Kat Mülkiyeti Kanununa göre aidat farklılıkları

Bugün neticelenen bir davamızda yazlık bir sitede site önünde bulunan yazlık gazinonun maliki olan müvekkilimiz hakkında site genel kurulu tarafından alınan karar gereğince diğer bağımsız bölümlerin 3 katı aidat ödemesine karar verildi. Esasen müvekkilimize herhangi bir toplantı çağrısı yapılmamışken yokluğunda yapılan genel kurulda diğer bağımsız bölümlerin 3 katı aidat ödemesi kararı alınmış ve aidat borcu eksik ödendiği gerekçesiyle icra takibine konu edilmiştir. Müvekkil ilamsız icra takibine süresi içerisinde itiraz etmiş ve takip durmuştur. Davacı site yönetimi tarafından açılan itirazın iptali davasında itirazın iptaline karar verilmiş ve aylık %5 faize hükmedilmiştir. Hakimin gerekçesi ise genel kurul kararının iptalinin istenmemesi ve icra takibi ile genel kurul kararına muttali olunduğudur.
Araştırmalarımda bir emsal bulamamakla birlikte yönetim planı olmayan ve genel kurul kararıyla yönetim planı oluşturulmayan bir sitede diğer bağımsız bölümlerin 3 katı aidatın tek bir bağımsız bölüme münhasıran belirlenmesi ve toplantı çağrısı yapılmaksızın alınan bu kararın hiç bir şekilde iptal edilemeyecek olması benim mantığıma aykırı gelmektedir. Bu haliyle müvekkil söz konusu taşınmaz yıkılmadıkça 3 kat aidat ödemek zorunda kalacağı gibi dava sonucunda son 3 yıllık aidat farkı da bu şekilde tahsil edilebilecektir. Aylık %5 faiz kat mülkiyeti yasasında var olmakla birlikte günün koşullarında uygulanması afakidir. Konu ile ilgili görüşü olan meslektaşlarımın değerli fikirlerini rica ediyorum

Sayın Meslektaşım,

1.Öncelikle taşınmazın kat mülkiyetine tabi bir taşınmaz olup olmadığından emin olun. Ben yazdıklarınızdan emin olamadım.

2. Eğer kat mülkiyetine tabi bir taşınmaz ise, toplantıya davet edilip edilmemenizden çok, kat maliklerinin aldığı kararın size tebliği gerekir. Bu tebliğ ile birlikte sizin sulh hukuk mahkemesine itiraz etme imkanı tanınması gerekir.
Bu itirazda usule ilişkin davet usulu, toplantı ve karar yeter sayılarını tartışabilir. Esasa ilişkin ise aidat miktarını tartışabilirsiniz.
Sizin olayda ise, sayın mahkeme, ödeme emrinin tebliğini kat malikleri kurulu kararının tebliği olarak algılayıp kararını vermiş. Ancak, Kat Mülkiyeti Kanununun aradığı tebliğ usulü bu değil.
Bu imkan tanınsaydı, mutlaka sulh hukuk mahkemesinden haksız belirlenen aidat miktarının iptalini sağlardınız diye düşünüyorum.
Kolaylıklar dilerim