hangi davaları açabilirim ,haklarımı ,neler isteyebilirim bilmiyorum

13 yıldır ticaretle uğraşıyordum izmirde tanınmış bir iş kadınıydım.herkes tarafından sevilen saygı duyulan biriydim.Kendime yetecek kadar mal varlığı edinmiştim genç yaşımda.Eşimle evlendiğimde işsizdi.Aramızda mezhep farklılığı vardı.Ailesinde herkes kapalı ve katı görüşlü olduğunu duymuştum. Ama eşim kesinlikle sorun çıkmayacağı konusunda beni ikna etti. Ben insanlarda ayrım yapan biri olmadığım için eşime inandım.Ben iyi olursam herkes iyi olur diye düşündüm.Nişanlışığımızdan evliliğimize kadar sürekli suzursuzluklar çıkardılar,evimde büyü malzemeleri buluyorduk.Bir defasında eşim kendi alıp annesinin evine gitti .Üzerlerine almadıkları gibi kim yapmıştır diye yorum bile yapmadılar birşey yokmuş gibi davrandılar.Hamileliğimde benden umumi vekaletname aldı.Kardeşlerimle çalışıyorduk onlarla çalışmak istemediğini söyledi. bende kardeşlerimi mağdur bırakmamak için 2. şube açtık ayrı olsunlar diye. Ticari araba aldı dışarı satışa çıkmak istiyorum dedi.Ailesinden hiçbir şekilde destek görmedi. sonrasında eşimin akılsız ticaretinden dolayı işlerin kötüye gittiğini söylediler. kendimde gördüm bunu ama hamileliğimde hayatı tehlikem olduğu için evde kalmam gerekiyordu.doğumdan sonra olayı toparlarım dedim . Öylede yaptım. Ama ikinci hamileliğimde Bütün mal varlığımı sıfıra indirdiği gibi adıma 315 milyar borç yaptı. Bundan dolayı evde sürekli huzursuzluk çıkarıp beni hamileyken dövüyordu. Pskolojisi bozuk sağlığıma kavuşursam herşeyin üstesinden gelirim diye düşündüm ama adamın derdi bütün arkadaşlarımın dediği gibi para olduğu için benim sağlık durumumu hiç önemsemedi.doğumdan sonra işleri toparladım. Herkese ne kadar mutlu olduğumuzu toplumun tapularını nasıl yıktığımızı söylüyordu. gerçektende mutluyduk .6 yıllık evliliğimizde brkaç defa tartıştık oda hiç evlilik yıldönümü,doğum günü sevgililer günü kutlamıyor diye. Annesini yanındaki binaya aşındık son bir yılımızda.Annesi ablaları bana dini konularda baskı yapıyor sürekli rencide ediyorlardı. onlara uymamaya kavga etmemeye çalışıyordum.Meğer annesi ablalarıyla anlaşmış mal varlığım bittiği için ev kirası elektirik su ve çocuklaın masraflarını karşılayamadığından bizi başlarından atmaya karar vermişler. eşim benden habersin işyerimi boşaltıp gitmiş birkaç ay sonra öğrendim gidip kapanış verdim.Üstesinden geliri hallederiz ülkede kriz var dedim 2 çocuğum vardı çünkü. Baktılarki herşeyi kabulleniyorum şiddete başvurdular. beni kucağımda 3 aylık bebeğimle 5 ayşındaki çocuğumun önünde dovüp araba çağırıp kızkardeşimin evine gönderdiler. Dini olarakda boşa dedi ablası eşimde dini olarak boşadı ve bizi başından atmış oldu. darpten karakola gittim savcılık mahkeme açtı bu ayın 21 inde davam var. 8 aydır ne yer ne içeriz sormadı hiç .Kız kardeşim asgari ücret alıyor onunda üzerinde eşime kullandığı kredi kartlarından 2 acizi var. Sefaletin sefaletini çekiyoru. Yiyecek ekmeğe muhtacız elektirik saati sökük borcundan doları . Kısı soğukta geçirmekten çocuklar sürekli hasta. Bez alamıyorum yiyecek alamıyorum. Huysuz bir bebeğim var stresli dünyaya geldiği için diyor doktorlar. 5 yaşınaki kızımın pskolojisi iyice bozuldu. Değeri yüksek ev eşyalarımız vardı kıra döke attılar kızkardeşimin evine.Nafaka davası açtım geçen ay mahkemesi oldu hakim tedbir nafakası bağlamadı çalışıp çalışmadığını araştırmak istedi şahit istedi.Annesinin evinde oturuyor çalışmıyor çalışmakta istemiyor. Hamileliğimde annesi 5 ablası ve eşim sürekli pskolojimi bozdular hakaret ettiler. stresten şeker hastası oldum . Kalbim sürekli sıkışıyordu. Hiçbir sağlık güvencem yoktu halen yok doktora götürmediler resmen ölmemi istediler. Bir defasında ellerinde fenalaştım küçük karanlık bir odaya hapsettiler beni 45 dak sonra kendime geldim hiçbirşey yokmuş gibi davandılar.Gidecek yerim yok doğumdan sonra yine toparlar eşime destek çıkar yine üstesinden gelip burdanda taşınırız diye düşünüordum ama oyunlarına geldim. Onlar gibi kaba kuvvetle iftiralarla uğraşmayıp adalet bekledim. baro darp için avukat atamıyor nafaka için atadı ama benden 2 çocuğumun benim vekaletimi ve masrafları istediği için avukatı tutamadım. Hukuki haklarım neler başka hangi davalar açabilirim mahkemede neler söyleyeyim.Boşanmadan maddi manevi tazminat isteyebilirmiyim. kayınvalideme ve görümcelerimden şikayetçi olabilirmiiyim ,cez alırlarmı hapis yatarlarmı bana yardımcı olursanız sevinirim
Biraz uzun oldu kusura bakmayın

Sayın Katılımcı;

Nafaka davasını boşanma davasından ayrı olarak açmışsınız bu haklarınızdan biridir.

Evlilik birliğinin sorumluluklarını yerine getirmeyen, şiddet uygulayan eşinize karşı şiddetli geçimsizlik nedeni ile boşanma davası açabilirsiniz.

Davada boşanmaya neden olan olaylarda eşinizin KUSURLU oluduğunu ispatlamanız gerekecektir. Bunun içinde, varsa darp raporları, savcılık şikayetleri, en yakın akrabalarınız da dahil olmak üzere tanık beyanlarından yararlanabilirsiniz.

Davanın açılması ile birlikte dava tarihinden itibaren, kendiniz ve çocuklarınız için TEDBİR, boşanmaya karar verilip kesinleşmesinden sonra kendiniz için YOKSULLUK , çocuklarınız için ise İŞTİRAK nafakası olarak devamını talep edebilirsiniz. Yoksululuk nafakası alabilmeniz için, fiilen çalışmıyor olmanız gerekmektedir.

yine boşanma ile mevcut ve beklenen menfaatlerinizin zarar görmesi ihtimali için maddi tazminata, kişilik haklarınızın saldırıya uğraması hali varsa da (dayak, aldatılma..) manevi tazminata hükmedilebilecektir. Talep edilmelidir.


Size ait olduğunu iddia ettiğiniz ev ve ziynet eşyalarınızdan iade edilmeyenler için de dava çama hakınız bulunmaktadır. Şartlarını ayrıntılarını bir avukatla görüşmelisiniz.

Savcılık şikayetiniz üzerine açılan davada eşiniz, işlediği darp suçu sabit olursa ceza alacaktır.

Yine siz 4320 sayılı kanun kapsamında da; en yakın aile mahkemesine müracaatla korunma kararlarından bir veya durumunuza uygun olan birden fazla koruma kararını aldırabilirsiniz.

Alıntı: Türk Medenî Kanununda öngörülen tedbirlerden ayrı olarak, eşlerden birinin veya çocukların veya aynı çatı altında yaşayan diğer aile bireylerinden birinin veya mahkemece ayrılık kararı verilen veya yasal olarak ayrı yaşama hakkı olan veya evli olmalarına rağmen fiilen ayrı yaşayan aile bireylerinden birinin aile içi şiddete maruz kaldığını kendilerinin veya Cumhuriyet Başsavcılığının bildirmesi üzerine Aile Mahkemesi Hâkimi meselenin mahiyetini göz önünde bulundurarak re'sen aşağıda sayılan tedbirlerden bir ya da birkaçına birlikte veya uygun göreceği benzeri başka tedbirlere de hükmedebilir: Kusurlu eşin veya diğer aile bireyinin; a) Aile bireylerine karşı şiddete veya korkuya yönelik söz ve davranışlarda bulunmaması, b) Müşterek evden uzaklaştırılarak bu evin diğer aile bireylerine tahsisi ile bu bireylerin birlikte ya da ayrı oturmakta olduğu eve veya işyerlerine yaklaşmaması, c) Aile bireylerinin eşyalarına zarar vermemesi, ç) Aile bireylerini iletişim araçları ile rahatsız etmemesi, d) Varsa silah veya benzeri araçlarını genel kolluk kuvvetlerine teslim etmesi, e) Alkollü veya uyuşturucu herhangi bir madde kullanılmış olarak şiddet mağdurunun yaşamakta olduğu konuta veya işyerine gelmemesi veya bu yerlerde bu maddeleri kullanmaması, f) Bir sağlık kuruluşuna muayene veya tedavi için başvurması. Yukarıdaki hükümlerin uygulanması amacıyla öngörülen süre altı ayı geçemez ve kararda hükmolunan tedbirlere aykırı davranılması halinde tutuklanacağı ve hakkında hapis cezasına hükmedileceği hususu şiddet uygulayan eş veya diğer aile bireyine ihtar olunur. Eğer şiddeti uygulayan eş veya diğer aile bireyi aynı zamanda ailenin geçimini sağlayan yahut katkıda bulunan kişi ise hâkim bu konuda mağdurların yaşam düzeylerini göz önünde bulundurarak daha önce Türk Medenî Kanunu hükümlerine göre nafakaya hükmedilmemiş olması kaydıyla talep edilmese dahi tedbir nafakasına hükmedebilir. Bu Kanun kapsamındaki başvurular ve verilen kararın infazı için yapılan icraî işlemler harca tâbi değildir."

bu koruma kararları 6 ay için verilir süre sonunda yeniden talep edilebilirler.

Yine ayrıca 2002 yılından sonra evlilik birliği içinde karşılığı verilerek edinilmiş malllar üzerinde tasfiye payı alacağınız bulunmaktadır. bununli ilgili bir dava açılabilir. Sizin aldığınız veya alınmasına, korunmasına, güzelleştirilmesine katkıda bulunduğunuz eşiniz üzerine kayıtlı bir mal var ise bununla ilgili olarak da değer artış payı alacağınızı talep etme hakkınız bulunmaktadır.

Evlilik birliği içinde, eşiniz kendi borçlarından yine kendi malvarlığı ile sorumludur. Yani onun borcundan dolayı size ait mallar ve taşınmazlar üzerine haciz işlemi uygulanmaz.

Velayet hususunda ise, çocuklarınızın yaşları çok küçük oluduğu için ve babanın şiddet uygulama durumu da göz önüne alındığında velayetlerinin size verilmesi en doğal olanıdır.

Bulunudğunuz yer il barosuna yeni bir dava açmaya veya ceza davasının takibinde de ayrı bir avukatlık hizmeti almak istediğinizi belirten bir dilekçe ile tekrar başvurunuz.

Saygılar.