Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

Çekişmesiz yargı işlerinde görev ve yetki

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 30-07-2012, 16:05   #1
efekankaptan

 
Varsayılan Çekişmesiz yargı işlerinde görev ve yetki

Bir çek iptal davası açmayı planlıyoruz. HMK 'ya biraz takılmış durumdayız. Genel görevli mahkeme Sulh Hukuk Mahkemesi ancak taraflar tacir ve davaya konu çek TTK hükümlerine tabi yani ticari bir iş. Davada Asliye Ticaret Mahkemesi görevlidir diyebilir miyiz? Ayrıca yetkili mahkeme de HMK 385'de düzenlenmiş. Buradaki yetki kesin midir zira karşı yan davada yok ve biz istediğimiz yerde açarsak yetki itirazında bulunabilecek kimse de tabii olarak yok. Buna da kesin yetkidir demek mümkün mü?
Old 30-07-2012, 16:09   #2
noonemins000

 
Varsayılan

Daha önce tartışılmışta yine de işinize yarar umarım...

YARGITAY 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO: 2011/13181 KARAR NO: 2011/16340 Tarih: 02.12.2011
Hasımsız olarak görülen davada …….. Ticaret Mahkemesi’nce verilen ……. tarih ve ……. sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi Numan Acar tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü


Davacı vekili, müvekkilinin hamili olduğu çekin kayıp edilerek zayi olduğunu ileri sürerek, çekin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Mahkemece, iddia ve dosya kapsamına göre, HMK’nun 382/10-e maddesi uyarınca çek iptal davasında sulh hukuk mahkemelerinin görevli olduğu gerekçesiyle mahkemenin görevsizliğine, talep ve kesinleşme halinde dosyanın …… Nöbetçi Sulh Hukuk Mahkemesi’ne gönderilmesine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
İstem, kambiyo senedinin zayii nedeniyle iptaline ilişkindir.
Mahkemece 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren HMK’nun 383. maddesi uyarınca çek iptal davalarının sulh hukuk mahkemelerinin görevine girdiği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir.
HMK’nun 383. maddesinde çekişmesiz yargı işleri ile ilgili olarak aksine bir düzenleme bulunmadığı sürece sulh hukuk mahkemesinin görevli olacağı öngörülmüştür.Yürürlükte olan 6762 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 4. maddesine göre Türk Ticaret Kanunu’nda düzenlenen hususlardan doğan hukuk davaları ticari dava sayılır. Yine aynı Yasa’nın 5/2. maddesi uyarınca bir yerde ticaret mahkemesi varsa Asliye Hukuk Mahkemesi’nin vazifesi içinde bulunan ve TTK’nun 4. maddesinde ticari sayılan davalara ticaret mahkemesinde bakılır. Bu nedenle TTK’nun 669 ve devamı maddelerinde düzenlenen kambiyo senetlerinin zayi nedeniyle iptaline ilişkin davalarda HMK’nun 383. maddesinde öngörülen aksine düzenleme bulunduğundan sulh hukuk mahkemeleri değil ticaret mahkemeleri görevlidir. Kaldı ki 01.07.2012 tarihinde yürürlüğe girecek olan 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 757/1. maddesinde de bu tür işlerde ticaret mahkemelerinin görevli olacağı öngörülmüştür. Bu da yasa koyucunun iradesinin bu tür işlerde ticaret mahkemelerinin görevli olması gerektiği yolunda olduğunu göstermektedir. Açıklanan bu nedenle istemle ilgili işe bakma görevi asliye ticaret mahkemesine ait olmasına rağmen görevsizlik ve dosyanın görevli sulh hukuk mahkemesine gönderilmesine dair verilen mahkeme kararının bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz isteminin kabulü ile kararın BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 02/12/2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Old 30-07-2012, 16:11   #3
Av.Cengiz Aladağ

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan efekankaptan
Bir çek iptal davası açmayı planlıyoruz. HMK 'ya biraz takılmış durumdayız. Genel görevli mahkeme Sulh Hukuk Mahkemesi ancak taraflar tacir ve davaya konu çek TTK hükümlerine tabi yani ticari bir iş. Davada Asliye Ticaret Mahkemesi görevlidir diyebilir miyiz? Ayrıca yetkili mahkeme de HMK 385'de düzenlenmiş. Buradaki yetki kesin midir zira karşı yan davada yok ve biz istediğimiz yerde açarsak yetki itirazında bulunabilecek kimse de tabii olarak yok. Buna da kesin yetkidir demek mümkün mü?

HMK 382, 383 ve 384 uyarınca talepte bulunanın oturduğu yerdeki Sulh Hukuk Mahkemesi görevli ve yetkilidir.
Old 30-07-2012, 16:24   #4
Av.Nevra Öksüz

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan efekankaptan
Bir çek iptal davası açmayı planlıyoruz. HMK 'ya biraz takılmış durumdayız. Genel görevli mahkeme Sulh Hukuk Mahkemesi ancak taraflar tacir ve davaya konu çek TTK hükümlerine tabi yani ticari bir iş. Davada Asliye Ticaret Mahkemesi görevlidir diyebilir miyiz? Ayrıca yetkili mahkeme de HMK 385'de düzenlenmiş. Buradaki yetki kesin midir zira karşı yan davada yok ve biz istediğimiz yerde açarsak yetki itirazında bulunabilecek kimse de tabii olarak yok. Buna da kesin yetkidir demek mümkün mü?

6102 S.K. m.1534: "Kenar başlıkları metne dâhil olan bu Kanun 1/7/2012 tarihinde yürürlüğe girer..."

6102 S.K. m.818/1-s atfıyla m.757: "(1) İradesi dışında poliçe elinden çıkan kişi, ödeme veya hamilin yerleşim yerindeki asliye ticaret mahkemesinden, muhatabın poliçeyi ödemekten menedilmesini isteyebilir.

(2) Mahkeme, ödemeyi meneden kararında muhataba, vadenin gelmesi üzerine poliçe bedelini tevdi etmeye izin verir ve tevdi yerini gösterir."

Saygılar...
Old 30-07-2012, 16:26   #5
Av.Bülent AKÇADAĞ

 
Varsayılan

Değerli meslektaşım,

Bu konu halen netlik kazanmadı, site içerisinde yapacağınız aramada da konunun detaylı olarak tartışıldığını göreceksiniz.

Yaklaşık 1,1.5 ay önce 6 farklı ilde açmış olduğum çek zayii davasının ikisi kabul edilerek yargılama safhasına geçilmesine rağmen dördü de görev yönünden reddedildi.

Bildiğim kadarı ile Sulh Hukuk Mahkemeleri de görevsizlik vermektedir.

İşimiz zor

İyi çalışmalar.
Old 30-07-2012, 16:27   #6
Av.Bülent AKÇADAĞ

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Nevra Öksüz
6102 S.K. m.1534: "Kenar başlıkları metne dâhil olan bu Kanun 1/7/2012 tarihinde yürürlüğe girer..."

6102 S.K. m.818/1-s atfıyla m.757: "(1) İradesi dışında poliçe elinden çıkan kişi, ödeme veya hamilin yerleşim yerindeki asliye ticaret mahkemesinden, muhatabın poliçeyi ödemekten menedilmesini isteyebilir.

(2) Mahkeme, ödemeyi meneden kararında muhataba, vadenin gelmesi üzerine poliçe bedelini tevdi etmeye izin verir ve tevdi yerini gösterir."

Saygılar...

Bu arada Nevra Hanım işimizi kolaylaştırmış. Teşekkürler
Old 30-07-2012, 17:01   #7
efekankaptan

 
Varsayılan

Yetki konusunda nasıl bir yol izlemeliyim. Esas yetkili mahkemede dava açmak işimize gelmiyor. Yetkinin ilk itiraz olması sebebini göz önüne alarak istediğimiz yerde açabiliriz diyebilir miyiz? Yoksa çekişmesiz yargı olduğu ve resen harekete geçme gibi özellikler arz ettiği için yetki kesin yetki midir?
Old 30-07-2012, 17:32   #8
Av.Nevra Öksüz

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Bülent AKÇADAĞ
Bu arada Nevra Hanım işimizi kolaylaştırmış. Teşekkürler
Estağfirullah

Sayın efekankaptan,
Alıntı:
Yazan efekankaptan
Yetki konusunda nasıl bir yol izlemeliyim. Esas yetkili mahkemede dava açmak işimize gelmiyor. Yetkinin ilk itiraz olması sebebini göz önüne alarak istediğimiz yerde açabiliriz diyebilir miyiz? Yoksa çekişmesiz yargı olduğu ve resen harekete geçme gibi özellikler arz ettiği için yetki kesin yetki midir?

HMK m.384: "Kanunda aksine hüküm bulunmadıkça, çekişmesiz yargı işleri için talepte bulunan kişinin veya ilgililerden birinin oturduğu yer mahkemesi yetkilidir." düzenlemesini havidir. 6102 S.K.'da (m.757) aksine düzenleme olmakla yetkili mahkeme: "ödeme yeri" veya "hamilin yerleşim yeri" mahkemeleridir.

6102 S.K. m.757'nin 6762 S.K.'daki karşılığı m.669'dur ve 669. madde: "Rızası olmaksızın poliçe elinden çıkan kimse, ödeme yerindeki mahkemeden, muhatabın poliçeyi ödemekten menedilmesini istiyebilir..." şeklinde idi.

6102 S.K. m.757 için Adalet Komisyonu: " Tasarının 757 nci maddesinin birinci fıkrasında, önemli bir ihtiyaca cevap vermek ve dava ekonomisini gerçekleştirmek amacıyla, iradesi dışında poliçe elinden çıkan kişinin ödeme yerindeki asliye ticaret mahkemesinin yanı sıra, hamilin yerleşim yerindeki asliye ticaret mahkemesinden de muhatabın poliçeyi ödemekten men edilmesini isteyebilme hakkı getirilmiştir. Çok sayıda hamiline, nama veya emre yazılı kıymetli evrakın aynı hamilin nezdinde iken zayi olması, örneğin çalınması veya üzerine su veya başka bir tahrip edici sıvının dökülmesi halinde her biri için borçlunun yerleşim yeri veya ödeme yerinde farklı davalar açılması ve bütün iptal işlemlerinin orada yapılması son derece zahmetli ve masraflıdır. Özellikle, uygulamadan gelen talepler, bu halde iptal davasının zıyaın nezdinde vuku bulduğu hamilin yerleşim yeri mahkemesinde açılmasına imkan tanınması şeklindedir. Bu halde, tüm ilanlar bir arada yapılabilecek ve dava ekonomisi bakımından büyük bir kazanç sağlanabilecektir. Komisyonumuz bu gerekçelerle fıkraya "veya hamilin yerleşim" ibaresini ekleyerek maddeyi kabul etmiştir." açıklamasını yapmıştır.

Burada kamu düzenini ilgilendiren kesin yetki düzenlemesi söz konusudur. Hamilin yerleşim yeri mahkemesinin de yetkili olduğuna dair düzenleme yapılmadan önce madde düzenlemesi hakkında (6762 S.K. m.669 ile ilgili) bir karar:

Yargıtay 11 HD, 07.04.2005 T., E: 2004/7047, K: 2005/3385: "...Hasımsız olarak açılan davada Gaziosmanpaşa Asliye 2. Hukuk Mahkemesi'nce verilen 01.04.2004 tarih ve 2003/1495 - 2004/212 sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi Yaşar Arslan tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:


KARAR : Davacı vekilinin hasımsız olarak açtığı zayi nedeniyle çek iptali ve ödeme yasağı konulmasına ilişkin davada çekin dava dışı finans kuruluşunun Erzurum şubesindeki hesaptan keşide edildiği TTK'nın 730/20. maddesi yollaması ile 669/1. maddesi uyarınca Erzurum Mahkemelerinin yetkili bulunduğu, yetkinin kamu düzeniyle ilgili olduğu gerekçesiyle, yetkisizlik nedeniyle dava dilekçesinin reddine karar verilmiştir.

Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.

Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillere gerektirici sebeplere göre, davacı vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı. davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 1.10 YTL lira temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 07.04.2005 tarihinde oybirliğiyle karar verildi."

Saygılar...
Old 01-08-2012, 13:55   #9
rancho

 
Varsayılan

Arkadaşlara size bu konuda güncel bir yargıtay kararı sunmak istiyorum. Ticaret mahkemelerinin yetkili olduğunu söylüyor yargıtay:


T.C.
YARGITAY
ONBİRİNCİ HUKUK DAİRESİ
E. 2012/3489
K. 2012/4595
T. 23.03.2012

• Kambiyo Senedinin Zayii Nedeniyle İptal Davası
• Görevli Mahkeme
• Mutlak Ticari Dava

ÖZET : 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren HMK’nın 383. Maddesinde çekişmesiz yargı işleri ile ilgili olarak aksine bir düzenleme bulunmadığı sürece sulh hukuk mahkemesinin görevli olacağı öngörülmüştür. Kıymetli evrak iptali davalarının çekişmesiz yargı koluna dahil olduğu kuşkusuzdur. Ancak, halen yürürlükte olan 6762 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 4. Maddesine göre, Türk Ticaret Kanunu’nda düzenlenen hususlardan doğan hukuk davaları ticari dava sayılır. Öte yandan, yine aynı Yasa’nın 5/2 maddesi uyarınca bir yerde ticaret mahkemesi varsa asliye hukuk mahkemesinin vazifesi içinde bulunan ve TTK’nın 4. Maddesinde tanımlanan ticari sayılan davalara ticaret mahkemesinde bakılır. Bu nedenle TTK’nın 669 ve devamı maddelerinde düzenlenen kambiyo senetlerinin zayi nedeniyle iptaline ilişkin davalarda HMK’nın 383. Maddesinde öngörüldüğü gibi, aksine bir düzenleme bulunduğundan, görevin tayininde değer esasının benimsenmediği HMK’nın yürürlüğe girdiği 01.10.2011 tarihinden sonra, bu nitelikteki davalarda sulh hukuk mahkemeleri değil asliye hukuk ve/veya asliye ticaret mahkemelerinin görevli olduğu gözetilmelidir.
(6100 s. HMK m. 382/e-6, 383)
(6762 s. TTK m. 4,5/2, 669)
(6102 s. TTK m. 757/1)
Old 02-08-2012, 15:17   #10
Av. Murat ÇETİN

 
Varsayılan

Bu konuda 11 ve 20. hukuk daireleri arasında görüş farkı vardı.
11. hukuk dairesi çek iptali ticari bir davadır dolayısıyla asliye ticaret bakar derken, 20. hukuk dairesi, çek iptali bir dava değil çekişmesiz yargı işidir dolayısıyla sulh hukuk bakar diyordu.

6235 sayılı TÜRK TİCARET KANUNU İLE TÜRK TİCARET KANUNUNUN YÜRÜRLÜĞÜ VE UYGULAMA ŞEKLİ HAKKINDA KANUNDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUNla bu konuya açıklık getirildi.

Kanunun 2. maddesindeki değişiklikler işlenince TTK m. 5/I'in son hali şöyledir:

"Aksine hüküm bulunmadıkça, dava olunan şeyin değerine veya tutarına bakılmaksızın asliye ticaret mahkemesi tüm ticari (Değişik ibare: 26/06/2012-6335 S.K./2.md.) davalar ile ticari nitelikteki çekişmesiz yargı işlerine bakmakla görevlidir."


Artık çek iptali davaları ticaret mahkemelerinde görülecek.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Deniz İş Kanununda Yetki ve Görev? Hüseyin Yavuz Meslektaşların Soruları 2 27-06-2011 20:36
DSİ Haksız Fiil, Görev Ve Yetki DEMİRCİZADE Meslektaşların Soruları 4 21-04-2011 11:38
Faturada Yetki ve Görev AV. ALİ GÖKÇİMEN Meslektaşların Soruları 8 02-03-2011 15:12
tanıma-görev- yetki Nuriye Değer Meslektaşların Soruları 1 13-09-2007 13:47


THS Sunucusu bu sayfayı 0,09426904 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.