşları olduğu gibi (Ek-2), mevcut kadrolarına binde bir nisbetinde korunmaya muhtaç çocuk aldıklarını, kadrolarında herhangi bir artış söz konusu bulunmadığı veya alınan çocuk sayısında azalma olmadığı gerekçesi ile başka çocuk almayan Kamu Kurum ve Kuruluşları (Ek-3) bulunmaktadır. Bu cümleden olarak 3413 sayılı Kanunun uygulamasından doğan diğer sorunlar;

a) Mevcut kadro sayısı bini bulmayan Kamu Kurum ve Kuruluşlarının korunmaya muhtaç çocuk alıp alamayacağı,

b) Holding haline getirilmiş Kamu İktisadi Teşekkülleri, Kamu Kurum ve Kuruluşu olmadıkları gerekçesi ile bu kanun kapsamı dışında olduklarını ileri sürmektedir. Bu teşekküllerinin durumlarının ne şekilde ele alınacağı,

c) Kamu Kurum ve Kuruluşları Kanununa uygun olarak mevcut kadrolarına binde bir nisbetinde çocuk alarak, serbest kadro mevcudunu doldurmuş durumdayken, bir sonraki yılda tekrar binde bir nisbetinde, çocuk alma zorunluluğu bulunup bulunmadığı konularını kapsamaktadır.

Genel Müdürlüğümüz tarafından bakılan ve korunan korunmaya muhtaç çocukların, üretici bir fert olarak topluma kazandırılmalarını amaçlayan 3413 sayılı Kanunun sağlıklı uygulamasına esas olacak, yukarıdaki konuları kapsayan görüşlerinize ihtiyaç duyulmuştur." denilmektedir.

Dairemizce yapılan çağrı üzerine gelen Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu Genel Müdürlüğü Avukatı ...’nin açıklamaları dinlendikten sonra gereği görüşülüp düşünüldü:

İstişari düşünce istemi, 2828 sayılı Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu Kanunu’nun 3413 sayılı Kanunla eklenen ve Kurum tarafından bakılan ve korunan çocukların işe yerleştirilmesine ilişkin ek 1’inci maddesinin, holding haline getirilen kamu iktisadi teşekküllerinde uygulanıp uygulanamayacağı, mevcut kadro sayısı bini bulmayan kamu kurum ve kuruluşlarının korunmaya muhtaç çocuk alıp alamayacakları, kamu kurum ve kuruluşlarının anılan Kanuna uygun olarak binde bir oranında korunmaya muhtaç çocuk almaları halinde de, bir sonraki yıl tekrar binde bir oranında muhtaç çocuk almak zorunlulukları olup olmadığı konularına ilişkin bulunmaktadır.

Her ne kadar idare yazısında, holding haline getirilmiş kamu iktisadi teşekküllerinin kamu kurum ve kuruluşu olmadıklarından bahisle, 2828 sayılı Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu Kanunu’nun 3413 sayılı Kanunla eklenen ek 1 inci maddesi kapsamı dışında kalıp kalmadıkları hususunda duraksamaya düşüldüğünden söz edilerek, istişari düşünce istenilmekte ise de, bu kuruluşun holding biçiminde oluşması onun kamu kurum veya kuruluşu olmasının ya da olmamasının göstergesi olamayacağından ve bu konuda ne gibi bir duraksama olduğu hususunda idare yazısında da bir açıklık bulunmadığından bu istemle ilgili olarak görüş bildirilmesine olanak görülmemiştir.

Mevcut kadro sayısı bini bulmayan Kamu Kurum ve Kuruluşlarının korunmaya muhtaç çocuk alıp alamayacakları ve Kamu Kurum ve Kuruluşlarının anılan Kanuna uygun olarak binde bir oranında korunmaya muhtaç çocuk aldıkları halde bir sonraki yıl tekrar binde bir oranında muhtaç çocuk alma zorunlulukları bulunup bulunmadığı konularına gelince; 2828 sayılı Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu Kanunu’nun 3413 sayılı Kanunla eklenen ek 1 inci maddesine göre, mevcut kadro sayısı bini bulmayan kamu kurum ve kuruluşlarının korunmaya muhtaç çocuk alma zorunlulukları yoktur.

Ancak, söz konusu maddenin düzenlenmesindeki amacın, korunmaya muhtaç çocukları topluma kazandırmak, Kurum tarafından bakılan ve korunan bu çocukların öğrenimlerini ya da 18 yaşlarını tamamladıktan sonra yurtlarda barınmaları mümkün olmadığı için her türlü sosyal güvenceden yoksun bırakmamak ve onlar iş bulma olanağı yaratmak olduğu gözönünde tutulduğunda, bu kurum ve kuruluşların mevcut kadro sayılarına koşut olarak binde bir oranında korunmaya muhtaç çocuk alsalar bile, bir sonraki yıl tekrar binde bir oranında çocuk alma zorunlulukları bulunduğunun kabul edilmesi gerekmektedir.

Konuya ilişkin olarak yapılan incelemede, kamu kurum ve kuruluşlarının her yıl serbest kadro mevcutlarının binde biri oranında korunmaya muhtaç çocuk almaları yolundaki hükümle, 2828 sayılı Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu Kanununa işlerlik kazandırılmak istenildiği anlaşılmakta ise de, bu sayıya ulaşan kamu kurum ve kuruluşlarının çok az olması nedeniyle, bu hükmün muhtaç çocukların iş bulma sorununa çözüm getirmekten uzak olduğu yadsınamaz.

Kaldı ki, Kanunun amacı her yıl ortaya çıkan korunmaya muhtaç çocuk adedinden, kadro sayısını daha fazla artırmak suretiyle daha fazla çocuğun işe yerleşmesini sağlamak olduğundan, kamu kurum ve kuruluşlarındaki serbest kadro sayısının sınırlı olması ve ihtiyacı karşılamaktan uzak bulunması nedeniyle, söz konusu düzenlemeyle bu amacın gerçekleşmesi de beklenemez.

Bu nedenle, bu konuda yeni bir yasal düzenlemeye gidilerek 1475 sayılı İş Kanunu’nun 25 inci maddesinde, işverenlere % 2 oranında sakat işçi çalıştırma zorunluluğu getiren hükme koşut olarak özel kurum ve kuruluşlara da korunmaya muhtaç çocuk çalıştırma zorunluluğu getirilmesinin uygun olacağı düşünülmektedir.

Sonuç olarak kadro sayısı bini bulmayan kamu kurum ve kuruluşlarının korunmaya muhtaç çocuk alma zorunlulukları bulunmadıkları, anılan kurum ve kuruluşların binde bir oranında korunmaya muhtaç çocuk almaları halinde de bir sonraki yıl tekrar binde bir oranında muhtaç çocuk almak zorunda oldukları, holding haline getirilmiş bulunan kamu iktisadi teşekküllerinin bu Kanun kapsamı dışında kalıp kalmadıkları konusunda ise görüş bildirilmesine olanak bulunmadığı sonucuna varılarak dosyanın Danıştay Başkanlığına sunulmasına 27.05.1992 günüde oybirliği ile karar verildi.

Konu ile ilgili edinebildiklerim bunlar..Saygılarımla,
Old 15-04-2011, 13:10   #8
Av. İbrahim YİĞİT

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan av-ufuk

Aradığınız kararı maalesef bulamadım. Ancak, kanunun açık hükmü karşısında karar aramaya gerek olacak bir durum var mı değerlendiremiyorum tabii.

Yazdıklarınızda dikkatimi çeken Sosyal Hizmetler Çocuk Esirgeme Kurumu'nun kurumda kalan 18 yaşını bitirmiş çocuklarına "iş bulma zorunluluğu" ifadesi..

3413 sayılı Kanunun ek 4. maddesi incelendiğinde, 18 yaşına kadar kurumda bakılan çocukların Kurum aracılıgı ile başvurma zorunluluğu ve akabinde Kamu kurum ve kuruluşlarının yapacağı sınavlara katılma şartı getirilmiş.

Yani doğrudan iş bulma zorunluluğu yok.


Teşekkür ederim üstadım. Ancak konu yanlış anlaşıldı sanırım. Danıştay'ın bahsedilen kararı 18 yaşına gelmeden kurumdan ayrılan çocuklar için de form-A belgesinin düzenlenmesi gerektiği, aksinin hakkaniyete aykırı olacağı yönünde. Ve 2 günlük tüm çabalarıma rağmen karara ulaşamamanın umutsuzluğu içindeyim.

Yanılmıyorsam karar konudaki tek örnek. İçtihat programlarında, internette, çocuk esirgeme kurumu kayıtlarında bulamadım ve çocuk esirgeme kurumu uzmanlarından, Danıştay'daki görevliden, Ankara'da çalışan avukat arkadaşlardan yardım talebinde bulunduğum halde halen netice almış değilim.

Gönderdiğiniz karar ben de mevcut. Ancak gerek bu karar ve gerekse mevzuat aleyhe olmakla elimdeki en kuvvetli ve hatta tek hukuki delilim bu karar olacak. Pazartesi iptal davası açmak için son günüm olduğundan bulamazsam özetini gerekçe gösterip davayı açacam artık
Old 11-06-2015, 17:02   #9
basakeraslan

 
Varsayılan

Merhabalar,
Üzerinden oldukça zaman geçmiş lakin aradığınız kararı bulabildiniz mi? Aynı şekilde bir olay ile ilgili dava açma hazırlığındayız
Old 24-03-2016, 22:26   #10
Av. İbrahim YİĞİT

 
Varsayılan

Konu hakkında açtığım ve reddine karar verilen dosyam Danıştay tarafından lehime bozulmuş olup muhalefet şerhli kararın tam metnini başka meslektaşların yararlanması amacıyla aşağıya ekliyorum. Çalışmalarınızda başarılar dilerim. Saygılar.





Temyiz Eden (Davacı) : .........

Vekili : Av. İbrahim Yiğit

Osmaniye Mah. İncirli Çıkmazı Hukukçular Sitesi C-2 Blok K:3 D:11 - Bakırköy / İSTANBUL Gsm. 0 533 768 02 05

Karşı Taraf (Davalı) : İstanbul Valiliği / İSTANBUL

İstemin_Özeti : İstanbul 7. İdare Mahkemesinin 29.3.2012 tarihli ve E:2011/659, K:2012/504 sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

Savunmanın Özeti : Savunma verilmemiştir.

Danıştay Tetkik Hakimi : Selçuk Tosun

Düşüncesi : Davacı hakkında Sulh Hukuk Mahkemesince verilen koruma kararının kaldırılması yönünde alınmış herhangi bir mahkeme kararının bulunmadığı nazara alındığında, davacı başvurusunun Tüzüğün 7. maddesi uyarınca reddine ilişkin işlemde hukuka uyarlık bulunmamaktadır.

Bu nedenle, davanın reddi yolunda verilen temyize konu kararın bozulması gerektiği düşünülmektedir.



TÜRK MİLLETİ ADINA



Hüküm veren Danıştay Onuncu Dairesincegereği görüşüldü:

Dava; davacının, 2828 sayılı Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu Kanunu'na 3413 sayılı Kanunla eklenen Ek 1. madde ve Korunmaya Muhtaç Çocukların İşe Yerleştirilmesine İlişkin Tüzük hükümleri uyarınca tarafına form (A) belgesi düzenlenmesi istemiyle yaptığı başvurunun reddine ilişkin 17.02.2011 günlü, 7605 sayılı İstanbul Valiliği işleminin iptali istemiyle açılmıştır.

İstanbul 7. İdare Mahkemesince; davacının 26.11.1986 tarihinde izinsiz olarak kurumdan ayrılması neticesinde ilişiğinin kesildiği ve reşit oluncaya kadar kurumun vermiş olduğu hizmet modellerinden faydalanmadığının anlaşıldığı, 2828 sayılı Kanun'un Ek 1. maddesinin getirdiği haklardan yararlandırılarak kamu kurum ve kuruluşlarında istihdam edilmesi için yaptığı başvurunun reddine ilişkin dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

Davacı tarafından, Mahkeme kararının hukuka aykırı olduğu ileri sürülerek temyizen incelenip bozulması istenilmektedir.

Dava konusu işlem tarihinde yürürlükteki hali ile; 2828 sayılı Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu Kanunu’nun 1. maddesinde; bu Kanunun amacının; korunmaya, bakıma veya yardıma muhtaç aile, çocuk, özürlü, yaşlı ve diğer kişilere götürülen sosyal hizmetlere ve bu hizmetleri yürütmek üzere kurulan teşkilatın kuruluş, görev, yetki ve sorumluluklar ile faaliyet ve gelirlerine ait esas ve usulleri düzenlemek olduğu, 3. maddesi, (b) fıkrasında; “Korunmaya Muhtaç Çocuk”; kavramının, beden, ruh ve ahlak gelişimleri veya şahsi güvenlikleri tehlikede olup;

1. Ana veya babasız, ana ve babasız,

2. Ana veya babası veya her ikisi de belli olmayan,

3. Ana ve babası veya her ikisi tarafından terk edilen,

4. Ana veya babası tarafından ihmal edilip; fuhuş, dilencilik, alkollü içkileri veya uyuşturucu maddeleri kullanma gibi her türlü sosyal tehlikelere ve kötü alışkanlıklara karşı savunmasız bırakılan ve başıboşluğa sürüklenen, çocuğu, ifade edeceği hükme bağlanmış, aynı Kanun'un “Korunma Kararı” başlıklı 22. maddesinde; korunmaya muhtaç çocukların reşit oluncaya kadar bu Kanun hükümlerine göre Kurumca kurulan sosyal hizmet kuruluşlarında bakılıp yetiştirilmeleri ve bir meslek sahibi edilmeleri hususundaki gerekli tedbir kararının yetkili ve görevli mahkemece alınacağı, bu karar için gerekli belgelerin Kurumca düzenlenerek ilgili mahkemeye gönderileceği hükmüne, “Koruma Kararının Süresi ve Kaldırılması” başlıklı 24. maddesinde; korunma kararının genel olarak çocuk reşit olana kadar devam edeceği, ancak bu kararın, korunma kararına neden olan şartların ortadan kalkması halinde Kurum yetkililerinin önerisi üzerine mahkemece çocuk reşit olmadan önce kaldırılabileceği gibi reşit olduktan sonra da çocuğun rızası alınmak şartıyla devamı hususunda karar verilebileceği hükmüne yer verilmiştir.

2828 sayılı Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu Kanunu’na( yeni haliyle Sosyal Hizmetler Kanunu)3413 sayılı Kanunun 1. maddesi ile eklenen Ek 1. maddesinin dava konusu işlemin tesis edildiği tarihdeki halinde ise; kamu kurum ve kuruluşlarının, reşit olana kadar Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanlığı Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu Genel Müdürlüğü tarafından bakılan ve korunan çocuklar için, her yılbaşındaki, hangi statüde olursa olsun, serbest kadro mevcutlarının binde biri nispetindeki kısmını ayırarak bu çocuklar arasında yapılacak giriş sınavlarında başarılı olanlar arasından atama yapacakları, bu maddeden yararlanmak isteyenlerin, 18 yaşını tamamladıkları tarihten itibaren, kamu kurum ve kuruluşlarına; Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu Genel Müdürlüğü vasıtasıyla başvurmak zorunda oldukları hüküm altına alınmıştır.

10.02.1995 tarih ve 95/6542 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı uyarınca 2828 sayılı Kanun hükümlerinin uygulanması için 02.03.1995 tarih ve 22218 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Korunmaya Muhtaç Çocukların İşe Yerleştirilmesine İlişkin Tüzüğün “Yararlanacaklar” başlıklı 3. maddesinde; bu Tüzük hükümlerinden, korunma kararı alınmış olup da;

A)Reşit oluncaya kadar sosyal hizmet kuruluşlarında kalmış,

B)Bir Koruyucu aile yanına yerleştirilmiş,

C)Ayni nakdi yardım yapılarak ailesinin yanına gönderilmiş korunmaya muhtaç çocukların, yararlanacakları, aynı Tüzüğün 5. maddesinde; sosyal hizmet kuruluşlarının, kendi kuruluşlarında bakılmış ve korunmuş, korunmaya muhtaç çocukların öz geçmişini, okul ve mesleki özelliklerini ve diğer bilgileri içeren bilgi formlarını, korunma kararının kalktığı tarihten itibaren bir ay içinde düzenleyerek kayıtlara uygunluğunu onaylayacağı ve il sosyal hizmetler müdürlüğü aracılığı ile Kuruma göndereceği, bu Tüzük hükümlerinden yararlanabilecek korunmaya muhtaç çocukların, bilgi formlarının Kuruma geldiği tarih esas alınmak üzere tahsil grupları içerisinde meslekli ve mesleksiz ayrımıyla kaydolunacağı, 7.maddesinde ise; bu Tüzük hükümlerinden yararlanmak isteyenlerin, 18 yaşını tamamladıkları tarihten itibaren kamu kurum ve kuruluşlarına Kurum aracılığıyla başvuracakları, başvuru sahibinin geçmişte bir sosyal hizmet kuruluşunda kaldığının ve korunduğunun belgelenememesi halinde, bu hususun tesbitinin mahkeme kararıyla olacağı, Kurumun, bu Tüzüğün 5. maddesi uyarınca düzenlenen formlardaki bilgileri esas almak suretiyle, kamu kurum ve kuruluşlarının istekleriyle bu Tüzüğün 8. maddesinde öngörülen öncelikleri de gözönüne alarak, her boş kadro için en az üç korunmaya muhtaç çocuğun isim listesini, isteğinden itibaren bir ay içinde kamu kurum ve kuruluşlarına göndereceği kuralı bulunmaktadır.

Dava dosyanın incelenmesinden; 2.2.1973 doğumlu olan davacı hakkında Kartal 2. Sulh Hukuk Mahkemesinin 25.8.1980 tarih ve E:1980/1280, K:1980/768 sayılı kararıyla korunma kararı alındığı ve İstanbul / Çatalca Yetiştirme Yurduna yerleştirildiği, izinsiz olarak kurumdan ayrılması üzerine 26.11.1986 tarihinde kurumdan kaydının kapatıldığı anlaşılmakla birlikte dava dosyasında yukarıda yer verilen 2828 sayılı Kanun'un 24. maddesi uyarınca, koruma kararının kaldırılması yönünde alınmış bir mahkeme kararının bulunmadığı, reşit olmadan kurumla ilişiğinin kesilmiş olduğu gerekçesiyle hakkında dava konusu işlemin tesis edildiği anlaşılmaktadır.

Bu durumda, davacının korunma ve bakım altına alınma şartlarını kaybettiğinden bahisle, koruma kararının kaldırılması yönünde herhangi bir mahkeme kararının bulunmadığı gözönüne alındığında, davacı başvurusunun, kurum hizmetlerinden yararlanılmadığı gerekçesiyle, Muhtaç Çocukların İşe Yerleştirilmesine İlişkin Tüzüğün 7. maddesi uyarınca reddine yönelik işlemde ve bu işleme karşı açılan davayı reddeden İdare Mahkemesi kararında hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna varılmıştır.

Açıklanan nedenlerle, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesine uygun bulunan davacı temyiz isteminin kabulü ile, İstanbul 7. İdare Mahkemesinin 29.3.2012 tarihli ve E:2011/659, K:2012/504 sayılı kararının BOZULMASINA, yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan İdare Mahkemesine gönderilmesine, 22.12.2015 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.



Başkan



Üye



Üye



Üye



Üye

Tülün

ÖZDEMİR

Emin Celalettin

ÖZKAN

Ziya

ÖZCAN

Metin

ARITI

Ali

ÜRKER

(X)



KARŞI OY :



Korunmaya muhtaç çocukların, korunmaları sona erdikten sonra işe yerleştirilmelerinin esas ve usullerinin düzenlendiği, 10/2/1995 tarihli ve 95/6542 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile yürürlüğe konulan Korunmaya Muhtaç Çocukların İşe Yerleştirilmesine İlişkin Tüzüğün 3 üncü maddesinde: "Bu Tüzük hükümlerinden, korunma kararı alınmış olup da; A) Reşit oluncaya kadar sosyal hizmet kuruluşlarında kalmış, B) Bir Koruyucu aile yanına yerleştirilmiş, C) Ayni nakdi yardım yapılarak ailesinin yanına gönderilmiş korunmaya muhtaç çocuklar yararlanırlar." hükmü yer almakta olup, Tüzük hükümlerinden yararlanabilmek için hakkında korunma kararı alınmış olan kişilerin maddede sayılan 3 halden birine girmeleri zorunludur. Yine hakkında korunma kararı kaldırılanların da Tüzük hükümlerinden yararlanamayacağı açıktır.

Diğer taraftan,25/2/1988 tarihli ve 3413 sayılı Kanunun 1 inci maddesiyle 2828 sayılı Kanuna eklenen ek 1inci maddesinin madde gerekçesinde:

"Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanlığı Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu Genel Müdürlüğü tarafından bakılan ve korunan çocukların, yasaya göre; öğrenimlerini ve 18 yaşlarını tamamladıktan sonra yurtlarda barınmaları mümkün bulunmamaktadır. ... Koruma kararı kalkmış çocukların mümkün olabildiğince bir işe yerleştirilmeleri için çaba harcanmaktadır. Ancak ilgililerin tek başına çabalan yeterli olmamaktadır. Her çocuğun güvenli bir işe yerleştirilmesi yasal düzenleme ile mümkün olabilecektir. Çünkü bu çocukların kurumdan ayrılanakadar tanıdıkları tek çevre, tek dayanakları kurum dolayısıyla Devlettir. Kendilerine yardımcı olacak yakınları bulunmamaktadır. Bu yaştaki gençlerin güvene ihtiyacı vardır. ... Aynı yaştaki, ailesi olan çocukların bakımı 18 yaşından sonra ailelerince sürdürülmektedir. Bir yurt çocuğunun kurumdan ayrıldıktan sonra iş bulamaması, kendi varlığını devam ettirecek parayı kazanamaması, ailesi olan çocuğun iş bulamamasından daha vahim sonuçlar doğurur. İşte bu sonuçların önlenebilmesi için böyle bir yasal düzenleme şarttır."

ifadelerine yer verilmiştir.

Görüleceği üzere kanun koyucunun anılan düzenlemeyi yürürlüğe koyarken hareket noktası 18 yaşına kadar yetiştirme yurtlarında bakımı devlet tarafından sağlanmış olup herhangi bir yakını da bulunmayan gençlerin 18 yaşın ikmali nedeniyle koruma kararı kaldırıldıktan hemen sonra işe yerleştirilmesinde kolaylık sağlayarak, yakını bulunmayan gençlerin hayatını kimseye muhtaç olmadan sürdürebilmesini sağlamaktır. Kanun koyucu söz konusu düzenlemeyi kanunlaştırırken 18 yaşını ikmal edip de kimsesi bulunmayan gençlerin işe yerleştirilmesini hedeflemekte olup;

a) 18 yaşını ikmal etmeden ailesine/yakınlarına teslim edilen çocuklar ile

b) Belirli bir müddet yetiştirme yurtlarında kaldıktan sonra bir şekilde kurumlardan ayrıldıktan yıllar sonra işe girmek üzere davalı idareye başvuran kişiler,

kanun koyucunun işe yerleştirmeyi hedeflediği kişiler arasında yer almamaktadır. Uyuşmazlık konusu olayda davacı 13 yaşındayken kuruluştan izinsiz olarak ayrılması sonrasında bulunamaması üzerine, reşit olmadan 26.11.1986 tarihinde kurum kaydının silindiği, kurumdan kaydı silindikten 25 yıl sonra 38_yaşındayken Kanun hükmünden yararlanmak üzere başvurmuş olduğundan, davacının kanun koyucunun işe yerleştirmeyi hedeflediği kişiler arasında olduğundan bahsetmek mümkün değildir.

Belirtilen nedenlerle, 18 yaşından önce yetiştirme yurdundan izinsiz bir şekilde ayrılıp kurum kaydı silindikten 25 yıl sonra ve 38 yaşındayken idareye başvurarak 2828 sayılı Kanunun ek 1 inci maddesinden yararlandırılmayı talep eden davacının bu talebinin reddine ilişkin işlemi hukuka uygun bulan mahkeme kararında hukuka aykırılık bulunmadığı düşüncesiyle çoğunluk görüşüne katılmıyorum.



Üye

Ali

ÜRKER
Old 01-04-2016, 09:00   #11
basakeraslan

 
Varsayılan

Sayın meslektaşım mümkün ise İdare Mahkemesi kararını da paylaşabilir misiniz?
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
danıştay kararı arıyorum ozlm Meslektaşların Soruları 0 07-05-2010 19:00
danıştay kararı arıyorum , avktderya Meslektaşların Soruları 2 03-11-2009 15:00
Danıştay Kararı arıyorum Hemocrania Meslektaşların Soruları 3 01-05-2008 15:43
danıştay kararı arıyorum Favor Meslektaşların Soruları 1 26-01-2008 09:11
danıştay kararı arıyorum. av.nadireoksuz Meslektaşların Soruları 2 20-02-2007 23:48


THS Sunucusu bu sayfayı 0,08248997 saniyede 16 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.