Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

Mutad olmayan aidat borcu için takip

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 28-02-2012, 20:19   #1
sincap

 
Acil Mutad olmayan aidat borcu için takip

Merhaba,

Maaledef gafil avlandığım, tüm araştırmalarıma ve akıl danışmalarıma rağmen kafamda netleştiremediğim bir konu var. Bilginizden yararlanmak isterim.

Site yönetimi kararı gereğince müvekkil aleyhine 12.600-TL (ekim ve kasım aidatı başlığı altında) + 1.874-TL sözleşmesel faiz işletilerek toplam 14.500 civarı için takip başlatıldı.

Ben asıl alacağa ve faize şu ifade ile itiraz ettim;

[i]Alacaklı tarafından Müvekkil aleyhine başlatılan icra takibinde Müvekkil, gönderilen ödeme emrini 16.02.2012 tarihinde tebliğ almıştır. Söz konusu takip yasal dayanaktan yoksun olup, belirlenmesi bilirkişi incelemesi yapılmaksızın imkansız olan tüm giderlere katılım talep olunması bir yana gerekli ihtaratlar gerçekleştirilmediğinden gerek takip konusu asıl alacağa gerekse yasalara aykırı yürütülmüş olan %60 sözleşme faize 7 (yedi) günlük yasal süresi içerisinde itiraz etme zarureti hasıl olmuştur.

Aynı zamanda karar için de iptal davası açmak isterim.

Şimdi, sorun şurada başlar, itirazımın haklılığı ile icra inkar tazminatına hükmedilip hükmedilmeyeceği noktasında kararsızım. Mutad aidat olmadığı için ihtar yapılmalıydı der aklım ve müvekkil toplantıda bulunmadığı, usulüne uygun tebligat da yapılmadığı için (her nasılsa takip için adrese ulaşabiliyorlar) icra inkar tazminatı olmaz yine bence çünkü içinin bir kısmını kendisinin yaptırdığı ama bilirkişi incelemesi olmaksızın miktar saptanamayacağı için alacak yargılama gerektirir...

Karara itiraz noktasında ise acaba haklılığımız ne? Ya da bana ne kazandırır? Bekleyeyim de itirazın iptali davası açsınlar, orada mı kozlarımızı paylaşalım, ya da o davaya da dayanak olmak üzere kararın iptali için sulh hukuk mahkemesi'ne gidelim mi?

Son olarak sözleşmesel faiz nedir? %5 KMK gereği yürütülmesi gerekmez miydi?

Şimdiden vaktiniz ve emeğiniz için teşekkür ederim. Eksik olmayın...
Old 29-02-2012, 09:56   #3
yılmazkan

 
Varsayılan

Kötüniyet tazminatına mahkum edilebilmek için alcağın likit olması, yargılama gerektirmemesi, itiraz edenin de kötüniyetli olması şarttır. Anlattıklarınıza göre istenen alacak yargılamayı gerektirmekte. Bu nedenle itirazınızda kötüniyet bulunmadığından, alacak yargılamayı gerektirdiğinden kötüniyet tazminatına mahkum olmayacaksınızdır. Olayların ayrıntıları tam anlaşılmadığından itirazın size ne getireceği hakkında yorum yapmak zor. Kararın iptali için KTK 33'deki sürelere uymak koşuluyla sulh hukuk mahkemesine başvurabilirsiniz. Ancak süre 6 ayı geçemiyor(yok hükmünde veya mutlak butlan hali hariç), dikkat edin. Kararın iptali için dava açtığınızda, karşı tarafın açacağı itirazın iptali davası diğerini bekletici mesele yapacaktır.
Old 29-02-2012, 11:07   #4
sincap

 
Varsayılan

Sayın Yılsız Hukuk, linkleri paylaşmanıza çok mutlu oldum, bunlara rastlamamıştım. Müvekkile tebliğ edilmeyen kat malikleri toplantılarında yönetim planın kabul edilmiş. Bu dava açmam gerekliliğini daha da kuvvendiriyor sanki. Mesajda belirttiğim gibi, umarım beraber fikir yürütme şansımız olur, teşekkür ederim.

Sayın Yılmazkan; yardımınız için çok teşekkür ederim.
Old 29-02-2012, 15:26   #5
üye7160

 
Varsayılan

sayın Sincap,
birde bu linki inceleyiniz.

http://www.turkhukuksitesi.com/showthread.php?t=9192

ayrıca sorulması gereken bazı sorulara net cevap verirseniz daha sağlıklı yanıtlar alacağınızı düşünüyorum.

1- Kat malikleri toplantıya kaç kişi katılmış kararlar çoğunlukla mı alınmış,
2- müvekkiliniz usulüne uygun olarak toplantıya davet edilmiş mi?

K.M.K.
Madde 30 - Kat malikleri kurulu, kat maliklerinin sayı ve arsa payı bakımından yarısından fazlasiyle toplanır ve oy çokluğuyla, karar verir.
(DEĞİŞİK FIKRA RGT: 28.11.2007 RG NO: 26714 KANUN NO: 5711/15)
(KOD 1)
Yeter sayının sağlanamaması nedeniyle ilk toplantının yapılamaması halinde, ikinci toplantı, en geç onbeş gün sonra yapılır. Bu toplantıda karar yeter sayısı, katılanların salt çoğunluğudur.
Bu kanunda yeter sayı için ayrıca konulmuş olan hükümler saklıdır.
Madde 29 - Kat malikleri kurulu, yılda bir defadan az olmamak üzere yönetim planında gösterilen zamanlarda, eğer böyle bir zaman gösterilmemişse, her takvim yılının ilk ayı içinde toplanır. (EKLENMİŞ CÜMLE RGT: 28.11.2007 RG NO: 26714 KANUN NO: 5711/14) Toplu yapılarda ise kurullar, en geç iki yılda bir defadan az olmamak üzere yönetim plânlarında gösterilen zamanlarda, böyle bir zaman gösterilmemişse, ikinci takvim yılının ilk ayı içinde toplanır.
Önemli bir sebebin çıkması halinde, yöneticinin veya denetçinin veya kat maliklerinden üçte birinin istemi üzerine ve toplantı için istenilen tarihten en az onbeş gün önce bütün kat maliklerine imzalattırılacak bir çağrı veya bir taahütlü mektupla, toplantı sebebi de bildirilmek şartiyle, kat malikleri kurulu her zaman toplanabilir.
İlk çağrı yapılırken, birinci toplantıda, yeter sayının sağlanamaması halinde, ikinci toplantının nerede ve hangi tarihte yapılacağı da belirtilir. (EKLENMİŞ CÜMLE RGT: 28.11.2007 RG NO: 26714 KANUN NO: 5711/14) İlk toplantı ile ikinci toplantı arasında bırakılacak zaman yedi günden az olamaz.

III- Anagayrimenkulün genel giderlerine katılma :
Madde 20 - (DEĞİŞİK FIKRA RGT: 14.04.1983 RG NO: 18018 KANUN NO: 2814/9)
Kat maliklerinden her biri aralarında başka türlü anlaşma olmadıkça:
a) Kapıcı, kaloriferci, bahçıvan ve bekçi
giderlerine ve bunlar için toplanacak avansa eşit olarak;
b) Anagayrimenkulün sigorta primlerine ve bütün ortak yerlerin bakım, koruma (EKLENMİŞ İBARE RGT: 28.11.2007 RG NO: 26714 KANUN NO: 5711/9), güçlendirme ve onarım
giderleri ile yönetici aylığı gibi diğer giderlere ve ortak tesislerin işletme giderlerine ve giderler için toplanacak avansa kendi arsa payı oranında;
Katılmakla yükümlüdür.
c) Kat malikleri ortak yer veya tesisler üzerindeki kullanma hakkından vazgeçmek veya kendi bağımsız bölümünün durumu dolayısıyla bunlardan faydalanmaya lüzum ve ihtiyaç bulunmadığını ileri sürmek suretiyle bu
gider ve avans payını ödemekten kaçınamaz.
(DEĞİŞİK FIKRA RGT: 14.04.1983 RG NO: 18018 KANUN NO: 2814/9)
Gider veya avans payını ödemeyen kat maliki hakkında, diğer kat maliklerinden her biri veya yönetici tarafından, yönetim planına, bu Kanuna ve genel hükümlere göre dava açılabilir, icra takibi yapılabilir. Gider ve avans payının tamamını ödemeyen kat maliki ödemede geciktiği günler için aylık (DEĞİŞİK İBARE RGT: 28.11.2007 RG NO: 26714 KANUN NO: 5711/9) (KOD 1) yüzde beş hesabıyla gecikme tazminatı ödemekle yükümlüdür.
Birinci fıkradaki
giderlere, kat maliklerinden birinin veya onun bağımsız bölümünden herhangi bir suretle faydalanan, kişinin, kusurlu bir hareketi sebep olmuşsa, gidere katılanların yaptıkları ödemeler için o kat malikine veya GİDERE sebep olanlara rücu hakları vardır.

Old 29-02-2012, 15:31   #6
üye7160

 
Varsayılan

T.C. YARGITAY
18.Hukuk Dairesi
Esas: 2011/248
Karar: 2011/1790
Karar Tarihi: 15.02.2011
ÖZET: Ortak giderden payına düşeni ödemeyen bağımsız bölüm malikinin ödemede geciktiği günler için ödemekle yükümlü bulunduğu aylık gecikme tazminatının başlangıç gününün açıkça saptanmış olması gerekir. Dava konusu ortak giderin dayanağını oluşturan kat malikleri kurulu kararına davalı katılmışsa karar tarihi, kararın alındığı toplantıya katılmamışsa bu kararın kendisine tebliğ edildiği ya da başka bir biçimde borcunu öğrendiği tarih, bu da yoksa hakkında açılan icra takibi nedeniyle ödeme emrinin tebliğ edildiği tarih esas alınmalıdır. Mahkemece, davalının aidat borcunu öğrendiği günün açıkça belirlenmesi, icra takibinden önce öğrenmediği saptandığında gecikme tazminatının ödeme emrinin tebliğinden itibaren başlatılması gerekir.
(634 S. K. m. 20) (2004 S. K. m. 67)
Dava: Dava dilek
çesinde, icra takibine yapılan itirazın iptali ile takibin devamı istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Karar: Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasal gerektirici nedenlere ve özellikle kanıtların takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre sair temyiz itirazları yerinde değildir.
Ancak;
1- Kat Mülkiyeti Yasası'nın 20. maddesinin ikinci fıkrası hükmüne göre ortak giderden payına düşeni ödemeyen bağımsız bölüm malikinin ödemede geciktiği günler için ödemekle yükümlü bulunduğu aylık gecikme tazminatının başlangıç gününün açıkça saptanmış olması gerekir. Dava konusu ortak giderin dayanağını oluşturan kat malikleri kurulu kararına davalı katılmışsa karar tarihi, kararın alındığı toplantıya katılmamışsa bu kararın kendisine tebliğ edildiği ya da başka bir biçimde borcunu öğrendiği tarih, bu da yoksa hakkında açılan icra takibi nedeniyle ödeme emrinin tebliğ edildiği tarih esas alınmalıdır. Mahkemece, yukarıdaki esaslar dikkate alınarak davalının aidat borcunu öğrendiği günün açıkça belirlenmesi, icra takibinden önce öğrenmediği saptandığında gecikme tazminatının ödeme emrinin tebliğinden itibaren başlatılması gerekirken, bu konuda yeterli inceleme ve araştırma yapılmadan borcun ait olduğu aydan itibaren gecikme tazminatının hesaplanıp buna göre hüküm kurulması,
2- Ödenmeyen ortak gider alacağı için yasal faiz uygulanması gerektiği halde icra takibinde bu oran aşılarak istemde bulunulmuş olmasına rağmen bu konudaki talebin de kabul edilmesi,
Doğru görülmemiştir.
Sonuç: Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK. nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 15.02.2011 gününde oybirliği ile karar verildi. (¤¤)
 
Old 29-02-2012, 16:58   #7
sincap

 
Varsayılan

Sayın Yıldız Hukuk; bir kez daha teşekkür ederim.

Kat maliklerinin toplantıya kaç kişi katıldıkları ve kararın ne şekilde alındığına dair maalesef elimde bilgi ve belge yok. Müvekkil yönetimden talep etmesine rağmen alamadı, ben ise yönetimin atadığı meslektaşımızı telefon ve mesaj ile defalarca taciz etmeme rağmen alamadım.

Elimde sadece, konuyu ilk açarken bahsettiğim, 6.300-TL'lik aidatların ödenmesi yönünde kararın fotokopisi var.

Burada ise (ki sizinle mail yoluyla paylaşmayı çok isterim); "genel toplantı yeterli çoğunluk olduğundan açıldı, divan başkanı daha önce yapılan genel toplantılar hakkında bilgi verdi, daha önceki kat malikleri toplantıların x ve y tarihlerinde yapıldığı, kat irtifakı yapılmış daire sahiplerinin çoğunlujla toplantılara katıldıkları, bu toplantılarda site yönetim planının kabul edildiği, site yöneticisi ve denetçisinin seçildiği, şu kadar dairenin ve eklentilerinin tamamlanabilmesi için kat maliklerince ödenmesi gereken aidatlar (örneğin müvekkil için 6.300x2)... Karar tarihi 09.10.2011

Kat Malikleri Kurulu kararlarına ulaşamadığımı da açacağım davada belirtsem, sadece sonuncusunun faksını eklesem, ki bunu da başka bir malikten edindim.

İkinci sorunuzun yanıtı ise şöyle, hem karar metni olan hem de o kararda bahsedilen hiç bir toplantıya dair tebligat müvekkilime ulaşmamış. Ama nasıl oluyorsa, ödeme emri ulaştırılmış, bu da kullanabileceğim noktalardan değil mi?

İyi ki varsınız
Old 29-02-2012, 17:21   #8
üye7160

 
Varsayılan

"Burada ise (ki sizinle mail yoluyla paylaşmayı çok isterim); "genel toplantı yeterli çoğunluk olduğundan açıldı, divan başkanı daha önce yapılan genel toplantılar hakkında bilgi verdi, daha önceki kat malikleri toplantıların x ve y tarihlerinde yapıldığı, kat irtifakı yapılmış daire sahiplerinin çoğunlujla toplantılara katıldıkları, bu toplantılarda site yönetim planının kabul edildiği, site yöneticisi ve denetçisinin seçildiği, şu kadar dairenin ve eklentilerinin tamamlanabilmesi için kat maliklerince ödenmesi gereken aidatlar (örneğin müvekkil için 6.300x2)... Karar tarihi 09.10.2011"

bahsettiğiniz üzere,
söz konusu kararda usule uygun olmayan bir yön yok gibi,
çoğunluk sağlanmış ve evvelce yine salt çoğunlukla alınan esas kararların doğrultusunda aidatların belirlendiği görünüyor.ki kat malikinin aidat yada ortak gidere katılmama gibi bir lüksü de yok malesef.

bu durumda,
açıkçası şahsi kanaatim,kurul kararı doğrultusunda tarafınıza tebliğ yapılmamış ise de evvelki kararlarda bunlardan bahsedilmiş ise ve müvekkiliniz eski toplantılarda mevcutsa, yine son karar herkesin görebileceği yada duyabileceği şekilde ilan edilmiş ise ve müvekkilinizinde bu sorumluluktan kurtulamayacağı düşünüldüğünde, icra takibi doğrudur.
Ancak sizin itirazınızda ki haklı yönünüz faiz doğrultusunda olacaktır.Zira burda müvekkilinizce bir öğrenme olmadığı için takip tarihi itibari ile faiz talep edilebilecektir ki iptal davasında bilirkişi de bu yönde bir rapor sunacaktır.Sözleşme faizi ise söz konusu olmayacaktır diye düşünmekteyim.
Old 29-02-2012, 17:26   #9
sincap

 
Varsayılan

Sayın Yıldız Hukuk; kararları ve imzaları görmeden çoğunluk sağlanıp sağlanmadığı noktasında onların beyanına güvenmem doğru olur mu?

Müvekkil bahsettiğim 3 toplantıya da katılmamıştır.

Acaba bunlar fikrinizi değiştirir mi?

Biraz ısrarcı oldum sanki

Teşekkür ederim.
Old 29-02-2012, 17:38   #10
üye7160

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan sincap
Sayın Yıldız Hukuk; kararları ve imzaları görmeden çoğunluk sağlanıp sağlanmadığı noktasında onların beyanına güvenmem doğru olur mu?

Müvekkil bahsettiğim 3 toplantıya da katılmamıştır.

Acaba bunlar fikrinizi değiştirir mi?

Biraz ısrarcı oldum sanki

Teşekkür ederim.

sayın Sincap,elbette ki kuşkunuzda haklısınız ancak bunları iptal davası açılmadan da öğrenemeyecek gibisiniz.Mutlaka itirazın iptali davası açılacak ve cevaplarda karşılıklı verilecektir orda zaten sonuç ortaya çıkar.İş bilirkişide gibi görünüyor.
birde müvekkilinizinde 3 toplantıya katılmadığından eminmisiniz yada usulüne uygun davet edilip edilmediğinden.ki bu durum çok önemli.siz her halükarda kurul kararının iptalini talep edeceksiniz zannımca.. sanırım iki dava birbiri için bekletici mesele olacak gibi.ama yine de fikrim aidat borcunu ödemekten kaçınamayacağınız şeklinde.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
TOKİden alınan ve henüz borcu bitmediği için tapusu olmayan evin diğer eş tarafından satılmasına nasıl engel olabiliriz BALDIRAN Meslektaşların Soruları 7 30-10-2021 11:15
oturma ruhsatı olmayan binada aidat borcu tahsili egemen48 Meslektaşların Soruları 8 31-12-2011 12:32
Kooperatif Aidat Borcu nefise Meslektaşların Soruları 2 28-04-2011 21:34
kooperatif aidat borcu olcsvl Meslektaşların Soruları 3 16-04-2009 15:55


THS Sunucusu bu sayfayı 0,06913805 saniyede 16 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.