|
Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun] |
21-05-2010, 16:02 | #1 |
|
İİK-355'e riayet edilmemesi halinde izlenmesi gereken yol?
Sayın meslektaşlarım,
Borçlu aleyhine takip kesinleşti ve borçlunun alıştığı şirketin muhasebe müdürlüğüne hitaben Maaş Haciz Müzekkeresi yolladım İcra Dairesi vasıtasıyla.Bu müzekkere şirket çalışanı tarafından tebellüğ edilmiş ve tebligat parçası dönmüş durumda.Buna ek olarak,borçlu hala şirkette çalışmasına rağmen ne dosyaya bilgi verildi ne de maaşından kesinti yapıldı.Bu durumda ceza ve hukuk boyutu olarak izlemem gereken yol hakkında görüşlerinizi paylaşırsanız yararlanabileceğimi düşünüyorum. Teşekkür ederim. |
21-05-2010, 16:17 | #2 |
|
2 prosedür var kullanabileceğiniz ancak bunları kullanabilmek için ilgili şirkete tekit-1 ve tekit-2 göndermeniz gerekir. İcra kanalıyla oalan prosedür için:
tekit-1 ve 2 ye cevap gelmezse şirket(şirket yetkilileri dese de bazı icra daireleri direkt olarak şirkete gönderiyor) borçlu kabul edilir ve ona icra emri gönderilir. savcılık kanalıylada şikayet yoluna başvurabilirsiniz. |
21-05-2010, 16:27 | #3 | |||||||||||||||||||||||
|
|
22-05-2010, 10:39 | #4 |
|
Sayın meslektaşımın belirtmiş olduğu tekit yazısının anlamı şudur.Borçlu kişinin çalışmış olduğu şirkete maaşş haciz için tebligat gönderilmiş ve tebligat dönmüşse;tebellüğ tarihinden itibaren 1 hafta içerisinde olumlu yada olumsuz olarak cevap vermeleri gerekmektedir(İİK 355).Olumlu yada olumsuz olarak cevap verilmediği takdirde ise maaş haciznin kesintisi için ilk maaş haczinin gönderildiği tarih ve konu ilgi kısmında açıkça belirtilmek üzere tekrar şirkete hatırlatılmak amaçlı yollanması ve şirketin dikkatinin çekilmesidir.Ancak İİK 355.maddeye göre tekit gönderilmesine gerek yoktur.Nitekim maaş haczine uymayanlar hakkında hukuki ve cezai yaptırımlar İİK 356 vd maddelerinde belirtilmiştir.Bu sebeple;hukuki boyutu anlamında şirketin malvarlığı üzerineden doğrudan borca yetecek miktar kadarının haczi yapılabilir.(İİK 356/1).Bu prosedürlerin uygulanması için öncelikli olarak o kişinin orda çalışmış olduğunun SSK yada başka kurumlardan alınacak olan resmi yazı ile açık ve net olarak belirlenmiş olması ve ilgili yazının dosyada bulunmasıdır.Cezai boyuta bakılacak olursa;İİK 357.madde çerçevesinde ilgli cumhuriyet savcılığına suç duyurusnda bulunulmak suretiyle gerekli cezai takibat yapılabilir.Ancak şirketin makul sebep neticesinde emri yerine getirmemesi suçun oluşmasını engellemekte;uygulamada ise en çok makul sebep olarak işyükü gösterilmektedir.SAYGILARIMLA.Çalışmalarınızda başarılar diliyorum.
|
22-05-2010, 10:57 | #5 |
|
Herkese iyi günler sayın aslı ceyhun İ.İ.K. 355 VE 356 md. okunduğu zaman ben maaş haczine cevap vermeyen şirkete icra emri gönderilir diye bir şey göremedim.İ.İ.K. 356. md. 'Yukarıdaki madde hükümlerine riayet etmemiş olanların kesmedikleri veya ilk vasıta ile göndermedikleri para ayrıca mahkemeden hüküm alınmaksızın hacet kalmaksızın icra dairesince maaşlarından ve sair mallarından alınır.'
|
22-05-2010, 11:00 | #6 |
|
Üstat;sayın aslı hanımın dediği icra dairesine özgü bir uygulama olabilir.Ancak bu türlü bir tekit gönderilmesine gerek yoktur.Kanunda açıkça hukuki ve cezai sonuçları gösterilmiş durumdadır(İİK 355 vd).Bazı icra daireleri bu tür riskli icra işlemlerinden dolayı sorumluluk altına girmemek için bu tür uygulamalara işlerlik kazandırıyorlar.SAYGILARIMLA.
|
22-05-2010, 16:41 | #7 |
|
Merhabalar.
Sanırım "tekid-1" ve "tekid-2"den kasıt, "1.Haciz İhbarnamesi" ve "2.Haciz İhbarnamesi"dir. Çünkü muhatap şirket, kanunen ancak bu şekilde borçlu konumuna sokulabilir. Ayrıca aynı olayla ilgili olarak bir şikayetimde, şirketin bir kamu kurumu olmadığı gerekçesi ile, İİK anlamında suç oluşmadığına ve Kabahatler kanunu md.32/1 anlamında "emre aykırı davranış" teşkil ettiğine, evrakın kabahatler defterine kaydına ve kovuşturmaya yer olmadığına karar verilmiştir. |
22-05-2010, 17:44 | #8 |
|
Sayın meslektaşım;
Bahsedilen konu maaş haczi ile ilgili olduğundan dolayı haciz ihbarnamesi ile bir ilgisinin olmadığını düşünüyorum.Burada şirketin borçlu konuma düşürülmesi değil;şirkette çalışan şahsın alacağı ücretten kesintinin yapılmamasının hukuki ve cezai neticeleridir.Bu sebepledir ki;sayın meslektaşım haciz ihbarnamesini kestediyor olsaydı tekid-3 gönderilmesini de eklemeliydi diye düşünüyorum.Doğru cevabı kendisiniden duymak heralde daha sağlıklı ve açıklayıcı olacağını;bu şekilde b,r uygulama var ise amacı ve gerekçesi hakkında bilgi vermesinin yararlı olacağı kanaatindeyim.SAYGILARIMLA. |
22-05-2010, 19:26 | #9 | |||||||||||||||||||||||
|
Aşağıdaki linkte benzer konuyu tartışmışız. http://www.turkhukuksitesi.com/showthread.php?t=30835 |
24-05-2010, 12:31 | #10 | |||||||||||||||||||||||
|
Yasada maaş haczine riayet etmeyenlerden paranın tahsiline ilişkin bir hüküm olmadığı için bazı icra daireleri bunun çözümünü bu şekilde bulmuş olmalılar. |
28-02-2011, 13:26 | #11 |
|
İİK 355 Kapsamında Kim Savcılığa Suç Duyurusunda bulunacak
Sayın meslektaşlarım. Kanunda İİK 355 kapsamında doğrudan doğruya suç duyurusunda bulunulabileceği yazılmışsa da, bu konuda kimin suç duyurusunda bulunacağı açık değildir. Kanımca İcra müdürüne taleple başvurarak suç duyurusunda bulunulması istenmelidir. Çünkü müzekkereyi çıkartan kurum sorumlu icra müdürlüğü'dür. Bu konudaki düşünceleriniz nelerdir? Teşekkürler.
|
28-04-2011, 16:24 | #12 |
|
Maaş haczi müzekkeresine riayet edilmemeden dolayı şirkete haczi uygulayacağım.Nasıl bir yol izlemem gerektiği konusunda yardımcı olursanız sevinirim.Cumhuriyet savcılığına yazılacak olan şikayet dilekçesi örneği daha önce bu konuda dilekçe yazan varsa paylaşırsa cok sevinirim.
|
09-05-2011, 09:27 | #13 |
|
maaş haciz müzekkerelerine cevap verilmemesi durumunda maaş haczi tekit müzekkeresi yazılır. Buna rağmen bir cevap verilmediği durumunda ilgili şirkete sırasıyla 1.,2.,3. haciz ihbarnamesi gönderilir. Hala cevap verilmiyorsa 3. haciz ihbarnamesinin tebliğ edilmesi durumunda şirket borçlu sıfatını kazanır. ilk maaş haczi müzekkeresinin tebliğ edilipte geçen zamana kadar kesilmesi gerekipte kesilmeyen miktar için şirkete karşı haciz hakkı doğar.Ayrıca tekit müzekkeresi yazma dan doğrudan 1. haciz ihbarnamesi göndermek daha mantıklı. zaman kaybı olmaz.
|
08-05-2012, 22:24 | #14 |
|
C.savcılığına bizim mi şikayette bulunmamız gerekiyor yoksa icra müdürlüğünün mü şikayette bulunması gerekmektedir ?
|
09-01-2013, 10:21 | #15 |
|
dilekçe örneği ve karar örneği
Daha önce savcılığa suç duyurusunda bulanan meslektaşlar dilekçe örneğini ve çıkan kararları paylaşırsanız konunun açıklığa kavuşacanı düşünüyorum. Karar üzerinden daha sağlıklı düşünülür. Yapılan son değişikliklerden sonra icradan para tahsil etmek daha da zor bir hale geldi. bu nedenle yapılan paylaşım ve yardımlar önem kazandı. İlgi ve alakanız için şimdiden teşekkürler...
|
05-06-2014, 13:10 | #16 | |||||||||||||||||||||||
|
Bende aynı şekilde borçlunun çalıştığı iş yerine maaş haciz müzekkeresi gönderdim, borçlu tarafında bizzat tebliğ alındı ve dosyaya herhangi bir bildirimde bulunulmadı. Bunun üzerine tekid yazısı gönderdik, cevap olarak borçlunun çıkışının yapıldığı bildirildi fakat borçlu aktif olarak çalışmasını sürdürdü. Son çare işverene borçtan sorumlu olduğu miktarı gösterir muhtıra gönderdik, bu sefer borçlunun gerçekten çıkışı yapıldı. Tabi bu süreç yaklaşık 4 ay kadar sürdü ve ilk maaş haciz yazısından sonra Borçlu 4 ay daha o iş yerinde SGK lı olarak çalıştı. İşveren hakkında maaş haciz müzekkeresinin gereğini yerine getirmediğinden dolayı C. Savcılığına şikayette bulundum. Sonuç: Takipsizlik |
06-06-2014, 15:43 | #17 |
|
İşveren borçlunun çalıştığı süre zarfında kesinti yapmadığı miktar kadar şahsen borçtan sorumludur. İşveren hk. dosyanızdan haciz talep edebilirsiniz. İcra Dairesi tarafından C.Savcılığına resen suç duyurusunda bulunulsa bile (açık kanun hükmüne rağmen) C.Savcılığı yetkisizlikle evrakları icra dairesine iade ediyor. Bunun üzerine İcra Dairesi sorumluya emre aykırı davranıştan 189,00 TL para cezası kesiyor. Uygulama bu yönde.
|
06-06-2014, 15:58 | #18 | |||||||||||||||||||||||
|
1-çıkışının yapılmamasına rağmen çıkış yapılmış gibi beyanda bulunulması hususunda şikayette bulundunuz mu?resmi/adli makama yalan beyanda bulunmuşlardır.!? 2-Maaş haczi için yazdığınız müzekkerede 355vd. maddelerindeki yaptırımlar bulunuyorsa işçinin çalıştığı sürede kesinti yapılmayan kısım için dosyadan haciz talep edin. (en kötü ihtimalle asgari ücret üzerinden hesaplanacak 1/4 oranından) bazı icra daireleri tekit isterken 355vd düzenlemeleri ihtiva eden maaş haczi yazıldı ise kimi icra daireleri tekide ihtiyaç duymuyor, haciz işlemi yapıyor.ama dikkat etmeniz gereken kesinti yapmadığı döneme ilişkin talep açmanız. |
06-06-2014, 16:10 | #19 |
|
YARGITAY 12. Hukuk Dairesi
ESAS: 2014/1794 KARAR: 2014/4486 Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla başlatılan takibin kesinleşmesi üzerine, borçlu A... hakkında, şikayetçi üçüncü kişi M...'nın yanında işçi olarak çalıştığı ve şikayetçi işverene borçlunun almakta olduğu maaşının veya ücretinin haczine dair 05.05.2010 tarihli maaş haciz müzekkeresi gönderildiği, kesinti yapılmaması nedeniyle İİK.nun 355 ve devamı maddeleri gereğince üçüncü şahıs şikayetçinin kamulaştırma alacağı üzerine haciz konulduğu, ...bankası tarafından icra dosyasına 13.628,13 TL gönderildiği anlaşılmıştır. Borçlunun maaş ve ücretinin haczi İİK.nun 355 ve devam eden madde hükümlerine göre yapılır. İİK.nun 355.maddesine göre, icra müdürü borçlunun çalıştığı işyerine maaş ve ücretin haczedildiğine dair bir haciz yazısı yazar. Haciz yazısını alan işveren, bir hafta içinde haczin icra edildiğini ve borçlunun maaş ve ücretinin miktarını icra dairesine bildirmeye ve borç bitinceye kadar icra dairesinin haciz bildirimine göre haczolunan miktarı borçlunun maaş ve ücretinden keserek, hemen icra dairesine yatırmaya mecburdur. Aksi halde İİK.nun 356.maddesi gereğince kesmedikleri veya ilk vasıta ile göndermedikleri para, ayrıca mahkemece hüküm alınmasına hacet kalmaksızın, icra dairesince maaşlarından ve sair mallarından alınır. Somut olayda takip dosyasında bulunan SGK'ya ait cevaba göre şikayetçi işveren konumunda olmakla borçlu A... hakkında şikayetçi işverene borçlunun almakta olduğu maaşının veya ücretinin haczine dair 05.05.2010 tarihli haciz müzekkeresinin tebliği İİK.nun 356.maddesinde yazılı hüküm ve sonuçları doğurur. O halde mahkemece şikayetçi işveren tarafından SGK'ya bildirilen ücret bordroları celp edilerek maaş haczi nedeniyle borçlunun maaşından kesinti yapılmayan miktar belirlenip şikayetçinin bu miktarla sorumlu olduğuna karar verilmesi gerekirken, bu hususlar araştırılmaksızın eksik inceleme ile borçlunun şikayetçi 3.kişi nezdinde ücret alacağının bulunmadığı kabul edilip şikayetçinin bankadaki hesabı üzerine konulan haciz işleminin iptaline karar verilmesi isabetsizdir. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 19.02.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi. |
06-04-2017, 10:38 | #20 |
|
Yeni tecrübe ettik.
TEKİT ŞARTI MEVCUTTUR. YENİ TARİHLİ KARAR İÇİN; Aynı yöndeki içtihat için bknz. Yargıtay 12 Hukuk Dairesi'nin 25.01.2017 tarih ve 2016/8838 E, 2017/1051K sayılı kararı |
11-07-2017, 10:22 | #21 |
|
Sn. Evrays, paylaştığınız kararı inceledim. Ancak tekit yazılması gerektiğine dair bir ifadeye denk gelmedim Yanılıyor olma ihtimaliniz var mı acaba?
|
20-09-2017, 08:41 | #22 |
|
Maaş haczi için yazılan müzekkereye cevap verilmemesi halinde tekid yazısı gönderilmesi şeklinde bir hukuki düzenleme olmadığına dair Bölge Adliye Mahkemesi kararı aşağıdadır.
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ İzmir 12 HD. Hukuk Dairesi Esas: 2016 / 80 Karar: 2016 / 63 Karar Tarihi: 13.10.2016 Konu : İŞLEM İPTALİ İSTEMİ – MAAŞ HACİZ MÜZEKKERESİNE CEVAP VERMEYEN İŞVEREN HAKKINDA İİK UYARINCA İŞLEM YAPILMASININ TALEP EDİLDİĞİ – İCRA MÜDÜRLÜĞÜNCE ÖNCELİKLE TEKİDEN YAZI YAZILMASINA ŞİMDİLİK TALEBİN REDDİNE ŞEKLİNDE KARAR VERİLMESİ – TEKİD YAZILMASINI GEREKTİREN HERHANGİ BİR DÜZENLEME BULUNMADIĞI – İSTİNAF BAŞVURUSUNUN KABULÜ GEREĞİ (2004 S. K. m. 356, 357, 364) (6100 S. K. m. 353) Dava: Davacı alacaklı vekili 04.07.2016 tarihli dava dilekçesinde Dikili İcra Müdürlüğü’nün 2015/670 sayılı dosyası üzerinden başlatılan takip de İcra Müdürlüğü’nün 28.06.2016 günlü işleminin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. CEVAP: Davalı cevap dilekçesi sunmamıştır. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Memur muamelesinde herhangi bir usulsüzlük bulunmadığı gerekçesiyle şikayetin reddine karar verilmiştir. İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde dava dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar ederek ilk derece mahkemesinin kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu iddia etmiştir. GEREKÇE: Davacı alacaklı vekili tarafından davalı borçlu hakkında Dikili İcra Müdürlüğü’nün 2015/670 sayılı dosyası üzerinden başlatılan takibin kesinleşmesi üzerine borçlunun çalışmakta olduğu M. Gıda Meş. San. Ve Tic. Ltd. Şti’ne İİK’nun 355.nci Maddesi uyarınca ayrıntılı maaş haciz müzekkeresi gönderildiği, müzekkerinin işverene 20.05.2016 tarihinde usulüne uygun tebliğ edildiği, işverenin yasal 1 haftalık süresi içinde herhangi bir cevap vermediği, maaş haczine dair bir kesintinin de gönderilmediği, bunun üzerine alacaklı vekilinin 28.06.2016 tarihinde icra müdürlüğüne müracaat ederek maaş haciz müzekkeresine riayet etmeyen işveren hakkında İİK’nun 356 ve 357.nci maddesi uyarınca işlem yapılmasını talep ettiği, İcra Müdürlüğü’nce aynı gün talebin “öncelikle tekiden yazı yazılmasına şimdilik talebin reddine” şeklinde karar verildiği, bu işlemin söz konusu yasa maddelerine aykırı olduğu, tekid yazılmasını gerektiren herhangi bir düzenleme bulunmadığı, dolayısıyla İlk Derece Mahkemesinin şikayetin reddine dair kararının da somut olarak uygun düşmediği bu suretle davacı vekilinin istinaf başvurusun kabulüne karar verilmesi gerektiği anlaşılmış, aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur. HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle; Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile Dikili İcra Hukuk Mahkemesi’nin 2016/68-56 E. K. sayılı kararının HMK 353/1-b-(2) maddesi gereği kaldırılarak, Şikayetin KABULÜ ile Dikili İcra Müdürlüğünün 2015/670 sayılı dosyası üzerinden başlatılan takip nedeniyle icra müdürlüğünün 28.06.2016 günlü işleminin İPTALİNE; Şikayetin niteliği gereği harç alınmasına yer olmadığına peşin alman harcın istek halinde davacıya iadesine, Şikayetin niteliği gereği yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına, Şikayetin niteliği gereği vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, Kararın taraflara tebliğine, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda İİK’nun 364.ncü maddesi uyarınca miktar itibariyle KESİN olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 13.10.2016 İyi çalışmalar. |
18-06-2021, 10:59 | #23 | |||||||||||||||||||||||
|
Merhaba. Yıllar sonra henüz gördüğüm İzmir BAM kararıyla, ufak bir katkıda bulunayım sayın meslektaşım; (Maaş Haczi Müzekkeresi) Davacı alacaklı vekili tarafından davalı borçlu hakkında Dikili İcra Müdürlüğü’nün dosyası üzerinden başlatılan takibin kesinleşmesi üzerine borçlunun çalışmakta olduğu M. Gıda Meş. San. Ve Tic. Ltd. Şti’ne İİK’nun maddesi uyarınca ayrıntılı maaş haczi müzekkeresi gönderildiği, müzekkerinin işverene … tarihinde usulüne uygun tebliğ edildiği, işverenin yasal 1 haftalık süresi içinde herhangi bir cevap vermediği, maaş haczine dair bir kesintinin de gönderilmediği, bunun üzerine alacaklı vekilinin … tarihinde icra müdürlüğüne müracaat ederek maaş haciz müzekkeresine riayet etmeyen işveren hakkında İİK’nun maddesi uyarınca işlem yapılmasını talep ettiği, İcra Müdürlüğü’nce aynı gün talebin “öncelikle tekiden yazı yazılmasına şimdilik talebin reddine” şeklinde karar verildiği, bu işlemin söz konusu yasa maddelerine aykırı olduğu, tekid yazılmasını gerektiren herhangi bir düzenleme bulunmadığı, dolayısıyla İlk Derece Mahkemesinin şikayetin reddine dair kararının da somut olarak uygun düşmediği bu suretle davacı vekilinin istinaf başvurusun kabulüne karar verilmesi gerektiği anlaşılmıştır. İzmir BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 12. Hukuk Dairesi Esas: 2016 / 80 Karar: 2016 / 63 Karar Tarihi: 13.10.2016 Saygılar. Teşekkürler. |
Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk) | |
|
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Yanıt | Son Mesaj |
azil halinde yapılması gereken yasal prosedür nedir | a.lawyer | Meslektaşların Soruları | 8 | 04-12-2018 16:27 |
usülsüz tebligat ve izlenmesi gereken yol hakkında bir sorum var. | av.egemen | Meslektaşların Soruları | 9 | 09-03-2012 12:07 |
Çocuğun vatandaşlıktan çıkarılması için izlenmesi gereken yol. | bahadır24 | Meslektaşların Soruları | 1 | 02-03-2010 14:04 |
Gerçeğe aykırı soybağı, izlenmesi gereken hukuki yol nedir? | parçalı bulutlu | Meslektaşların Soruları | 3 | 07-11-2009 08:51 |
Erken tahliye halinde kiracıdan alınması gereken yazı örneği | iussy | Meslektaşların Soruları | 2 | 30-10-2008 12:01 |
Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir. |