Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

yargıtay kararı arıyorum...

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 06-04-2007, 00:14   #1
Av.Ayse E.

 
Varsayılan yargıtay kararı arıyorum...

Y.6.HD.03.04.1995-2895/3602....
sımdıden tesekkurler..ıyı calısmalar...
Old 06-04-2007, 04:41   #2
Av. Hulusi Metin

 
Varsayılan Kararlar Dergisi

Sayın Av.Ayse Eroral,

Y.Kararlar Dergisinde 03.04.1995 tarihli iki karar var, ancak esas ve karar no.ları farklı.

1)Verilen bilgi doğru mu?
2)Yayımlanmamış olabilir mi?
3)Konusu ?

Saygılar
Old 06-04-2007, 11:27   #3
HÜLYA ÖZDEMİR

 
Varsayılan

Sayın Meslektaşım;
Kararı Kazancıda bulamadım. Konuyu açarsanız benzer kararlar bulabiliriz.
Saygılar
Old 06-04-2007, 11:37   #4
GÜLİZ

 
Varsayılan

ayşe hanım o tarihli 2 karar var ancak ikiside sizin verdiğinizden farklı karar ve esas numaralı.size iki kararı da yolluyorum belki sizde ki no'lar yanlıştır ve ardığınız bu ikisinden biridir.
T.C.
YARGITAY
6. Hukuk Dairesi

Esas : 1995/2962
Karar : 1995/3603
Tarih : 03.04.1995

ÖZET : Kira sözleşmesinde, taraflarca asıl kira parası belirlenerek yakıt bedelinin de kiracıya ilişkin olduğu kararlaştırılmış ise, gerçek kira bedeli; kiralayana ödenecek miktar ile kiralayanın apartman yönetimine ödeyeceği ortak yakıt gideri toplamından oluşur. Bu sebeple kiracı, kira bedelinin yakıt parasına ait bölümünü zamanında ödemediği takdirde kiralayan bunu istemek hakkına sahiptir. İhtarnamenin tebliğinden sonra otuz tarih içerisinde ödeme yapılmadığına göre temerrüt gerçekleşir.

(818 sayılı BK. m. 260)

KARAR METNİ :
Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan tahliye - alacak davasına dair karar, davacı tarafından süresi içerisinde temyiz edilmiş olmakla; dosyadaki tüm kağıtlar okunup, gereği görüşülüp düşünüldü:

Dava, temerrüt sebebiyle kiralananın tahliyesi ile alacak istemlerine ilişkindir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş ve hüküm davacı vekili tarafından temyiz olunmuştur.

Davacı vekili; 16.8.1994 tarihli dava dilekçesiyle, müvekkiline ilişkin kiralananda 22.9.1993 tarihli sözleşmeyle kiracı olan davalının, yazılı sözleşmenin özel şartlarının 1. maddesine göre ödenmesini kendi üzerine aldığı yakıt giderlerini, aktin başından bu yana ödemediğini, ihtarnamenin fayda sağlamadığını iddia ile bu davayı açmıştır.

Davalı vekili; yakıt giderlerinin ihtar süresi içerisinde ödenmiş bulunduğunu, davacının ihtarla ödeme isteminde bulunmadan önce yönetime ödeme yapmadığını, bu nedenlerle temerrüt olgusunun gerçekleşmediğini savunarak davanın reddini istemiştir.

Mahkeme; davacının ihtarname ile davalıdan istediği yakıt bedelinin apartman yönetimine ödenmemiş olduğunu, davacının ödeme yaptıktan sonra ancak rücu suretiyle davalıdan istekte bulunabileceğini gerekçe göstererek, davayı reddetmiştir.

Taraflar arasındaki 22.9.1993 günlü ve bir yıl süreli kira sözleşmenin özel şartlarının 1. maddesinde, yakıt bedelinin kiracıya ilişkin olması kaydiyle kira bedelinin 1.700.000.-TL. olduğu yazılıdır. Böylece, kiralananın müşterek ısıtma sistemli olan kiranın bir bölümünü teşkil ettiği anlaşılmaktadır. Ortak ısıtmalı özelliğiyle kullanılmak üzere kiralanan bu yerin, yönetime mal sahibince ödenmesi icabeden ortak yakıt gideri payının kiracı tarafından ödenmesinin kararlaştırılmış olması, gerçek kira bedelinin, davacıya ödenecek miktar ile yönetime ödenecek yakıt gideri toplamından oluştuğunun kabulünü gerektirir. Bu yüzden davalı kira bedelinin yakıt parasına ait kısmını zamanında ödemediği taktirde davacı bunu istemek hakkında sahiptir. Ayrıca, yönetime ödeme yapıp yapmamasının önemi olmadığı gibi davacının öncelikle yönetime ödeme yapmış olması şart değildir. Konunun o yönü kiralayan ile yönetimin kendi arasındaki ilişkiyle ilgilidir.

Davalı, yakıt giderinin kira bedeline dahil olmadığını savunmadığı gibi aylık yakıt bedelinin belirli ve muayyen olduğunda uyuşmazlık mevcut değildir. İhtarnamenin tebliğinden sonra 30 tarih içerisinde ödeme yapılmadığına göre temerrüt olgusu gerçekleşmiştir. Bu nedenle kiralananın tahliyesine karar verilmesi, alacak isteminin konusunun kalıp kalmadığının da tartışılması gerekirken davanın reddedilmesi hatalı olmuştur.

Hüküm, bu sebeple bozulmalıdır.

SONUÇ : Yukarda açıklanan sebeplerle temyiz itirazlarının kabulü ile HUMK.nun 428. maddesi uyarınca hükmün (BOZULMASINA), istem halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 3.4.1995 gününde oybirliğiyle karar verildi.

T.C.
YARGITAY
6. Hukuk Dairesi

Esas : 1995/3440
Karar : 1995/3597
Tarih : 03.04.1995

ÖZET : Taşınmaz ortaklığının giderilmesi davalarında, tapu kaydına göre uygulama yapılır: Bu nedenle, belediyece bildirilen şekilde alınmış şuyulandırma kararının kesinleşip kesinleşmediğinin belirlenmesi; kesinleşmişse, o kesin kararın tapuya gönderilmesi için ilgililere yetki ve önel verilmelidir. Böylece şuyulandırılmış biçimiyle oluşan ve müşterek mülkiyet hükümlerine bağımlı taşınmazlara ait tapu kayıtlarının getirilmesi ve incelemenin o parselin tapusundaki miktar, paydaş ve pay oranlarına göre yapılması gerekir. Şuyulandırma kesinleşmiş fakat henüz tapu siciline geçirilmemiş ise tasarrufa ait işlem sonucunu doğuracak bu dava için şuyulandırma durumunun tapuya tescil edilmesi zorunluluğu gözönünde tutulmalıdır.

(743 sayılı MK. m. 627)

KARAR METNİ :
Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan izalei şuyuu davasına dair karar, bir kısım davalılar tarafından süresi içerisinde temyiz edilmiş olmakla; dosyadaki tüm kağıtlar okunup, gereği görüşülüp düşünüldü:

Dava, taşınmaz ortaklığının giderilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece, istek gibi karar verilmiş ve hüküm davalılar Meral, Süleyman ve Mehmet vekillerince temyiz edilmiştir.

Davacı; Yatağan Yeni Mahalledeki 84 ada 48 parsel s. taşınmazın maliki olduğunu, kendisinin bu parseli ile davalılara ilişkin parsellerin şuyulu olduğunun belediyece bildirildiğini ve aralarında bu biçimde oluşan ortaklığın giderilmediğini iddia ederek ortaklığın giderilmesini istemiştir.

Tapudan gelen kayıt örneklerinden, 48 parsel s. taşınmazın bağımsız olarak davacı, 46 parselin davacı dışındaki bir kısım davalılar adlarına müştereken, 47 parselin ise bir kısım davalılar murisi Şükrü adına kayıtlı olduğu, bu parsellerin şuyulandırma suretiyle kayıtlarının kapatılmadığı anlaşılmaktadır. Belediyenin davacıya hitaben verdiği cevapta ise sözü edilen parsellerin şuyulu olduğu bildirilmiş ve şuyulandırmanın ne biçimde parsel oluşturduğu imar durum belgesinde gösterilmiştir.

Mahallinde yapılan keşifte, mütalaası alınan teknik bilirkişi şuyulandırılacak parsellerin ne biçimde yeni parsel oluşturacağını belirtmiştir.

Bu durumda; davacının yalnızca kendisine ilişkin olan kadastro parseli ile davalılar parselinin İmar Yasası hükümleri çerçevesinde şuyulandırma yada düzenleme suretiyle ortaklaştırılmalarının tapuya intikal etmediği, ortak şuyulu bir parsel oluşmadığı, tapu kayıt örnekleri ve keşifteki uygulamadan anlaşılmaktadır. Bu itibarla, belediyenin bildirdiği biçimde alınmış şuyulandırma kararının kesinleşip kesinleşmediğinin saptanması, kesinleşmişse o kesin kararın tapuya intikal ettirilmesi için ilgililere yetki ve mehil verilmesi, böylece şuyulandırılmış şekliyle oluşan ve müşterek mülkiyet hükümlerine tabi parsel kaydının tapudan getirtilmesi ve incelemenin o parselin oluşumundaki miktar paydaş ve pay oranları dikkate alınarak yapılması gereklidir. Şuyulandırmanın kesinleştiği ve fakat tapuya geçmediği kabul edilse dahi tasarrufi işlem sonucu doğuracak bu dava için şuyulandırma durumunun tapuya tescil edilmesi zorunluluğunun gözönünde bulundurulması icap eder. Açıklanan esaslardan zuhül olunarak ve idarece yapılması gereken işlemlerin de hükme bağlanması suretiyle yazılı biçimde ortaklığın giderilmesi usul ve kanuna aykırıdır.

Hüküm, bu sebeple bozulmalıdır.

S o n u ç : Yukarda açıklanan sebeplerle temyiz itirazlarının kabulü ile HUMK.nun 428. maddesi uyarınca hükmün (BOZULMASINA), istem halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 3.4.1995 gününde oybirliğiyle karar verildi.

kolay gelsin...
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
yargıtay kararı arıyorum... Av.Ayse E. Meslektaşların Soruları 2 01-04-2007 20:38
yargıtay kararı arıyorum... av_mesutkaya Meslektaşların Soruları 1 22-03-2007 14:13
Bir Yargıtay Kararı arıyorum Ersin KUŞ Meslektaşların Soruları 1 01-03-2007 10:16
Bir Yargıtay Kararı arıyorum Ersin KUŞ Meslektaşların Soruları 3 09-12-2006 16:33
Bir Yargıtay Kararı arıyorum... nephilis Meslektaşların Soruları 2 08-09-2006 21:02


THS Sunucusu bu sayfayı 0,06740308 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.