Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

belirli süreli hizmet akdi ve cezai şart alacağı

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 16-07-2008, 13:36   #1
av.bahar61

 
Varsayılan belirli süreli hizmet akdi ve cezai şart alacağı

merhaba sevgili meslektaşlarım ,iş güç , koşturmaca derken uzunca bir ara forumdan ayrı kaldım,foruma girmek isterken üye değilsiniz uyarısı geldi , şifremi de unutmuşum (ahhh bu unutkanlığım , meslek hastalığı mıdır acep, başıma çok iş açıyor) neyse zar zor yeniden foruma katılabildim
Bir konu hakkında görüş ve bilgilerinizi benimle paylaşmanızı rica etmekteyim.İş mahkemesinde müvekkilim aleyhine açılması çok muhtemel bir davada maalesef işveren vekiliyim.(iş mahkemesinde işveren vekili olmak ,çölde susuz kalmak gibi bir şey bence)
Sevgili meslektaşlarım , benim hiçbir konuda başında avukatına danışmayı adet edinmeyen ama sonunda avukatını arayan işveren müvekkilim ile 2 işçi(karı-koca ) arasında akdedilen tarihsiz bir belirli süreli iş sözleşmesi mevcut. bu işyeri bir sera üretim tesisi, sözleşme uyarınca işçiler 3 yıl kesin 3 yılda obsiyonel olmak üzere serada üretim müdürü (bayan )ve genel müdür(bay) sıfatına haiz olarak çalışacaklar, bu çalışma karşılığında her ikisi toplam (ayrı ayrı maaşlar bildirilmiyor) çok yüklü bir maaş alacaklar , maaşlar tarafların banka hesap numaralarına yatacak, her yıl enflasyon oranında maaş artışı olacak ve sözleşme her iki tarafça da süresinden önce fesh edilirse yine yüklü miktarda ceza şart ödemekle mükellef olacaklardır.
Ancak yapılan iş sözleşmesinin 1 yılllık sürenin sonunda, yapılan yanlış üretim teknikleri, geç dikim vs gibi nedenlerle seranın üretim miktarlarında çok ciddi nitelikte bir düşüş gözlenmesi ve bu durumun müvekkil şirketin ciddi miktarda zarara uğramasına sebebiyet vermesi nedeniyle müvekkil şirket işçilerle bir toplaantı yapıyor. üretim miktarlarında düşüş olduğunu , ilk sözleşmenin sadece maaş ve konum,cezai şart ihtiva eden sözleşme olup, yapılması gereken işin niteliklerini ve işçiye düşen yükümlülüleri bildirmediğini, bu nedenle açıklık ifade etmediğini ifade ediyor. İşçilere maaş miktarında değişme olmaksızın , m2 başına asgari üretim miktarını ve işçilerin hak ve yükümlülüklerini belirleyen , asgari üretim miktarı aşıldıı takdirde başarı primi ancak üretim seviyesi asgari üretim miktarının altında kaldığı takdirde ise cezai şart içeren yeni bir sözleşmeyi üst yazı ile sunuyor. Bu sözleşmenin ilk sözleşmenin anlaşılamaması nedeniye açıklayıcı nitelikte olduğu imzalandığı takdirde diğer tarihsiz sözleşmenin geçersiz hale geleceği , imzalanmadığı takdirde ise gerekçelerinin belirtilmesi yazılı olarak talep ediliyor.bu sözleşmeler üst yazı ile toplanto sununda işçilere sunuluyor.
Bunun üzerine işçiler SSK primlerinin başından itibaren eksik yatırıldığı(ki maalesef böyleymiş)ilk sözleşmenin geçersiz olmasının mağduriyetlerine sebebiyet verdiği ve kota miktarı belirleyen sözleşmedeki cezai şartı kabul etmediklerini, sözleşmenin işveren tarafından fesih edildiğini,işten çıkışlarını yazılı olarak vermelerini , ayrıca tazminatlarını ve ilk sözleşmede kararlaştırılan cezai şartıda banka hesabına 5 gün içinde yatırmalarını aksi takdirde dava açacaklarını beyan eden bir ihtarname keşide ediyorlar
Şimdi aslında müvekkilim işveren işçilerin iş akdini fesih etmek veya onları mağdur etmek istemiyor. Sadece belirli bir üretim kotası koyarak, üretim miktarında düşüşten kaynaklanan mağduriyetini gidermek istiyor.
Şimdi ben bir işveren vekili olarak mevcut durumda mağdur olan işveren müvekkkilimin bu olaydan en az zararla çıkması için nasıl bir yol izlemeliyim, bu konudaki görüş ve düşüncelerinizi benimle paylaşmanızı rica ederim .şimdiden teşekkürler
Old 16-07-2008, 22:41   #2
yeditepelişehir

 
Varsayılan

Bahar hanım öncelikle kolay gelsin diyorum ve yazdığınız problem hakkında neler yapılabileceğini ben de merak ediyorum ve takip edeceğim. Aklıma iş kanunu md. 25/II a bendi gelıyor sadece.Bu işçiler güzel bir sözleşme imzalamış maaş konum vs belirlenmiş ama kendilerinin yeterlilikleri neler verebilecekleri vs belirlenmemiş.Bunlar esaslı önemli noktalar değil midir sözleşme yapılırken? Yanlış üretim teknikleri geç dikim vs işçinin işini iyi yapmadığını,eksik hatalı yaptığını göstermez mi? Bunlardan hareketle müvekkiliniz daha mantıklı esaslı bir sözleşme yapmak istiyor.Buna cevaben işçilerin tehditleriyle karşılaşıyor.İşçilerin burda kötü niyetli olduğunu düşünüyorum.Sorununuza çözüm getirmeyi isterdim ama sadece düşüncelerimi belirtebildim.Üstatların katkılarıyla sorununuza bir çözüm bulunabileceğine inanıyorum.
Old 17-07-2008, 11:10   #3
av.d.d

 
Varsayılan

ben de şöyle bir öneri getireceğim, öncelikle sera da bir durum tespiti yaptırıp, gerçekten ne miktarlarda bir zararınızın olduğunu, bunların ne şekilde giderilebileceği, bu zararların yapılan yanlış bakım, dikim vs. gibi işçilerin özenle yerine getirmesi gereken işlerden dolayı mı kaynaklandığının ( bay ve bayanın yapmakla ödevli bulunduğu görevlerini yerine getirmemesi sebebiyle mi gerçekleştiği ) tespitini yaptırıp, daha sonra md.25 / 2 -h - ı gereği bildirimsiz haklı fesih durumu kendiliğinden oluşmaktadır, diye düşünüyorum.Bilgilerinize
Old 22-07-2008, 22:13   #4
umay

 
Varsayılan cevap

merhaba öncelikle şunu belirtmek isterim ki işçilerden kaynaklanan bir takım hatalar ya da eksiklikler yüzünden bir zarar doğduğu ispatlanabiliyorsa doğrudan 25 inci maddeye dayanmak mümkün ancak bu tespit edilemezse işverenin işçilerin önüne koyduğu yeni sözleşme objektif esaslı unsurlarda değişikliği içerdiğinden işçilerin bunu 6 işgünü içerisinde yazılı olarak kabul etmemeleri durumunda işveren sözleşmeyi 18 vd na dayanarak feshedebilir. sözleşmenin belirli süreli olduğunu yazmışsınız ancak belirli süreli sözleşmeler çok özel koşullar altında ve daha kısa süreleri içeren sözleşmeler olarak yapıldığından tahminimce bu sözleşme baştan itibaren belirsiz süreli sözleşmeye dönüşecektir. Bu varsayımda yeni sözleşmenin işçiler tarafından kabul edilmemiş olması zımni red anlamına gelir. ve top işverene geçer işveren sözleşmeyi feshederse de 18. maddedeki işyerinden kaynaklanan nedenlere dayanabilir . somut olayda da herhalde işyeri içinden kaynaklanan nedenler feshi geçerli duruma getirebilir.
Old 22-07-2008, 22:35   #5
av.bahar61

 
Varsayılan

evet iş kanunu 18.maddeden yararlanmayı bende düşündüm .ancak sorun şu ki, bu işçilerin maaş miktarları bankaya yatmakta,bordrolarda imzaları mevcut değil ve SSK primleri maalesef iş akdinin başından beri asgari ücretten yatırılmaktadır.Yargıtay kararları uyarınca SSK primlerinin eksik yatırılması işçiye zaten haklı fesih hakkı sağlamaktadır.Yani işçi iş mahkemesinde bu sebeple iş akdimi fesih ettim dediği takdirde ki şirkete göndermiş olduğu cevap yazısında,fesih gerekçesini buna dayandırıyor,işveren olarak şansımız az gibi görünüyor
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Belirli süreli-Belirsiz süreli iş sözleşmesi avukat erdoğan Meslektaşların Soruları 8 08-07-2018 11:18
Belirli Süreli İş Akdi Viyola Meslektaşların Soruları 4 04-03-2010 00:09
belirsiz süreli iş akdini belirli süreli hale getirmek kckr İş ve Sosyal Güvenlik Hukuku Çalışma Grubu 8 26-07-2009 01:01
uzun süreli kira söz.de mecurun satışı halinde cezai şart ibrahim özçaycı Meslektaşların Soruları 1 02-01-2008 11:37
Hizmet sözleşmesi-Cezai Şart-ACİL avukat-21 Meslektaşların Soruları 5 26-12-2007 13:26


THS Sunucusu bu sayfayı 0,05368304 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.