Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

İdari Yargıda Taraf Ehliyeti

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 24-03-2010, 13:40   #1
JACELYN

 
Varsayılan İdari Yargıda Taraf Ehliyeti

Sayın meslektaşlarım hepinize iyi çalışmalar. Müvekkilim kendisini rahatsız ettiğini iddia ettiği bir devlet memuru hakkında hem savcılığa suç duyurusunda bulunuyor, hem de idari açıdan ( disiplin cezası alması için ) takip edilmesi için bağlı olduğu kuruma başvuruyor. Ancak şahsın amirleri, yapılan tahkikat neticesinde eylemin herhangi bir disiplin suçu oluşturmadığını ve disiplin cezası verilmesine ( uyarma, kınama v.s ) gerek bulunmadığını belirterek dosyayı kapatıyorlar. Şimdi müvekkilin bu idari işleme karşı ( ceza verilmesine yer olmadığı kararına) idari yargıda iptal davası açması mümkün mü? Böyle bir davada davacı sıfatına sahip olabilir mi? Menfaat ihlali şartı gerçekleşmiş mi?Değerli görüşlerinizi bekliyorum, iyi çalışmalar
Old 24-03-2010, 15:29   #2
senerx

 
Varsayılan

Merhaba JACELYN
Memurun işlediği suçu Disiplin yönü,İdari yönü,Mali yönü,Adli yönü ile incelememiz gerekir.
-Disiplin yönüyle memur; Kamu hizmetlerinin gereği gibi yürütülmesini sağlamak amacı ile kanunların, tüzüklerin ve yönetmeliklerin Devlet memuru olarak emrettiği ödevleri yurt içinde veya dışında yerine getirmeyenlere, uyulmasını zorunlu kıldığı hususları yapmayanlara, yasakladığı işleri yapanlara durumun niteliğine ve ağırlık derecesine göre 657 sayılı DMK nın 125 inci maddede sıralanan disiplin cezalarından birisi verilir.Disiplin cezaları uyarma, kınama, aylıktan kesme ve memurluktan çıkarmadır.
-Adli yönüyle memur; memurlar ve diğer kamu görevlilerinin görevleri sebebiyle işledikleri suçlardan dolayı yargılanabilmeleri için izin vermeye yetkili mercilerden izin almak gerekir. (İlde Vali,İlçede Kaymakam vs.) Cumhuriyet başsavcıları, memurlar ve diğer kamu görevlilerinin görevleri sebebiyle işledikleri suça ilişkin herhangi bir ihbar veya şikayet aldıklarında veya böyle bir durumu öğrendiklerinde ivedilikle toplanması gerekli ve kaybolma ihtimali bulunan delilleri tespitten başka hiçbir işlem yapmayarak ve hakkında ihbar veya şikayette bulunulan memur veya diğer kamu görevlisinin ifadesine başvurmaksızın evrakın bir örneğini ilgili makama göndererek soruşturma izni isterler.
”””””””””Ağır cezayı gerektiren suçüstü hali genel hükümlere tabidir.”””””””””
Aynı olaydan dolayı memur hakkında ceza mahkemesinde kovuşturmaya başlanmış olması, disiplin kovuşturmasını geciktiremez. Memurun ceza kanununa göre mahküm olması veya olmaması halleri, ayrıca disiplin cezasının uygulanmasına engel olamaz.
Saygılarımla;
Old 24-03-2010, 15:53   #3
av çiğdem

 
Varsayılan

savcılık soruşturması sonucu ne oldu. Kararın iptali için bence elinizde kanıt varsa dava açabilirsiniz.
Old 24-03-2010, 16:15   #4
Av. Engin EKİCİ

 
Varsayılan

Sayın JACELYN;

657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 'DAVRANIŞ VE İŞBİRLİĞİ' başlığı altında düzenlenen 8. maddesine göre; "Devlet memurları, resmi sıfatlarının gerektirdiği itibar ve güvene layık olduklarını hizmet içindeki ve dışındaki davranışlariyle göstermek zorundadırlar.Devlet memurlarının işbirliği içinde çalışmaları esastır."

Dolayısıyla devlet memurlarının hizmet içi ve dışındaki davranışlarını kapsayan bir itibara sahip olmaları gerekiyor. Somut durumda müvekkilinizin rahatsız edilmesi, kanunda yer alan "itibar" kavramıyla doğrudan ilgilidir. İdare mahkemesine başvurabileceğiniz kanaatindeyim. Saygılarımla..

Old 24-03-2010, 21:23   #5
armegedon23

 
Varsayılan

Müvvekilin idareye başvurusu ihbar niteliği taşıdığından ve idarece müvekkil hakkında bir işlem yapılmadığından müvvekilin taraf ehliyetinin olmadığı düşüncesindeyim. İdareye başvuru yapılırken savcılık şikayetinden de bahsedilmiş olsaydı idare soruşturma dosyasının sonucunu beklemek zorunda kalacak idi. Savcılık soruşturması sonucuna göre idareye başvuru yapmanız daha mantıklı geliyor. Kolay gelsin. Saygılar...
Old 24-03-2010, 22:30   #6
Armağan Konyalı

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan armegedon23
İdareye başvuru yapılırken savcılık şikayetinden de bahsedilmiş olsaydı idare soruşturma dosyasının sonucunu beklemek zorunda kalacak idi.
Kanun'a göre disiplin soruşturması ceza kovuşturmasını beklememelidir.

Devlet Memurları Kanunu :

CEZAİ KOVUŞTURMA İLE DİSİPLİN KOVUŞTURMASININ BİR ARADA YÜRÜTÜLMESİ:
Madde 131 - Aynı olaydan dolayı memur hakkında ceza mahkemesinde kovuşturmaya başlanmış olması, disiplin kovuşturmasını geciktiremez.
Memurun ceza kanununa göre mahkum olması veya olmaması halleri, ayrıca disiplin cezasının uygulanmasına engel olamaz.
Old 25-03-2010, 13:03   #7
armegedon23

 
Varsayılan

Sayın Av.Armağan bey düzelttiğiniz için teşekkür ederim. Soyut bir ihbarın disiplin soruşturmasına esas alınmadığı yönünde idarenin vereceği cevap karşısında ve idarenin keyfi uygulamalarına engel teşkil etmesi açısından ceza kovuşturması neticesini beklemek zorunda kalır düşüncesindeydim.Kolay gelsin.Saygılar...
Old 25-03-2010, 13:20   #8
JACELYN

 
Varsayılan

Sayın meslektaşlarım hepinize teşekkürler. Ben burada müvekkilin iptal davası açamayacağını, taraf ehliyetinin olmadığını düşünüyorum. İşlem kendisi hakkında tesis edilmediği ve idari yargı yerleri de menfaat ihlali kavramını birel işlemler bakımından dar yorumlama eğilimi içinde olduğundan, açılan bir dava esasa girmeden reddedilir kanaatimce
Old 25-03-2010, 13:33   #9
halit pamuk

 
Varsayılan

Alıntı:
Sayın meslektaşlarım hepinize teşekkürler. Ben burada müvekkilin iptal davası açamayacağını, taraf ehliyetinin olmadığını düşünüyorum. İşlem kendisi hakkında tesis edilmediği ve idari yargı yerleri de menfaat ihlali kavramını birel işlemler bakımından dar yorumlama eğilimi içinde olduğundan, açılan bir dava esasa girmeden reddedilir kanaatimce

Eski tarihli bir Danıştay kararında Şikayetçinin ceza verilmesine yer olmadığına ilişkin karara karşı dava hakkı olmadığına hükmedilmiş.(5.D. 16.05.1977 GÜN 1977/3494 e ; 1977/2569 K)

Ancak, idarenin kamu gücünü kullanrak tesis ettiği bu işleme karşı idari yargıda dava açılabilmeli diye düşünüyorum.
Old 25-03-2010, 18:29   #10
senerx

 
Varsayılan 657-4483-5237

Sayın Armegedon23
"Soyut bir ihbarın disiplin soruşturmasına esas alınmadığı yönünde idarenin vereceği cevap karşısında ve idarenin keyfi uygulamalarına engel teşkil etmesi açısından ceza kovuşturması neticesini beklemek zorunda kalır düşüncesindeydim" demişsiniz.
""Aynı olaydan dolayı memur hakkında ceza mahkemesinde kovuşturmaya başlanmış olması, disiplin kovuşturmasını geciktiremez. Memurun ceza kanununa göre mahküm olması veya olmaması halleri, ayrıca disiplin cezasının uygulanmasına engel olamaz..."""
Sayın Av.Adnan Koray
"Ancak, idarenin kamu gücünü kullanrak tesis ettiği bu işleme karşı idari yargıda dava açılabilmeli diye düşünüyorum" demişsiniz.
"Disiplin soruşturmasına konu olan memurun amiri tarafından,denetim elemanı yada muhakkik atanarak soruşturma yapılır.Soruşturmayı yapan kişi memurun üstü olmak yada müfettiş olmak durumundadır.Yazdığı rapor bağlayıcı degildir.Teklif eder üst amir red,alt cezayı yada teklif edilen cezayı verir.Takdir yetkisini kanun koyucu bizzat atamaya yetkili amirine vermiştir.Yani mahkeme yetkili amirin yerine gecip işlem tesis edemez.Ancak soruşturma raporuna bakar eğer soruşturmayı yapan muhakkik veya müfettişin raporunda bulunan belge bilgi veya dellilerin karartılması yada muhakkikin veya müfettişin görevini yapmadığı kanısına varırsa Görevi kötüye kullanma TCK 257Kanunda ayrıca suç olarak tanımlanan haller dışında, görevinin gereklerine aykırı hareket etmek suretiyle, kişilerin mağduriyetine veya kamunun zararına neden olan ya da kişilere haksız bir kazanç sağlayan kamu görevlisi, bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır hükmü gereği işlem yapılacaktır.
Sayın JACELYN
""" burada müvekkilin iptal davası açamayacağını, taraf ehliyetinin olmadığını düşünüyorum. İşlem kendisi hakkında tesis edilmediği ve idari yargı yerleri de menfaat ihlali kavramını birel işlemler bakımından dar yorumlama eğilimi içinde olduğundan, açılan bir dava esasa girmeden reddedilir kanaatimce demişsiniz.
Anladığım kadarıyla işlenen suç idarece uyarı yada kınama verilcektir.Çünkü 657 sk "Devlet memuru vakarına yakışmayan tutum ve davranışta bulunmak" uyarma cezasını
Hizmet dışında Devlet memurunun itibar ve güven duygusunu sarsacak nitelikte davranışlarda bulunmak,ise kınama cezasını gerektirmektedir.Siz ne kadarlık bir ceza düsünürdünüz bilmiyorum ama en fazla verilcek ceza kınama cezasıdır.657 sk geregince aylıktan kesme cezasını kademe ilerlemesinin durdurulmasını ve memurluktan çıkarma cezalarını olusturcak bir fiil eylem oluşturmamaktadır.
Yapılması gereken idareye Bilgi Edinme Kanunu çercevesinde bir dilekçe yazılarak soruşturma raporunun bir kopyasını istemek ve ayrıntılı bir şekilde raporu incelemek gerekir.Olayı içerigine girmek istemiyorum ama şahitlerin verdiği ifadeler disiplin soruşturmalarında cok büyük öneme sahiptir.Hatta şahitlerin verdiği ifade verilcek cezayı belirliyor desem çok ileri gitmiş olmam.
İyi Çalışmalar
Saygılarımla
Old 26-03-2010, 08:51   #11
halit pamuk

 
Varsayılan

Alıntı:
Ancak, idarenin kamu gücünü kullanrak tesis ettiği bu işleme karşı idari yargıda dava açılabilmeli diye düşünüyorum" demişsiniz.
"Disiplin soruşturmasına konu olan memurun amiri tarafından,denetim elemanı yada muhakkik atanarak soruşturma yapılır.Soruşturmayı yapan kişi memurun üstü olmak yada müfettiş olmak durumundadır.Yazdığı rapor bağlayıcı degildir.Teklif eder üst amir red,alt cezayı yada teklif edilen cezayı verir.Takdir yetkisini kanun koyucu bizzat atamaya yetkili amirine vermiştir.Yani mahkeme yetkili amirin yerine gecip işlem tesis edemez.Ancak soruşturma raporuna bakar eğer soruşturmayı yapan muhakkik veya müfettişin raporunda bulunan belge bilgi veya dellilerin karartılması yada muhakkikin veya müfettişin görevini yapmadığı kanısına varırsa Görevi kötüye kullanma TCK 257Kanunda ayrıca suç olarak tanımlanan haller dışında, görevinin gereklerine aykırı hareket etmek suretiyle, kişilerin mağduriyetine veya kamunun zararına neden olan ya da kişilere haksız bir kazanç sağlayan kamu görevlisi, bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır hükmü gereği işlem yapılacaktır.


Kanaatimce idarenin tüm işlemleri idari yargı denetimine tabi olmalıdır. Bu hukuk Devletinin gereğidir. Bu nedenle DMK.m.134 ve 135 i bu şekilde yorumlayarak ceza verilmesine yer olmadığına ilişkin işlemin iptaline karar verilebilmelidir. Danıştay dava açma hakkının sadece hakkında soruşturma açılan kişiye ait olduğunu düşünüyor olabilir ama benim kanaatim aksi yönde...

Hazırlık işlemleri ve kesin ve yürütülebilir olmayan işlemler idari yargı denetimine tabi olmaması doğaldır zira idari işlem icrai niteliğe dönüşmemiştir. Bu nedenle müfettiş raporu ya da inceleme raporu dava konusu edilemez. Aynı şey adli yargıda olsaydı "hukuki yarar" yok derdik.

Ancak olayda idare kesin ve sonuç doğuracak şekilde bir karar veriyor. Tabi disiplin işlemi idare ile ajanı arasındaki bir iç ilişkidir bu nedenle üçünçü kişinin menfaat ihlali olmamıştır şeklinde düşünülebilir ama kanatimce kamu tüzel kişiliği yaptığı her işlemde kamu gücünün kullanımı söz konu olduğundan (olayda devlet memurluğunu kullnarak şikayetçiyi rahatsız etme durumu da söz konusu olabilir) şikayetçinin de menfaati vardır ya da olmalıdır, diye düşünüyorum.
Old 06-11-2010, 20:26   #12
Executive Director

 
Varsayılan

"Şikayetçiyi rahatsız etme" nedir yani. "Gözünün üstünde kaşı var, hatta bu kaş da biraz kalın, bana dik dik baktı" gibi birşey de şikayet konusu olsa memur zaten disiplin soruşturması geçiriyor. Hele hele bir de direkt soruşturmaya tabii, kalkansız korumasız memurlardansa, hemen anasının adı babasının adı...!
Ee sonuçta adli yönden de idari yönden de soruşturma yapılmış ve ceza tayinine yer olmadığına karar verilmiş.
1; Burda muhtel olan zarar nedir?
2; İdare bu soruşturmada hangi ihlal de bulunmuştur?
3; idari yargıya müracaat edip de o işlemi iptal ettirmenin asıl amacı haksız yere soruşturma geçirmesine sebep olunan memurun iftira vs. başvuru haklarını bertarafa yönelik mi acaba?
Sorular artıp gidiyor ???
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
vergi dairesinin taraf ehliyeti bsdbsdbsd97 Meslektaşların Soruları 19 13-09-2011 18:59
boşanma davasında taraf ehliyeti boran79 Meslektaşların Soruları 1 08-11-2009 10:50
yabancı şirketin taraf ehliyeti avhilal Meslektaşların Soruları 1 02-10-2009 09:15
İdari Yargıda Taraf olmayan kişinin Yargılamanın yenilenmesini talep etmesi mustafayıldız Meslektaşların Soruları 2 02-08-2008 13:24
taraf ehliyeti Av.Ufuk Meslektaşların Soruları 3 18-04-2007 18:47


THS Sunucusu bu sayfayı 0,06354904 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.