Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

hamiline yazılı bono

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 02-07-2007, 13:28   #1
avenginakbaba

 
Varsayılan hamiline yazılı bono

bono kanunen emre yazılı olması gerektiği için hamiline yazılmış ve bononun diğer şartlarını taşıyan bir belge kambiyo hukukuna dahil edilemez.
benim sorum ise şu, bu belgeyi örnek 7 ile takibe koyduğum vakit, açıklama kısmına, bilmem ne tarih şu kadar bedelli bono mu demeliyim? ve dahi icra müdürü belgenin fotokopisini sunduğum vakit, takip açan alacaklının gerçek alacaklı olup olmadığını ispat etmemi isteyebilir mi?
hamiline düzenlenmiş bonoda alacağa kavuşmanın tek yolu dava açıp tanıkla ispat etmek midir yoksa?

teşekkür ederim.
saygılarımla
Old 02-07-2007, 16:03   #2
Av. Bülent Sabri Akpunar

 
Varsayılan

T.C.
YARGITAY
12. HUKUK DAİRESİ
E. 2006/12323
K. 2006/15071
T. 7.7.2006
• BONO ( Hamiline Kelimesi Yazılmakla Birlikte Devamında Lehtar İsmi Yazılı Bononun Geçerliliği - Hamiline Kelimesinin Yok Hükmünde Olduğu )
• BONODA LEHDARIN ADI VE SOYADININ ÖNÜNE HAMİLİNE YAZILMASI ( Hamiline Kelimesinin Yok Hükmünde Olduğu - Bononun Geçerliliği )
6762/m. 68
2004/m. 167 169
ÖZET : Bonolarda, lehtarın adının ve soyadının yazılması zorunludur. Takip dayanağı bonoda lehtar kısmına önce hamiline ibaresi yazılmış ise de devamında lehtarın adı ve soyadı yazılmış bulunmaktadır. Bu durumda ismin ön kısmına yazılmış olan "hamiline" sözcüğü yok hükmündedir. Her ne kadar borçlu şikayetinde, lehtar isminin sonradan eklendiğini iddia etmiş ise de boş verilen bononun alacaklı tarafından doldurulmasında yasaya aykırılık yoktur. Bononun anlaşmaya aykırı doldurulduğu iddiası yazılı belge ile ispat edilemediğinden bu yöne ilişkin şikayetin reddi gerekir.

DAVA : Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü:

KARAR : TTK'nun 688/5. maddesine göre senet metninde kime ve kimin emrine ödenecekse onun ad ve soyadının yazılması gerekir.

Olayımızda, takip konusu bonoda önce hamiline, devamla A. emri ve havalesine ödeneceği şeklinde düzenlenmiştir. Bu durumda, bonoda lehtar ismi gösterildiğinden bu ismin ön tarafına yazılan hamiline sözcüğü bir hüküm ifade etmeyeceğinden yok hükmündedir. Her ne kadar borçlu şikayetinde lehtar isminin daha sonra yazıldığını iddia etmiş ise de, bononun boş olarak alacaklıya verilip alacaklı tarafından tedavül öncesinde doldurulmasında yasaya uymayan bir yön yoktur. Lehtar isminin anlaşmaya aykırı olarak doldurulduğu iddiası borçlu tarafça yazılı bir belge ile kanıtlanmadığından bu yöne yönelik şikayetin reddi ile ileri sürülen diğer itiraz sebepleri incelenip oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.

SONUÇ : Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK. 366 ve HUMK'nın 428. maddeleri uyarınca ( BOZULMASINA ), 07.07.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi.

yarx
Old 24-09-2009, 22:03   #3
cesur_yürek

 
Varsayılan

Aksi yönde yargıtay kararları olduğunu da biliyorum.Sahi, hamiline yazılmış bonoda nasıl bir yol izlemek gerek ? İcra takibi mi ? Yazılı delil başlangıcı alacak davası mı?
Saygılarımla.
Old 25-09-2009, 08:36   #4
Veli KARATAŞ

 
Varsayılan

Merhaba bana göre o bonoya dayanarak ilamsız icra takibi yapılabilir.İtiraz gelmezse alacak tahsil edilir.İtiraz gelirse de açılacak itirazın iptali davasında o bono yazılı delil başlangıcı olarak kullanılır ki,davayı kazanırsanız da muhtemelen %40'tan aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatı kazanırsınız.Saygılar
Old 25-09-2009, 21:53   #5
cesur_yürek

 
Varsayılan

Peki, alacaklının şirketi bulunmaktadır.Alacaklının şirketi, borçluya hizmet sunmuştur.Borçlu da ,alacaklıya borcuna karşılık açık bono vermiştir.Alacaklı senedi doldururken hamiline ibaresini(yanlışlıkla) yazmıştır.Bu durumda izlenecek yol ilamsız icra takibi ya da alacak davası mı dır? Sayın Akpunar'ın sunduğu yargıtay kararını nasıl değerlendiriyorsunuz? Saygılarımla.
Old 26-09-2009, 01:18   #6
Av.Nevra Öksüz

 
Varsayılan

Sayın cesur yürek,
Sayın Akpunar’ın eklediği Yargıtay kararının içeriğinde olduğu gibi “hamiline” yazılması akabinde TTK 688/5 e göre kimin emrine yazılı olduğu (eş deyişle lehdarı) belli olan bonoda işbu “hamiline” kelimesi yazılmamış sayılır ve senet “bono” dur.
Alıntı:
Yazan cesur yürek
Aksi yönde yargıtay kararları olduğunu da biliyorum
‘dan kastınız (5 no lu mesajınızdan anladığım kadarıyla) sadece “hamiline” yazılı ve lehdarı yazılı olmayan bonolar hakkında?
Böyle bir durumda örneğinizdeki borçlu -senet altındaki imzasını inkar etmezse- işbu senet “yazılı delil başlangıcı”dır. Alacaklı, kendisinin lehdar olduğunu ve borçlu ile arasındaki temel ilişkiyi ispatlaması neticesinde alacağına kavuşma imkanı bulacaktır (diye düşünüyorum )

Saygılarımla...
Old 26-09-2009, 21:26   #7
cesur_yürek

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Hades
Sayın cesur yürek,
Sayın Akpunar’ın eklediği Yargıtay kararının içeriğinde olduğu gibi “hamiline” yazılması akabinde TTK 688/5 e göre kimin emrine yazılı olduğu (eş deyişle lehdarı) belli olan bonoda işbu “hamiline” kelimesi yazılmamış sayılır ve senet “bono” dur.


Sayın Hades aksi yönde yargıtay kararlarından kastım : Hamiline yazılmış bonoya sonradan eklenen lehtarın kabulünün mümkün olmadığına dair yargıtay kararları.

Soru şu : Hamiline yazılmış bonoya, alacaklının sonradan lehtar olarak kendisini eklemesi senede bono vasfının kazandırır mı ? Zira Sayın Akpuna'ın eklemiş olduğu yargıtay kararı bu durumu desteklemektedir.Tabii Bu durumu desteklemeyen yargıtay kararları da mevcut.

Kısaca soru şu : Hamiline yazılmış bonoda alacağa en kısa sürede ve en güvenilir şekilde alacaklının kavuşması için alacaklının izlemesi gereken yol nedir?
Old 26-09-2009, 21:46   #8
Av.Mehmet Saim Dikici

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan cesur_yürek
Sayın Hades aksi yönde yargıtay kararlarından kastım : Hamiline yazılmış bonoya sonradan eklenen lehtarın kabulünün mümkün olmadığına dair yargıtay kararları.

Soru şu : Hamiline yazılmış bonoya, alacaklının sonradan lehtar olarak kendisini eklemesi senede bono vasfının kazandırır mı ? Zira Sayın Akpuna'ın eklemiş olduğu yargıtay kararı bu durumu desteklemektedir.Tabii Bu durumu desteklemeyen yargıtay kararları da mevcut.

Kısaca soru şu : Hamiline yazılmış bonoda alacağa en kısa sürede ve en güvenilir şekilde alacaklının kavuşması için alacaklının izlemesi gereken yol nedir?

TTK.592. maddeye göre açık senet tanzimi mümkündür. Sonraki bir tarihte anlaşmaya uygun olmak kaydıyla eksik unsurlar tamamlanabilir.

Alıntı:
Yazan TTK
IV - AÇIK POLİÇE

MADDE 592 - Tedavüle çıkarılırken tamamen doldurulmamış bulunan bir poliçe, aradaki anlaşmalara aykırı bir şekilde doldurulursa bu anlaşmalara riayet edilmemiş olması keyfiyeti, hâmile karşı ileri sürülemez; meğer ki hâmil poliçeyi kötü niyetle iktisabetmiş veya iktisap sırasında kendisine ağır bir kusur isnadı mümkün bulunmuş olsun.

Alıntı:
Yazan Cesuryürek
Sayın Hades aksi yönde yargıtay kararlarından kastım : Hamiline yazılmış bonoya sonradan eklenen lehtarın kabulünün mümkün olmadığına dair yargıtay kararları.

Aksi yöndeki bir Yargıtay kararına ben şahit olmadım. Varsa eklerseniz sevinirim.



Senedin tedavüle çıkarılırken tamamen doldurulmaması hali, TTK. nun 592 maddesinde kabul edilmiştir. Kanun koyucu, tanzimi sırasında senedin asli unsurlarından, bir kısmı yazılmayarak, bunların yapılan anlaşmaya göre sonradan doldurulmasının mümkün olacağını kabul etmiştir. Asli unsurlar arasında tanzim tarihi de bulunduğundan, bu tarih yazılmamak suretiyle de açık bono ihdası TTK.nun 592. maddesine göre mümkündür. Böyle olunca, ihdas tarihinin sonradan ( velev anlaşmaya aykırı olarak ) doldurulduğu iddiası iyiniyetli hamile karşı ileri sürülemez. ( Yargıtay 11. Hukuk Dairesi'nin 21.9.1971 gün E:71/3944 K:71/5577 sayılı kararı. )

"Açığa imza atılmak suretiyle düzenlenen senetler anlaşmaya aykırı olarak doldurulduğu kanıtlanmadıkça geçerlidir. Senedin hüküm ve gücünü ortadan kaldıracak veya azaltacak nitelikte bulunan hukuki işlemler HUMK. nun 290. maddesi hükmünce şahitle kanıtlanamaz." ( Y.19. Hukuk Dairesi'nin 17.12.1993 gün E:92/11886 K:93/8720 sayılı kararı ).
Old 26-09-2009, 22:03   #9
Av.Nevra Öksüz

 
Varsayılan

Sayın cesur yürek,

Alıntı:
Yazan cesur yürek
Soru şu : Hamiline yazılmış bonoya, alacaklının sonradan lehtar olarak kendisini eklemesi senede bono vasfını kazandırır mı ? Zira Sayın Akpunar'ın eklemiş olduğu yargıtay kararı bu durumu desteklemektedir.Tabii Bu durumu desteklemeyen yargıtay kararları da mevcut.

Üstad Dikici bu durumu gayet net açıklamış; kastettiğiniz yargıtay kararlarından birini eklemeniz halinde anlatmaya çalıştığınız şey (anladığımız şey değilse) netleşecektir ve paylaşım daha verimli olabilecektir (diye düşünüyorum )

Alıntı:
Yazan cesur yürek
Hamiline yazılmış bonoda alacağa en kısa sürede ve en güvenilir şekilde alacaklının kavuşması için alacaklının izlemesi gereken yol nedir?
Alıntı:
Yazan Hades
Böyle bir durumda örneğinizdeki borçlu -senet altındaki imzasını inkar etmezse- işbu senet “yazılı delil başlangıcı”dır. Alacaklı, kendisinin lehdar olduğunu ve borçlu ile arasındaki temel ilişkiyi ispatlaması neticesinde alacağına kavuşma imkanı bulacaktır

Saygılarımla...
Old 27-09-2009, 20:41   #10
cesur_yürek

 
Varsayılan

Sayın meslektaşlarım aksi yöndeki kararı buldum ama teknolojiden uzak olmam ,tarayıcıdaki geçici arıza nedenleriyle kararı foruma aktaramıyorum.Soru şu : hamiline yazılmış fakat alacaklının sonradan lehtar olarak kendisini eklemiş olduğu bonoda kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takip başlattığınız uygulamanız oldu mu ? Saygılarımla.
Old 28-09-2009, 12:50   #11
Veli KARATAŞ

 
Varsayılan

Av.Bülent Beyi'in eklediği karar açık,hem hamiline ibaresi var,hemde alacakılının adı varsa hamiline ibaresi geçersiz sayılır ve bono vasfı devam eder.Sonuçta borçlu senedi boş vermiş ve alacaklı kısmını alacaklı doldurmuş nasıl hamiline ibaresini alacaklı yazmışsa yanına kendi adına da pekala yazabilir ve bono nitelği devam eder.Karardar çıkardığım yorum bu.Faydalı olması dileğiyle...
Old 28-09-2009, 22:57   #12
elitra

 
Varsayılan

TTK ve İİK gereği yapılan yorumlar verilen kararlar güzel ama TCK hükümlerini ne yapacağız. "hamiline" düzenlenmiş bir bono kıymetli evrak sıfatı taşımazken bonoya birşeyler ilave ettiniz, bono vasfı kazandırdınız, "hamiline" düzenlenen bonoda ortada alacaklı sıfatını taşıyan bir kimse yokken hamiline kelimesinin yanına isim ilave ettiniz bir de bunu Yargıtay kararındaki can alıcı kelimelere dikkat ederek kararla uyumlu hale getirdiniz. Tüm bunları aleyhine açılması kesin olan bir ceza davasında ceza alacak olan müvekkilinize nasıl anlatacaksınız.
Bu konu çığırından çıktı. Bir örnek vereyim. Ortada bir bono var, borçlu bir şirket, bir kaşe var ve bonoyu tanzim eden şirket yetkilisi çift imza atmış(genel alışkanlıktır bu). Bono bu hali ile protesto olmuş. Ödenmeyen bono avukat(!)arkadaşımıza geliyor. Alacaklı, "şirket batak ama yetkilinin durumu iyi, paramı ödemiyorlar" diyor. Meslektaş kıvrak zekalı, borçlu kısmına şirket kaşesi altına şirket yetkilisinin adını yazdırıyor. Bir kaşe, bir isim, iki imza. Yasal olarak hem şirket hem şahıs borçlu. Sorun yok. Ancak borçlu da akıllı. İsmim sonradan ilave edilmiş, aksi halde protestoda benimde adım geçerdi diyor.
Sonuç:CEZA
BAZEN ÇİZMEYİ AŞTIĞIMIZI KABUL EDELİM...
LÜTFEN
Old 29-09-2009, 09:21   #13
Av.Mehmet Saim Dikici

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan elitra
TTK ve İİK gereği yapılan yorumlar verilen kararlar güzel ama TCK hükümlerini ne yapacağız. "hamiline" düzenlenmiş bir bono kıymetli evrak sıfatı taşımazken bonoya birşeyler ilave ettiniz, bono vasfı kazandırdınız, "hamiline" düzenlenen bonoda ortada alacaklı sıfatını taşıyan bir kimse yokken hamiline kelimesinin yanına isim ilave ettiniz bir de bunu Yargıtay kararındaki can alıcı kelimelere dikkat ederek kararla uyumlu hale getirdiniz. Tüm bunları aleyhine açılması kesin olan bir ceza davasında ceza alacak olan müvekkilinize nasıl anlatacaksınız.
Bu konu çığırından çıktı. Bir örnek vereyim. Ortada bir bono var, borçlu bir şirket, bir kaşe var ve bonoyu tanzim eden şirket yetkilisi çift imza atmış(genel alışkanlıktır bu). Bono bu hali ile protesto olmuş. Ödenmeyen bono avukat(!)arkadaşımıza geliyor. Alacaklı, "şirket batak ama yetkilinin durumu iyi, paramı ödemiyorlar" diyor. Meslektaş kıvrak zekalı, borçlu kısmına şirket kaşesi altına şirket yetkilisinin adını yazdırıyor. Bir kaşe, bir isim, iki imza. Yasal olarak hem şirket hem şahıs borçlu. Sorun yok. Ancak borçlu da akıllı. İsmim sonradan ilave edilmiş, aksi halde protestoda benimde adım geçerdi diyor.
Sonuç:CEZA
BAZEN ÇİZMEYİ AŞTIĞIMIZI KABUL EDELİM...
LÜTFEN

Sayın Elitra,

Sanıyorum yazılanlarda vurgulanan önemli bir noktayı atlıyorsunuz.

Gerek TTK592. maddenin lafzında, gerek ruhunda gerekse yazılan hemen tüm yorumlarımızda "Anlaşmaya uygun olmak kaydıyla boş senet doldurulabilir" deniliyor.

Yazdıklarımız burada:

http://www.turkhukuksitesi.com/showp...07&postcount=8



Çizmeyi aşanlar ne yazık ki her yerde ve her zaman var.
Old 29-09-2009, 22:20   #14
Av.Nevra Öksüz

 
Varsayılan

Sayın elitra,
(Gerçi üstad 13 no lu mesajıyla gayet kibarca izah etmiş ama )

Alıntı:
Yazan elitra
TTK ve İİK gereği yapılan yorumlar verilen kararlar güzel ama
dediğinize göre cevap verenlere katılmamışsınız; lakin mesajınızın üstündeki mesajları -dikkatle- okursanız "eminim" hiç kimseye muvazaalı işlem yapın; sahtecilik yapın denilmediğini fark edeceksiniz. Üstadın da dediği gibi -"taraflar arası anlaşmaya göre"-elbette ki senet tedavüle çıkmadan önce doldurulabilir. Yasanın cevaz verdiği bir durumu eleştirmek elbette hakkınız; buna bir şey diyemem lakin;
Alıntı:
Yazan elitra
BAZEN ÇİZMEYİ AŞTIĞIMIZI KABUL EDELİM...

forumda çizmeyi aşan bir mesaj olduğunu düşünmüyorum
Bu arada
Alıntı:
Meslektaş kıvrak zekalı, borçlu kısmına şirket kaşesi altına şirket yetkilisinin adını yazdırıyor. Bir kaşe, bir isim, iki imza. Yasal olarak hem şirket hem şahıs borçlu.
durumu muhakkak ki "hukukçu" olmakla bağdaşmaz ve yanlış olduğu konusunda kesinlikle size katılırım ; lakin aval verene neden protesto çektirdiğinizi de anlayamadım

Saygılarımla...
Old 01-10-2009, 19:33   #15
cesur_yürek

 
Varsayılan

Açık bonoda senet tedavüle çıkmadan önce anlaşmaya uygun olarak alacaklı tarafından doldurulabilir.Borçlu anlaşmaya uygun doldurulmadığını ancak yazılı delille kanıtlayabilir.Alacaklının cezai ve hukuki sorumluluğu ancak eksik bonoda sözkonusu olabilir.Fakat bu açıklamaların mevcut konumuza tam olarak cevap veremediğini düşünüyorum. Hamiline olarak doldurulmuş bir senede sonradan alacaklı tarafından lehtar ibaresinin eklenmesi hamiline ibaresinin geçersizliğini sağlar mı ? Bence bu hususun tartışılması gerekir. Saygılarımla.
Old 01-10-2009, 22:16   #16
Av. Murat ÇETİN

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan cesur_yürek
Sayın meslektaşlarım aksi yöndeki kararı buldum ama
bahsettiğiniz karar şu olabilir mi?

Alıntı:
Somut olayda, takibe dayanak senetlerin lehtar kısmında" hamiline"kelimesinin yazılı olduğu sonradan farklı bir kalemle " hamiline"kelimesininyanına "Salih" isminin yazılı olduğu görülmektedir.Bu durumda, senetlerin tedavüle çıkarıldığı sırada, Lehtarisminin bulunmaması sebebiylekambiyo senedi niteliği bulunmadığı anlaşılmakla, mercice İİK.170/a maddesi hükmüuyarınca takibin iptaline karar verilmesigerekirken, yazılı gerekçe ile bu yöne ilişkin itirazın reddinekarar verilrnesıisabetsizdir.
YARGITAY 12. HD 2001 3934/4834

Konuyla ilgili olarak ayrıca
Alıntı:
TTK.'nun 688/5. maddesi gereğince bono, kime ve kimin emrine ödenecekse onun ad ve soyadının bono metninde gösterilmesi zorunludur. Takip dayanağı senet lehdar hanesine hamiline sözcüğü yazılmak suretiyle düzenlenmiş olup TTK.'nun 688/5. maddesinde öngörülen unsuru taşımaması nedeniyle kambiyo senedi vasfında değildir. Takip dayanağı adi senetteki hakkın devri ancak alacağın temliki yolu ile geçebileceğinden kambiyo senedi vasfı taşımayan bu senedi takip alacaklısı i. Y.'nin ciro yolu ile ele geçirmesi, yetkili hamil olması mümkün değildir. Mahkemece takip alacaklısının takip hakkı bulunmaması nedeniyle itirazın kaldırılması isteminin reddine karar verilmek gerekirken kabulü isabetsizdir.
YARGITAY 12. HD. 2005 958/3933
Old 01-10-2009, 23:59   #17
Av. Eyüp KATI

 
Varsayılan

TTK hükümlerine göre bono iki taraflı bir işleme dayanmaktadır. bir kimse kendi adını hamil olarak düzenleyip sonra ciro ile senet düzenlemesi de mümkün değildir. bir kimsenin kendisi ile alışveriş yapması borçlanması mümkün olmadığından böyle bir bono düzenlenmesi hukuken geçerli olmamaktadır. bu nedenle hamiline düzenlenen bono çıkış anında yasanın aradığı şartları taşımamaktadır.
Old 03-10-2009, 18:24   #18
cesur_yürek

 
Varsayılan

Velhasıl,Uygulamada belli bir yönde yerleşmiş bir içtihat yok.Şu durumda ilamsız icraya konu yapmak veya alacak davasında yazılı delil başlangıcı olarak kullanmak en doğru yol galiba.Saygılarımla.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
bonoda , malen ya da nakden yazılmazsa sakıncası var mı Av.Ebru Caner Meslektaşların Soruları 8 10-12-2011 11:16
Zamanaşımına Uğramış Hamiline Yazılı Çekte Yazılı Delil Başlangıcı Sorunu ad-hoc Meslektaşların Soruları 4 19-08-2008 15:27
Ciro edilmiş ve karşılıksızdır kaydını içeren Hamiline Yazılı Çekle İcra Takibi av.sgenc Meslektaşların Soruları 10 02-03-2007 13:33
yazılı emir olcsvl Meslektaşların Soruları 1 22-12-2006 00:24
hamiline yazılı bono düzeltilebilirmi? karanol Meslektaşların Soruları 1 20-09-2006 15:37


THS Sunucusu bu sayfayı 0,04177904 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.