uzaklaştırma aldım canım pahasına peki şimdi??

Ben 37 yaşında 20 senelik evli 16 yaşında oğlu olan bir anneyim.20 sene eşimin anne babası babanesi 5 kardeşi onların eşleri ve çocuklarıyla bir apartmanda dairelerimiz ayrıda olsada onların ^^kanun ve kuralları^^ile geçirdim.Gelinlik kurallarını kendimce eksiksiz uygulasamda onlar tarafından gerek görüldükçe sözlü,ekonomik ve 10 senedir de eşimin katkısıyla fiziki şiddetlere maruz kaldım.eşimin ve kendi ailemin sosyo ekonomik düzeyi,arkadaş dost çevrem ve özellikle oğlum için senelerce sustum..çalışmak istememe rağmen ^^bizde gelin çalışmaz^^çalıştırılmadım.Eşimin ailesinin gelir düzeyi fazlasıyla yüksek olmasına rağmen hep parasızlıkla cezalandırıldım(kesilen iptal olan ve 10dan fazla kez abonelik yenilenen doğalgaz,elektirik,telefon dökümlerim mevcut)eşimin ailesine sığındım 20 sene boyunce eşim gece hayatı yüzünden sabahlara kadar eve gelmediği için oğlumun bakımı için yardım dilendim..onların binasında oturduğum için annesinin^^ekmek elden su gölden ne istiyosun^^sözlerini dinledim.severek evlendiğim adamın işkencelerini babama anlatamazdım babam 97 senesinde beyin felci geçirdi.eşime her yakaraşında defolup gidersin çocuğunun yüzünü görmezsin tehditleti ile dayak yedim oturdum.Dayak yemek istemeyip gidiyorum adımını attığımda kapıdan ^^nereye gidiyorsun diyip saçımdan eve çekilerek tekrar tekrar dövüldüm..korktum..benim hayatım sadece oğlum için devam ediyor..Sayın KAHDEM yetkilileri çalışmalarınızı sürekli izliyorum.Konunun anlaşılması için sözü uzatmak zorunda kaldım şimdiden özür dilerim ama belirli kültür seviyesindeki insanlarında başına bunlar gelebiliyor ben bir örneğim. 2009 yılı 4temmuz gecesi saat22.00da eşimin dehşet verici tehtitleri sonucu kartal karakoluna sığındım..ağlayarak imdat yardım edin diye haykırarak..size polislerin şikayetçi olduğum şahsın kocam dediğim andaki rahatlama gülümsemelerini anlatmaktan çok şimdi bu kadını nöbetci savcıyamı çıkartalım sabah 8imi bekleyelim karasızlıklarını yada beni tabure tepesinde sığınma evi talep ediyorum(yanıt:bu saatte kapalı onlar) yardım edilsin nolur gözyaşlarıyla 14 saat sabah savcıya çıkmayı beklerken dilekçe yazmalısın demedikleri için savcının dilekçen nasıl olmaz öfkesinimi anlatmalıyım?karar veremedim. 2007 yılının 13 eylül günü evde eşimin saldırısı sonucu burnum kırıldı devlet hastenesinde tedavi gördüm.Korkumdan şikayet edemedim.Aileme sığındım.Sanırım eşimin ve ailesinin ekonomik gücü karşısında yetersizliğimim burada başladı.7şubat 2008de sahil yolu xxxde boşanmakmı istiyorsun sorusuna evet dediğim için arabada tekme tokat dövülerek bayıldım..ayıldığımda nabzımı kontrol ediyordu..D. ilinde idik ölmediğimi anlayınca beni özel xxx hastanesinin aciline götürdü 6rontgen çekildi kan tahlilleri yapıldı serum takıldı..şikayet edemedim tehditler,yalvarmaları,ya benimsin ya toğrağın sözleri,başıma silah dayamaları sonunda 13 ay sonra evime döndüm ve 4 temmuz 2009da karakola sığındım...İşte asıl döngü o zaman başlıyor...dileçesiz savcıya çıkartıldım dayaktan kaçıp karakola sığındığım için darp raporum olmadığından hiç bir şey yapılmadı.avukat tuttum tehdit ve hakaret davası açtım..Boşanma davasında tıkandım o aşamada avukatım dava açtığım an maddi manevi isteklerimi belirtmem gerektiğini söyledi (oturduğum ev eşimin kira geliri aldığı işhanı arabası hepsi babası üstüne olduğu için)sorarım siz Türk adaletini herkesten iyi bilen kişilere..bir kadın bu kadar mağdurken taleplerini nasıl düşünür??Eşimin tehditleri rahatsızlıkları dava aşamasındada artarak sürdü..Dava dilekçemin ekinde avukatımında belirttiği gibi bu süreçte aile mahkemesinede başvuracaktık..Avukatım telefonlarımın dinlenilmesini talep etti..aldığı cevap ölümle tehdit olmadıkça bu kararın verilemeyeceği oldu..ben ölümle tehdit davası açtığım halde!2009 ekim ayında elime gelen sonuç:kovuşturmaya gerek yok!Ne acı ki bunu adresime o eşle yaşadığım adrese yolladılar o gece tekme tokat dayak yedim,xxx hastanesine gittim..şikayetçimisin diye soran acil doktoruna dava açılamadığı ilamı geldiği için bu haldeyim sizce şikayet etmelimiyim diye sordum ağlayarak???SİZCE??sakinleştirici iğne yapıldı yine şikayetçi olamadım. 26 şubat 2010 sabahı eşimden sol kulağıma yumruk yedim..üst dudağım yediğim tokat sonucu yarıldı..beni ittiği için düşüp kafamı vurdum...sonunda şikayetçi oldum.xx hastanesine gittim.Acilde çok yardımcı oldular 3 rontgen çekildi K.B.B ve Psikiyatri kliğine sevk edildim..tam 4 buçuk saat hastanede tutuldum psikiyatri kliğindeki prosedürün ne olduğunu bilmediği bir asistan dr yüzünden ölmeği düşünüyorsunuz sizi bırakamam polis gelsin bizde yer yok xxx sevkinizi yazdım diye zorla ilaçlar yutturuldum sakinleşmem gerekliymiş, beni dinlemesi için sayın asistanın.Arkadaşım geldi beni zorla bıraktılar..oğlumu bırakıp nasıl yatarım hastaneye?Darp raporumu aldım cuma akşamı olduğu için pazartesiyi bekledik,babamla ilçemizdeki aile mahkemesine başvurmaya gittik..işte sayın KAHDEM Yetkilileri..gönüllüleri..ben belirli bir kültürü olan insanım nolur şu süreci dinleyin yardım edin ben gibilere lütfen..adliyeye girdim kapıdaki polise aile mahkemesi dedim 2.kat dedi savcı hakim yokmuş 4.kattakine yolladılar ordada yokmuş indim müracaaata davan varmıki dedi polis bana yok dedim müracaat savcısın önünde 1buçuk saat bekledim sonuç olarak dilekçe yazdırmalıymışım..arzuhalciden bile azar işittim aile mahkemesine diye standart dilekçesive darp raporu eki daha ne istiyormuşum..oğlumun yaşadıklarından sınıf tekrarı yapması ne alaka imiş..ağlaya yalvara paramla zorla 1 sayfa uzunluğunda dilekçem ekinde darp raporumla tekrar gittim aile mahkemesi kalemine..işte burada bir dram daha..anne oğul olduklarını anladığım,zayıf yüzünden acı okunan annesinin arkasında sözüm ona annesine erkeklik yapan ama tüm vucut dili ile annesinin arkasına sığınan 15 yaşlarında o çocuk..annesi kalemdekilere şunu söylüyor sessizce ürkerek...^^sizden eşimi uzaklaştırma kararı almıştım,nereden iptal ettirebilirim?^^benim acım dramım yaşadıklarım oğlumun gözlerindeki korku işte bu çocuk şu an bile gözyaşları ile yazıyorum..NEDEN aile mahkemesi kalemi NEDEN demiyor? NEDEN iptalini istiyorsun senin hakkın bu!!!yol tarif ettiler o hanıma! banada aile mahkemesi hakimleri yok bu iki kattan bir hakim bul onaylat dilekçeni vezneye öde dendi.Çekinerek baroya gittim ben bu durumda size danışabilirmişim öyle diyor,internette bulduğum,bakanlığın çıkarttığı kadını şiddetten koruma broşürü,(adliyede satılmıyor sordum,başbakanlık çıkartmış dedim ankarada bakanlıkta bulunurmuş trajikomedi)öyle diyor KAHDEM..yeşil kart çıkart dedi pul satan adam..yanlış anladınız dedim baro burası değilmi prosedür hakkında danışıcaktım..buradan avukat tutamazsın dedi..2 kat hakim aradım buldum sizin imzanız gerekiyormuş dedim gülümseyerek imzaladı..çok afedersiniz ne zaman sonuç alırım dedim..inanın bu konu hakkında siz benden bilgilisinizdir dedi hakim bey,o zaman öğrendimki branşlar varmış.Peki beni ^^morluklarımı^^(karar için olması gerekmeyen morluklar)görmeyen dinlemeyen savcı,hakim,arzuhalciye kavga dövüş yazdırdığım dilekçeyle ne anlayacak ne zaman anlayacak??babamla vezneye bıraktık.kaleme döndüm tekrar ne zaman alırım sonucu dedim o ana oğula yardım eden 45li yaşlardaki bayan bir hafta falan sürer dedi uğra işte..nasıl yani bir hafta dedim yan masadaki o yaşlardaki diğer kalem memuru alaycı bir tavırla^^bir haftada alırsan öp başına koy dedi^^..neyi öpüp başıma koyacağım?Haketmek için ölümüne çabaladığım sağlığımdan olduğum karar bide 10günde çıktı diyemi? 1 mart pazartesi başvurdum 3martta adliyeye gittim öğrendimki karar çıkmış.4ay uzaklaştırma vermiş hakim 2 mart salı günü.20 gündür ailemde bende perişanız eşimin eline hala karar geçmemiş zaten haberi olunca neler yapabileceğini kestiremiyorum..ben kime sığındım nerde benim haklarım?Tam 4 saatte dilekçe verebildiğim aile mahkemesi benim eksik gördüğüm kararı beni görmeden nasıl verir?Örnek kararlarda okuduğum üzre eşimin akıl sağlığınıda ispat etmesi için sağlık raporu isteyebilirmişim,benim kararımda yok,uzaklaştırmada bildiğim kadarı ile belirli bir mesafe yakınlaşmaması var oda yok.4 ay eve gelmemeliymiş.İşte sorum bu 3ay ile 6 ay arası verilebilen bu karar benim tüm bu şahitli delilli ispatlarım olduğu halde beni komaya sokarsamı 6 ay verilecekti?6 ay uzaklaştırmayı benden daha fazla hakedecek bir eziyet örneği olabileceğini düşünmüyordum karar elime geçtiği anda.Babam cuma günü savcılığa danışmış karar eline geçtimi neler yapamlıyız diye karakolda evraklarınız demişler..benim dayanacak gücüm kalmadı o hasta haliyla karakolda zar zor bilgi almış^^gidecek çok fazla ihbarname olduğundan yollanmamış,sırası gelecekmiş elbet^^Kadın haklarımı??Ben insan olduğumdan şüpheleniyorum artık not:son şiddet olayımda telefonla aradığım hiçbir kadın sığınma evi yada şiddet nosuna ulaşamadım,sizinde ulaşım hattınız yok) Kadının değil adı kendi bile yok artık...)

Sn.Katılımcı

Kadına yönelik şiddete ilişkin bütün özelliklerin bulunduğu mesajınızın çok önemli olduğunu düşünüyorum.

Tek tek tüm aşamlara yanıt vermek yerine özet bazı srunları ve nasıl yol alınabileceğini konuşmak belki de en doğrusu olacak.


1-Şiddet sadece kaba dayak olmayıp , hak ve özgürüklerden yararlanmanın azaltılması veya ortadan kaldırılması ile sonuçlanan eylemlerdir.Bu biçimi ile istenmeyen bir yaşantıya zorlanma,çalışma isteğinin engellenmesi,sosyal hataya katılmanın engellenmesi,ekonomik olarak olanakların kasten kısıtlı tutularak şiddet ortamında kalmaya zorlanma,tehdit birer şiddet eylemdir.

2-Özellike ekonomik zorluklar; kadınların şiddet ortamında kalmasına yol açmakta,boşanmaya karar verildiğinde özellikle tek başına yapamayacağı ve velayetin kendisinden alınarak çocuğunu bir daha göremeyeceği hatta kendisinin de hayatının tehtid altında olduğu söylenerek şiddet mağdurlarının çaresizliği öğrenmesi istenmektedir.

3-Gerçekten de şiddetten uzaklaşmak isteyen kadınların kendilerini güvende hissedebilecekleri sığınma evleri oldukça yetersizdir.İhtiyaçları gerekli nitelikte karşılamaktan oldukça uzaktır. Şiddetin her saat gerçekleşme ve bu sebebple her saat kadınların sığınma evlerine gelebilme ihtimalleri bu kadar yüksek bir olasılık iken,sığınmaevlerinin sadece mesai saatlerinde mağdur kabul ediyor olmaları akılla açıklanabilecek bir durum da değildir.

4-Aynı durum Aile Mahkemeleri için geçerlidir.Şiddet 24 saat ihtimal ve gerçek iken aile mahkemeleri gece ve hafta sonraı konuma kararı vermemektedirler,çünkü kapalıdırlar.Bu nedenle mesai saatleri dışında hemen koruma kararı verebilecek yedek mekanizmaların geliştirilmesi gereği ortadadır.

5-Mesai saatlerindeki başvurlar da zaten hemen dikkate alınmamakta bazen günler sonra karar verilebilmektedir.Bu durum mağdurun ve olayın tanıklarının hakim tarafından dinlenme olanağını ortadan kaldırmakta ve şiddeti önelmede koruma kararlarının etkisini ortadan kaldırmaktadır.

6-Kolluk hem şiddet başvurlarını derhal kayıt altına alma,soruşturma yapma ve evrakları ivedilikle savcılığa ulaştırarak koruma karraı verilmesi için harekete geçmekle sorumludurlar.Karar verildikten sonra da karara uyulup uyulmadığını yönetmelikte belirttiği gibi izlemelidir.

Başvuruda bulunan mağdurlara avulat isteme hakkını kolluk anlaşılır biçimde mağdura açıklamalıdır.

7-Acil servisler aile içi şiddet vakalarının izlenmesi için bir olanak olarak düşünülmeli ve her vaka dikkatlice izlenmelidir.Personel bir suçun işlendiği düşüncesinde ise bu durumu kolluğa bildirmekle yükümlüdürler ve aile üyesinden gelen şiddet şiddet şikayete bağlı bir bir suç kapsamında düşünülmemelidir.Şiddet mağduru olasılığı olan nkadınlara hem bilgi verilmek hem de yasal haklarını kullanmak konusunda cesaretlendirmek için acil servis personelinin özel bir yeri olduğunu düşünüyorum.

8-İçinde Mor Çatı gibi bağımsız kuruluşların olduğu listeye
http://www.turkhukuksitesi.com/showthread.php?t=14489
adresinden ulaşmanız mümkündür.

Sizin de belirttiğiniz gibi KAHDEM yazılı destek veren bir proje olup gönüllü üyelerimiz internet aracılığı ile destek vermektedir.

Henüz telefonla danışma destek hattı projesi bulunmamaktadır.Ama ihtiyacın çok olduğu açıktır.


Sn.Katılımcı

Mesajınız kadınların maruz kaldığı şiddeti sergilemesi bakımından oldukça önemliydi.Paylaştığınız için teşekkür ediyoruz.

Bir avukattan hukuki destek almanın şiddete karşı başarılı bir meydan okuma olanağı olduğunu yineliyoruz.

Şiddetsiz günler dilerim.

Sayın Av.Habibe hanım ilk ve en içten cevap mesajının sizlerden geleceğinden o kadar emindimki.. burada benim gibi bir çok madurenin yazdığı sözleri yeniliyorum^^iyiki varsınız^^Öncelikle mükemmel insanlığınız ve pek çok bayan meslektaşınıza örnek olacak görev aşkınız için tekrar tekrar teşekkürler.Yanlız olmadığımı,bu akıl gelgitlerim içinde anlaşılabilir olduğumu hissetmek,inanın artık yaşamaktan vazgeçtiğim bu günlerde gerçekten çok önemli benim için.Sizinde belirttiğiniz gibi ben şiddetin her boyutunu yaşamış şehirli kadın örneğiyim.Beni tanıyan yakınlarım yada derdimi duyan tüm insanların dinlerken dehşete düştüğü bir hayatım var.Bunun bir adım ötesi ölüm ve ne yazıkki 2. sayfa haberlerinde hergün okuyoruz.Ben korktum,imdat çığlıklarıyla polise başvurdum evine git burdamı bekleyeceksin dediler direndim 14 saat onlara sığındım.Ben avukat tuttum devletimden yardım istedim kovuşturmaya gerek olmadığına karar verdiler.Ben devletimin hastanesine gittim şikayet ettim diye bu durumdayım dedim haklısınız çok yetersiziz dediler.Ben nefes bile alamaz durumda savcılık,hastane ve bir kaç avukat arkadaşım arası mekik dokudum 4 ay aldım bir ayı geçecek nerdeyse..Ben haklarımı biliyorum.Bilmek demek cesaret edebilmek değilki,cesaret etmek için arkamdaki güce güvenmeliydim..şimdi insanlığa bile güvenim kalmadı.Sayın Av.Habibe hanım akıl gücümü toparlar toparlamaz tabiki avukat tutucam kendime ama bu zorlu korku dolu dönemimde maddi olarakta belirsizlik ve yetersizlik içerisinde beklemekteyim.Ben haklarımı biliyorum hatta hastane karakol savcılıkta bunlar benim haklarım diye pek çok kişiye öğrettim yada hatırlattım istemeselerde.Kadın hakkı delilen bu hak bu kadarda zor alınmamalı.hiç adil değil Korku içerisinde eşimin ve ailesinin karar ellerine geçtiği zamanki tepkilerini bekliyorum,elim kolum bağlı.Size danışmak isteğim yazdığım yazıdaki son durumum eşimin eline ivedilikle geçmesi gereken karar daha ne kadar geçikebilir.Bir avukat tutarsam avukat eşliğinde evime gidebilirmiyim?(oğlumun ruh sağlığı açısından polisle gitmek istemiyorum)Bir diğer sorum 4 ay neden demiştim?Hakim yada savcı karar almadan önce beni dinlemelimiydi? Ve neden alınabilecek karar maddesinde eksiklikler var.Bu insanın akıl sağlığı kesinlikle bozuk.Ne yapabilirim?Bende bu şans varken eşim karar itiraz eder kayınvaldem ev benim der kapıyada atılırım.Karardan sonraki haklarımız sadece kolluk kuvvetlerinin iş sırası ve vicdanlarımı?Yardımlarınız ve çalışmalarınız için şimdiden teşekkür ederim.

Alıntı: Korku içerisinde eşimin ve ailesinin karar ellerine geçtiği zamanki tepkilerini bekliyorum,elim kolum bağlı.Size danışmak isteğim yazdığım yazıdaki son durumum eşimin eline ivedilikle geçmesi gereken karar daha ne kadar geçikebilir.

Sn.Katılımcı
Koruma kararı verildiğine ilişkin Aile Mahkemesi Kararını savcılık infazdan geçirip kendiniz bizzat karakola götürebilirsiniz.Sizin de belirttiğiniz gibi bu kararların karakola ulaşması ve ilgilisine tebliği uzun zaman alabilmektedir.Doğrudan kendininizin bu işlemi yapmasında yarar var.

Alıntı: Bir avukat tutarsam avukat eşliğinde evime gidebilirmiyim?

Koruma kararının içeriğine göre kolluktan yardım alabilirsiniz.Kararın tebliğinden sonra kolluk ,karara uyulup uyulmadığını denetlemekle yükümlüdür.Kolluğa bu yükümlülüğünü yeniden hatırlatınız.

Alıntı: (oğlumun ruh sağlığı açısından polisle gitmek istemiyorum)Bir diğer sorum 4 ay neden demiştim?Hakim yada savcı karar almadan önce beni dinlemelimiydi? Ve neden alınabilecek karar maddesinde eksiklikler var.Bu insanın akıl sağlığı kesinlikle bozuk.Ne yapabilirim?Bende bu şans varken eşim karar itiraz eder kayınvaldem ev benim der kapıyada atılırım.Karardan sonraki haklarımız sadece kolluk kuvvetlerinin iş sırası ve vicdanlarımı?Yardımlarınız ve çalışmalarınız için şimdiden teşekkür ederim

.


4320 Sayılı Yasaya göre koruma kararları en fazla 6 aya kadar verilebilmektedir.Yeniden koruma kararı gerekliliği ortaya çıkarsa yeniden talepte bulunmak olanaklıdır.

Hakimin koruma kapsamında bir çok tedbire karar verebileceği yasadan anlaşılmaktadır.Bunlardan biri de şiddet uygulayanın tedavi olmasına ilişkin tedbirdir.

Bu konuda yeterli veriye sahipseniz yeniden aile mahkemesine başvurarak ek karar verilmesini isteyebilirsiniz.

Koruma kararı sadece eş bakımından değil şiddet uygulayan diğer aile ğyeleri hakkında da verilebilir.Eğer eşinizin annesinin şiddeti ihtimal dahilindeyse yeniden koruma kararı isteyip korku ve şiddete ilişkin eylemlerin yasaklanmasını kaynananız aleyhine isteyebilirsiniz.

Koruma kararlarına itiraz mümkündür fakat itiraz verilen kararın uygulanmasını etkilemez.İtiraz üzerine hakim duruşma günü tayin edebilir ve tarafları duruşmada dinleyebilir.

Koruma kararı verilirken mağdurun dinlenmesi elbette çok yararlıdır.Fakat belittiğimiz gibi davanın açılması ile kararın verilmesi farklı günlere geldiğinden hakim ve mağdur karşılaşmamaktadır.Mümkünde dava sonrasında dosyanın gönderildiği mahkeme hakimine giderek sorun hakkında bilgi verebilir ve hatta tanık dinlenmesini istemeniz olanaklıdır.

Tüm bunlarla şiddet ortamındayken kendi başınıza uğraşmanız mümkün değildir.Mali olarak elverişsiz bir durumda olmanız da dikkate alındığında derhal baro adli yardım servisine başvurmanız ve aciliyeti belirterek bir avukat atanmasını talep etmenizi ısrarla öneriyoruz.

Sn.Av.Habibe hanım ilginize ve emeğinize tekrar tşkkrler.Öğrenmek istediğim bana bu kararı veren hakime danışabilme onunla konuşabilme hakkım olup olmadığıydı,yanıtınızdan anladımki bu hakkım varmış sağolun.Çektiğim bu eziyetlerin karşısında korkularım endişelerim artık organlarımada yansımış bunu dahiliye doktorumdan öğrendim bugün.En kısa zamanda bir avukat edinebilmek için çıkış yolu arıycam.Sizden Sn Habibe hanım özellikle sizin gibi aile hukuku konusunda bu kadar bilgili bir avukat hanımın kalabalık kitlelere seslenmesini rica ediyorum ben sizi yeni bakanımıza hitaben cevap röportajınızı ancak int.görebildim.Herkesin int.kullanamadığı ülkemizde lütfen en etkin iletişim aracı televizyonlarda programlara katılın.Belki uzaklaştırma kararını duymayan kadın kalmadı ülkemizde ama ben şahidimki kararın iptalini korkudan isteyen kadınlar var.Keşke şiddet gören kadınların ve sizlerin katıldığı programlarla biz gibi örneklerle anlatabilsek öğrenebilsek öğretebilsek haklarımızı.Benim eşim en son şiddetinten önce bana diyorduki^^git bakalım savcıya ben(galerici kendisi)şu an onun arabası bende satıyorum sana ne diyecek^^..Kararı alarak(uygulanmamış olsada)ölsemde gam yemem diye düşünüyorum bir nebzede olsa.Benim yaşadığım oğlumunda içine kapanmasına sebep olan hertürlü şiddet olayına karşı çıkmak için sn.site yetkilileri sn.avukatlar lütfen bu konuyu güncel tutalım.Ve lütfen sizlerden biri Başbakanlık Kadının Statüsü Genel Müdürlüğü, kadınları bilinçlendirmek için hazırladığı AİLE İÇİ ŞİDDETLE MÜCADELE El Kitabının linkini burada yayınlayabirse çok sevinirim..Herkese kolay gelsin.

Merhaba.Az önce arkadaşım olan eltimden öğrendimki eşime tebligat gelmiş evde olmadığı için bırakılmamış muhtarlığa gitmesi gerektiği yazılı bir not kapıya yapıştırılmış.Karar çıkalı 16 gün oldu,hala uzaklaştırmadan haberi yok.Bundan sonra kaç gün daha oyalayabilir beni?Tebligatın içeriğini muhtarda öğrenecekmi?Muhtar çok yakın arkadaşı,eline geçmemiş gibi daha fazla oyalayabilirlermi?Ben terbiyemden ve vicdanımdan(babası hastanede yatıyor şu an)polisle kapıya dayanmak hala istemiyorum sanırım başka çaremde yokEşim 16 yaşındaki oğlumu sık sık arayarak annenle konuşmalıyım diyor ben tehditlerini dinlememek için hayır diyorum babamlara gelemiyor en azından burda korkmuyorum.Onunla bu kararı konuşacağımız ilk anda yanımda bir şahit olsun istiyorum.Böyle bir hakkım varmı?Birde eğer telefonla konuşursam ses kaydını alsam (tehdit edileceğime adım kadar eminim)bunu delil kullanabirmiyim?Sn. Av. Habibe hanım ve diğer avukatlar bende hak kaybına uğramamak için en doğru yolun bir avukatla birlik olmak gerektiğini çok iyi biliyorum ama ben bu konudada çok kötü tecrübeleri olan örneğim.Karakol şikayetimin peşine düşmek,dava açmak için anlaştığım hemde kendi aile yakınım sayesinde bulduğum,Avukatımı her aradığımda..Örnek tel. konuşmamız:evde bir sürü kurşun var..verdiği cvp:sakın ellemeyin siz koydunuz denilebilir(başıma silah dayamıştı eşim ruhsatı yok) örnek tel:eşimin eski telefonunu aldım evden bir sürü otel gece klubü hepsi 5 yıldızlı yerler deniz yolu özel taksisi telefonları var ve kayıtlı mesjlardada ing. bir kelime anlamı evliyim ama müsaitim(eşimin cvbı:mail olarak gelmiş valla billa bilmiyormuş)..Avukatımın verdiği cvp:sizde yazmış olabilirsiniz denilebilir..eşim 4senedir kendi hattı borçtan kapandığı için kardeşimin adına olan hattı kullanıyor..verdiği cvp:dökümlerle ispat edemezsiniz kendi adına değil.Şiddete şahit olanlar sadece onun ailesi.ee Benmi şizofrenim.Değilim ama artık paronoyak oldum şüphesiz.Elim kolum bağlı.Ve sitede ilginç bulduğum bir durum..nafaka,tedbir nafakası,tahsili,eşimi aldattım yardım edin yazıları hem okunma hemde cvp rekorları kırıyor.Şiddet gören kadın sayısımı az..milletçe alıştık mı?kanun kural ortada yapabilecekler bu kadar mı?Şu an tüm maddi haklarımdan(eşimin herşeyi babasının üstüne),en insanı ihtiyaçlarımın bulunduğu evimden,arabamızdan,oğlum odasından,düzenimizden mağdur olan taraf benken mahrumuz..Ne benim gibi mağdureler neden bu konuya çözüm ışığı olabilecek yetkililer.Buda benim sitemimdir.

Sn.Katılımcı

Şiddet durumunda ne yapılacağına ilişkin KAHDEM alanında yeteri kadar yanıt mesaj bulunmaktadır.KSGM sayfasında yayınlanan "şiddetle Mücadele El Kitabı" içinde pek çok hata barındıran ,yürülükten kalkan yasaların kılavuzluğunda hazırlanmış ,güncel olmayan bir çalışma olup bu ciddi hataların katılımcıları yanılgıya yönlendirilmemesi için alanda yayınlamayı uygun bulmuyoruz.

Hataların düzeltilmesi için ilgili Genel Müdürlük ile iletişime geçtik.

Mesajlarınız ile bu hatanın varlığını farketmemize vesile olduğunuz için çok teşekkür ediyoruz.