İtirazın iptali davasında ispat ve mirasçıların durumu

Herkese iyi günler. Mirasçıların annelerinden kalan bir ev kardeşlerden bir tarafından kiraya veriliyor. Kira sözleşmesini kendi üzerine yapıyor ve kira bedelleri de kendi banka hesabına yatırılıyor. Müvekkilim de kendi payı ve vasisi bulunduğu kardeşinin payı için takip başlatıyor. Takibe ben borcun kaynağını bilmiyorum benin borcum yok diye itiraz ediliyor. Alacak 6 milyar. Bu durumda itirazın iptali davası açıldığında senetle ispat kuralı geçerli olur mu? Biz kira sözleşmesini ve kira bedelinin diğer tarafın hesabına yatırıldığını delil olarak gösterdiğimizde borcun ödendiğini karşı taraf mı ispatlar? Bilgilerinize ve tecrubeleinze ihtiyacım var.

Bence işe kiracıya bir ihtar çekerek başlanmalı ;kiralanan yerin iştirak mülkiyete tabi olduğu ve hissenize düşen kira miktarını hesabınıza göndermenizi istemelisiniz, ikinci olarak kiraya alan kardeşe murisin ölüm tarihinden itibaren aldığı kiraların hissenize düşen kısmının iadesi için alacak davası (olayınızda itirazın iptali)açılmalıdır.Banka hesabına her ay ödenen kiralar davanızın ispatı için yeterlidir.Kiracıyı şahit olarak da yazabilirsiniz.iyi çalışmalar

Bence işe kiracıya bir ihtar çekerek başlanmalı ;kiralanan yerin iştirak mülkiyete tabi olduğu ve hissenize düşen kira miktarını hesabınıza göndermenizi istemelisiniz, ikinci olarak kiraya alan kardeşe murisin ölüm tarihinden itibaren aldığı kiraların hissenize düşen kısmının iadesi için alacak davası (olayınızda itirazın iptali)açılmalıdır.Banka hesabına her ay ödenen kiralar davanızın ispatı için yeterlidir.Kiracıyı şahit olarak da yazabilirsiniz.iyi çalışmalar.

Kiralayan kardeşe protesto çekmiştik. Hakkımıza düşen parayı ödemesi için. Burada aklıma takılan kimin neyi ispat edeceği. Eğer bize düşen payı ödemediğini biz mi ispat edeceğiz yoksa parayı ödediğini o mu ispat edecek. Bir de alacak değeri toplam 6 bin. Senetle ispat kralı alacağın tamamı için mi geçerlidir yoksa her kira dönemi için ayrı ayrı mı düşünülür?

Her halükârda ispat külfeti kiracıya düşer. Sizin alacağınızı ödediğini makbuzla kanıtlaması gerekir; yoksa, bir def'a daha öder.
Öte yandan, kiracıya ihtar gönderilip de kira alacağı talep edilirse, kira akdinin mevcudiyeti kabul edilmiş olur.
Kiracıya karşı, kira konusu taşınmaz (kiralanan) iştirak halinde mülkiyet hükümlerine tabi olduğundan, dâva ve takiplerin "tereke temsilcisi" vasıtasıyla, marifetiyle yapılması gerekmektedir.

Kiraya veren kardeşe karşı "ecrimisil" ( kira esasına dayalı olarak) ise, onu intifadan men etmeye gerek kalmaksızın ( çünkü, kira geliri getiren bir taşınmazı kiraya vermiş ve kirayı toplamaktadır) dâva tarihinden geriye doğru 5 yıllık olarak, bizzat kendiniz tarafından "tereke mümessili" ne gerek olmadan hisseniz oranında istenebilir. Burada da ispat külfeti, karşı tarafa düşer. Kolay gelsin...