Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

tapulu arazi, orman vasfı, tazminat (MK m.1007)

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 09-01-2014, 13:25   #1
GECE

 
Varsayılan tapulu arazi, orman vasfı, tazminat (MK m.1007)

Arkadaşlar,
Müvekkil tapulu araziden hisse satın alıyor, tapuda satış devri yapılıyor.
* sonra orman kadastrosuna binaen bu "arazi orman vasıflıdır" diye kadastro komisyonu kararı çıkıyor 1988'de. karar ilan edilmiş ve kesinleşmiş 1989'da(yani kadastro kararına itiraz yok).
* bu arada orman müd. özel mülk tapusu için tapu iptal davası açtı mı bilmiyoruz? zira müvekkil, gelen bir evrak vs yok diyor.
*1999'da maliye hazinesi bu arazinin tapu sahibine dava açmış "bu arazi orman vasfını yitirdiği için mevcut tapu malikinin iptali ve arazinin hazine adına tescili" talepli. dava kabul edilmiş, temyiz edilmiş onanmış, 2002'de kesinleşmiş.
* 2011'de orman genel müd. tarafından maliye hazinesine dava açılıp, bu arazinin orman vasfını yitirdiğine dair komisyon kararının hukuka aykırı olduğu ve yok hükmünde olduğundan bahisle orman vasfının devam ettiği ve maliye hazinesine 1999'daki kararla yapılan tesscilin iptalini istemiş. dava kabul edilmiş, yani "orman vasfı devam ediyor". bu karar da 26 ocak 2012'de kesinleşmiş.
* araştırdım, AİHM ve Yargıtay'ın son içtihatlarında orman üzerinde özel mülkiyet tesis olmaz ama arazi ve orman kadastrosu birbiriyle uyumlu ve eşzamanlı değilse, buraya tapu verilmişse burada MK m.1007 "tapu sicilinin tutulmasında devletin sorumluluğu" na binaen tazminat davası açılır, zamanaşımı ise BK 2-10 yıl.
soru: 1) tapuda birden hazla hissedar var, 2 hissedar bana geldi, diğerlerini tanımıyoruz sayı da çok (herkes parça parça satın almış). tazminat davasında (yani arsanın değerini) tüm hissedarlar için mecburi dava arkadaşlığı söz konusu mu? çünkü sadece bu 2 hissedarın (hisseleri 160/8000 + 160/8000) hisselerine karşılık gelen değeri isteyeceğiz, bu kanaatim hatalı mı?)
2)bu tür davalarda rayiç değer mi esas alınıyor? bilgi/ deneyimi olan var mı? (çünkü birkaç AİHM kararında rayiç değer değil, makul/ hakkaniyete uygun miktar diyor ama bunun da ucu açık tabi!)
3)konu ile ilgili zamanaaşımı konusundaki görüşleriniz /değerlendirmeleriniz?
Old 10-01-2014, 22:09   #2
AV.POYRAZ

 
Varsayılan

mecburi dava arkadaşlığı sözkonusu değildir. kişiler arazideki payları oranında ayrı ayrı talepte bulunma hakkına sahipdir.
tapu iptal edilmiş ise kesinleşme tarihinden itibaren 10 yıllık süre var. ancak öncelikle idareye başvuru yapıp , dava açma süresi kazanın mahkemeler kabul ediyor.
rayiç bedel esas alınır..

3 ay öncebenzer dava açtık, mahkeme zamanaşımı itirazını reddetti ve rayiç bedel araştırması yapılıyor.
Old 11-01-2014, 00:46   #3
GECE

 
Varsayılan

SAYIN AV. POYRAZ, tşkler...
1) "öncelikle idareye başvuru yapıp , dava açma süresi kazanın" demişsiniz. bunu biraz açarmısınız yani önce dilekçe ile başvurup "rayiç değeri öde mi" diyelim.
* idareye başvuru zorunlu mu?
* bu başvuru, nereye olmalı (maliye hazineye mi orman genel müd.mü?)
* başvuru dava açma süremiz için süre durdurma/kesme sonucunu doğurur mu (nitekim bu idari dava değil ya bu).
2) anlattığım olay dikkatli okunursa: 1988'de orman kom. kararı, kesinleşme 1989'da. sonra orman vasfı nedeniyle tapu iptal davası açıldı mı net bilgimiz yok. yukarıda anlattığım 1999'da açılan dava ve 2011'de açılan dava. burada zamanaşımı süresi tam nezaman başlar?
3) z.a. yönünden 2 yıl mı 10 yıl mı esas olan bu tip davalarda? (zira bir meslektaşım bu tip davada 2 yıla değil mah. 10 yıla bakıyor dedi de)
Old 12-01-2014, 13:56   #4
halit pamuk

 
Varsayılan

Zamanaşımı konusunda çelişkili Yargıtay kararları var. 2002 tarihli HGK (BK..m.60 ) kararında haksız fiildeki zamanaşımını kabul etmişken( yani zararın öğrendiği tarihten itibaren bir yıl), 20. Hukuk Dairesi ve 5. Hukuk Dairesi yeni tarihli içtihatlarında (BK.M.125-TBK.M.146) 10 yıllık zamanaşımı kabul etmiştir.


Ama sizin olayınızda 2002 tarihinde hazinenin açtığı dava kabul edilip kesinleştiğine göre 10 yıllık zamanaşımı geçmiş gözüküyor.


YARGITAY

5. HUKUK DAİRESİ

E. 2012/12363

K. 2012/25680

T. 10.12.2012



DAVA : Taraflar arasındaki tapu kaydının mahkeme kararı ile iptal edilmesi nedeniyle uğranılan zararın, 4721 sayılı TMK'nın 1007 maddesi uyarınca tazmini davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın reddine dair verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi, davacılar vekili yönünden verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla dosyadaki belgeler okunup iş anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
KARAR : Dava, tapu kaydının mahkeme kararı ile iptal edilmesi nedeniyle uğranılan zararın, 4721 sayılı TMK'nın 1007 maddesi uyarınca tazmini istemine ilişkindir.
Mahkemece davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar vekilince temyiz edilmiştir.
Dosyada bulunan kanıt ve belgelere, kararın dayandığı yasal gerekçelere ve özellikle de; dava konusu taşınmazın Çarşamba Kadastro Mahkemesinin 30.07.1996 tarihinde kesinleşen kararı ile Hazine adına orman olarak tescil edilmesinden sonra, bu davanın 10 yıllık zamanaşımı geçtikten sonra, 06.08.2009 tarihinde açılmış olmasına göre davanın reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.
SONUÇ : Davacılar vekilinin temyiz itirazları yerinde olmadığından usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, peşin alınan temyiz ve temyize başvurma harçlarının Hazineye irad kaydedilmesine, 10.12.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.


T.C.

YARGITAY

20. HUKUK DAİRESİ

E. 2011/13662

K. 2011/14625

T. 13.12.2011




DAVA : Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı N. G. tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
KARAR : Davacı Nezih 05.10.2007 günlü dilekçesiyle Hazine aleyhine, S… köyü 766 parsel sayılı taşınmazın 06.03.1953 tarihinde idari karar ile özel mülkiyete geçtiği 19.03.1990 tarihinde de kendisine satıldığı, orman kadastrosuna itiraz davalarının kadastro mahkemesinin 1991/157-1992/12 sayılı kararı ile red edildiği, Orman Yönetiminin açtığı davanın kabulüne ilişkin Çanakkale Sulh Hukuk Mahkemesinin 2005/1103-2006/77 sayılı kararının kesinleşmesiyle tapu kaydının iptal edildiği, zararının karşılanması için Valiliğe ve Hazineye başvurduğu ancak isteğinin kabul edilmediği, bu nedenle, doğan zararından, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 7.000,00.-TL tazminatın davalı yönetimlerden alınarak kendisine verilmesini istemiştir. Mahkemece davanın REDDİNE karar verilmiş, hüküm davacı gerçek kişi tarafından temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya ve dosya kapsamına göre dava, Medeni Yasanın 1007. maddesi gereğince açılan tazminata ilişkindir.
S... köyü 766 parsel sayılı 5250 m2 yüzölçümündeki taşınmaz 26.04.1973 tarihinde kesinleşen genel kadastroda 4400 m2 yüzölçümündeki Nisan 1953 tarih ve 431 sıra numaralı tapu kaydı esas alınarak M.B. adına tesbiti kesinleşerek tapuya kayıt edilmiş, 19.03.1990 tarihinde N. G.'e satılmıştır. Tapu kaydının beyanlar hanesinde orman ya da 2/B şerhi yoktur.
Nezih tarafından davalı Orman Yönetimi aleyhine 09.05.1991 tarihinde S... köyü 766 sayılı parselin orman kadastrosu sınırları içinde bırakılmasına işleminin iptali istemiyle dava açmış, mahkemce çekişmeli parselin tesbitine esas alınan tapu kaydının 4753 sayılı Yasa hükümlerine göre 1953 yılında oluştuğu, ve çekişmeli parseli kapsadığı, ancak uzman bilirkişi raporlarıyla çekişmeli parselin orman sayılan yerlerden olduğunun belirlendiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, taraf vekillerini temyizi üzerine Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 25.05.1993 gün ve 1992/10028 - 4733 sayılı kararı ile onandıktan ve karar düzeltme isteminin de aynı dairenin 24.09.1993 gün ve 1993/8317 - 7105 sayılı kararı ile red edildikten sonra kesinleşmiştir.
İncelenen dosya kapsamına kararın dayandığı gerekçeye ve S... köyü 766 sayılı parselin tapuda davacı gerçek kişi adına kayıtlı olduğu, tapu kaydının iptali ve orman niteliğiyle Hazine adına tapuya tescili istemiyle açılan davanın kabulüne ilişkin kararın bozulduğu ve yargılamanın derdest olduğu, tapu kaydı iptaline ilişkin davanın henüz sonuçlanmadığı, bu nedenle, davacının tapu kaydının tutulması nedeniyle oluşmuş bir zararından söz edilemeyeceği, davacı gerçek kişi tarafından S... köyü 766 sayılı parselin orman olarak sınırlandırılması işleminin iptali istemiyle açılan davanın, sözü edilen parselin orman sayılan yerlerden olduğunun belirlendiği gerekçesiyle reddine ilişkin Çanakkale Kadastro Mahkemesinin 20.02.1992 gün ve 1991/157-12 sayılı kararının, Yargıtay denetiminden de geçerek kesinleştiği, bu şekilde davacının sahip olduğu mülkiyet hakkının içinin boşaltıldığı ve davacının zarara uğradığı düşünülse dahi, Medeni Yasanın 1007. maddesi hükmüne göre açılan davalar için yasada özel bir düzenleme bulunmadığından, Borçlar Yasasının 125. maddesindeki 10 yıllık zamanaşımı süresinin uygulanacağı, kadastro mahkemesinin kararının kesinleşmesinden sonra dava tarihine kadar, 10 yıllık genel dava zamanaşımı süresinin geçtiği gözetilerek davanın reddine karar verilmesinde isabetsizlik bulunmadığına göre,
SONUÇ : Davacı tarafın yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz eden gerçek kişiye yükletilmesine, 13.12.2011 günü oybirliği ile karar verildi.
Old 15-01-2014, 13:25   #5
GECE

 
Varsayılan

SAYIN AV. POYRAZ, tşkler...
1) "öncelikle idareye başvuru yapıp , dava açma süresi kazanın" demişsiniz. bunu biraz açarmısınız yani önce dilekçe ile başvurup "rayiç değeri öde mi" diyelim.
* idareye başvuru zorunlu mu?
* bu başvuru, nereye olmalı (maliye hazineye mi orman genel müd.mü?)
* başvuru dava açma süremiz için süre durdurma/kesme sonucunu doğurur mu (nitekim bu idari dava değil ya).
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Tapulu Arazi Üzarinde bulunan konuta Aile Şerhi Konması Konuk Kadınlara Hukuki Destek Merkezi (KAHDEM) 4 23-07-2012 20:19
orman şerhi + tazminat + Orman Müd T.İptali davası açmıyorsa Av.Serhat Doğan Meslektaşların Soruları 3 04-05-2012 12:58
medeni kanun 1007 ye dayanılarak tazminat talebi. avogater Meslektaşların Soruları 6 24-12-2011 14:52
arazi tapulu alanda yapılan kamulaştırma ve ödenmeyen arsa bedelleri avukat erdoğan Meslektaşların Soruları 3 10-10-2008 19:00
tapulu arazi üzerinde çıkan su,hazineye ait olurmu? katrin Meslektaşların Soruları 1 15-08-2008 15:27


THS Sunucusu bu sayfayı 0,05787897 saniyede 15 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.