Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

devlet yardımı haczedilebilir mi

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 12-07-2010, 16:07   #1
av.poyraz23

 
Varsayılan devlet yardımı haczedilebilir mi

şöyle bir sorum olacaktı.
borçlumuz kısa bir süre içinde don olayından zarar gören ürünleri için devlet tarafından destek parası alacak acaba biz bu parayı haczebilirmiyiz...
Old 12-07-2010, 16:52   #2
Sinerji Hukuk Yazılımları

 
Varsayılan

T.C. YARGITAY
19.Hukuk Dairesi

Esas: 2000/964
Karar: 2000/2997
Karar Tarihi: 20.04.2000

MÜSTAKBEL ALACAĞIN HACZİ - DESTEKLEME PRİMİ ALACAĞININ HACZİ - BANKADAKİ MÜSTAKBEL ALACAĞIN HACZİ - SIRA CETVELİNE İTİRAZ - HÜKMÜN BOZULMASI GEREĞİ

ÖZET : Paylaşıma konu alacak, borçlunun Ziraat Bankası Adana Şubesindeki hesabına 15.4.1999 tarihinde yatırılan "kütlü pamuk destekleme primi" alacağıdır.Ziraat Bankası Adana şubesinde tahakkuk etmiş ve edecek olan devletten alacağı destekleme kredisi ve vergi iadelerinin haczini talep etmiştir. Bu talep müstakbel alacak haczi talebi olup, haciz sırasında bir hukuki ilişkinin veya müstakbel alacağın doğumunu ihtimal dahilinde gösteren bir hukuki temelin mevcut olması halinde haciz geçerlidir. Somut olayda davalı alacaklı vekilinin 25.12.1998 tarihli müstakbel alacak haczi talebi geçerli olduğundan ve davacı alacaklının 12.1.1999 tarihli haczinden önceki bir tarihi taşıdığından sıra cetvelinde davalı alacaklıya öncelik tanınması yerindedir.

(2004 S. K. m. 89)

Dava: Taraflar arasındaki sıra cetveline itiraz davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Karar: Paylaşıma konu alacak, borçlunun Ziraat Bankası Adana Şubesindeki hesabına 15.4.1999 tarihinde yatırılan "kütlü pamuk destekleme primi" alacağıdır. Davalı alacaklı 30.12.1998 tarihinde Adana 10.İcra Müdürlüğünün 1996/407 talimat sayılı dosyasından borçlunun Ziraat Bankası Adana şubesinde tahakkuk etmiş ve edecek olan devletten alacağı destekleme kredisi ve vergi iadelerinin haczini talep etmiştir. Bu talep müstakbel alacak haczi talebi olup, haciz sırasında bir hukuki ilişkinin veya müstakbel alacağın doğumunu ihtimal dahilinde gösteren bir hukuki temelin mevcut olması halinde haciz geçerlidir. Somut olayda davalı alacaklı vekilinin 25.12.1998 tarihli müstakbel alacak haczi talebi geçerli olduğundan ve davacı alacaklının 12.1.1999 tarihli haczinden önceki bir tarihi taşıdığından sıra cetvelinde davalı alacaklıya öncelik tanınması yerindedir. Mercii Hakimliğince bu yönler gözetilerek şikayetin reddi gerekirken yazılı gerekçeyle kabulünde isabet görülmemiştir.

Sonuç: Yukarıda açıklanan nedenlerle kararın BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine 20.4.2000 gününde oybirliği ile karar verildi.

Sinerji Mevzuat ve İçtihat Programları
Old 12-07-2010, 17:02   #3
Av. Engin EKİCİ

 
Varsayılan

Sayın av.poyraz23;

Yargıtay’ın konuya ilişkin 08.06.2008 tarihli emsal teşkil eden bir kararının mevcut olduğu bilgisini aldım ancak karara ulaşamadım.. Karara göre Yargıtay, çiftçiye ödenen destek mahiyetindeki paranın haczedilemez olduğuna hükmetmesine rağmen uygulamada söz konusu destek paralarına haciz konulduğunu öğrendim. Eğer haciz konulursa borçlunun haczedilmezlik şikayetinde bulunması gerektiği sonucu çıkıyor buradan. Saygılarımla..
Old 12-07-2010, 17:24   #4
Sinerji Hukuk Yazılımları

 
Varsayılan

Sayın av.poyraz23,

Ödenen paranın Doğrudan Gelir Desteği Ödemelerine ilişkin olması halinde Hukuk Genel Kurulu'nun vermiş olduğu kararı inceleyebilirsiniz;

T.C. YARGITAY
Hukuk Genel Kurulu
Esas: 2008/12-310
Karar: 2008/301
Karar Tarihi: 09.04.2008

HACZEDİLMEZLİK ŞİKAYETİ DAVASI - HACİZ KONULAN BANKA HESAPLARINDAKİ PARALARIN DOĞRUDAN GELİR DESTEĞİ ÖDEMELERİNE İLİŞKİN BULUNMASI - MEVZUATTA DOĞRUDAN GELİR DESTEĞİ ÖDEMELERİNİN HACZEDİLMELERİNE ENGEL OLUŞTURACAK BİR DÜZENLEME BULUNMAMASI

ÖZET: Borçlu/davacı hakkında icra takibi yapılmış ve banka hesaplarına haciz konulmuştur. Bankanın cevabi yazısından hacze konu bu hesaplardaki paraların doğrudan gelir desteği ödemelerine ilişkin bulunduğu belirgindir. Bu gelirlerin ödenmesine dayanak teşkil eden Kanun, Bakanlar Kurulu kararı ve tebliğlerde haczedilmelerine engel oluşturacak bir düzenleme bulunmamaktadır. Mahkemenin davanın reddine ilişkin direnme kararı usul ve yasaya uygun olup, onanması gerekir.

(5488 S. K. m. 3, 19, Geç. m. 1) (2004 S. K. m. 82) (2005/8629 S. BKK. m. 8) (2000/2172 S. BKK. Ek m. 1) (Doğrudan Gelir Desteği Ödemesi Yapılmasına Dair Tebliğ m. 3)

Dava: Taraflar arasındaki <haczedilmezlik şikayeti> davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, Eskil İcra hukuk Mahkemesince davanın reddine dair verilen 18.06.2007 gün ve 2007/12-15 sayılı kararın incelenmesi davacı/borçlu vekili tarafından istenilmesi üzerine,

Yargıtay 13. Hukuk Dairecinin 10.09.2007 gün ve 2007/16624-15496 sayılı ilamı ile;

(...Tarımda mevcut destekleme politikalarının değiştirilerek çiftçilere doğrudan gelir desteği sağlanması ve kayıt sisteminin oluşturulması amacı ile ülke çapında uygulama yapılmasına ilişkin 13.12.2001 tarihli ve 2001/3405 sayılı kararnameye eklenen 1.maddeye göre (çiftçilere yapılacak doğrudan gelir desteği ödemeleri diğer kamu kurum ve kuruluşlarının alacaklarına mahsup edilemez).
Somut olayda, borçluya doğrudan gelir desteği için verilen yukarıda açıklanan nitelikteki banka hesabındaki tutara haciz konulduğu görülmektedir. Dairemizin yerleşik içtihadına göre temelde devlete ait bu paranın borçlu çiftçiye veriliş amacı da gözetilerek haczi mümkün değildir.

Alacaklının sıfatı kamu kuruluşu niteliğinde olup olmaması ya da özel hukuk tüzel kişisi olması yukarıdaki şikeye etkili bulunmamaktadır.

O halde Mahkemece şikayetin kabulüne karar vermesi gerekirken reddi isabetsizdir...) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılar yargılama sonunda, mahkemece önceki kararda direnilmiştir.

Temyiz Eden: Davacı/borçlu vekili
Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
İstek, haczedilmezlik şikâyetine ilişkindir.

Eskil İcra Müdürlüğünün 2002/409 esas sayılı dosyasında; Alacaklı/2743 sayılı Eşmekaya Tarım Kredi Kooperatifi, 11.11.2002 tarihinde borçlu şikâyetçi Nefise aleyhine Örnek 48 takip talebi ile <kooperatif ile yapılan müşterek ve müteselsil borç senedine> dayanarak takibe girişmiş; borçlu 02.12.2002 tarihinde verdiği dilekçe ile borcu kabulle ödeme taahhüdünde ve mal beyanında bulunmuştur.
Alacaklı vekilinin borçlunun doğrudan gelir desteği dahil tüm hesaplarına haciz tatbiki talebi üzerine T.C. Ziraat Bankası Eskil Şube Müdürlüğüne yazılan 30.03.2006 tarihli müzekkere ile borçlunun her türlü hesabına haciz uygulanması istenmiş; 30.03.2006 tarihinden itibaren hesaba yatan tüm paralar üzerine haciz blokesi konulmuştur.

Borçlu doğrudan gelir desteği ile ilgili paraların haczedilemeyeceğini ileri sürerek eldeki şikayeti yapmış; mahkemece hacze konu 2006 ve 2007 doğrudan gelir desteği ödemeleri konusunda aksine bir düzenleme olmadığından haczedilebileceği gerekçesiyle şikayet reddedilmiştir.

Borçlunun temyizi üzerine Özel Dairece, bu gelirlerin haczinin kabil olmadığı gerekçesiyle karar bozulmuş: mahkemece önceki kararda direnilmiştir.

Hükmü temyize davacı/borçlu vekili getirmektedir.

Hukuk Genel Kurulu önüne gelen uyuşmazlık; borçlunun Ziraat Bankasındaki hesabında bulunan doğrudan gelir desteği ödemesine ilişkin paraların haczinin kabil olup olmadığı, noktasında toplanmaktadır.

Çiftçilere yapılan doğrudan gelir desteği ödemeleri, ilk olarak, 03.04.2001 gün ve 24362 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Tarımda Mevcut Destekleme Politikalarının Değiştirilerek Çiftçilere Doğrudan Gelir Desteği Sağlanması ve Kayıt Sisteminin Oluşturulması Amacıyla Ülke Çapında Uygulama Başlatılmasına İlişkin Karar'ın Yürürlüğe Konulması Hakkındaki 12.12.2000 tarih ve 2000/2172 sayılı Bakanlar Kurulu kararı ile başlamış; bu karara 26.12.2001 tarih ve 24622 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 2001/3405 sayılı Bakanlar Kurulu Kararının 1 inci maddesiyle eklenen ve 03.04.2001 tarihinden geçerli olmak üzere 26.12.2001 tarihinde yürürlüğe giren Ek Madde 1 ile de, çiftçilere yapılacak doğrudan gelir desteği ödemelerinin diğer kamu kurum ve kuruluşlarının alacaklarına mahsup edilemeyeceği, düzenlemesi getirilmiştir.

Daha sonra, Bakanlar Kurulunun 04.05.2002 tarih ve 2002/4165 sayılı, 28.03.2005 tarih ve 2005/8629 sayılı kararları ile çiftçilere doğrudan gelir desteği sağlanması uygulaması’na devam edilmişse de bu ödemelerin diğer Kamu kurum ve kuruluşlarının alacaklarına mahsup edilemeyeceğine ilişkin bir hükme yer verilmemiştir.

Yine, 25.04.2006 gün ve 26149 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 18.04.2006 gün ve 5488 Sayılı Tarım Kanunu'nun, 3. maddesinin f bendinde <Doğrudan Gelir Desteği> tanımlanmış, devamı maddelerinde de buna ilişkin düzenlemelere yer verilmiştir. Bu Kanunun 19. maddesinde <doğrudan gelir desteği ödemelerine ilişkin esas ve usuller, bu kanunun temel yapısıyla çelişmeyecek şekilde her yıl kurulun tavsiyesi ile bakanlık tarafından çıkarılacak uygulama tebliğleri ile belirlenir. Uygulama tebliğleri ilgili yılın ilk iki ayı içerisinde yayımlanır. Bakanlık gerektiğinde ek tebliğler çıkarabilir.> hükmü yer almaktadır.
Aynı Kanun Geçici Madde 1' de; <Saklı hükümler> başlığı altında, <doğrudan gelir desteğinin 2005 yılı uygulaması ve ödemelerinin 2005 yılında yürürlükte olan mevzuat hükümlerine göre, ancak bu Kanunda belirtilen esaslar çerçevesinde yürütüleceği> hükmüne yer verilmiş; ortaya konulan esaslar arasında ise bu gelirlerin haczedilemeyeceği veya diğer kamu kurum ve kuruluşlarının alacaklarına mahsup edilemeyeceği, yönünde bir düzenlemeye gidilmemiştir.

Anılan Kanunun içeriği açıklanan 19.madde hükmüne dayalı olarak, her yıl doğrudan gelir desteği ödemelerinin esas ve usulleri bakanlar kurulu tarafından çıkartılan kararnameler ile düzenlenmektedir.

Nitekim, 2006 yılı Doğrudan Gelir Desteği ödemeleri, 02.04.2005 tarih ve 25774 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Ulusal Tarım Stratejisi Doğrultusunda Tarımsal Destek Ödemelerine ve Sürdürülebilir Çiftçi Kayıt Sisteminin Geliştirilmesine İlişkin Bakanlar Kurulu Kararı'nın 8. Maddesine istinaden Tarım ve Köy işleri Bakanlığı'nın yayımladığı Bitkisel Üretimle İlişkili Olarak. Doğrudan Gelir Desteği ödemesi Yapılmasına İlişkin 2006/27 nolu Tebliğ; 2007 yılı Doğrudan Gelir Desteci ödemeleri de 25.04.2006 tarih ve 26149 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 5488 sayılı Tarım Kanununun 19'üncu maddesine istinaden Tarım ve Köy işleri Bakanlığı'nın yayımladığı Doğrudan Gelir Desteci Ödemesi Yapılmasına Dair 2007/14 nolu Tebliğ ile düzenleme altına alınmış; bu tebliğlerde de doğrudan gelir desteği ödemelerinin haczedilemeyeceği veya diğer kamu kurum ve kuruluşlarının alacaklarına mahsup edilemeyeceği, yönünde ayrık herhangi bir hüküm yer almamıştır.

Somut olaya gelince; Borçlu/davacı hakkında Eskil İcra Müdürlüğünün 2002/409 esas sayılı icra dosyası ile icra takibi yapılmış ve T.C. Ziraat Bankasındaki hesaplarına haciz konulmuştur. Eskil Ziraat Bankasının cevabi yazısından hacze konu bu hesaplardaki paraların 2006 ve 2007 yıllarına ait doğrudan gelir desteği ödemelerine ilişkin bulunduğu belirgindir.

Yukarıda da ayrıntısıyla açıklandığı üzere 2006 ve 2007 yıllarına ait bu gelirlerin ödenmesine dayanak teşkil eden Kanun, Bakanlar Kurulu kararı ve tebliğlerde haczedilmelerine engel oluşturacak bir düzenleme bulunmamaktadır.
Zira, 04.05.2002 tarih ve 2002/4165 sayılı Bakanlar Kurulu Kararının yayımlanmasına kadar olan dönem için açıkça kabul edilen, bu gelirlerin diğer kamu kurum ve kuruluşlarının alacaklarına mahsup edilemeyeceği olgusu, bu tarihten sonra kabul görmemiş ve hacze engel oluşturacak başka herhangi bir düzenleme de yapılmamıştır.

Diğer taraftan, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun <Haczi Caiz Olmayan Mallar Ve Haklar> başlıklı 82.maddesinde de, doğrudan gelir desteği Ödemelerinin bu madde kapsamında ele alınmasını olanaklı kılan bir düzenleme yer almadığı gibi, devlet eliyle ödenmesine karşın tamamen çiftçinin uhdesine geçen bu ödemelerin maddenin birinci bendi anlamında devlet malt niteliğinde kabulü de mümkün değildir.

Yine, 5488 Sayılı Tarım Kanunu'nda da, bu gelirlerin haczine engel oluşturacak herhangi bir yasal düzenleme de yer almamaktadır.
Açıklanan durum karşısında, mahkemenin davanın reddine ilişkin direnme kararı usul ve yasaya uygun olup, onanması gerekir.

Sonuç: Davacı/borçlu vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile, direnme kararının yukarıda açıklanan nedenlerle ONANMASINA gerekli temyiz ilam harcı peşin alınmış olduğundan başkaca harç alınmasına mahal olmadığına, 09.04.2008 gününde oyçokluğu ile karar verildi. (¤¤)

Sinerji Mevzuat ve İçtihat Programları
Old 12-07-2010, 23:12   #5
wellan

 
Varsayılan

Sayın meslektaşım;

İİK 82.madde de 12 bent halinde sayılan hususlara bakıldığı zaman lafiz olarak değerlendirildiğinde devlet yardımı devlet malı olmadığı,devlet tarafından belirli bir kişiye özgülenen yardım niteliğinde olduğundan dolayı haczedilebilir olması gereklidir.Ayrıca bazı özel kanunlarda da haczi caiz olmayan mal ve haklar gösterilmiştir.(2849 sy yasa,657 sayılı yasa,2834 sayılı yasa,vb).Kanunun İİK 82/1 de bahsettiği husus mülkiyeti devlete ait olan ve devlet tarafından tasarrufta bulunan mal ve haklardan bahsetmektedir.Dolayısıyla devletin uhdesinden çıkmış olan bu alacak üzerinde tasarrufta bulunma yetkisi(mülkiyet) yararlandırılan kişiye geçmiş olduğu için bu yardımın haczedilebilir olduğunu düşünüyorum(lafzi olarak yorumlandığında).Nitekim KEY alacakları içinde aynı durum sözkonusuydu ve haczi kabil olarak nitelendirildi.SAYGILARIMLA.Çalışmalrınızda başarılar diliyorum.
Old 30-12-2011, 10:34   #6
avsakgun

 
Varsayılan

T.C. YARGITAY
Hukuk Genel Kurulu
Esas: 2008/12-310
Karar: 2008/301
Karar Tarihi: 09.04.2008
ÖZETİ: Somut olaya gelince; borçlu/davacı hakkında Eskil İcra Müdürlüğü'nün icra dosyası ile icra takibi yapılmış ve T.C. Ziraat Bankası'ndaki hesaplarına haciz konulmuştur. Eskil Ziraat Bankası'nın cevabi yazısında hacze konu bu hesaplardaki paraların yıllarına ait doğrudan gelir desteği ödemelerine ilişkin bulunduğu belirgindir. Diğer taraftan, İcra ve İflas Kanunu'nun "Haczi Caiz Olmayan Mallar ve Haklar" başlıklı maddesinde de, doğrudan gelir desteği ödemelerinin bu madde kapsamında ele alınmasını olanaklı kılan bir düzenleme yer almadığı gibi, Devlet eliyle ödenmesine karşın tamamen çiftçinin uhdesine geçen bu ödemelerin maddenin birinci bendi anlamında Devlet malı niteliğinde kabulü de mümkün değildir. Açıklanan durum karşısında, mahkemenin davanın reddine ilişkin direnme kararı usul ve yasaya uygun olup, onanması gerekir
(5488 S. K. m. 3, 19, Geç. m. 1) (2004 S. K. m. 82) (2005/8629 S. BKK. m. 8) (2000/2172 S. BKK. Ek m. 1) (Doğrudan Gelir Desteği Ödemesi Yapılmasına Dair Tebliğ m. 3)
Dava: Taraflar arasındaki davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, Eskil İcra hukuk Mahkemesince davanın reddine dair verilen 18.06.2007 gün ve 2007/12-15 sayılı kararın incelenmesi davacı/borçlu vekili tarafından istenilmesi üzerine,
Yargıtay 13. Hukuk Dairecinin 10.09.2007 gün ve 2007/16624-15496 sayılı ilamı ile;
(...Tarımda mevcut destekleme politikalarının değiştirilerek çiftçilere doğrudan gelir desteği sağlanması ve kayıt sisteminin oluşturulması amacı ile ülke çapında uygulama yapılmasına ilişkin 13.12.2001 tarihli ve 2001/3405 sayılı kararnameye eklenen 1.maddeye göre (çiftçilere yapılacak doğrudan gelir desteği ödemeleri diğer kamu kurum ve kuruluşlarının alacaklarına mahsup edilemez).
Somut olayda, borçluya doğrudan gelir desteği için verilen yukarıda açıklanan nitelikteki banka hesabındaki tutara haciz konulduğu görülmektedir. Dairemizin yerleşik içtihadına göre temelde devlete ait bu paranın borçlu çiftçiye veriliş amacı da gözetilerek haczi mümkün değildir.
Alacaklının sıfatı kamu kuruluşu niteliğinde olup olmaması ya da özel hukuk tüzel kişisi olması yukarıdaki şikeye etkili bulunmamaktadır.
O halde Mahkemece şikayetin kabulüne karar vermesi gerekirken reddi isabetsizdir...) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılar yargılama sonunda, mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
Temyiz Eden: Davacı/borçlu vekili
Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
İstek, haczedilmezlik şikâyetine ilişkindir.
Eskil İcra Müdürlüğünün 2002/409 esas sayılı dosyasında; Alacaklı/2743 sayılı Eşmekaya Tarım Kredi Kooperatifi, 11.11.2002 tarihinde borçlu şikâyetçi Nefise aleyhine Örnek 48 takip talebi ile dayanarak takibe girişmiş; borçlu 02.12.2002 tarihinde verdiği dilekçe ile borcu kabulle ödeme taahhüdünde ve mal beyanında bulunmuştur.
Alacaklı vekilinin borçlunun doğrudan gelir desteği dahil tüm hesaplarına haciz tatbiki talebi üzerine T.C. Ziraat Bankası Eskil Şube Müdürlüğüne yazılan 30.03.2006 tarihli müzekkere ile borçlunun her türlü hesabına haciz uygulanması istenmiş; 30.03.2006 tarihinden itibaren hesaba yatan tüm paralar üzerine haciz blokesi konulmuştur.
Borçlu doğrudan gelir desteği ile ilgili paraların haczedilemeyeceğini ileri sürerek eldeki şikayeti yapmış; mahkemece hacze konu 2006 ve 2007 doğrudan gelir desteği ödemeleri konusunda aksine bir düzenleme olmadığından haczedilebileceği gerekçesiyle şikayet reddedilmiştir.
Borçlunun temyizi üzerine Özel Dairece, bu gelirlerin haczinin kabil olmadığı gerekçesiyle karar bozulmuş: mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
Hükmü temyize davacı/borçlu vekili getirmektedir.
Hukuk Genel Kurulu önüne gelen uyuşmazlık; borçlunun Ziraat Bankasındaki hesabında bulunan doğrudan gelir desteği ödemesine ilişkin paraların haczinin kabil olup olmadığı, noktasında toplanmaktadır.
Çiftçilere yapılan doğrudan gelir desteği ödemeleri, ilk olarak, 03.04.2001 gün ve 24362 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Tarımda Mevcut Destekleme Politikalarının Değiştirilerek Çiftçilere Doğrudan Gelir Desteği Sağlanması ve Kayıt Sisteminin Oluşturulması Amacıyla Ülke Çapında Uygulama Başlatılmasına İlişkin Karar' ın Yürürlüğe Konulması Hakkındaki 12.12.2000 tarih ve 2000/2172 sayılı Bakanlar Kurulu kararı ile başlamış; bu karara 26.12.2001 tarih ve 24622 sayılı Resmi Gazete' de yayımlanan 2001/3405 sayılı Bakanlar Kurulu Kararının 1 inci maddesiyle eklenen ve 03.04.2001 tarihinden geçerli olmak üzere 26.12.2001 tarihinde yürürlüğe giren Ek Madde 1 ile de, çiftçilere yapılacak doğrudan gelir desteği ödemelerinin diğer kamu kurum ve kuruluşlarının alacaklarına mahsup edilemeyeceği, düzenlemesi getirilmiştir.
Daha sonra, Bakanlar Kurulunun 04.05.2002 tarih ve 2002/4165 sayılı, 28.03.2005 tarih ve 2005/8629 sayılı kararları ile çiftçilere doğrudan gelir desteği sağlanması uygulaması' na devam edilmişse de bu ödemelerin diğer Kamu kurum ve kuruluşlarının alacaklarına mahsup edilemeyeceğine ilişkin bir hükme yer verilmemiştir.
Yine, 25.04.2006 gün ve 26149 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 18.04.2006 gün ve 5488 Sayılı Tarım Kanunu' nun, 3. maddesinin f bendinde tanımlanmış, devamı maddelerinde de buna ilişkin düzenlemelere yer verilmiştir. Bu Kanunun 19. maddesinde hükmü yer almaktadır.
Aynı Kanun Geçici Madde 1' de; başlığı altında, hükmüne yer verilmiş; ortaya konulan esaslar arasında ise bu gelirlerin haczedilemeyeceği veya diğer kamu kurum ve kuruluşlarının alacaklarına mahsup edilemeyeceği, yönünde bir düzenlemeye gidilmemiştir.
Anılan Kanunun içeriği açıklanan 19.madde hükmüne dayalı olarak, her yıl doğrudan gelir desteği ödemelerinin esas ve usulleri bakanlar kurulu tarafından çıkartılan kararnameler ile düzenlenmektedir.
Nitekim, 2006 yılı Doğrudan Gelir Desteği ödemeleri, 02.04.2005 tarih ve 25774 sayılı Resmi Gazete' de yayımlanarak yürürlüğe giren Ulusal Tarım Stratejisi Doğrultusunda Tarımsal Destek Ödemelerine ve Sürdürülebilir Çiftçi Kayıt Sisteminin Geliştirilmesine İlişkin Bakanlar Kurulu Kararı' nın 8. Maddesine istinaden Tarım ve Köy işleri Bakanlığı' nın yayımladığı Bitkisel Üretimle İlişkili Olarak. Doğrudan Gelir Desteği ödemesi Yapılmasına İlişkin 2006/27 nolu Tebliğ; 2007 yılı Doğrudan Gelir Desteci ödemeleri de 25.04.2006 tarih ve 26149 sayılı Resmi Gazete' de yayımlanan 5488 sayılı Tarım Kanununun 19' üncu maddesine istinaden Tarım ve Köy işleri Bakanlığı' nın yayımladığı Doğrudan Gelir Desteci Ödemesi Yapılmasına Dair 2007/14 nolu Tebliğ ile düzenleme altına alınmış; bu tebliğlerde de doğrudan gelir desteği ödemelerinin haczedilemeyeceği veya diğer kamu kurum ve kuruluşlarının alacaklarına mahsup edilemeyeceği, yönünde ayrık herhangi bir hüküm yer almamıştır.
Somut olaya gelince; Borçlu/davacı hakkında Eskil İcra Müdürlüğünün 2002/409 esas sayılı icra dosyası ile icra takibi yapılmış ve T.C. Ziraat Bankasındaki hesaplarına haciz konulmuştur. Eskil Ziraat Bankasının cevabi yazısından hacze konu bu hesaplardaki paraların 2006 ve 2007 yıllarına ait doğrudan gelir desteği ödemelerine ilişkin bulunduğu belirgindir.
Yukarıda da ayrıntısıyla açıklandığı üzere 2006 ve 2007 yıllarına ait bu gelirlerin ödenmesine dayanak teşkil eden Kanun, Bakanlar Kurulu kararı ve tebliğlerde haczedilmelerine engel oluşturacak bir düzenleme bulunmamaktadır.
Zira, 04.05.2002 tarih ve 2002/4165 sayılı Bakanlar Kurulu Kararının yayımlanmasına kadar olan dönem için açıkça kabul edilen, bu gelirlerin diğer kamu kurum ve kuruluşlarının alacaklarına mahsup edilemeyeceği olgusu, bu tarihten sonra kabul görmemiş ve hacze engel oluşturacak başka herhangi bir düzenleme de yapılmamıştır.
Diğer taraftan, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu' nun başlıklı 82.maddesinde de, doğrudan gelir desteği Ödemelerinin bu madde kapsamında ele alınmasını olanaklı kılan bir düzenleme yer almadığı gibi, devlet eliyle ödenmesine karşın tamamen çiftçinin uhdesine geçen bu ödemelerin maddenin birinci bendi anlamında devlet malt niteliğinde kabulü de mümkün değildir.
Yine, 5488 Sayılı Tarım Kanunu' nda da, bu gelirlerin haczine engel oluşturacak herhangi bir yasal düzenleme de yer almamaktadır.
Açıklanan durum karşısında, mahkemenin davanın reddine ilişkin direnme kararı usul ve yasaya uygun olup, onanması gerekir.
Sonuç: Davacı/borçlu vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile, direnme kararının yukarıda açıklanan nedenlerle ONANMASINA gerekli temyiz ilam harcı peşin alınmış olduğundan başkaca harç alınmasına mahal olmadığına, 09.04.2008 gününde oyçokluğu ile karar verildi. (¤¤)
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Devlet Üniversitesinin Malları Haczedilebilir Mi? AV.SANEM Meslektaşların Soruları 13 22-02-2012 22:48
gelibolu şehidi - devlet yardımı metineren Meslektaşların Soruları 1 25-12-2009 14:26
Bu kadına devlet yardımı nasıl sağlanacak? duyurucu1 Meslektaşların Soruları 1 26-07-2008 12:01
Evlenme Yardımı (Çeyiz Yardımı) avsakgun Meslektaşların Soruları 8 21-07-2008 17:25
Devlet Hastahaneleri, Devlet Okulları, ve Adliyeler Av.Murat Özhan Hukuk Sohbetleri 2 16-01-2008 21:27


THS Sunucusu bu sayfayı 0,07991910 saniyede 15 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.