Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

BELEDiYE (SÖZDE) ALACAĞI İÇİN DOĞRUDAN HACİZ

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 26-12-2011, 11:07   #1
GünHan

 
Varsayılan BELEDiYE (SÖZDE) ALACAĞI İÇİN DOĞRUDAN HACİZ

Saygıdeğer arkadaşlar, bir belediye ilçe sınırındaki pazaryerinde esnaflık yapan pazarcılara belediye gelirleri kanununda belirlenen sınırların çok üstünde bir miktarda pazaryeri borcu tahakkuk ettiriyor. Üstelik hibir vergi ihbarnamesi veya tahakkuk için herhangi bir ihbarname göndermeden. Daha sonra ödeme emri de göndermeden direkt vatandaşın araçlarına, tapularına haciz koyuyor.
Şimdi 6183 s.lı kanuna göre belediyenin takip servisinin haciz koyma yetkisi var, fakat bu takip servisinin öncelikle ödeme emri tebliğ etmesi gerekmiyor mu? Ödeme emri tebliğini atlayarak direkt haciz koyulması üzerine hangi (görevli) yargı kolunda dava açmalıyız? VE hangi işleme karşı veya hangi taleple dava açmalıyız sizce?
Örneğin idare mahkemesinde araç üzerine uygulanan haciz işleminin iptalini mi isteyeceğiz? Çünkü ortada iptali istenecek bir ödem emri yok.
Yoksa belediye aleyhine (adli yargıda) borçsuzluğun tespiti davası mı açmak ( böyle bir borç tahakkuk ettirilemeyeceğine ilişkin elimde kazandığım 20 tane vergi mahkemesi kararı var, pazaryerleri için) ve tedbiren araç üzerineki haczin kaldırılmasını mı istemek isabetli olur?
Değerli görüşleriniz için şimdiden teşekkürler...
Old 27-12-2011, 15:21   #2
üye7160

 
Varsayılan

BELEDİYE TAHSİLAT YÖNETMELİĞİ



İçişleri Bakanlığından

Yayımlandığı Resmi Gazete Tarihi: 21/03/1958

Yayımlandığı Resmi Gazete No: 9864

İcrai Takibat

Madde 24 - Belediye alacaklarını vaktinde ödemeyen mükelleflerin borçları 6183 sayılı kanun ahkamına tevfikan tahsilat servislerince düzenlenecek dosyalar üzerinde cebri tahsil usulü ile tahsil olunur.

Bu hususta kullanılacak evrakı matbua Maliye Vekaletince tertiplenmiş örneklere uygun olarak belediyelerce tab ettirilir.

6183 sayılı yasaya dayalı olarak yapılacak icrai takibatta cebri icrada uygulanacak yöntem izlenmemişse usul ve yasaya aykırı işlemi her halükarda dava edebilirsiniz.
Old 28-12-2011, 00:20   #3
Armağan Konyalı

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan GünHan
pazaryerinde esnaflık yapan pazarcılara belediye gelirleri kanununda belirlenen sınırların çok üstünde bir miktarda pazaryeri borcu tahakkuk ettiriyor.
Pazar yerlerinin tahsis ücretini belediye meclisi belirler. Pazar yerlerinin tahsis ücreti Belediye Gelirleri Kanunu'nda yazmaz. Sınır bulunmamaktadır.

Saygılarımla
Old 28-12-2011, 00:28   #4
GünHan

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Armağan Konyalı
Pazar yerlerinin tahsis ücretini belediye meclisi belirler. Pazar yerlerinin tahsis ücreti Belediye Gelirleri Kanunu'nda yazmaz. Sınır bulunmamaktadır.

Saygılarımla
Üstadim yanlışınız var. Belediye Gelirleri Yasası'nın 52. ve 56. maddeleri konuyu düzenliyor. Okuyabilirsiniz. Bununla ilgili en az 20 tane kararım var, ayrıca Danıştay'dan onanmış şekilde kararlarım da var, hem de açıklamalı olarak. Belediye Meclisleri yasanın belirlediği sınırlar dahilinde pazaryeri tahsis ücreti belirlerleyebilir. Bu ücretin niteliği de işgaliye harcıdır, toplu işgaliye harcı alınamaz, beher metrekare günlük 0,5 TL ila 2,5 TL işgaliye ücreti alınabilir pazaryerini kullananlardan. Aynen reklam vergisi belirlerken yasada belirlenen sınırlar içinde karar almak zorunda oldukları gibi...
Saygılarımla
Old 28-12-2011, 10:21   #5
Armağan Konyalı

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan GünHan
Üstadim yanlışınız var. Bununla ilgili en az 20 tane kararım var, ayrıca Danıştay'dan onanmış şekilde kararlarım da var, hem de açıklamalı olarak.
Sayın GünHan

On yıldır sözünü ettiğiniz yanlış Danıştay kararlarını biliyorum. Kararların yanlışlığını kararların gerekçeleri ortadan kaldırmamaktadır.

Belediye Gelirleri Kanunu'nun 52.maddesindeki işgaliye harcının konusu şudur: Pazar yerinde satış yeri olmayıp da, belediyenin izni ile geçici olarak ve günlük olarak tezgah açan satıcılardan işgaliye alınır. Bu anlamda alınacak işgaliye elbette Kanun'daki sınırlar içinde olmalıdır.

Ama sizin müvekkiliniz "pazaryerinde esnaflık yapan pazarcı" olduğuna göre işgaliye harcına tabi olmaz. Pazarcılara satış yeri tahsisi yapılır ve pazarcılardan ücret alınır. Pazar yerleri için devren satılık ilanlarının nedeni budur. Eğer pazar yerleri işgaliye harcına tabi olsaydı kimse devir için bedel ödemezdi.

Pazar yerlerindeki satış yerleri tahsis yoluyla işletilir. Tahsis, belediye encümeni tarafından yapılır ve belediye meclisince her yıl belirlenecek tarifeye göre ücret tahsil edilir.

Pazar yerlerinden alınan bedelin adı “işgaliye harcı” değil, “ücret”dir. Harçlar Kanun’la; ücretler belediye meclisince belirlenir. Ücretlerin harçlarla ilgisi bulunmamaktadır. Bu nedenle ücretler belirlenirken harçların alt ve üst sınırları göz önüne alınmaz.

Yeni yılda yürürlüğe girecek 5957 sayılı Kanun konuya açıklık getirmiştir. İlgili maddesi aşağıda sunulmuştur:

5957 sayılı SEBZE VE MEYVELER İLE YETERLİ ARZ VE TALEP DERİNLİĞİ BULUNAN DİĞER MALLARIN TİCARETİNİN DÜZENLENMESİ HAKKINDA KANUN

MADDE 11 - (3) Pazar yerlerindeki satış yerleri tahsis yoluyla işletilir. Tahsis, satış yeri bulunmayanlara öncelik verilmek suretiyle belediye encümeni tarafından yapılır ve belediye meclisince her yıl belirlenecek tarifeye göre ücret tahsil edilir.

Saygılarımla
Old 29-12-2011, 20:16   #6
GünHan

 
Varsayılan

Konuda sorduğum sorunun özü bu olmamakla beraber, belediye meclisinin belirleyeceği tarifenin sınırları belediye gelirleri kanunun 56. maddesinde tarife olarak belirtilmiştir, alıntı yaptığınız kanun maddesi belediyelere bu tarifeleri belirlemede sınırsız bir yetki veremez. Belediyelerin gelirleri de somut bir kanunla belirlenmiştir. Bu somut kanunda yer almayan, hiçbir kanunda yer almayan paraları istemek ve tahsil etmek nedir? Kanuna muhalefettir ve suçtur.Kesinleşmiş emsal yargı kararlarına uygun idari işlem tesis etmemek dahi suçtur. Pazarcıların devren satması, hukuku çiğneyen bir takım belediyelerin vatandaştan PEŞİNEN "pazarcı belgesi", "pazaryeri ücreti" gibi ücretler almasından dolayı buraya tekrar ödeme yapılmasın diye tamamen pazarcıların kendi arasında yaptığı özel hukuk anlaşmasıdır. Eğer gerçek anlamda hukuki bir tahsis olsa, tahsis olunan şahıstan başka kimsenin kullanmasına beldiyenin bu sefer müdahale etmesi ve izin vermemesi gerekirdi. Pazaryeri tahsis ücreti almayan 100'lerce belediye de var... Bütün bunlara ek olarak, cevabınızın içnde bence çelişiyorsunuz şöyle ki; belirttiğiniz gibi olsa herkes gider günlük olarak yayılır pazaryerinde niçin tahsis ücreti ödesin? Bahsettiğim kararlardan ayrı olarak pazaryeri (Haksız ve hukuka aykırı) tahsis ücretinin vatandaş tarafından belediyeden yazılı olarak iadesinin talep edilmesi ve belediyenin bu iade talebini reddetmesi işleminin iptaline ilişkin kararımız da var.. Pazaryeri esnafı zorluklar, yağmur çamur altında gece gündüz demeden zor koşullar altında hayatını kazanmaya çalışırken, hem kanuni dayanaktan uzak, hem de hakkaniyetten uzak fahiş ve her belediyenin kendi keyfine göre ücretler belirlemesini bir avukat olmaktan öte, bir birey olarak da adalet,hak ve nefaset duygusu ile bağdaştıramıyorum. Nitekim Danıştay'ın yıllardır istikrarlı kararları da hep bu yönde, fahiş ücret istenemeyeceği yönündedir. Esasen yasa gayet açık pazaryerlerinin pazarcılar tarafından işgal edilmesi işgal harcına tabidir.Yine de değerli görüşünüz benim için önemliydi...
Saygılarımla...
Old 29-12-2011, 20:26   #7
GünHan

 
Varsayılan

Esas sorum şuydu, ödeme emri ve hatta ödeme emri öncesinde vergi ihbarnamesi gönderilmeden borç tahakkuk ettirilir ise ve bu keyfi tahakkuka göre haciz koyulursa bu borcun iptali ve dolayısı ile haczin kaldırılması için hangi yargı yoluna başvurulmalı? MEnfi tespit davası açıp adli yargıya mı? Yoksa "bila" tarih ve "bila" numaralı işlem ile müvekkil aleyhine hukuka aykırı olarak (ihbarname gönderilmeksizin) tahakkuk ettirilip hukuka aykırı olarak tahsiline başlanan borçlandırma işleminin iptali için idari yargıya mı? Sorumun özü bu esasen ve hala buna bir yanıt yok...
Old 24-01-2012, 16:28   #8
YALÇIN ÖNDER

 
Varsayılan

Olayın hukuksal nitelendirilmesi önemlidir. Vergi, resim ve harç olarak mı? Yoksa pazaryeri "borcu" olarak mı haciz konmuş? Haciz varakasında ne yazıyor?

Eğer vergi resim ve harç olarak nitelendirilmesi doğru ise, muttali olunduğu tarihten itibaren 7 gün içinde haczin iptali için, vergi mahkemesinde dava açılmalıdır.
Old 25-01-2012, 00:25   #9
GünHan

 
Varsayılan

Üstad, pazaryerleri için istenen ücretler işgaliye harcı niteliğinde olduğundan, harçtır. Bu ücret dayanağını Belediye Gelirleri Kanunu'ndan alır. Bu mevzuatta da harç olduğu belirtilmiştir.
Olayımıza dönünce durm şu şekilde değişti, vatandaşlara yaklaşık 1 yıl önce ödeme emri tebliğ edilmiş, bu konuda eğitimi olmayan vatandaş itiraz etmemiş ödeme emrine (süresinde itiraz ettiğimizde yaklaşık 50 kadar kararda ödeme emirleri iptal edilmişti). Şimdi ödeme emrine itiraz süresi geçtikten sonra bu fahiş tahakkuk ettirilen harçlardan dolayı borçlu olunmadığının tespitini nasıl hangi dava yolu ile sağlayabiliriz? Teşekkürler
Old 25-01-2012, 00:26   #10
GünHan

 
Varsayılan

Ayrıca ödeme emrilerinde itiraz mercii ve süresi gösterilmemiş.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Kİra AlacaĞi İÇİn 2 Ayri Takİp Nil Şeker Meslektaşların Soruları 1 13-02-2011 11:18
Trabzon 3 İcra Hacİz İÇİn Randevu SKARA Şehirlerarası Nöbetçi Avukat 0 29-07-2010 15:00
Rusyada ÇaliŞan TÜrk İŞÇİnİn Ücret AlacaĞi İÇİn Dava AÇilmasi tunca07 Meslektaşların Soruları 2 18-10-2009 13:30
Bababanin Borcu İÇİn Kizinin Evİne Hacİz Gelİrmİ Konuk GONCA Kadınlara Hukuki Destek Merkezi (KAHDEM) 2 10-02-2009 13:12
Kefİle KarŞi İhtİyatİ Hacİz Karari Almak İÇİn Av.ÜLKÜ Meslektaşların Soruları 5 17-06-2008 12:49


THS Sunucusu bu sayfayı 0,05954003 saniyede 16 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.