Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Hukuk Sohbetleri Hukuki yorumlar, görüşler ve tartışmalar.. Soru niteliği taşımayan her türlü hukuki sohbet için.

Barolar Tarafsız Olmalı Mı?

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 09-04-2010, 15:17   #31
elevent

 
Mutlu

Alıntı:
Yazan Av.Mehmet Saim Dikici


Tamamdır o halde, ben yanlış anlamışım. Özür dilerim.
Old 09-04-2010, 15:32   #32
av.araf

 
Varsayılan

"Türk bu ülkenin yegâne efendisi, yegâne sahibidir. Saf Türk soyundan olmayanların bu memlekette tek hakları vardır, hizmetçi olma hakkı, köle olma hakkı. Bütün cihan bunu böyle bilsin" (bu sözlerin gerçekten sarfedilip sarfedilmediği konusunda net bir bilgi sahibi olmamakla beraber )

Atatürk böyle bir cümlenin altına imza atar mıydı şeklinde değiştirirsek soruyu ?
Old 09-04-2010, 15:50   #33
halit pamuk

 
Varsayılan

Ülkenin geçtiği bu dönemde yapılacak tartışmaların ne kişilere ne de Ülkeye fayda getirmeyeceğini düşünüyorum.

İstenen ülke de kutuplaşma yaratılarak huzrsuzluk çıkarılmasıdır. Daha önce denendi ama bu sefer temel değerler üzerinden olduğu için çok daha tehlikeli.

Her yer, her şey ikiye ayrıldı. Irak'ta olanlar, Kırgızistindan'da olanlar ülkemiz de olabilme ihtimali bile korkutucu. Ancak oynanan oyun budur.

O nedenle herhangi bir tartışma yaratacak bir cümle kurmuşsam bile hata yapmışım.

Keskin bıçak tartışmalardan uzak durmakta fayda var.
Old 09-04-2010, 15:55   #34
Admin

 
Varsayılan

Sayın Üyeler,

Konu başlığımız "Barolar Tarafsız olmalı mı" ve konuyu açan üyemizin sorusu da " Yargı kurumlarının ve baroların bu derece siyasi görüşlerini açıklamasına ne diyorsunuz? Baronun bu ödülleri Genel Kurulda alınacak kararla vermesi daha uygun değil midir?"

Konuyu buradan bir baronun ödülünün isminin verildiği kişinin söylediği iddia edilen sözlere ve onun kişisel siyasi görüşlerine nasıl getirdik bilemiyorum ama bu haliyle konu bana bayağı bir dağılmış ve ayrıca THS'nin itinayla uzak durmaya çalıştığı siyasetle de bayağı bir içiçe geçmiş gibi gözüküyor.

Bu nedenle konuya geri dönebilirsek ve bu bağlamda da isim vermeden (örneğin ödüllerinin geçmişte verildiği veya bu sene verilmesi düşünülen kişilerin isimleri gibi) ve kimseye de cevap hakkı doğurmadan (örneğin ödüller için adı geçen kişilerin isimleri zikredilerek haklarında eleştiri, cevap hakkı doğuracak yorum yazılması gibi) genel ve konu başlığı çerçevesinde konuşmamızı rica ediyorum.

Anlayışınız için çok teşekkürler!
Old 10-04-2010, 22:26   #35
eser_29

 
Varsayılan

Barolar tarafsız olmalı bence. Bugün X barosu XX siyasi görüşü lehine hizmet ediyorken Z barosunun da ZZ barosu lehine hiznet ettiğini gözardı etmemeliyiz. Söz konusu örnek çok bariz,iş oraya gelene kadar tarafsızlığı bozan nice uygulama var. Malum baroyu alakadar etmeyen bir çok "siyasi" dava var sırf yandaşlık uğruna açılan.Ben kendi bağlı olduğum baronun sitesine girdiğimde habire başkan şu mevzuda bunu dedi başkan bu mevzuda bu görüşünü beyan ettiden öte bir elle tutulur icraat göremiyorum. Olay tamamen tarafgirlikle alakalı. Seçimlerde dahi grupların isimleri siyasi ! Hatta öyleki seçimde farklı görüşten grupla ittifak yapıldı diye salt siyasi bağnazlıktan ötürü YYY grubu ikiye bölündü. Kimse kimseyi kandırmasın ve konunun içine yasadan kaynaklanan taraf olma halinden bahsetmesin. Bugün ülkemizde hemen her kurumda olduğu (ama olmaması gerektiği) gibi siyasi kaygılarla hareket edilip ona göre yönetim belirleniyor. Düşünün hadi barolar hukuk ile alakalı falan deyip taraf olabilir diyelim. Yahu haberlerde okuduğum kadarıyla Konya Tabipler Odası seçimlerinde bile siyasi gruplar olaya el atmış. Tabiplerin siyasetle ne alakası var ? Bu günümüzde ülkemizin geldiği üzücü noktayı gösteriyor. Konu başlığına gelirsek, evet barolar tarafsız olmalı !!! Ama bu zihniyetlerle mümkün değil. Ha xx zihniyeti ha zz zihniyeti. İsimler değişir sadece, sistem değişmedikçe manası yok hiç birşeyin.
Old 11-04-2010, 09:31   #36
gursan

 
Varsayılan

Boroların (ve bu arada diğer meslek kuruluşlarının, sivil toplum örgütlerinin, derneklerin, sendikaların vs.) siyaset dışı kalması tezi; 12 Eylül döneminin apolitikleştirme çabalarının ve 1982 Anayasası ile bu dönede çıkartılan yasaklamacı yasaların sonucudur. Hukuk ve siyaset başat kavramlardır. Hele günümüzde siyasetin hukuk üzerinden şekillendirilmeye çalışıldığı bir dönemde bu daha da önem kazanmaktadır. Bu anlamda baronun tüm faaliyetleri "dar" anlamda zaten siyasettir. Bu nedenle "tarafsız", "siyaset dışı" "siyaset üstü" olması düşünülemez.
Tarafsızlık,baroların kuruluş amacı ile de çelişir. Avukatlık Kanunu 76.Maddesi baroların kuruşul amacının "......hukukun üstünlüğünü, insan haklarını savunmak ve korumak,........, çalışmalarını demokratik ilkelere göre sürdüren" kuruluşlar olarak tanımlamaktadır.
Yani; Barolar yönetiminde hangi siyasi düşünceye sahip olan kişiler olursa olsun;çalışmalarını demokratik ilkelere dayandırarak, HUKUKUN ÜSTÜNLÜĞÜNÜ VE İNSAN HAKLARINI savunmak ZORUNDA.
Özellikle İstanbul Barosu bakımından sorun biraz tarafsızlıktan öte "yanlış tarafta" olma sorunu...
Siyasetin sivil ve demokratik örgütlenişine ilişkin politikalar geliştirememe, hukuk üretememe, kendini ve politikalarını "silivri'ye" hapsetme ve hasretme sorunudur.
Saygılarımla.
Old 11-04-2010, 09:45   #37
Av.Mehmet Saim Dikici

 
Varsayılan

Alıntı:
Boroların (ve bu arada diğer meslek kuruluşlarının, sivil toplum örgütlerinin, derneklerin, sendikaların vs.) siyaset dışı kalması tezi ve 12 Eylül döneminin apolitikleştirme çabalarının ve 1982 Anayasası ile bu dönede çıkartılan yasaklamacı yasaların sonucudur. Hukuk ve siyaset başat kavramlardır. Hele günümüzde siyasetin hukuk üzerinden şekillendirilmeye çalışıldığı bir dönemde bu daha da önem kazanmaktadır. Bu anlamda baronun tüm faaliyetleri "dar" anlamda zaten siyasettir. Bu nedenle "tarafsız", "siyaset dışı" "siyaset üstü" olması düşünülemez.

Sayın gursan,

Baroların ve diğer meslek teşekküllerinin siyaset dışında kalması gerektiğine dair düşüncelerimizi, 12 Eylül dönemi anlayışına bağlamanızı şaşkınlıkla görüyorum.

Meslek örgütleri ve mensupları A görüşlü B görüşlü diye ayrışıp, hizmeti de kendi düşüncelerinde olanlara göre farklı sunmaya başladıkları anda ülkenin nerelere gideceğini düşünmek bile ürkütücü.

Meslek teşekküllerinin siyaset yapmaktan önce kendi işlerini doğru dürüst yapmaları lazım gelir. Topal ördek misali kendi ayakları üzerinde dahi duramayan, meslekle ilgili problemlere çözüm üretemeyen, hatta kendi meslek mensuplarının asgari ihtiyaçlarını çözebilecek çözüm bile üretip teklif edemeyen mesleki örgütlerin, kalkıp ülkenin diğer siyasi konularında -hiç de görevi değilken- at koşturmasını anlayıp, kabullenmek mümkün olamaz.
Old 11-04-2010, 10:10   #38
GECE

 
Varsayılan AV. HAKANTEM'e teşekkürlerimi sunuyor ve kendisine katılıyorum

Ankara Barosu'na kayıtlı bir avukatım ve baroların tarafsız olması gerektiğine tüm kalbimle katılıyorum. Baroda sözü geçen birkaç kişinin kendi ideoloji ve memefaatleri doğrultusunda hareket etmesi, üstelikte bunu tüm baronun adına yapması kabul edilebilir bir şey değildir. Baro başk. seçimlerinde de ideolojiler değil de, faaliyetler-hukuk adına neler yapılabileceği konuşulmalıdır. Bizler toplum olarak demokrat olmayı özümseyememişken, kurumlar ve devlet yönetiminde demokrasiyi beklemek acı da olsa lüks kaçıyor.
Old 11-04-2010, 11:25   #39
Armağan Konyalı

 
Varsayılan


Barolar mesleki faaliyetlerini sürdürüyorlar. Bu arada Baro Başkanları baro adına siyasi olaylarla ilgili görüşlerini beyan ediyorlar. Gazetelerde sadece siyasi görüşler yer aldığından baroların sadece siyasetle ilgilendiği sanılıyor. Avukatların baroya gösterdikleri ilgi gazetelerle sınırlı olmasa bu yanılgı da olmaz.

Avukatlar bir yanda, baro diğer yanda değil. Baro avukatların örgütüdür. Her avukat barosuna sahip çıkmalıdır.

Avukatlarda baroya karşı bir yabancılaşma varsa bu avukatlarla yeterli iletişim kuramayan baro yönetimlerinin kabahatidir. Örneğin bunca avukatın bulunduğu sitede baro yönetimleri suskun duruyorlar. Kendileriyle ilgili konularda bile ses çıkarmıyorlar.

Ama baro çalışmalarına katılmayan avukatların tembelliği yönetimin bu kabahatinden daha ağırdır.

Bir avukat barosuyla barışık değilse baro ''bir eksik'' demektir.
Old 11-04-2010, 11:30   #40
Av.Mehmet Saim Dikici

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Armağan Konyalı



Bir avukat barosuyla barışık değilse baro ''bir eksik'' demektir.

Yirmibin avukat, barosuyla barışık değilse baro "yirmibin eksik" diyebiliriz o zaman. )
Old 11-04-2010, 11:39   #41
Armağan Konyalı

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Mehmet Saim Dikici
Yirmibin avukat, barosuyla barışık değilse baro "yirmibin eksik" diyebiliriz o zaman. )
Çok doğru. Baro yönetimleri avukatlarla ilişkilerini ve avukatlar barolarıyla ilişkilerini baştan düşünmeli.

Düşününce doğrusu bulunur.
Old 11-04-2010, 12:12   #42
Gemici

 
Varsayılan Zoon Politikon ve Tarafsızlık

Zoon Politikon ve Tarafsızlık
Zoon Politikon Eflatun’dan kalma bir kavram. Politik yaratık/varlık anlamına geliyor. Eflatun insanın tabiatı gereği bir zoon politikon olduğunu belirtiyor. Zoon politikon Aristo felsefensinde de var. Aristo bu durumu teleoloji ile açıklıyor. Telos Aristoya göre varlık sebebi ve varlığın mükemmelleştirilmesi demektir. Zoon politikon ancak Polis’te(devlet)telosun gerçekleştirilmesi olan iyi yaşamı elde edebilir.

Gelelim günümüze: Politik bir varlık olan insan telosunu nasıl gerçekleştirecek? ‚Siyaset yapma!‘ olarak adlandırdığımız politik çalışma ile. Politika İsmet Giritli’nin Lasswell’den aktardığına göre ‚Kimin, neyi, ne zaman, nasıl elde ettiğini belirleyen bir faaliyettir‘

Sonradan ekleme(11.04.10, Saat: 12.54):

Diğer bir görüşe göre politika:
hem bir çatışma ve iktidar kavgasıdır, hem de toplumun bütün üyelerinin yararına olabilecek bir düzen oluşturma aracıdır. Sosyal olaylar ve gerçekler, genel olarak, çok yönlü ve karmaşık bir nitelik taşıdığı için, politikaya geniş perspektifi içinde bakmak ve onun başlıca niteliklerini belirlemek gerekir. Her şeyden önce politika, evrensellik ve süreklilik niteliklerine sahiptir. Tarih içinde insan topluluklarının siyasal bir nitelik taşıması değişmeyen bir olgudur. Bu nedenle, insanlar arasında düşünce ve çıkar ayrılıkları var olduğu sürece, politika da var olacaktır. Fakat bu çatışma ve iktidar mücadelesinin asgari bir anlaşma temeli üzerinde cereyan etmesi gerekir. Bu asgari anlaşma temeli ise, `Toplumsal Barış ve düzendir.` Şiddetin ve silahlı çatışmanın başgösterdiği yerde politika biter ve savaş başlar. Bu nedenle, politika sadece bir çatışma değil, fakat aynı zamanda bir uzlaşmadır. Bu bakımdan politikayı, İngiliz siyaset bilimcisi Bernard Crick, `Belli bir toplumda çatışma halinde olan çıkarların uzlaştırılması faaliyeti olarak` tanımlamıştır.Alıntı: İsmet Giritli


Burada sorulması gereken soru şu. Politikayı bu şekilde tarif edince tarafsızlık söz konusu olabilir mi? Mademki hepimiz bir zoon politikonuz ve politik/siyasal toplumun bir parçasıyız ve siyaset bizim için ve bizim tarafımızdan yönlendiriliyor, politikanın dışında kalabilir miyiz? Kısacası; tarafsız olabilir miyiz?

Bence hayır, çünkü, tarafsızım, taraf tutmuyorum demek var olan düzenin, statükonun devam etmesinden yana olmak demektir. Bu yönden bakılınca, tarafsız olmak, var olan düzenden/statükodan yana olmak demektir. Kendi kendini aldatmaktan başka birşey seğildir, buradaki tarafsızlık. Dikkat edilirse burada var olanın/statükonun iyiliğinden veya kötülüğünden bahsetmiyorum; Sadece tarafsızlığın tarafsızlık olmadığına değinemk istiyorum.

Gelelim hukukçunun ve hukukçunun meslek örgütü olan baronun tarafsızlığına.
Hukukçu tarafsız olabilir mi? Bence hayır olamaz ve olmaması gerekir?
Peki hukukçunun meslek örgütü olan baro tarafsız olabilir mi? Bence hayır olamaz ve olmaması gerekir?

Önemli olan hukukçunun ve hukukçunun meslek örgütünün kimin tarafını tutacağı konusu?
Kimin tarafını tutacaklar peki, eğer tarafsızlık, iyisi ve kötüsü ile var olan düzeni desteklemek anlamına geliyorsa?

Bence sorunun cevabı gayet açık:
Demokratik hukuk devletinin tarafını tutacaklar. Demokratik hukuk devletini ve bu devletin özelliklerini açıklamama gerek yok zannedersem. Sadece demokrasinin çoğunluğun istediği her şeyi yapması anlamına gelmediğini ve demokrasilerde herkesin haklarına saygı duyulması ve bu hakların çiğnenmemesi prensibinin geçerli olduğunu belirtmekle yetiniyorum.

Demokratik hukuk devleti prensiplerinin tarafı olmakla, siyasi bir görüşün veya bir ideolojinin tarafı olmayı birbiri ile karıştırmamak gerekir.


Saygılarımla
Old 11-04-2010, 12:39   #43
Doç. Dr. Özge Yücel

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Gemici
Bence hayır, çünkü, tarafsızım, taraf tutmuyorum demek var olan düzenin, statükonun devam etmesinden yana olmak demektir. Bu yönden bakılınca, tarafsız olmak, var olan düzenden/statükodan yana olmak demektir. Kendi kendini aldatmaktan başka bir şey değildir, buradaki tarafsızlık. Dikkat edilirse burada var olanın/statükonun iyiliğinden veya kötülüğünden bahsetmiyorum; Sadece tarafsızlığın tarafsızlık olmadığına değinmek istiyorum.

Yerinde saptama nedeniyle teşekkürlerimi sunuyorum ve katıldığımı belirtiyorum. Saygılarımla
Old 15-04-2010, 17:43   #44
Av.muhittinköylüoğlu

 
Varsayılan

Arkadaşlar;
Bu konuda en azından bu sitede fazlaca taraf olmak istemedim.
Ancak izninizle tartışmanın başına dönerek ve birazda dağınık olma ihtimali dahi olsa tartışmaya konu olayı tarihsel olarak anlatmak istiyorum.

1- Öncelikle Mahmut Esat Bozkurt'un kendisine ithaf olunan türklükle ilgili söyledikleri sabittir. Bu sözlerin söylenmediğine ilişkin bir iddi ve beyanda bulunan yoktur.Sadece bu sözlerin bütünün parçası olarak cımbızlandığına ilişkin gerek İstanbul Barosu yönetiminin ve gerekse başkaca bazı kişi ve kurumların iddiaları vardır.
2-Cımbızla da alınsa bu sözler hangi tarihte söylenirse söylensin kabul edilemez. Tarihsel süreç ileri sürülerek kabul edilebilir denilirse Hitler'ide anlamak ve kabul etmek gerekir.
3-Bu sözleri Atatürk söylese idi beyanlar gayri ciddi ve provakatif beyanlardır. Amaca uygunluk yoktur(Amaç ayrıca tabiki tartışılabilir)
4- Bu söz ve beyanlar durup dururken çıkamış ya da tepki ve protestolar birden oluşmamıştır. Siz vakti zamanında yanlış olarak söylenmiş sözleri gündeme getirmenin yanlış olduğunu söylüyorsanız yanlışı yapan kişi kim olursa olsun onu tekrar mit haline getirecek ödüller tahsis etmemelisiniz. heleki hukuk ödülü asla ve kata. istanbul barosunun yanlışı buradadır.
5-Ödül daha önce Sn. Eminağaoğlu,Sn.Sezer, Sn. Kanadoğlu ve Prof. Tolunere verilmiştir. Ödül ilk ihdas edildiğinden bu yana tartışmalar ve itirazlara konu olmuştur.Her ne kadar baro yöneticileri daha önce gündeme gelmediğini iddi etseler de özellikle geçen yıl istanbul barosu avukatları daha iyi bilecektir CMK mail grubunda çok hararetli olarak tartışılmıştır. Yine geçmiş yıllarda ödül bazı hukuk yayınlarında da eleştiriye uğramıştır.
6-Ödül ve ödül verilen kişiye yönelik protesto eylemi çok açık ve net söyleyeyim bazı kişilerin belirttiği gibi asla tek bir siyasi görüşteki kişiler tarafından gerçekleştirilmemiştir.protesto eylemi her siyasal görüşteki avukatlardan oluşan yaklaşık 200 kişi tarafından gerçekleştirilmiştir.
7-200 kadar eylemcinin tamamı avukattır. Baro başkanının eylemcilerin avukat olmadığına ilişkin açıklaması ne yazık ki gerçek dışıdır. Çünkü bu eylemcilerin %90 nını bire bir tanımaktayım.ayrıca ödül töreninin yapıldığı Fen fakültesine girişte kimlik kontrolü yapılmıştır.
8-Beyanlarımda iddialıyım çünkü eylemi organize edenlerden biriyim. Geçen yılda düşünmüş ama gerçekleştirememiştik. Bu sene her ne olursa olsun baronun siyasal parti gibi taraf olmasına tepki vereceğiz diyerek yola çıktık ve gerçekleştirdik.Eyleme katılanların içerisnde bir de Baro yöneticisi mevcuttur.
9- Barolar mutlaka taraftır ve tarafsız olamaz. Ama barolar A ya da B partisinden yana olmaz. Adaletten, özgürlükten, barıştan, avukatların mesleki sorunlarının çözümünden yanadırlar. Hukukun üstünlüğünden yanadırlar.
10- eyleme katılan protestocu avukatlara yönelik baro başkanı tarafından yapılan bölücü ve gerici tanımlaması ise baroların siyasi parti gibi taraf olduğunu göstermektedir. Bu yanlıştır. Bir baro başkanının kendi üye ve meslektaşlarını gerici ve bölücü olarak tanımlaması ise hiç bir şekilde kabul edilemez.
Old 15-04-2010, 21:04   #45
Armağan Konyalı

 
Varsayılan


Mahmut Esat Bozkurt'un eleştirilen sözleri siyasi kimliğini gösterir. Ama hukukçular siyasi kimlikleriyle değil, hukuka katkılarıyla değerlendirilmelidir.

Mahmut Esat Bozkurt'un hukuka katkısını tartışmak yerine siyasi görüşünü tartışmak da hukuktan uzak, siyasi bir tuzaktır. Mahmut Esat Bozkurt hem hukukçu, hem de siyasetçidir. Siyasi görüşünün yanlış olması hukukçuluğuna zeval vermez. Hangimiz siyasi görüşümüzün yüz yıl sonra da doğru olacağından eminiz? Hepimiz eminsek çoğumuz yanılıyor demektir.

Hukuk ile siyaset arasındaki narin çizgiyi koruyamazsak hukuk yerine siyasetle uğraşırız. Bu nafile siyasi uğraş hem hukuka hem de siyasete zarar verir.

Saygılarımla
Old 15-04-2010, 21:24   #46
Av.H.Sancar KARACA

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Armağan Konyalı

Mahmut Esat Bozkurt'un eleştirilen sözleri siyasi kimliğini gösterir. Ama hukukçular siyasi kimlikleriyle değil, hukuka katkılarıyla değerlendirilmelidir.

Mahmut Esat Bozkurt'un hukuka katkısını tartışmak yerine siyasi görüşünü tartışmak da hukuktan uzak, siyasi bir tuzaktır. Mahmut Esat Bozkurt hem hukukçu, hem de siyasetçidir. Siyasi görüşünün yanlış olması hukukçuluğuna zeval vermez. Hangimiz siyasi görüşümüzün yüz yıl sonra da doğru olacağından eminiz? Hepimiz eminsek çoğumuz yanılıyor demektir.

Hukuk ile siyaset arasındaki narin çizgiyi koruyamazsak hukuk yerine siyasetle uğraşırız. Bu nafile siyasi uğraş hem hukuka hem de siyasete zarar verir.

Saygılarımla
Teşekkürler sağduyu, teşekkürler hukukçu, teşekkürler akıl, teşekkürler Üstat KONYALI .
Old 15-04-2010, 21:53   #47
AV.HAKANTEM

 
Varsayılan

Sayın Konyalı, şu yazdığınız şeyleri yüksek hakimlerimiz de bilse Türkiye başka bir Türkiye olurdu. Çok doğru bir değerlendirme yapmışsınız.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
barolar niçin var duha Hukuk Sohbetleri 16 29-10-2008 15:43
Barolar pasif midir? yüksek adalet Hukuk Lisans Eğitimi 4 16-10-2008 21:48
Tarafsız yargılama isteyen avukata dava carnerion Hukuk Haberleri 2 30-01-2008 00:23
Tarafsız Kesinleşmiş Karar!!! melekis Meslektaşların Soruları 7 18-02-2007 22:12


THS Sunucusu bu sayfayı 0,10191894 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.