İmar düzenlemesi nedeniyle yeşil alana bırakılan taşınmaz - Yargı yolu

İmar düzenlemesi nedeniyle yeşil alana bırakılan taşınmazın aradan uzun süre geçmesine rağmen kamulaştırılmaması nedeniyle tazminat yada idareye terk davası açmak istiyoruz. yargı yolu idare mi adli yargı mı?
teşekkürler.

Sayın değer, Adli yargıda açılıyordu ama son yargıtay kararlarında idari yargı da görülecekmiş diye duydum. Detayları bilmiyorum.

Bende hazır konu açılmışken bir soru sorayım.
Belediye bir gıda firmasının işletme ruhsatını iptal etmiş. İdare mahkemesinde açılan dava daavacının lehine sonuçlanmış. Belediyenin haksız işlemi nedeniyle kapalı kalan işyeri için belediye aleyhine açılacak tazminat davası idari yargı yerin de mi görülür. Adli yargı da mı açılmalıdır.
Soruya soruyla yanıt verdim ama bu konu hep aklımdaydı hazır başlık görünce yazdım. Cevaaplarsanız sevinirim teşekkürler.

sayın nuriye değer ,
6487 sayılı torba kanununda kamulaştırma ile ilgili maddeleri inceleyin sorunuzun cevabını bulursunuz ayrıntılı şekilde. eğer fiilen el atma yoksa hukuki el atma söz konusu ise idari yargı yeri görevli


sayın law in law
idarinin hatalı işlemi nedeni ile açılacak tazminat davasında görevli mahkeme idare mahkemesidir ve dava tam yargı davasıdır. süreye dikkat ederek davanızı açabilirsiniz.
1- doğrudan tam yargı davası açıldığında idarenin hatalı kapatma işlemi ortadan kalkınca 1 yıl içinde dava açılabilir.
2-iptal kararından sonra dosya temyiz edilmişse temyizden gelene kadar , temyiz edilmemişse 60 gün içinde de dava açma hakkınız bulunmaktadır.
saygılarımla

Alıntı: Yazan Nuriye Değer İmar düzenlemesi nedeniyle yeşil alana bırakılan taşınmazın aradan uzun süre geçmesine rağmen kamulaştırılmaması nedeniyle tazminat yada idareye terk davası açmak istiyoruz. yargı yolu idare mi adli yargı mı? teşekkürler.

İnceleyiniz:
http://www.turkhukuksitesi.com/serh.php?did=15210

Alıntı: Başvuran Mahkemede görülen davaya konu olayda, davacıya ait taşınmaz, imar planlarıyla "dere mutlak koruma alanı" sınırları içine alınmış ve bu nedenle davacının taşınmaz üzerindeki tasarruf yetkisi kısıtlanmıştır. Davacının tasarruf yetkisinin kısıtlanmasının, davacının mamelekinde azalma meydana getirebileceği tartışmasızdır. Ancak, davacının mülkü üzerinde tasarruf etme hakkının kısıtlanması, idarenin bir eyleminden değil, idari bir işlem niteliğinde olduğu tartışmasız olan imar planından kaynaklanmaktadır. Olayda, idarenin fiili el koyma niteliği taşıyan bir eylemi henüz bulunmamakta, aksine kanunen yapması gereken kamulaştırma işlemlerini yapmamak biçiminde tezahür eden bir eylemsizliği söz konusudur.

http://www.turkhukuksitesi.com/serh.php?did=15054