Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

Yargıtay 2. HD.’nin 17.10.1975 tarih ve 7450/7757 sayılı kararını arıyorum

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 13-12-2007, 14:58   #1
Av.Nur Hayat BURAN

 
Önemli Yargıtay 2. HD.’nin 17.10.1975 tarih ve 7450/7757 sayılı kararını arıyorum

Yargıtay 2. HD.’nin 17.10.1975 tarih ve 7450/7757 kararını arıyorum... yardımcı olanlara şimdiden teşekkürler...
Old 14-12-2007, 16:46   #2
Av.Nur Hayat BURAN

 
Varsayılan

Karar HUMK.m.86 ile ilgili olup söz konusu kararda vekalet ücretinin de m.86’da belirtilen dava giderleri kavramına dâhil olduğundan bahsediliyor. Yardımcı olanlara teşekkürler...
Old 14-12-2007, 17:29   #3
Av. Canan EKE

 
Varsayılan

Aradığınız karar bende yok. Bu işinize yarar mı acaba?


T.C.
YARGITAY
HUKUK DAİRESİ 13

Esas No.
2005/1965
Karar No.
2005/3194
Tarihi
03.03.2005

1086-HUKUK USULÜ MUHAKEMELERİ KANUNU (HUMK)/83/86/87

ISLAHIN YAPILMAMIŞ SAYILMASI
DAVA GİDERLERİNİN YATIRILMAMASI
ISLAHTA KARŞI TARAFIN ZARAR VE ZİYANI
DOĞALGAZ SATIMINDAN DOĞAN ALACAK

ÖZET
ISLAH HAKKINI KULLANAN TARAF, BU TARİHE KADAR OLAN DAVA GİDERLERİ İLE KARŞI TARAF İÇİN MAHKEMECE TAKDİR OLUNACAK ZARAR VE ZİYANI DAVADA MAHKUM OLMUŞ GİBİ DERHAL YATIRMAK ZORUNDADIR. AKSİ HALDE ISLAH YAPILMAMIŞ SAYILIR. SOMUT OLAYDA, DAVACI VERİLEN SÜREDE MAHKEME KARARINI YERİNE GETİRMEMİŞTİR. BU DURUMDA DAVASINI ISLAH ETMEMİŞ SAYILIR. İLK DAVADA TALEP EDİLEN MİKTARIN ESAS ALINMASI GEREKİRKEN YAZILI ŞEKİLDE KARAR VERİLMESİ HATALIDIR

Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün davalı avukatı tarafından duruşmalı, davacı avukatınca duruşmasız olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davalı vekili Avukat M.B. ile davacı vekili Avukat B.K'nın gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanılmış ve hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra karar için başka güne bırakılmıştı. Bu kez temyiz dilekçesinin süresinde olduğu saptanarak dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR : Davacı, davalının Ekim 2000-Haziran 2001 dönemine ait doğalgaz borcunu ödemediğini, alacağın süresinde ödenmediğinden asıl alacağı 1.450.947. 1 87.000.-TL, 1.127.925.567.200.-TL gecikme zammı ve 192.089.182.364 TL KDV olmak üzere toplam 2.770.961.936.564.,TL alacağı bulunduğunu ileri sürerek, 2.770.961.936.564.TL'nın yasal faizi ile birlikte tahsilini istemiş; yargılama aşamasında davasını ıslah ederek 892.955.484.930.-TL'nin faizi ile birlikte tahsilini istemiştir.
Davalı, asıl borcun ödendiğini bildirerek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece 674.559.948.420.-TL gecikme zammı ile 109.860.778.775.-TL KDV'nin davalıdan alınıp davacıya ödenmesine, istem gibi alacaklara yasal faiz yürütülmesine karar verilmiş; hüküm, davacı ve davalı tarafından temyiz edilmiştir.
1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacının temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2- Taraflar arasında yazılı bir abonelik sözleşmesi olduğu iddia ve ispat edilmediği gibi, dosyaya da bu şekilde bir abonelik sözleşmesi ibraz edilmemiştir. Ayrıca davacı, ödemelerde gecikme olması halinde fatura bedeline 6183 Sayılı Yasada belirlenen gecikme zammı uygulanacağına dair bir kararlaştırma bulunduğunu veya uzun süredir devam eden böyle bir uygulamanın olduğunu da ispat edememiştir. Davacı EGO, ticari esaslara göre faaliyet göstermek üzere kurulmuş bir kurumdur.
Davacının talep ettiği alacak, davalı rektörlüğe bağlı kurumlara sattığı doğalgaz bedelinin geç ödenmesinden kaynaklanan gecikme zammı ve bu gecikme zammına uygulanacak KDV alacağına ilişkindir. Doğalgaz satımından dolayı tahakkuk ettirdiği alacak, amme alacağı sayılmadığı gibi, doğalgaz bedelinin geç ödenmesi halinde 6183 Sayılı Yasada yer alan gecikme zammının uygulanacağına dair yasalarda da bir hüküm bulunmamaktadır. Mahkemece davacı kurumun 6183 Sayılı Yasaya tabi kurumlardan olmadığı, bu nedenle sattığı doğalgaz bedelinin geç ödenmesinden dolayı gecikme cezası ve KDV isteyemeyeceği nazara alınarak gecikme cezasına ve KDV'ne ilişkin talebin reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde davanın kısmen kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
3- Davacı, dava dilekçesi ile 2.770.961.936.564.-TL'nin faizi ile birlikte tahsilini istemiştir. Yargılama aşamasında 08.02.2002 tarihli dilekçesi ile davasını ıslah ederek 892.955.484.930.-TL'nin faizi ile birlikte ödetilmesini istemiştir.
Davalı vekili ise, davacının talebinin HUMK'nun 83. md. kapsamında yerinde olmadığını, asıl dava edilen miktar esas alınmak üzere vekalet ücretinin davacıdan alınmasını istemiştir. Mahkemece 12.04.2002 ve 18.04.2002 tarihli duruşmalarda ara kararı ile ilk davaya konu edilen değerin ıslah sureti ile esasa girildikten sonra, davacı tarafından 892.955.484.930.-TL'na indirgenmesi ve aradaki farktan dolayı davacının HUMK'nun 86 ve 87. mad. hükmünce vekalet ücreti talep ettiği dikkate alınarak, bu farka ilişkin nisbi vekalet ücretinin yatırılması için davacıya kesin süre verilmiş, davacı ara kararı gereğini yerine getirmemiştir.
Mahkemece ise davacının ara kararını yerine getirmediği göz ardı edilerek, ıslah edilen miktar esas alınmak suretiyle kabul ve reddedilen miktara göre vekalet ücretine hükmedilmiştir. HUMK'nun 86. md. gereği ıslah eden taraf, bu tarihe kadar olan dava giderleriyle, karşı taraf için mahkemece taktir olunacak zarar ve ziyanı davada mahkum olmuş gibi derhal mahkeme veznesine ödemeye mecburdur. Aksi halde ıslah yapılmamış sayılır.
Dava konusu olayda da davacı verilen sürede mahkeme kararını yerine getirmediğinden, artık davasını ıslah etmemiş sayıldığının kabulü gerekir. Hal böyle olunca, mahkemece ilk davada talep edilen miktar esas alınarak kabul ve reddedilen miktar hesaplanmak suretiyle vekalet ücretinin hesap edilmemiş olması da kabul şekli bakımından usul ve yasaya aykırıdır. Bozma nedenidir.
4- Anayasa'nın 73. md. gereğince vergi, resim, harç ve benzeri mali yükümlüklerin kanunla konulması zorunludur. Anayasa'nın açıklanan bu hükmü uyarınca kanuni dayanağı olmadan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi ile vergi konulmasına imkan olmadığı gibi, KDV Kanunu'nun 20/4. md. karşısında belli bir tarifeye göre alınan ücrete KDV'nin dahil olması gerekir.
Mahkemece yalnızca tarife uyarınca vekalet ücreti takdiri gerekirken, yazılı şekilde ayrıca KDV'ne de hükmedilmesi kabul şekli bakımından usul ve yasaya aykırıdır. Bozma nedenidir.
SONUÇ : Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenle davacının temyiz talebinin reddine, 2, 3. ve 4. bentte açıklanan nedenle temyiz olunan kararın davalı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 400 YTL duruşma avukatlık parasının davacıdan alınarak davalıya ödenmesine, 03.03.2005 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Yargıtay Kararı arıyorum/ 556 Sayılı KHK Av. Harun O Meslektaşların Soruları 1 07-12-2007 17:47
Yargıtay 2. HD. 28.11.2002, 2002/11996 E. ve 2002/13405 K. sayılı ilamını arıyorum köktaş Meslektaşların Soruları 4 08-10-2007 13:51
Legal İŞ Hukuku Dergisinde yargılanmış yargıtay kararını arıyorum. Adli Tip Meslektaşların Soruları 2 11-06-2007 09:48
Yargıtay 10. H.D 97/6075 E 97/6008 K Sayılı Kararını Arıyorum NAZ80 Meslektaşların Soruları 10 10-05-2007 12:00
18.07.1983 Tarih ve 168 Sayılı Mütalaa Ahmet AHMETOĞLU Meslektaşların Soruları 3 26-02-2007 17:29


THS Sunucusu bu sayfayı 0,04130912 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.