Evlilik Birliğinİn Hiç Kurulamamasi

Herkese Merhaba!
Avusturya da bulunan bayan müvekkilim, tanıştığı sırada Avusturya'ya turist olarak giriş yapan komşusunun yeğeniyle nişan yapıyor. Anlaşmalarına göre Türkiye de nikah yapılacak ama düğün Avusturya da yapılacak. Ve Avusturya da hayatlarını devam ettiriecekler. Erkek için de evliliğin sebebi bu. Nikahları Türkiye de kıyılıyor ancak gelenek ve dini sebeplerle evlilik birliği kurulmuyor. 6 ay beklenmesine rağmen Türkiye de yaşayan eş yurtdışına çıkamıyor. Müvekkilin daha sonra öğrendiğine göre eşi daha önce yurtdışına kaçak gittiği için Avrupa Birliği ülkelerine girişi yasaklanmış. Eşi bu durumu bildiği halde kendisine söylememiş. Evliliğin üzerinden 8 ay geçiyor ve Türkiye deki eşinAvusturya ya da diğer Avrupa ülkelerine girme hakkı kesinlikle yok. Aynı şekilde nikah öncesinde sigara ve alkol kullanmadığını söyleyen eş nikahın kıyılmasından sonra sigara ve alkol kullandığını söylüyor. Çok dindar olan ve bunları kesinlikle kaldıramayacak olan müvekkilim şu anda boşanmak istiyor.
Bu durumda;
1- Evlilik birliğinin kurulamadığını, ve bundan sonrada kurulamayacağına dayanarak boşanma davası açmamız uygun olacakmıdır.
2- Nişan öncesi tanışma anlaşma zamanında yurtdışında olunduğu için tüm şahitler yurtdışında bulunmaktadır. İstinabe yolu ile şahitleri dinlemek çok uzun sürer mi?
3- Ayrıca avrupa ülkelerine girişinin kesinlikle yasak olduğunu bilmesine rağmen bunu müvekkilimden saklayarak Avusturya'da yaşamak amacıyla evlenen kocaya karşı evliliğin iptali davası açılabilirmi? sonuç da müvekkilim onun Avusturya ya gelemeyeceği ni ilseydi kesinlikle evlenmezdi.
Tavsiyelerinizi bekliyorum.

Sayın meslekdaşım;
Evlilik birliğinin fiili olarak kurulamaması boşanma sebebi teşkil ediyor. Bu konuda bizzat yaşadığım iki boşanma davasında birinde hakim boşanmanın kabulüne diğeri reddine karar verdi. Kabule ilişkin karar temyiz edildi ve onama geldi. Bence boşanma davası açın davanız kabul edilir.Karşı tarafın size karşı yalan söylemesi onun davada kusurlu olduğunu gösterir ve herhangi bir nafaka ve tazmimnat hakedemez. Ayrıca yurtdışındaki tanıklarınızı istinabe yolu ile nasıl dinletebilirsiniz bence o konu biraz tartışmalı ve zor.

TMK.Madde 149.- Aşağıdaki durumlarda eşlerden biri evlenmenin iptalini dava edebilir:
1. Evlenmeyi hiç istemediği veya evlendiği kişiyle evlenmeyi düşünmediği hâlde yanılarak bu evlenmeye razı olmuşsa,
2. Eşinde bulunmaması onunla birlikte yaşamayı kendisi için çekilmez bir duruma sokacak derecede önemli bir nitelikte yanılarak evlenmişse
Sizin müvekkilin durumunu 2.haldeki yanılmaya örnek gösterebiliriz ancak biraz zorlama bir yorum olur.Ülkeye giriş yasağı kişilikle değil o şahsın karşı karşıya olduğu ve uluslararası hukuktan kaynaklanan bir yasaklılık haliyle ilgilidir.Kanatimce burda bir iptal davası değil de evlilik birliğinin fiilen kurulamamasından dolayı bir boşanma davası açmak daha doğru olur.

Soyut ayrı yaşama yalnız başına geçimsizliğin ispatı değildir diyor Yargıtay.

Sayın Oğuz ;
Bilirsiniz genellikle onamalarda gerekçe olmaz -Kusura bakmayın bu sebeple bu konuda yardımcı olamayacağım.Ama emin olun yargıtayın kararı bı yönde .