Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

Havayolu şirketine karşı bilet iptali sebebiyle açılacak davayı nerede açabilirim

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 08-12-2011, 13:11   #1
Av.M.Ali

 
Varsayılan Havayolu şirketine karşı bilet iptali sebebiyle açılacak davayı nerede açabilirim

Herkese merhaba.Soruma ilgi gösterecek hukukçu meslektaşlarıma şimdiden çok teşekkür ediyorum.konuyu kısaca izah etmeye çalışıcam.üç müvekkilim internet üzerinden THYollarından İstanbuldan Cenevreye uçmak üzere kişi başı 990 TL.ye gidiş dönüş bilet almışlar ve bilet ücretlerini acentaya ödemişler ancak ödemeye ilişkin herhangi bir belge almamışlar.Bilet tarihinde vaktinden önce havaalanına varmışlar ve uçuş kartını almak üzere gişeye müracaat ettiklerinde gişe görevlisi biletlerin iptal edilmiş olduğunu uçuş kartı veremeyeceğini söylemiş.Tabi müvekkiller bunu duyar duymaz şok olmuşlar zira kendilerinin böyle bir iptal talebi yok.Gişe görevlisine gerekli izahı yapmalarına rağmen sorun çözülmeyince hemen havaalanındaki THYolları yetkilileri ile görüşerek kendilerinin iptal talebinde bulunmadıklarını yurt dışına iş toplantısına katılmak için gittiklerini ve bu toplantıya yetişmek zorunda olduklarını biletlerin kim tarafından ve neden iptal edildiğini ayrıca mağduriyetlerinin giderilmesi gerektiğini söylemelerine rağmen havaalanındaki yetkiler müvekkillere mağduriyetlerini gidermelerinin söz konusu olamayacağını biletlerin acenta tarafından iptal edilmiş olduğunu ve konuyu acenta ile görüşmeleri gerektiğini uçağa binebilmeleri için yeni bir bilet almaları gerektiğini söylemişler.Müvekkiller hemen acentayı telefonla aramışlar ancak ulaşamamışlar havaalanındaki yetkililerce de sorun giderilmeyince mecburen yeni bir bilet almak zorunda kalmışlar ancak kişi başı 1.500 TL. ye bilet bulabilmişler ve almışlar.Yurt dışından döner dönmez hemen acentaya gitmişler ancak ofis kapalı ve içeriside boş adam şehri terk etmiş.Bunun üzerine hemen THYolları yetkilileri ile defalarca telefon görüşmeleri yapılarak bedel iadesi talebinde bulunduk ancak sonuç alamadık.Akabindede THYollarına bedel iadesi talepli ihtarname gönderdik ancak bu ihtarnamelere karşılık aldığımız cevabi yazıda acentanın faaliyetlerinin durdurulduğu konunun yargıya intikal ettirildiği bildirildi ve yine bedel iadesine yönelik talebimize olumlu bir cevap alamadık.Bunun üzerine tüketici sorunları hakem heyetine başvurduk ancak onlarda taşıma işlemlerine ilişkin uyuşmazlıklara bakamadıklarını söyleyerek dilekçemizi kabul etmediler.Bu durumda ne yapmalıyım havayolu şirketine karşı dava açabilirmiyim açabilirsem nerede ve hangi mahkemede açmalıyım yada başvurabileceğim başka bir merci varmı.Yardımcı olursanız sevinirim.Şimdiden herkese çok teşekkür ediyorum.
Old 08-12-2011, 13:42   #2
Av.Ömer Güntay

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.M.Ali
Herkese merhaba.Soruma ilgi gösterecek hukukçu meslektaşlarıma şimdiden çok teşekkür ediyorum.konuyu kısaca izah etmeye çalışıcam.üç müvekkilim internet üzerinden THYollarından İstanbuldan Cenevreye uçmak üzere kişi başı 990 TL.ye gidiş dönüş bilet almışlar ve bilet ücretlerini acentaya ödemişler ancak ödemeye ilişkin herhangi bir belge almamışlar.Bilet tarihinde vaktinden önce havaalanına varmışlar ve uçuş kartını almak üzere gişeye müracaat ettiklerinde gişe görevlisi biletlerin iptal edilmiş olduğunu uçuş kartı veremeyeceğini söylemiş.Tabi müvekkiller bunu duyar duymaz şok olmuşlar zira kendilerinin böyle bir iptal talebi yok.Gişe görevlisine gerekli izahı yapmalarına rağmen sorun çözülmeyince hemen havaalanındaki THYolları yetkilileri ile görüşerek kendilerinin iptal talebinde bulunmadıklarını yurt dışına iş toplantısına katılmak için gittiklerini ve bu toplantıya yetişmek zorunda olduklarını biletlerin kim tarafından ve neden iptal edildiğini ayrıca mağduriyetlerinin giderilmesi gerektiğini söylemelerine rağmen havaalanındaki yetkiler müvekkillere mağduriyetlerini gidermelerinin söz konusu olamayacağını biletlerin acenta tarafından iptal edilmiş olduğunu ve konuyu acenta ile görüşmeleri gerektiğini uçağa binebilmeleri için yeni bir bilet almaları gerektiğini söylemişler.Müvekkiller hemen acentayı telefonla aramışlar ancak ulaşamamışlar havaalanındaki yetkililerce de sorun giderilmeyince mecburen yeni bir bilet almak zorunda kalmışlar ancak kişi başı 1.500 TL. ye bilet bulabilmişler ve almışlar.Yurt dışından döner dönmez hemen acentaya gitmişler ancak ofis kapalı ve içeriside boş adam şehri terk etmiş.Bunun üzerine hemen THYolları yetkilileri ile defalarca telefon görüşmeleri yapılarak bedel iadesi talebinde bulunduk ancak sonuç alamadık.Akabindede THYollarına bedel iadesi talepli ihtarname gönderdik ancak bu ihtarnamelere karşılık aldığımız cevabi yazıda acentanın faaliyetlerinin durdurulduğu konunun yargıya intikal ettirildiği bildirildi ve yine bedel iadesine yönelik talebimize olumlu bir cevap alamadık.Bunun üzerine tüketici sorunları hakem heyetine başvurduk ancak onlarda taşıma işlemlerine ilişkin uyuşmazlıklara bakamadıklarını söyleyerek dilekçemizi kabul etmediler.Bu durumda ne yapmalıyım havayolu şirketine karşı dava açabilirmiyim açabilirsem nerede ve hangi mahkemede açmalıyım yada başvurabileceğim başka bir merci varmı.Yardımcı olursanız sevinirim.Şimdiden herkese çok teşekkür ediyorum.

Ticari/mesleki olmayan bir hizmet alımı ise davacıların ikametgahı yer tüketici mahkemesinde dava açılmalıdır kanısındayım. Konusu ne olursa olsun, her türlü mal ve hizmet alımı 4077 sayılı yasa kapsamında mütalaa edilmelidir. En azından ben böyle mütalaa ediyorum.
Saygılar.
Old 08-12-2011, 13:46   #3
tiryakim

 
Varsayılan

T.C. YARGITAY

11.Hukuk Dairesi
Esas: 2005/1155
Karar: 2006/3596
Karar Tarihi: 06.04.2006


BORÇLU OLUNMADIĞININ TESPİTİ VE ÖDENENİN İSTİRDADI İSTEMİ - HAVAYOLU ŞİRKETİNİN BİLET BEDELLERİ - MUVAZAALI OLARAK BİLET SAHİBİ OLUNDUĞU İDDİASI - EKSİK İNCELEME - HÜKMÜN BOZULDUĞU

ÖZET: Somut olayda, mahkemece, bilet arkasındaki sözleşme tercüme ettirilerek biletlerin bir yıl süre ile geçerli olduğundan hareketle dava reddedilmiş ise de, rezervasyon tarihi gözetildiğinde bu tarihten önce seyahatinden vazgeçmenin haklı nedenlere dayalı olup olmadığının irdelenmesi, haklı olmadığı saptandığı takdirde rezervasyon yapılan tarihte davacının davalılarca iptal edilen yerleri satıp satamadığının araştırılması gerekmektedir.

(2004 S. K. m. 72)

Dava: Taraflar arasında görülen davada İstanbul Asliye 8. Ticaret Mahkemesi'nce verilen 23.03.2004 tarih ve 2001/353 E. 2004/342 K. sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi duruşmalı olarak davalılar vekili tarafından istenmiş olmakla, duruşma için belirlenen 04.04.2006 günde davacı avukatı H. D. ile davalı avukatı D. U. gelip, temyiz dilekçesinin de süresinde verildiği anlaşıldıktan ve duruşmada hazır bulunan taraflar avukatları dinlenildikten sonra, duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakılmıştı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi A. O. tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

Karar: Davacı vekili, davalıların İstanbul/Paris/Newyork'a 08.07.2000 tarihinde gidiş/dönüşü için 27.02.2000 tarihinde acentadan bilet aldıklarını, biletin alınış tarihinin acentalığın iptalinden birkaç gün öncesine tesadüf ettiğini, aslında acenta ve davalılar arasındaki işlemin davacıyı zararlandırmaya yönelik muvazaalı bir işlem olduğunu, bilet parasının acentaya ödenip ödenmediğinin belli olmadığı gibi, acentanın da davacıya yüklü miktarda borcu bulunduğunu, Concort uçak biletlerinin üst düzey iş adamları ve bürokratlarca tercih edildiğini oysa davalıların ekonomik durumu vasat bir aile olduğunu, acentanın da tüm faaliyeti süresince sadece ve dikkat çekici biçimde aynı tarihlerde arka arkaya 5 adet concort bileti sattığını, davalıların uçuştan vazgeçtikleri beyanı ile bilet bedellerinin iadesi amacıyla davacı aleyhine icra takibine giriştiklerini, usulsüz olarak kesinleştirilen takip sonucunda haciz tehdidi altında 4.600.000.000 TL.nin ödendiğini ileri sürerek, takipte borçlu olmadıklarının tespiti ve ödenenin istirdadına karar verilmesini istemiştir.

Davalılar vekili, bilet bedellerinin nakit olarak ödendiğini, nitekim davacının biletlerin geçerliliğini kabul edip değişik hatlarda bilet bedeli kadar uçuş yapılabileceğini beyan ettiğini, acenta ile havayolu arasındaki ilişkinin müvekkili ilgilendirmeyeceğini savunarak, davanın reddini istemiştir.

Mahkemece, toplanan kanıtlara göre, bilet alımının yolcu ile havayolu şirketi arasında bir sözleşme niteliğinde olduğu, biletin tercüme örneğinin 8 inci maddesi ile taşıma taahhüdünün biletin düzenlendiği tarihten itibaren 1 yıl süre ile geçerli olduğu ve ilk maddelerde de Uluslararası taşımalarda Lahey Protokolü ve Varşova Konvansiyonu ile saptanmış olan kurallara ve sorumluluk atlamalarına tabi olduğunun belirtildiği, o halde davalıların aldığı biletin 1 yıl geçerlilik süresi bulunduğu sözleşmede iade yükümlülüğünün yer almadığı gerekçesiyle, davanın kabulüne, davacının takiple borçlu olmadığının tespiti ile ödenen 4.600.000.000 TL.nın davacıya iadesine, takip konusu tutarın %40'ı oranında inkar tazminatının davalılardın tahsiline karar verilmiştir.

Kararı, davalılar vekili temyiz etmiştir.

Dava, davalılarca davacının acentasından alınan havayolu ile seyahate ait biletlerin iade edilmesi karşısında, davacı havayolu şirketinin bilet bedelleri açısından borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir. Davada dayanılan hukuki neden, davalıların bilet bedellerini gerçekte acentaya ödemedikleri, acenta ile muvazaalı olarak bilet sahibi oldukları gösterilmiştir. Bu iddiaya dayanak olarak da davalıların Concort uçak biletleri ile seyahat edebilecek ekonomik duruma sahip olmadıkları, acentanın da uzun süre bu nitelikte bilet satmadığı, acentalık sözleşmesinin teshine yakın tarihte bu biletlerin davacıyı zararlandırmak amacıyla satılmış gibi gösterildiği belirtilmiştir.

Davalılarca dosyaya sunulan delillerinden, davalıların hem Avustralya hem de Türk Vatandaşı olduğu ve değişik tarihlerde yurt dışı seyahat yaptıkları, ekonomik durumlarının da bu seyahatleri yapacak düzeyde bulunduğu anlaşılmaktadır.

Davalılarca icra takibi yoluyla bedellerinin iadesi istenen biletlerin üzerinde <cash> ibaresi ile bedelinin tahsil edildiği <open>arihi için rezervasyonun yapıldığını, 27.06.2000 tarihli doktor raporu ile R. M.'in rahatsızlığı nedeniyle ve ayrıca özel nedenlerle ailecek bu seyahati yapamayacakları, bu durumu 04.07.2000 tarihli ihtar ile davacıya bildirdiklerini, çocukları R. M.'in 3 ay süre ile seyahat edemeyecek olması ve akabinde de tatil sezonunun bitmesi nedeniyle seyahati tümüyle iptal ettiklerini, bu nedenle de bilet bedellerinin iadesini istemiş, davacı yan 08.07.2000 olarak zikredilen seyahat tarihine karşı çıkmamıştır. Bu durumda biletin üzerinde açık olduğu belirtilmesine rağmen rezervasyonun 08.07.2000 tarihi için yapıldığı hususunda uyuşmazlık bulunmadığı anlaşılmıştır.

Mahkemece, bilet arkasındaki sözleşme tercüme ettirilerek 8 inci madde gereğince biletlerin 1 yıl süre ile geçerli olduğundan hareketle dava reddedilmiş ise de, yukarıda açıklanan rezervasyon tarihi gözetildiğinde bu tarihten önce seyahatinden vazgeçmenin haklı nedenlere dayalı olup olmadığının irdelenmesi, haklı olmadığı saptandığı takdirde rezervasyon yapılan tarihte davacının davalılarca iptal edilen yerleri satıp satamadığının araştırılması gerekmektedir.

O halde mahkemece, bu hususlar gözardı edilerek eksik inceleme sonucunda olayda uygulanması mümkün bulunmayan sözleşme maddesi gerekçe gösterilerek davanın kabulü doğru görülmemiş, kararın bu nedenle davalılar yararına bozulması gerekmiştir.

Sonuç: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalılar vekilinin temyiz itirazının kabulü ile kararın BOZULMASINA, takdir edilen 450.00 YTL. duruşma vekillik ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 06.04.2006 tarihinde oybirliği ile karar verildi. (¤¤)

Sinerji Mevzuat ve İçtihat Programı
Old 08-12-2011, 15:29   #4
Av.M.Ali

 
Varsayılan

sayın güntay ve tiryakime cevaplarından dolayı çok teşekkür ediyorum
Old 08-12-2011, 16:04   #5
Av.M.Ali

 
Varsayılan

Arkadaşlar cevaplarınız için tekrar teşekkür ederim ancak benim asıl öğrenmek istediğim husus biletler müvekkiller tarafından değil acenta tarafından iptal edilmiş ve acenta yetkilisi ortalıkta yok havayolu şirketi ise bilet bedelini iade etmiyor
Old 09-12-2011, 10:05   #6
Av.M.Ali

 
Varsayılan

Ayrıca açacağım bu davayı ayıplı hizmet-ayıplı ifa nedeniyle bedel iadesi taleplimi açmalıyım yoksa tazminat mı talep etmeliyim
Old 09-12-2011, 10:18   #7
ufukyener

 
Varsayılan

Bence hem bedel iadesi istenebilir hem de tazminat talep edilebilir. Ancak kafamı karıştıran tüketici hakem heyeti taşıma işlerine karışmıyoruz diyebilir mi?
Old 09-12-2011, 10:25   #8
Av.M.Ali

 
Varsayılan

Hakem heyetine müracaat ettiğimde dilekçemi kabul etmediler ve sigorta hizmetlerinden ve taşıma hizmetlerinden doğan uyuşmazlıklara bakamadıklarını söylediler. Sonrasında hakem heyetlerinin bakmakla görevli olduğu yada bakamayacağı uyuşmazlıklar nelerdir diye araştırmalar yaptım ancak bir netice alamadım net bir bilgiye ulaşamadım.
Old 09-12-2011, 11:16   #9
olgu

 
Varsayılan

taşıma hukuku ticaret kanununda düzenlendiğinden uyuşmazlık ticari dava olup ticaret mahkemeleri görevlidir. ayrıca sizin olayınızda müvekkilleriniz iş toplantısı için bilet aldıklarını belirtmişsiniz, bu durumda ortada bir tüketici ilişkisi olmaz.
Old 09-12-2011, 11:28   #10
Av.M.Ali

 
Varsayılan

Sayın olgu hernekadar müvekkillerim iş toplantısına katılmak için yurt dışına gitmişlersede biletler şirket adına değil bizzat müvekkiller adına şahıs adına kesilmiş ancak ödeme şirket hesabından yapılmış bu durumda tüketici ilişkisi sözkonusu olmazmı yine ticaret mahkemesi mi görevlidir.
Old 09-12-2011, 11:32   #11
Av.Ömer Güntay

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.M.Ali
Sayın olgu hernekadar müvekkillerim iş toplantısına katılmak için yurt dışına gitmişlersede biletler şirket adına değil bizzat müvekkiller adına şahıs adına kesilmiş ancak ödeme şirket hesabından yapılmış bu durumda tüketici ilişkisi sözkonusu olmazmı yine ticaret mahkemesi mi görevlidir.

Ben ilk mesajımda,
Alıntı:
Ticari/mesleki olmayan bir hizmet alımı ise
demek suretiyle ise şartını belirtmiştim.
Ticari mesleki ise tüketici mahkemeleri görevi dışında kalır, değilse içinde. Ancak taşıma hukuku ile ilgili olarak 4077 sayılı yasa özel nitelikli olduğu ve göreve ilişkin ibarenin kapsamından o konudaki aksi fikre (ticari olduğu) katılmam.
Saygılar.
Old 09-12-2011, 12:18   #12
olgu

 
Varsayılan

11. HD. 15.10.1999
5782/7900
içtihad programım şuan olmadığından kararı ekleyemiyorum ancak yazayım kısa

Alıntı:
dava 4077, sayılı yasaya dayanarak açılmış ve tüketici mahkemesi sıfatı ile sonuçlandırılmış ise de, taraflar Emtia senetleri faslında dzüenlenen taşıma işlerinden kaynaklandığından tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın bu yasadan kaynaklanan uyuşmazlıklar mutlak ticari davalar olup, davanın TTK 5. maddesi hükümleri çerçevesinde görevli mahkemece bakılarak çözümlenmesi gerekir.
Old 09-12-2011, 12:39   #13
olgu

 
Varsayılan

taraflardan biri tüketici olsada, taşıma ve sigorta sözleşmelerinden doğan uyuşmazlıklarda yargıtay ticaret mahkemerinin görevli olduğunu belirtiyor, gerekçesi ise bu konular TTK da düzenlendiğinden mutlak ticari dava, bu durum 4077 deki hüküme "taraflardan birinin tüketici olması durumudan tüketici mahkemelerinin görevli olduğu" aykırı bencede fakat uygulama bu yönde
Old 09-12-2011, 13:03   #14
Av.M.Ali

 
Varsayılan

peki bu davada ayıba ilişkin hükümlere dayanarakmı dava açıp bedel iadesi talebindemi bulunmalıyım toksa tazminat hükümlerine mi.Ayrıca açacağım davaya ilişkin dilekçe örneği olan arkadaşlar varsa gönderebilirlermi
Old 10-12-2011, 10:36   #15
Av.M.Ali

 
Varsayılan

Değerli meslektaşlarım sayın güntay a tiryakim e ufukyener e ve olgu ya ilgilerinden ve cevaplarından dolayı çok teşekkür eiyorum.
Old 10-01-2013, 15:09   #16
Av.Nevra Öksüz

 
Varsayılan Katkı

Alıntı:
Yazan olgu
taşıma hukuku ticaret kanununda düzenlendiğinden uyuşmazlık ticari dava olup ticaret mahkemeleri görevlidir...

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi, 04.07.2012 T., E: 2012/9513, K: 2012/11823: "Taraflar arasında görülen davada Ağrı 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 09.03.2012 tarih ve 2012/213-2012/265 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:


KARAR : Davacı, oğlu ile birlikte Ankara'dan Ağrı'ya gitmek için davalı şirketten uçak bileti satın aldığını, Check-in yaptırmasına rağmen uçak kabinine geçişinin engellendiğini, 3 yaşındaki oğlu ile ayrı yerlerde oturacağı için uçaktan indirildiğini, Van uçağına bindirildiğini, Ağrı'ya 9,5 saatte vardığını, seyahat özgürlüğünün engellendiğini, oğlunun ve eşininde bu olaydan etkilendiğini ileri sürerek olayın neden olduğu elem ve ızdırabın dindirilmesi için 10.000 TL manevi tazminatın davalıdan yasal faizi ile tahsilini istemiştir.

Mahkemece, taraflar arasındaki ilişkinin 4077 sayı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun kapsamında kaldığı, bu Yasa'nın 23. maddesi uyarınca görevli mahkemenin tüketici mahkemesinin olduğu gerekçesiyle, mahkemenin görevsizliği, karar kesinleştiğinde dosyanın Ağrı Asliye Hukuk ( Tüketici ) Mahkemesi'ne gönderilmesine karar verilmiştir.

Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.

1-Dava, hava yolu ile yolcu taşıma sözleşmesinden kaynaklanan manevi tazminat istemine ilişkindir.

Yukarıda da açıklandığı gibi uyuşmazlık taşıma hukukunu ilgilendirmekte olup, TTK'nun 4. maddesinin 1. bendi uyarınca anılan yasada düzenlenmiş olan bütün hususlardan doğan hukuk davaları mutlak ticari dava sayılır. Bu durumda bu nitelikteki uyuşmazlığa tüketici mahkemesi sıfatıyla bakılarak, sonuçlandırılması mümkün olmadığından kararın açıklanan bu gerekçe itibariyle davalı yararına bozulması gerekmiştir.
2- Bozma sebep ve şekline göre davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ : Yukarıda 1 nolu bentte açıklanan nedenlerle kararın davalı yararına BOZULMASINA, 2 nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 04.07.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi."

Saygılar...
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Gsm Şirketine Açılacak Davada Görevli Mahkeme Av. Engin EKİCİ Meslektaşların Soruları 40 06-12-2012 11:45
Davayı nerede açayım maddi manevi güçlük içindeyim, çocuklarımı ve haklarımı istiyorum.. Gurbetci Kadınlara Hukuki Destek Merkezi (KAHDEM) 1 13-09-2011 12:14
Davayı Nerede Açmalıyım (Görev -İşbölümü) Sorunu Av. Tevrat DURAN Meslektaşların Soruları 2 14-07-2009 07:56
Karşı Taraf Eşimle Birlikte.Hangi Davayı Açabilirim? Konuk Kadınlara Hukuki Destek Merkezi (KAHDEM) 1 15-05-2009 15:11
Almanya'dayım. Boşanmak İstiyorum,Davayı Nerede Açmalıyım? Nafaka Verilir Mi? gurbetci Kadınlara Hukuki Destek Merkezi (KAHDEM) 2 21-02-2008 15:31


THS Sunucusu bu sayfayı 0,06219697 saniyede 16 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.