Bilirkişi raporundaki net ve brüt değerler-işçi alacağı

Sayın Hukukçular,
Fazlaya ilişkin haklarımızı saklı tutarak, kıdem ve ihbar tazminatı, fazla çalışma ücreti, genel tatil ücreti istemli bir iş davası açtık. Yargılama sürecinde düzenlenen bilirkişi raporunda, yukarıda belirttiğim alacaklarımız için brüt ve net değerler belirlendi. Bu değerler dava dilekçesiyle talep ettiğim değerlerden daha fazla miktardadır. Aklıma takılan noktalar şunlar:
1- Belirtilen fazlalık oranında davayı ıslah mı etmeliyim yoksa ek dava mı açmalıyım? ( Araştırmalarım sonucunda somut bir gerekçeye ulaşamasam da kıdemli bir hukukçu meslektaşım davanın ıslah edilmesi durumunda davanın başında yatırılan harcın geçersiz olduğunu tümüyle yeniden harç ödemek zorunda olduğumu söyledi. Bu nedenle bu soruyu soruyorum.)
2- İkinci sorum ise davayı ıslah ederken veya ek dava açarken bilirkişi raporunda belirtilen brüt değerleri mi yoksa net değerlerimi esas almalıyım?
Zaman ayırıp da cevaplayacak meslektaşlarıma şimdiden teşekkür ederim.

davayı aradaki meblağ için ıslah edeceksiniz ve ıslah ederken de bilirkişi raporundaki net meblağları göz önüne alacaksınız.Ancak fazla çalışma ücretinden belli bir oranda hakkaniyet indirimi yapmayı unutmayın.

Alıntı: Yazan prag Sayın Hukukçular, Fazlaya ilişkin haklarımızı saklı tutarak, kıdem ve ihbar tazminatı, fazla çalışma ücreti, genel tatil ücreti istemli bir iş davası açtık. Yargılama sürecinde düzenlenen bilirkişi raporunda, yukarıda belirttiğim alacaklarımız için brüt ve net değerler belirlendi. Bu değerler dava dilekçesiyle talep ettiğim değerlerden daha fazla miktardadır. Aklıma takılan noktalar şunlar: 1- Belirtilen fazlalık oranında davayı ıslah mı etmeliyim yoksa ek dava mı açmalıyım? ( Araştırmalarım sonucunda somut bir gerekçeye ulaşamasam da kıdemli bir hukukçu meslektaşım davanın ıslah edilmesi durumunda davanın başında yatırılan harcın geçersiz olduğunu tümüyle yeniden harç ödemek zorunda olduğumu söyledi. Bu nedenle bu soruyu soruyorum.) 2- İkinci sorum ise davayı ıslah ederken veya ek dava açarken bilirkişi raporunda belirtilen brüt değerleri mi yoksa net değerlerimi esas almalıyım? Zaman ayırıp da cevaplayacak meslektaşlarıma şimdiden teşekkür ederim.

Benden önceki cevaba katılıyorum.

1- Dava ıslah edlince, ilk yatırılan harcın geçersiz olması gibi bir durum sözkonusu değildir. Meslektaşımın belirttiği gibi, aradaki farkın harcını yatıracaksınız. Islah yapabileceğiniz gibi, mahkemenin vereceği duruşma günü aralığının uzun olması, gibi sebeplerle bu davayı sonlandırıp, ek dava da açabilirsiniz. 6 ay duruşma aralığı veren bir mahkemede ben aynen öyle yaptım. Ancak toplam işçilik alacağı olarak benden önceki meslektaşım 35.000 TL talep etmiş, bilirkişi raporunda ise 42.000 TL çıkmıştı. Eldeki davayı sonlandırıp, ek dava açmıştık.

2- Net rakamı talep edin. Ancak (Net) olarak belirtmeyi ihmal etmeyin. Fazla mesai konusundaki beyana ise, bir çekince ile katılırım. Fazla mesai alacağı "salt" tanık beyanlarıyla değil de, işyeri kayıtları ile belirlenmişse "hakkaniyet indirimine" gidilmemelidir.

Davanızı Islah edin,ıslah ettiğnizi miktarları tek tek belirterek yapın ve ıslah dilekçenizde fazlaya ilişkin haklarınızı yine saklı tutun
Islah halinde davayı açarkenki miktar ile ıslahdan sonraki miktar arasındaki farkı harçlandıracaksınız davayı açarken yatırdığınız harç yok olmaz
İyi çalışmalar

Merhaba,

Mahkemece brüt rakamlar üzreinden karar verilmiş ve bu rakam üzerinden icra takibi yapılmış ise ; şikayet süresi ne kadardır? süresiz şikayet mi yoksa 7 gün mü olur?

Islah dilekçenizde ıslah ettiğiniz miktarlar için ıslah tarihinden itibaren faiz istemeyi de unutmayın.
(Hakkaniyet indirimini bilirkişi raporda yapmış olmalı)

Alıntı: Yazan av_ayşe Merhaba, Mahkemece brüt rakamlar üzreinden karar verilmiş ve bu rakam üzerinden icra takibi yapılmış ise ; şikayet süresi ne kadardır? süresiz şikayet mi yoksa 7 gün mü olur?

Süresizdir.

Alıntı: Yazan Av.Evran KIRMIZI Islah dilekçenizde ıslah ettiğiniz miktarlar için ıslah tarihinden itibaren faiz istemeyi de unutmayın. (Hakkaniyet indirimini bilirkişi raporda yapmış olmalı)

Davalı davadan önce ihtarname ile temerrüde düşürüldüyse, ıslah dilekçesinde faiz başlangıç tarihi, temerrüt tarihi olarak gösterilmelidir.

"Hakkaniyet indirimi" bilirkişi tarafından belirlenmemelidir.

Alıntı: Yazan Av.Evran KIRMIZI Islah dilekçenizde ıslah ettiğiniz miktarlar için ıslah tarihinden itibaren faiz istemeyi de unutmayın. (Hakkaniyet indirimini bilirkişi raporda yapmış olmalı)

Hakkaniyet indirimini hakim yapar, bilirkişiler mevcut veriler ışığında işçinin hak kazandığının kabulü halinde alabileceği rakamların hesaplamasını yapar. Çünkü görevleri bu kadardır.

Diğer taraftan iş hukukçuları olarak bizler dilekçelerimizde ısrarla, faiz başlangıç tarihlerinin (kıdem hariç) toplam rakam için (davada ilk olarak talep edilen ve ıslah ile artırılan tüm alacak miktarı için), daha önce ihtarname çekilmediği durumlarda, dava tarihinden itibaren işletilmesini talep etmekteyiz. Önümüzdeki yıllarda, bu kararları inceleyecek dairenin talebimiz doğrultusunda görüş değiştirmesini umut ediyoruz. Gerekçemiz ise oldukça basit ve geçerli:

" Yargıtay olarak siz, meblağ belirtmeyen ihtarname ile işverenin temerrüde düştüğünü ve alacak kalemlerinin (ihtanamede de talep edilen) ve miktarlarının tamamına, ihtarname ile süre verilmiş olması halinde sürenin hitamından itibaren faiz işletilmesinin geçerli olduğunu kabul ediyorsunuz, o halde dava açmak ile de aynı görüşe değer vermeniz gerekir. Zira dava da, ihtarname gibi işveren davalıya ulaştığı anda işveren tarafından alacak kalemlerinin ve miktarlarının hesaplanabilir olduğu kabul edilmelidir. Aynı amaca ve göreve sahip ihtarnameye verilen değerin, dava dilekçesine verilmemesi usul ve yasaya aykırıdır "

Alıntı: Yazan Av. İbrahim YİĞİT Diğer taraftan iş hukukçuları olarak bizler dilekçelerimizde ısrarla, faiz başlangıç tarihlerinin (kıdem hariç) toplam rakam için (davada ilk olarak talep edilen ve ıslah ile artırılan tüm alacak miktarı için), daha önce ihtarname çekilmediği durumlarda, dava tarihinden itibaren işletilmesini talep etmekteyiz. Önümüzdeki yıllarda, bu kararları inceleyecek dairenin talebimiz doğrultusunda görüş değiştirmesini umut ediyoruz. Gerekçemiz ise oldukça basit ve geçerli: " Yargıtay olarak siz, meblağ belirtmeyen ihtarname ile işverenin temerrüde düştüğünü ve alacak kalemlerinin (ihtanamede de talep edilen) ve miktarlarının tamamına, ihtarname ile süre verilmiş olması halinde sürenin hitamından itibaren faiz işletilmesinin geçerli olduğunu kabul ediyorsunuz, o halde dava açmak ile de aynı görüşe değer vermeniz gerekir. Zira dava da, ihtarname gibi işveren davalıya ulaştığı anda işveren tarafından alacak kalemlerinin ve miktarlarının hesaplanabilir olduğu kabul edilmelidir. Aynı amaca ve göreve sahip ihtarnameye verilen değerin, dava dilekçesine verilmemesi usul ve yasaya aykırıdır "

Sayın meslektaşım,merak ediyorum gerekçenizi kabul ettirerek bu hususta emsal olabilecek bir karar elde edebildiniz mi acaba? Edebildiyseniz paylaşmanız mümkün müdür?

Alıntı: Yazan Av. Tuğçe SAKIZCI Sayın meslektaşım,merak ediyorum gerekçenizi kabul ettirerek bu hususta emsal olabilecek bir karar elde edebildiniz mi acaba? Edebildiyseniz paylaşmanız mümkün müdür?

Not yet (Henüz değil)
Henüz her hangi bir hakimi ikna etmeyi başaramadım meslektaşım


P.S. Kullanılan ingilizce kelimeler Gladyatör filmindeki replik olması nedeniyle mizahi amaçlı olup hoşgörülmesini ..

Alıntı: Yazan Av. İbrahim YİĞİT Diğer taraftan iş hukukçuları olarak bizler dilekçelerimizde ısrarla, faiz başlangıç tarihlerinin (kıdem hariç) toplam rakam için (davada ilk olarak talep edilen ve ıslah ile artırılan tüm alacak miktarı için), daha önce ihtarname çekilmediği durumlarda, dava tarihinden itibaren işletilmesini talep etmekteyiz. Önümüzdeki yıllarda, bu kararları inceleyecek dairenin talebimiz doğrultusunda görüş değiştirmesini umut ediyoruz. Gerekçemiz ise oldukça basit ve geçerli: " Yargıtay olarak siz, meblağ belirtmeyen ihtarname ile işverenin temerrüde düştüğünü ve alacak kalemlerinin (ihtanamede de talep edilen) ve miktarlarının tamamına, ihtarname ile süre verilmiş olması halinde sürenin hitamından itibaren faiz işletilmesinin geçerli olduğunu kabul ediyorsunuz, o halde dava açmak ile de aynı görüşe değer vermeniz gerekir. Zira dava da, ihtarname gibi işveren davalıya ulaştığı anda işveren tarafından alacak kalemlerinin ve miktarlarının hesaplanabilir olduğu kabul edilmelidir. Aynı amaca ve göreve sahip ihtarnameye verilen değerin, dava dilekçesine verilmemesi usul ve yasaya aykırıdır "

İşçi vekili olduğum dosyalarda bende bahsettiğiniz Yargıtay kararını gerekçe gösterek "sadece alacak kalemlerinin yazılı ihtarname gönderilmesi temerrüt için yeterliyse dava dilekçesi de aynı işlevi görür ıslah miktarı için ayrı temerrüt tarihi yerine dava tarihi esas alınmalı" diye yerel mahkemede dirensemde hakimler "bulun Yargıtay kararı uygulayalım" demekte...