Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

işverenin feshi ACİL !....

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 19-01-2008, 13:28   #1
beyazbulut

 
Mahçup işverenin feshi ACİL !....

İşçi A.Ş. olan işyerinde yönetim kurulu üyelerinden birisine hakaret etmiş.Bunu üzerine belirli süreli olan iş akdi feshedilmiş. Fesih yazılı bildirilmemiş.Fesih nedeni tanıkla ispet edilebilir mi? Yönetim kurulu üyesi işveren midir?
Old 19-01-2008, 13:35   #2
AV.SERTANn

 
Varsayılan

İş sözleşmesini fesheden Tüzel Kişi olan AŞ'dir.İşçinin çıkış işlemleri de tüzel kişi olan AŞ'çe yapılır.Kıdem tazminatı(şartları varsa) veya belirli süreli sözleşmede varsa ücret alacağı ve cezai niteliği olan geri kalan sürenin ücret alacağı AŞ'den istenecektir.Feshi sebebinin tanıkla ispatı tabiki mümkündür.
Old 19-01-2008, 13:45   #3
beyazbulut

 
Varsayılan

Yönetim kurulu üyesine hakaret işverene hakaretmidir?
Old 19-01-2008, 14:00   #4
beyazbulut

 
Varsayılan

feshin yazılı yapılmamış olması ne gibi sonuçlar doğurur?
Old 19-01-2008, 14:18   #5
Sinerji Hukuk Yazılımları

 
Varsayılan

T.C. YARGITAY
9.Hukuk Dairesi

Esas: 2005/1606
Karar: 2005/3297
Karar Tarihi: 07.02.2005

ÖZET : İşletmenin, işyerinin ve işin gereklerine dayalı fesihlerde, fesih olarak dayanak yapılan nedenle çelişki içinde olmamalı, feshin en son çare olduğu ilkesi gözden uzak tutulmamalıdır. Bu kapsamda iş sözleşmesi feshedilen işçinin, mesleği ve vasfı nedeni ile başka bölümde değerlendirme olanağı olup olmadığı da araştırılmalıdır. Süreli ve esnek çalıştırma gibi tedbirler öncelikle düşünülmelidir. Dosyaya sunulan kayıt ve belgeler incelendiğinde, davalı işverenin ileri sürdüğü fesih nedeni ile çelişen uygulamalarda bulunduğu anlaşılmaktadır. Zira davalı işverenin yeni personel aldığı, 2003 yılı gelirlerinden dolayı 2004 yılında tüm çalışanlarına teşvik primi ödenmesine karar verdiği, bu durumun işverenin zarar ettiği olgusu ile çeliştiği, feshin geçerli nedenlere dayanmadığı, ayrıca fesih yazısında Yönetim Kurulu kararından söz edildiği, açıkça fesih nedenlerinin belirtilmediği anlaşılmaktadır. 4857 sayılı İş Kanunu'nun 19. maddesi uyarınca, İşveren fesih bildirimini yazılı olarak yapmak ve fesih sebebini açık ve kesin bir şekilde belirtmek zorundadır. Davanın kabulü gerekir.

(4857 S. K. m. 18, 19, 21)

Dava: Davacı, işe iadesine karar verilmesini istemiştir.

Yerel mahkeme, davayı reddetmiştir.

Hüküm süresi içinde davacı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Karar: İş Sözleşmesinin 4857 sayılı İş Kanununun 18 ve devamı maddelerine aykırı olarak feshedildiğini iddia eden davacı, feshin geçerli nedenle yapılmadığını belirterek feshin geçersizliğine ve işe iadesini talep etmiştir. Davalı, feshin işletmenin ve işin gereklerine dayandığını savunmuştur.

Mahkemece "alınan emsal dava dosyalarındaki bilirkişi raporlarında davalının ekonomik darboğazda olduğu belirtilerek, feshin işletmenin gereklerine dayandığı" gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.

İşletmenin, işyerinin ve işin gereklerine dayalı fesihlerde, fesih olarak dayanak yapılan nedenle çelişki içinde olmamalı, feshin en son çare olduğu ilkesi gözden uzak tutulmamalıdır. Bu kapsamda iş sözleşmesi feshedilen işçinin, mesleği ve vasfı nedeni ile başka bölümde değerlendirme olanağı olup olmadığı da araştırılmalıdır. Süreli ve esnek çalıştırma gibi tedbirler öncelikle düşünülmelidir. Dosyaya sunulan kayıt ve belgeler incelendiğinde, davalı işverenin ileri sürdüğü fesih nedeni ile çelişen uygulamalarda bulunduğu anlaşılmaktadır. Zira davalı işverenin yeni personel aldığı, 2003 yılı gelirlerinden dolayı 2004 yılında tüm çalışanlarına teşvik primi ödenmesine karar verdiği, bu durumun işverenin zarar ettiği olgusu ile çeliştiği, feshin geçerli nedenlere dayanmadığı, ayrıca fesih yazısında Yönetim Kurulu kararından söz edildiği, açıkça fesih nedenlerinin belirtilmediği anlaşılmaktadır. 4857 sayılı İş Kanunu'nun 19. maddesi uyarınca, İşveren fesih bildirimini yazılı olarak yapmak ve fesih sebebini açık ve kesin bir şekilde belirtmek zorundadır. Davanın kabulü gerekir. Yazılı şekilde reddi hatalı bulunmuştur.

4857 sayılı İş Kanunu'nda düzenlenen ve feshin geçersizliğinin sonucuna bağlanan işe başlatmama tazminatı ve boşta geçen süre ücret alacağı, davacının başvurusu ve davalının işe başlatmaması halinde uygulanması gereken tespit niteliğinde hükümler olduğundan, miktar belirtilmeksizin karar altına alınmalıdır. Ayrıca işe başlatmama tazminatı ve boşta geçen süre ücreti talep olmasa da resen dikkate alınmalıdır. Keza tespit niteliğindeki bu hüküm nedeni ile karar harcı ve vekalet ücretinin maktu olarak takdiri gerekir.

Sonuç: 4857 sayılı İş Yasasının 20/3. maddesi uyarınca Dairemizce aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.

HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçe ile;

1. Ankara 8. İş Mahkemesinin 30.12.2004 tarih ve 614-1615 sayılı kararının BOZULARAK ORTADAN KALDIRILMASINA,

2. Feshin GEÇERSİZLİĞİNE ve davacının İŞE İADESİNE,

3. Davacının yasal süre içinde başvurusuna rağmen davalı işverence süresi içinde işe başlatılmaması halinde ödenmesi gereken tazminat miktarının davacının kıdemi, fesih nedeni dikkate alınarak takdiren davacının 4 aylık brüt ücreti tutarında BELİRLENMESİNE,

4. Davacı işçinin işe iadesi için işverene süresi içinde müracaatı halinde hak kazanılacak olan ve kararın kesinleşmesine kadar en çok 4 aya kadar ücret ve diğer haklarının davalıdan tahsilinin GEREKTİĞİNE,

5. Harç peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına

6. Davacının yapmış olduğu 39.70 YTL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, davalının yaptığı yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,

7. Karar tarihinde yürürlükte bulunan tarifeye göre 350 YTL ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,

8. Peşin alınan temyiz harcının isteği halinde ilgilisine iadesine, Kesin olarak 7.2.2005 gününde oybirliği ile karar verildi.

Sinerji Mevzuat ve İçtihat Programları
**************************************
Old 21-01-2008, 12:37   #6
Av.Selen

 
Varsayılan

Sayın Beyazbulut; 4857 sayılı İş Kanunun 19/1 nci maddesi fesih bildiriminin mutlaka yazılı ve gerekçeli olmasını şekil şartı olarak öngörüyor.Ancak feshin 25 nci madde kapsamında yapılması durumunda bu şartın uygulanmasına gerek yok.Yerleşik içtihatlarda bu yönde.25/II-B maddesi olayımıza uyuyor diye düşünüyorum.Zira A.Ş. yi temsil ve ilzama yetkili Yönetim Kurulu üyelerinden herhangi birine hakaret, işverene hakaret olarak değerlendirilmelidir. İyi çalışmalar dilerim
Old 21-01-2008, 13:12   #7
av. mine

 
Varsayılan Derhal Fesİh Hakkini Kullanma SÜresİ

İşveren 25 md yer alan haklı nedenle iş akdini fesih etmiş ise; işçinin bu çeşit davranışlarda bulunduğunu diğer tarafın öğrendiği günden başlayarak 6 iş günü geçtikten ve herhalde fiilin gerçekleşmesinden itibaren 1 yıl içerisinde kullanamaz. (İş K. 26 md. ) Eğer fesih tarihi yasada düzenlenen süre içerisinde yapılmış ise feshin geçersizliği ileri sürülebilir. Olayı bu açıdan da değerlendirebilirisiniz ? Yine fesih tarihinten itibaren 1 ay içerisinde işe iade davasıda açılabilir.
Old 21-01-2008, 14:31   #8
recepbarlas

 
Varsayılan

İş yerinde işverene veya diğer çalışanlara hakaret eden kişinin iş akdinin feshi haklı nedenle fesihtir.Haklı nedenle fesihte yazılı olma zorunluluğu yoktur. Tutanak tutulup tanık dinletilmesi yeterlidir.
Old 21-01-2008, 15:02   #9
Sinerji Hukuk Yazılımları

 
Varsayılan

(Bir önceki kararda önemli ayrıntıyı atlamışız. Özürlerimizi iletmek isteriz…)

T.C. YARGITAY
9.Hukuk Dairesi

Esas: 2006/5460
Karar: 2006/9949
Karar Tarihi: 17.04.2006

ÖZET: İşverenin iş sözleşmesini haklı nedenle feshettiği durumlarda, fesih bildiriminin yazılı, fesih sebebinin açık ve kesin bir şekilde belirtilmesi şekli koşulları aranmaz. Olayda davalı işveren, davacının iş sözleşmesini, güvenini kötüye kullanması sonucu feshettiğini savunmuş ve buna ilişkin deliller sunmuştur. Bu nedenle fesih halinde, fesih sebebinin açık ve kesin bir şekilde belirtilme şartı aranmaz. Mahkemece, feshin bu madde kapsamda değerlendirilerek, fesih sebebinin açık ve kesin bir şekilde belirtilmediği gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmesi hatalıdır.

(4857 S. K. m. 18, 19, 20, 21, 25)

Dava: Davacı, feshin geçersizliğine ve işe iadesine karar verilmesini istemiştir Yerel mahkeme, isteği hüküm altına almıştır.

Hüküm, süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Karar: İş sözleşmesinin geçerli nedenle feshedilmediğini iddia eden davacı, feshin geçersizliğine ve işe iadesine karar verilmesini talep etmiştir.

Davalı işveren vekili, davacının iş sözleşmesinin muhasebe kayıtlarında hatalı işlemler yapması, hesaplamalarda oynamalar ve usulsüzlükler sonucu, davalı şirketin güvenini suiistimal etmesi nedeni ile haklı olarak feshedildiğini savunmuştur.

Mahkemece, <davalı işverence gerçekleştirilen iş sözleşmesinin feshi yazısında, fesih sebebinin 4857 sayılı İş Kanunu'nun 19. maddesine uygun olarak açık ve kesin bir şekilde belirtilmediği, sadece kanun maddesine atıf yapıldığı, bu işlemin yasanın anılan maddesine aykırı olduğu, feshin bu nedenle geçerli nedene dayanmadığı, ayrıca davacının bu güne kadar işini yanlış ve gereği gibi yapmamasından dolayı hiçbir uyarı almadığı> gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiştir.

4857 sayılı İş Kanununun 19. maddesi uyarınca, <işveren fesih bildirimini yazılı olarak yapmak ve fesih sebebini açık ve kesin bir şekilde belirtmek zorundadır. İşverenin sözü edilen kanunun, 25. maddesinin II numaralı bendi şartlarına uygun fesih hakkı saklı olmak şartı ile hakkındaki iddialara karşı savunması alınmadan bir işçinin belirsiz süreli iş sözleşmesi, o işçinin davranışı veya verimi ile ilgili nedenlerle feshedilemez>. Aynı yasanın 25/son maddesine göre, <İşçi feshin yukarıdaki bentlerde öngörülen sebeplere uygun olmadığı iddiası ile 18, 20 ve 21. madde hükümleri çerçevesinde yargı yoluna başvurabilir.> Görüldüğü gibi, iş sözleşmesinin işveren tarafından 25. madde gereğince feshi hallerinde aynı maddenin son fıkrası gereği Yasanın 19. maddesindeki koşullara uyma zorunluluğu yoktur. Bir başka anlatımla, işverenin iş sözleşmesini haklı nedenle feshettiği durumlarda, fesih bildiriminin yazılı, fesih sebebinin açık ve kesin bir şekilde belirtilmesi şekli koşulları aranmaz.

Somut olayda davalı işveren, davacının iş sözleşmesini, 4857 sayılı İş Kanunu'nun 25/II-e maddesi uyarınca feshettiğini savunmuş ve buna ilişkin deliller sunmuştur. Yukarıda belirtildiği gibi, bu nedenle fesih halinde, aynı Yasanın 19. maddesindeki şekil şartları aranmaz. Mahkemece, feshin bu madde kapsamda değerlendirilerek, fesih sebebinin açık ve kesin bir şekilde belirtilmediği gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmesi hatalıdır. Davalı işverenin haklı feshi ile ilgili sunduğu deliller ve davacının sunacağı karşı deliller toplanmalı, değerlendirilmeli ve sonucuna göre karar verilmelidir.

Sonuç: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 17.04.2006 gününde oybirliği ile karar verildi.(¤¤)

Sinerji Mevzuat ve İçtihat Programları
*************************************
Old 21-01-2008, 15:10   #10
kimlik

 
Mutsuz

iş kanunun 25/2 maddesi ahlak ve iyiniyet kurallarına uymayan halleri düzenlemiştir. b fıkrasında şeref ve namusa dokunacak davranışlardan sayılmış olup bunlardan biriside hakarettir. kanundakiéişverené sözcüğünü yarıtaycada kabul edildiği üzere geniş yorumlayarak "işveren vekilini " de bu apsamda düşünmek gerekir. işveren vekili de işveren adına hareket eden ve işin, işyerinin ve işletmenin yönetiminde görev alan kişi olduğunu göre bu bağlamda yönetim kurulu üyelerininde işveren vekili olduğunu düşüyorum. böylece de işçinin iş akti iş kanunun md.25/2 'ye göre fesh edildiğinden işçinin kıdem tazminatına hak kazanamayacığını düşünüyorum.ayrıca haklı nedenle fesihte haklı nedenin somut olarak belirtilmesi zorunlu olmayıp ancak karşı tarf sorduğunda haklı nedenin açıklanması ve uyuşmazlık halinde akdi fesheden tarafın haklı nedenin varlığını ispat etmesi gerekir. haklı nedenle fesihte yazılı bildirim zorunlu değildir. tanıkla ispat mümkündür.
Old 21-01-2008, 15:15   #11
beyazbulut

 
Varsayılan

Oldukça iyi aydınlatıldım. Bu nedenle tüm ilgilenenlere teşekkür ediyorum.
Old 22-01-2008, 10:00   #12
avukat erdoğan

 
Varsayılan

Kanımca fesih bildirminin yazılı olmaması nedeni ile işe iade davası açılabilir.İşverene hakaret olduğunu işveren ancak tanıklarla ispat edecektir.Sizin de aksini kanıtlayacak tanıklarınız olması halinde işçi lehine yorum yapan iş mahkemelerinde davayı kazanacağınız kanaatindeyim.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
işverenin davranışıyla işçi açısından haklı fesih haline gelen feshi ihbar melis aksu Meslektaşların Soruları 4 21-01-2008 14:51
işverenin bildirimsiz feshi cemile_ist Meslektaşların Soruları 11 21-11-2007 15:55
Işverenin Haklı Feshi? (işcinin üstüne ben senin gibi uyumuyorum demesi) avangardea Meslektaşların Soruları 3 19-11-2007 19:31
İşçinin işverenin oğlunun hakaretleri ve tehditleri nedeni ile haklı feshi mümkünmü ruze Meslektaşların Soruları 2 20-02-2007 14:18
işverenin haklı sebeple feshi(çok acil!!!) HEATHER Meslektaşların Soruları 4 30-01-2007 10:40


THS Sunucusu bu sayfayı 0,06562090 saniyede 15 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.