Tepkisizlik

Tepkisizlik

Unlü virtüyöz piyanonun basina oturmus ve salonu hincahinc dolduran seyircilerin önünde, konserine baslamisti. Ancak tuslara basip caliyor görünmesine ragmen, telleri önceden sökülmüs olan piyanodan hiçbir ses çikmiyordu! Dinleyiciler, birbirine göz ucuyla bakarak ne yapmalari gerektigini arastiriyorlar, fakat nedense tepki gösteremiyorlardi. Iki saat süren sessiz konserden sonra ünlü virtüyöz oturdugu yerden kalkarak büyük bir ciddiyetle onlari selamladi. Salon sürekli alkis sesleriyle cinliyordu. Ingilterede yasanan bu olaydan sonra piyanist, kendisiyle ropörtaj yapan televizyon spikerine:
"INSANLARDAKI TEPKISIZLIGIN NEREYE KADAR VARACAGINI ÖGRENMEK ISTEDIM, MEGER SINIRI YOKMUS..." diyordu.
Andre Maurois

Sayın hykayar,

İnsanları roketlerden ayıran bir özellikleri olmalı. Her fitil verişte hop oturup hop kalkmak gerekmez. İnsanın düşünme yetisi, anında tepki veren canlılardan daha ileridedir.

Bazen tepkisizlik, karşıdaki etkinin istediği oyuna katılmak adınadır. (piyanist örneğindeki gibi) Bazen tepkisizlik karşıdaki etkiyi yok saymanın tepkisidir. Bazen etki tepkisizlikle cezalandırılır(kocasının tokadına rağmen ağlamamaya çalışan kadın gibi) Her tepkisizlik olumsuz değildir.

Ama kesin olan şu ki, insan, o piyanistin sandığından daha duyarlı ve düşüncelidir.

Tepkisizlik ile vurdumduymazlığı ayırmalıyız. Bazıları duyarlar ama bunu belli etmeye gerek duymazlar. Bunu bir piyanist anlamasa bile bir hukukçu anlamalıdır.

Ben de, bu sitedeki üyelerin mesajlara tepkisizliğinden yakınıyorum. Ama kimseye boş mesaj gönderip sonradan sonuç çıkarmıyorum. Sonuç dolu mesajlardan çıkacaktır.

Saygılarımla

Bir Dost

Sayın Hykayar,

Tepkisiz duruş, mutlaka sanatçıya duyulan sonsuz güvendendir. Öyle ki; izleyiciler sanatçının parmak hareketlerine odaklanıp, farklı ve sessiz müzikli bir sanat icra ettiğine şahit olmanın gururunu da eminim paylaşıyorlardır. Bu davranış şekli kültürle alakalıdır.

Oysa, aynı olay ülkemizin en ünlü piyanistinin icraatında sözkonusu olsaydı, bırakalım en arkada, kıyıda köşede oturan izleyiciyi, en önde yer alan protokoldeki vatandaşlarımız tarafından '' makinisttttt!! ses ver sessss... '' diyen bir cıyaklama duyulurdu.

Sessizlik, terbiyedendir. Sanatçıya duyulan olması gereken saygı ve sevgidendir.

Bir de halk tepkisizliği vardır. O ise bambaşkadır. Koyunları ben de severim.. ancak, koyun koyundur.

Saygı ve sevgilerimle.

sanatini ve kendisine bu nedenle duyulan saygıyı gözardı edip , biçimsiz bir felsefe yapan , salondaki tüm izleyicileri de denek yerine koyan bir adam..tepkisizliğe gelince, salonda belki hayır ama bu talihsiz ifşaatından sonra şiddetli bir tepki görmeliydi