İhtimale dayalı mağduriyet/maddi-manevi tazminat

Tüm meslektaşlarıma selamlar;
OLAY 1; (A) şahsı diğer çalışanlarla birlikte yapmış olduğu işte yükselme sınavına girecek. İşlemler posta yolu ile yapılıyor. Sınav günleri posta ile bildiriliyor. (A) bu sınava çok çalışıyor ve işinde yükselmeye kendini ileri derecede motive etmiş. Ancak sınav giriş kağıdı postadan geldiğinde sınav gününün geçmiş olduğunu görüyor.

OLAY 2; (B) şahsı işsiz ve özürlü. Ailesine bağımlı olarak yaşıyor ama kendi ayakları üzerinde durmak istiyor. Kendisine işkur tarafından bir iş olduğu bildiriliyor. En son aşama sözlü mülakat. (A) şahsı bütün aşamaları geçiyor. En son sözlü mülakat aşaması kalıyor. Mülakata 3 kişi katılacak. Mülakat gününü beklerken postadan gelen evrakla mülakat tarihinin geçmiş olduğunu görüyor ve adeta yıkılıyor. Çünkü bu iş onun tek umudu.

SORU 1:Burada (A)'nın yükselemediği iş nedeniyle ve (B)'nin giremediği iş nedeniyle maddi olarak kayıpları konusunda maddi tazminat talep edilebilri mi?

SORU 2: (A) ve (B)'nin bu sınavlara girememeleri ve çok istedikleri işinde yükselme ve işe girme hayallerinin yıkılması sonucunda uğranılan acı ve ıstırap sonucunda manevi tazminat talep edilebilir mi?

SAYGILARIMLA..

Hizmet kusuruna dayalı olarak maddi ve manevi tazminat talebinde bulunabilirsiniz. Mahkeme sınav tarihlerinin geçirilmesinde tarafların kendi kusurununda bulunup bulunmadığını araştıracaktır. Sınav ilanının ne surette yapıldığına bakmak lazım. Yalnızca posta yolu ile bildiriliyor ise idareye kusur izafe etmek mümkün ancak internet gibi başka yerlerde de ilan ediliyor ise mahkemenin olumlu karar vereceğini sanmıyorum. Aşagıda konu ile benzer danıştay kararı ekliyorum. Maalesef olumsuz. İyi çalışmalar

T.C. Danistay

8.Dairesi
Esas: 1996/20
Karar: 1997/1479
Karar Tarihi: 05.05.1997


ÖZET: ÖSYS'ye girmek üzere başvuran davacının belli süre içinde sınav giriş belgesini alamaması üzerine kılavuzda belirtilen biçimde ve ilgili yerlere başvurarak belge çıkarttırmaması sonucu, sınava girememesinden dolayı idareye yüklenecek bir kusur bulunmamaktadır.

(2547 S. K. m. 10, 45) (2709 S. K. m. 125) (Öğrenci Seçme ve Yerleştirme Merkezi Kuruluş İşleyiş ve Görev Yönetmeliği m. 10)

Davanın Özeti: Davacının, 1995 yılı ÖSYS giriş belgesinin kendisine ulaştırılamaması nedeniyle sınavlara giremediğinden bahisle uğradığını öne sürdüğü 6.450.000 Lira maddi ve 100.000.000 lira manevi zararın yasal faiziyle birlikte tazmini istemidir.

Savunmanın Özeti: 1995 yılı Öğrenci Seçme ve Yerleştirme Sınavı Kılavuzunun 3.1.2 maddesinde, belgeleriniz kaybolursa ne yapmanız gerekir başlığı ile yapılan açıklamaya göre süresinde başvurmayan davacının, 09.04.1995 gününde ÖSS ve 25.06.1995 gününde ÖYS sınavlarının yapılmasından, yerleştirme ve postalama işlemlerinin sonuçlandırılmasından sonra 10.08.1995 günlü dilekçesiyle başvurduğundan, kılavuz hükümlerindeki uyarılara rağmen kendisine düşen görevi yerine getirmeyen davacı hakkında uygulanan işlemin hukuka uygun olduğu davanın reddi gerektiği savunulmuştur.

Danıştay Tetkik Hakimi İ.S.'nin Düşüncesi: Yasal dayanaktan yoksun olan davanın reddi gerektiği düşünülmektedir.

Danıştay Savcısı A.Ö.'nün Düşüncesi: Dava, davacının 1995 ÖSYS giriş belgesinin kendisine ulaştırılamaması nedeniyle sınavlara giremediğinden bahisle uğradığı zarar karşılığı maddi ve manevi tazminata hükmedilmesi dileğiyle açılmıştır.

1995 yılı 1. Basamak Sınavı (ÖSS) kılavuzunun sınava giriş belgeleri eline ulaşmamış adayların yapmaları gerekenleri açıklanan bölümünde adayların öncelikle PTT ve ÖSYM'den durumu araştırmaları, bu araştırmadan sonuç alınamadığı takdirde ÖSYM'nin ... İrtibat bürosuna başvurmalar, sınava bir haftadan az süre kaldığı takdirde dilekçe ile başvurunun kabul edilmeyip bu başvurunun bizzat yapılması halinde yeni giriş belgesi verileceği belirtilmektedir.

Bu durumda, davacının eline ulaşmayan sınav giriş belgesi için yukarıda belirtilenleri yapması gerekirken, sadece PTT'ye başvurarak beklemesi sonucunda sınava girememesi nedeniyle davalı idareye kusur izafe edilmesine olanak bulunmamaktadır.

Diğer taraftan, günümüz ekonomik ve ulaşım koşulları karşısında, yurt içinden ...'ya belge alabilmek için gelemediği yolundaki iddiası ise inandırıcı görülmemiştir.

Açıklanan nedenlerle davacının kusurundan kaynaklanan sınava girememe sonucunu doğuran olaydan dolayı maddi ve manevi tazminat isteminin dayanağı bulunmadığından davanın reddinin uygun olduğu düşünülmüştür.

Türk milleti adına hüküm veren Danıştay Sekizinci Dairesince işin gereği görüşüldü:

Dava, 1995 yılı ÖSYS'na girebilmek için başvuru formunu teslim eden davacının, sınava giriş belgesinin kendisine ulaştırılamaması nedeniyle sınavlara giremediğinden bahisle uğradığını ileri sürdüğü 6.450.000 maddi ve 100.000.000 lira manevi zararın yasal faiziyle birlikte tazmini istemiyle açılmıştır.

1995 yılı Öğrenci Seçme ve Yerleştirme Sınavı Kılavuzunun, Belgeleriniz Kaybolursa Ne Yapmanız Gerekir başlıklı 3.1.2. numaralı bölümünde, ÖSYM tarafından gönderilen sınav belgeleri ellerine geçmeyen adayların belgelerin postada gecikmiş veya ÖSYM'ye iade edilmiş olabileceğini düşünerek PTT veya ÖSYM'den araştırmalarını, belgeleri kendisine ulaşmayan ve belgelerinin kaybolduğuna inanan ya da belgelerini aldıktan sonra kaybeden adayların, yazılı olarak "ÖSYM Sınav Hizmetleri Bölümü"ne ya da şahsen "... Sokak, No: 28" adresindeki ÖSYM ... Bürosuna başvurarak belgelerinin yenilerini sağlayabilecekleri belirtilmiştir.

Dosyanın incelenmesinden, davacının 1995 ÖSYM başvurma belgesini belirlenen süre içerisinde 25.11.1994 gününde teslim ettiği, 09.04.1995 gününde ÖSS ve 25.06.1995 gününde ÖYS sınavlarının yapılmasından çok sonra 10.08.1995 günlü dilekçesi ile ÖSYM Başkanlığına başvurarak ÖSYS kimlik kartının gönderilmemesi sebebiyle 1995 yılı Üniversite sınavlarına, idarelerinin kusurlu eyleminden dolayı girememiş olmasından dolayı 150.000.000 lira maddi, 100.000.000 lira manevi zararının tazmini talebinde bulunduğu, bu talebinin davalı idarenin 20.10.1995 günlü işlemiyle reddedilmesi üzerine, 6.450.000 lira maddi, 100.00.000. lira manevi tazminat istemiyle bu davanın açıldığı anlaşılmaktadır.

1995 yılı ÖSYS Kılavuzunun yukarıda anılan maddesinde, sınava giriş belgeleri eline ulaşmayan adayların ne yapmaları gerektiği ayrıntılarıyla gösterilmiş olup, davacının, bu maddede belirtilen sorumluluğunu yerine getirmemesinden dolayı idareye yüklenebilecek bir kusurdan söz edilemez.

Bu durumda, dava konusu işlemde, idareye yüklenebilecek herhangi bir kusur bulunmadığına göre davacının maddi ve manevi tazminat talebinde haklı bir yön bulunmamaktadır.

Açıklanan nedenlerle, yasal dayanaktan yoksun olan davanın REDDİNE, 05.05.1997 gününde oybirliği ile karar verildi.

Teşekkürler Sayın Av.Serbay;
Bizim olayımızda sınav ya da mülakatlar sadece posta yolu ile bildiriliyor. Ayrıca ÖSS sınavında olduğu gibi postada gecikme halinde nasıl hareket edilmesi gerektiği konusunda bir açıklık ve bilgi de yok zaten.Bunun için paylaşmış olduğunuz Danıştay kararı olayımızla birebir örtüşmüyor ama fikir açısında iyi oldu.Sanırım PTT olayımızda kusurlu.
Peki maddi-manevi tazminat konusunda PTT'nin özellikle "hayale/ihtimale dayalı manevi tazminat talebi olmaz. Manevi zarar oluşmamıştır" şeklindeki savunmaya karşılık yorumunuz ne olacaktır?
Saygılarımla

Her iki olayda da tarafların yaptığı bir hazırlık ve neticesinde de bir beklentileri var. İdarenin kusuru neticesi emellerinden tamamen veya belirli bir süreliğine de olsa uzaklaşmış oluyorlar. Bu sebeple kusur sabit olur ise manevi tazminata da hükmetmek gerekeceği kanısındayım.