Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

İlamsız Takipde Zamanaşımı İddiası <resen gözönüne Alınır mı?

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 29-04-2010, 10:14   #1
Av.Tuncer yılmaz

 
Varsayılan İlamsız Takipde Zamanaşımı İddiası <resen gözönüne Alınır mı?

Sayın Meslekdaşlarım;
Öncelikle bütün çalışma arkadaşlarıma kolaylıklar dilerim. Benim sizlere şöyle bir sorum olacak.Daha önceden bir ilamsız icra takibi yaptık, ancak takibimiz dosyada işlem yapılmladığından dolayı işlemszi kalması sebebiyle düştü. Şimdi aynı takibi yenileme dilekçesi vererek yenilemek istiyoruz. Ancak icra müdürü bu takibin zamanaşımına uğradığını iddia ederek yenilme dilekçesi vermemizi kabul etmiyor. Oysa zamanaşımı itirazını borçlu taraf yapabilir, İcra Müdürünün resen takibin zamanaşımına uğradığını iddia ederek takibin yenilenmesini kabul etmemesinin hukuki bir dayanağının olmadığını düşünüyorum. Ancak bu konuda, yani takibin yenilenmesinde zamanaşımı iddiasının ancak borçlu tarafından ileri sürülebileceği, icra müdürünün resen zamanaşımını göz önüne alamayacağı konusunda Yargıtay İctihadı bulunan arkadaşlarımızın bulunması durumunda bu yöndeki içtihat yada içtihadları bizlerle paylaşırlarsa sevinirim. Yardımlarınız için şimdiden teşekkür ederim. Saygılar. Av.Tuncer YILMAZ
Old 29-04-2010, 10:29   #2
Av.Ömeroğlu

 
Varsayılan

Sayın Yılmaz,arandığı takdirde Yargıtay kararı elbette bulunabilir.Ancak zamanaşımının borçlu tarafından ileri sürülmedikçe hakim tarafından dahi resen dikkate alınamayacağının herkes tarafından bilinen genel bir hukuk kuralı olduğu göz önünde tutulduğunda,icra müdürünün görüşünün bu genel kurala aykırılık teşkil ettiği, Yargıtay içtihadıyla da desteklenmesine gerek olmayacak kadar açıktır.Müdürlük işlemini sadece soruyu sorarken yazdığınız gerekçelerle icra hakimliği önüne götürdüğünüzde çok kısa sürede sonuç alacağınızı düşünüyorum.
Ancak şüphesiz,bu süreç üzerine zamanaşımı defini ileri sürüp sürmeyeceği belli olmayan borçlunun da durumu farketmesi ve icra hakimliğine İİK 71/2 ve 33/a maddeleri gereği zamanaşımı nedeniyle başvurması riski doğmaktadır.
Old 29-04-2010, 10:29   #3
Av. Bülent Sabri Akpunar

 
Varsayılan

T.C.
YARGITAY
Hukuk Genel Kurulu

E:1998/12-763
K:1998/797
T:04.11.1998

Taraflar arasındaki "icranın geri bırakılması" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Pendik İcra Tetkik Mercii Hâkimliği'nce davanın reddine dair verilen 1.5.1997 gün ve 1996/517 E- 157 K. sayılı kararın incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 12. Hukuk Dairesi'nin 20.10.1997 gün ve 1997/9963-10999 sayılı ilamı ile ( ...Takibin kesinleşmesinden sonra İİK'nun 71/son maddesi doğrultusunda ileri sürülen borcun zamanaşımına uğradığı itirazı anılan maddenin göndermede bulunduğu 33/a maddesi itirazı belirli bir süreye bağlamadığından somut olaydaki itiraz da dairemizin süreklilik arzeden uygulamalarına göre süreye tabi değildir. Mercice borçlunun zamanaşımı itirazı incelenerek oluşacak sonuca göre, bir karar verilmesi gerekirken istemin süre yönünden reddine karar verilmesi isabetsizdir... ) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle yeniden yapılan yargılama sonunda; mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
TEMYİZ EDEN : Davacı vekili.
Hukuk Genel Kurulu'nca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
KARAR : Dava, İcra ve İflas Kanunu'nun 71/2 ve 33/a maddesine dayanılarak açılmış, zamanaşımı nedeniyle icranın geri bırakılması isteğine ilişkindir.
Tetkik mercii isteği, borçlunun son muameleyi öğrendiği tarihten itibaren 7 gün içinde başvurmadığı gerekçesiyle süre yonünden reddetmiştir.
Özel daire, bu tür isteklerin süreye tabi olmadığı, borçlunun zamanaşımı itirazının incelemesi gerektiği noktasından hükmün bozulmasına karar vermiştir. İcra ve İflas Kanunu'nun 71. maddesinin ikinci fıkrasında; "Borçlu, takibin kesinleşmesinden sonraki devrede borcun zamanaşımına uğradığını ileri sürecek olursa, 33/a maddesi hükmü kıyasen uygulanır" hükmü yeralmakta, 33/a maddesinin birinci fıkrasında ise "ilamın zamanaşımına uğradığı veya zamanaşımının kesildiği veya tatile uğradığı iddiaları icra tetkik mercii tarafından resmi vesikalara müsteniden incelenerek icranın geri bırakılmasına veya devamına karar verilir" denilmektedir. Aynı maddenin ikinci fıkrasında da; "alacaklı, icranın geri bırakılması kararının kesinleştiğinin kendisine tebliğinden sonra, zamanasımının vaki olmadıgını ispat sadedinde ve 7 gun icinde umumı mahkemelerde dava açabilir. Aksi takdirde icrası istenen ilamın zamanaşımına uğradığı hususu kesin hüküm teşkil eder" sözlerine yer verilmiştir.
Görüldüğü üzere, borçlunun İİK'nun 71. maddesine dayanan isteminin incelenebilmesi, bu istemin belli bir süre içinde ileri sürülmesi koşuluna bağlı değildir. Gerçektede İcra ve İflas kanunda süreler ayrıntısıyla tadadi olarak düzenlendiği halde sözü edilen süre yönünden bir hüküm mevcut değildir. Yine 71. maddede yollamada bulunulan 33/a maddede borçlu için herhangi bir başvuru süresi de yer almamaktadır. İkinci fıkradaki 7 günlük süre ise kesinleşen icranın geri bırakılması kararlarına karşı alacaklının genel mahkemelerde dava açabilmesi için getirilmiştir. Ayrıca, zamanaşımı nedeniyle icranın geri bırakılması isteği, icra müdürünün re'sen nazara alacağı bir husus olmadığı için, şikâyet olarak da kabul edilemez. O nedenle kanunun 16. maddesindeki 7 günlük şikâyet süresinin de olayda uygulanmasına olanak yoktur. Diğer taraftan, aynı kanunun 33. maddesindeki 7 günlük sürenin de 71. maddede bu maddeye atıf olmadıgı icın 71. madde yonünden uygulanması da düsünulemez.
Esasen kanunun öngörmediği bir hak düşürücü sürenin yorum yoluyla var kabul edilmesi hak arama özgürlüğüne aykırı düşer ( Anayasa madde 36 ).
Alacaklıların diğer takip yollarına nazaran daha ayrıcalıklı tuttuğu ilamlı icrada dahi takibin kesinleşmesinden sonra zamanaşamına dayanan icranın geri bırakılması istemleri her zaman ( İİK'nun 33/II ) yapılabileceğine göre, ilamsız takiplerde de evleviyetle her zaman yapılabileceğinin kabulü gerekir. Şu durum karşısında merciin, davacının talebini, son işlemi öğrendiği tarihten itibaren 7 gün içinde yapmadığı gerekçesiyle, reddetmesi yukarıda açıklanan hususlar karşısında doğru değildir. Borçlunun zamanaşımı itirazı incelenerek oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekir.
Açıklanan nedenlerle; Özel Daire bozma kararına uyulmak gerekirken önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırı olup, direnme kararı bozulmalıdır.
SONUÇ : Davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile direnme kararının yukarıda gösterilen nedenlerden dolayı HUMK'nun 429. maddesi gereğince BOZULMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının geri verilmesine, 4.11.1998 gününde, oybirliği ile karar verildi.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Vergi Dairesi'nin Mükellefiyet Kaydını Resen Terkini idilika Meslektaşların Soruları 3 21-01-2010 15:04
Resen kovuşturulan suçlarda istisna olabilir mi? Av. Selen Vargün Meslektaşların Soruları 1 21-12-2009 16:35
hakimin resen bilirkişi raporu aldırması parézer Meslektaşların Soruları 1 15-04-2008 12:01
Aracın Trafiğe Resen tescil işlemi Trf. müşaviri Aytekin Hukuk Haberleri 1 24-03-2008 09:09
resen araştırma ilkesi Seher Meslektaşların Soruları 5 24-04-2007 16:31


THS Sunucusu bu sayfayı 0,04969311 saniyede 16 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.