Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

KMK gereği eski hale getirme davasında kesinleşmeden icra yapılabilir mi?

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 20-06-2022, 12:20   #1
Av.Bet

 
Varsayılan KMK gereği eski hale getirme davasında kesinleşmeden icra yapılabilir mi?

Merhaba meslektaşlarım; KMK gereği sulh hukuk mahkemesinde açmış olduğumuz eski hale getirme davası kabul edildi. Projeye aykırı şekilde yapılan site etrafındaki çitin kaldırılması kararı verildi. Kararın kesinleşmeden icraya konulabileceğini düşünüyorum ancak yıkım kararlarları ile ilgili telafisi imkansız zararlar doğması dolayısıyla kesinleşmeden icraya konulamayacağına dair kararlar gördüğüm için mevcut durumdan tereddüt ettim. Bu durumda kesinleşme beklenecek midir?Teşekkürler , iyi çalışmalar
Old 20-06-2022, 20:02   #2
Av.şükrü söğüt

 
Varsayılan

Sayın meslektaşım, yargıtayın kesinleşmeden icraya konulamayacak olan kararlara ilişkin bir içtihadı birleştirme kararı var. Bu kararı okursanız az da olsa ayrıntılı olarak bilgi sahibi olabilirsiniz. Yargıtay taşınmazlar üzerindeki ayni haklara şahsın hukukuna aile hukukuna tespit kararlarına vs. Hükümlerin kesinleşmeden icraya konulamayacağına dair karar vermiştir. Özetle yüksek mahkeme davanın niteliği ile davanın temelini oluşturan ayni haktan hareket ederek hmk da kesinleşme aranan mahkeme kararlarını bu içtihadı birleştirme kararı ile genişletmiştir.bu tür davaları ben de açtığımdan kararların kesinleşmesini bekliyorum.çünkü bir an kararın kesinleşmesi ni beklemeden infaz ettiğinizi düşünelim. İstinaf başvurusu üzerine kararın istinaf tarafından kaldırıldığını ve davamızın ret edildiğini düşünelim. Bu sefer karşı taraf zarar ve ziyan için yani kaldırılan çitlerin yerine konulması için gereken masrafları bizden istediğinde müvekkilimize laf da anlatamayız. Ayrıca 634 sayılı kmk da kat maliklerinin kendileri ile yönetici ve denetçi arasında çıkacak uyuşmazlıkların öncelikle yapılacak olağan veya olağanüstü genel kurul toplantısında çözümleneceği genel kurulun kararını beğenmeyen kat malikinin ise dava yoluna gidebileceğini dair özel hüküm bulunmaktadır. Bu madde bir tür dava şartıdır. Yani öncelikle bu tür uyuşmazlıklar genel kurulda çözümlenmelidir.kanunun amacı kat malikleri arasındaki bozulan huzurun ve birliğin genel kurul yardımıyla çok çabuk bir şekilde sağlanmasıdır. Ancak uygulama da bu madde bazen yargıtay tarafından dikkate alınmakta bazen hiç dikkate alınmamaktadır.
Old 20-06-2022, 20:09   #3
Av.şükrü söğüt

 
Varsayılan

Yargıtay bu tür davalarda şöyle düşünmektedir. Davacı kat maliki dir. Yani ana taşınmazda müşterek paydaş sıfatına sahiptir. Haliyle bu tür davaları da mülkiyet (arsa payı) hakkına dayanarak açmaktadır. Dava konusu para borcu da olmadığına göre ve davanın dayanağı da mülkiyet hakkı olduğuna göre kararın kesinleşmesi gerekir diye düşünmektedir. Ben aynı düşüncede değilim. Çünkü burada davacının veya davalının ayni hakkı tartışma yani uyuşmazlık konusu değildir. Projeye aykırı yapılan bir imalatın kaldırılarak imalatın yani eski durumun geri getirilmesi amaçlanmaktadır. Bu nedenle bence de kesinleşmesine gerek yoktur.
Old 20-06-2022, 20:22   #4
Av.şükrü söğüt

 
Varsayılan

Konuya farklı bir pencereden bakarsak yine kararın kesinleşmesine gerek yoktur. Proje basit bir tanımla toplu yapının veya toplu yapı içinde yer alan blok yapıların ortak yer ve tesislerin konuşlanma yerlerini özelliklerini cinslerini vs. teknik anlamda ortaya koyan ve yönetim planının eki mahiyetinde olan bir belgedir. Yani varlığı ve geçerliliği yönetim planına bağlıdır. Projeye aykırı bir yapı (olayınızda çit yapımı) aslında yönetim planına aykırı davranmaktır. 634 sayılı kmk. Gereğince yönetim planı bütün kat malikleri ile onların haleflerini kiracıları ve her ne nam altında olursa olsun bağımsız bölümden faydalananları bağlayan çok taraflı bir sözleşme olduğuna göre aslında sizin açmış olduğunuz dava dözleşmeye(yönetim planına) aykırılığın giderilmesi davasıdır. Sözleşme ve dolayısıyla dava da ayni hak uyuşmazlığı söz konusu olmadığından kararın kesinleşmesine gerek olmadığı düşüncesindeyim. Durum bu çerçeve de olmasına rağmen kararın kesinleşmesi ni beklemenin özellikle müvekkilinizin daha menfaatine olacağı kanısındayım. Takdir yine size aittir.(küçük bir telefon ile yazdığımdan imla hatalarım olabilir. Kusuruma bakmayın.)Saygılarımla
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Eski hale getirme davasında ıslah ile talep eklenmesi Av.heren Meslektaşların Soruları 0 26-11-2020 09:11
Yönetim tarafından açılan eski hale getirme ve tahliye davasında, icra müdürlügü ile tahliyeye gidildiğinde adreste muvazaalı 3. Bir firmanın bulunmas Av.Zeynep8714 Meslektaşların Soruları 0 24-12-2019 07:54
projeye aykırılık nedeniyle eski hale getirme davasının kesinleşmeden icrası mümkün mü? evrimarin Meslektaşların Soruları 0 07-04-2017 13:10
eski hale getirme avcanannn Meslektaşların Soruları 1 22-12-2016 00:22
eski hale getirme davasında birden fazla davacının bulunması Av.Nevin Canruh Meslektaşların Soruları 0 28-10-2010 14:42


THS Sunucusu bu sayfayı 0,02685308 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.