01-08-2007, 14:27 | #1 |
|
4483 Memur Soruşturması
4483 sayılı Memurlar ve Diğer Kamu Görevlilerinin Yargılanması Hakkında Kanun,
Memurlar ve diğer kamu görevlilerinin görevleri sebebiyle işledikleri suçlardan dolayı yargılanabilmeleri için izin vermeye yetkili mercileri belirtmek ve izlenecek usulü gösteren kanundur. 4483 sayılı kanunla getirilen izin sisteminin temelinde, CMK ya göre soruşturma yetkisine sahip Cumhuriyet Savcısının yetkisinin idari makamlarca kullanılmasıdır.
Bu gibi kişiler kendilerine has bir teşkilat düzenlemelerinden dolayı özel bir izin sistemine sahiptirler. 1. Anayasamız 148/3 te anayasa mahkemesinin, görevleri ile ilgili suçlardan dolayı yüce divan sıfatıyla yargılanacakları özel olarak sayarak belirtmiştir. (Cumhurbaşkanı, Bakanlar Kurulu üyelerini, Yargıtay, Danıştay, Sayıştay, Askeri Yargıtay… ) 2. Hakimler ve Savcılar, üniversite personeli, avukatlar ve noterler * İzin sistemine tabi olmayan suçlar Aşağıda belirtilen suçlar görevden kaynaklanmış olsa bile genel hükümlere göre işlem yapılır.
|
17-09-2007, 15:38 | #2 |
|
amirin izni....
yeni anayasa taslak aşamasında malumunuz üzere. bu taslakta doğru bir ifadeyle yeni anayasada memurun yargılanmasının amirinin iznine tabi olması gibi bir şart yer almayacak. bu durum elbette çeşitli açılardan değerlendirilebilir. benim de merak ettiğim kamu hizmetlerinin süreklilik ilkesini zedeleme ihtimali yok mu bunun. gerçi elimizde yeni anayasa olmadığı için. sadece varsayımlar üzerinden hareket ediyoruz. daha doğru bir soru şu belki de: eski anayasada bu şartın konulma amacı neydi.
|
20-09-2007, 16:00 | #3 |
|
1913 yılında çıkarılan memurin muhakematı hakkında kanunu muvakkat soruşturma aşamalarının yetersiz personel ve zorluğundan dolayı özel bir soruşturma sistemi öngererek kamu hizmetlerinin devamlılığının sağlanması amaçlanmıştır.daha sonraki süreçte de bu özel soruşturma sistemi anayasal bir koruma altına alınmıştır.anayasamızın 129. maddesinde “memurlar ve diğer kamu görevlileri hakkında işledikleri iddia edilen suçlardan ötürü ceza kovuşturması açılması, kanunla belirlenen istisnalar dışında, kanunun gösterdiği idari merciin iznine bağlıdır." denilmektedir.
bilindiği üzere bir suçun varlığı halinde cumhuriyet savcısı suça yönelik olarak hazırlık soruşturması yapar ve sonrasında son soruşturmaya geçilmek üzere suç mahkemeler önüne gelir .yani suç soruçturması adli makamaların görev ve yetki alanları içindedir . fakat kamu yönetiminde idari görevler yerine getirilirken karşılaşılan yoğun işlemler bu hizmetin verimli ve süratli bir şekilde yerine getirilememesine neden olmaktadır. kamusal bir yetkiyi kullanan , kamu hizmetlerinin gerektirdiği asli ve sürekli görevleri yerine getiren memurlar ve diğer kamu görevlilerinin bu görevleri sebebiyle işlemiş oldukları suçalrdan dolayı bir soruşturmaya maruz kalmaları hem kamu hizmetlerinin düzenin bozularak aksamasına hemde devletin sahip olduğu itibarın sarsılmasına neden olmaktadır. ayrıca kamusal hizmetleri yerine getiren kişilerin bu görevleri yerine getirirken karşılaştıkları bir çok insan tarafından iftiralara ve çeşitli suçlamalara maruz kalabilme olasılığının bulunması ,varolan vakaa hakkında idarenin bir inceleme yapması ondan sonra yetkili adli mercilere devredilmesi kamusal hizmetin memurlar ve diğer kamu görevlileri tarafından doğru bir şekilde yerine getirilmesini sağlayacak subap görevi görmektedir.kısaca temel amacı kamu yönetimini zaafa uğratmadan hizmetin düzenli şekilde yerine getirilmesini sağlamaktır. faydalı olması dileklerimle... |
25-12-2007, 15:22 | #4 |
|
Memurların ceza soruşturmasının bağlı bulunduğu kurumun iznine tabi tutulmasının iki ana sebebi vardır.Bunlardan birincisi; haksız suçlamaların önüne geçilerek kamu hizmetinin sürekli ve düzenli bir şekilde yerine getirilmesini sağlamak diğeri ise; memura karşı yapılan suçlama hakkında kurumun idari amirinin, savcıdan daha fazla teknik bilgiye sahip olmasından dolayı suçlamanın onun iznine tabi olmasının, soruşturma açısından daha faydalı olacağının düşünülmesidir.
Öte yandan bu sisteme getirilen en büyük eleştiri;memura gereksiz yere hukuki bir zırh sağlandığı yönündedir. Bence de bu sistemle memurlara gereksiz bir hukuki zırh sağlanmakta ve de bu zırha bürünen memur kendini daha bir güçlü hissetmektedir.Yapılması gereken memurların ceza soruştumasının normal vatandaşlarla aynı sisteme tabi olmasıdır. Kamu hizmetinin sürekliliğinin sağlanması açısından ise haksız yere suçlamada bulunanların cezaya çarptırılması benimsenerek de kamu hizmetinin aksamaması sağlanabilir. Saygılarımla... |
28-12-2007, 00:11 | #5 |
|
Sayın erkanaga dedikleriniz doğru.İdare hukuku anlamında yapılan güzel yasalardan biri ama bu yasa malesef istisnasız tüm kamu kurum ve kuruluşlarında kötüye kullanılmaktadır.Neredeyse soruşturma komisyonları bu durumlarda genlede men i muhakeme kararı verip dosyayı geri göndermektedir.İdari yargıda bunun iptalinin istenmesi ve yavaş yürüyen idari yargı nedeniyle bu kararın kaldırılması yılları bulmaktadır.Ve tüm bu süreçlerden sonra dava zamanaşımına uğrayıp düşmektedir.
Bence güvence olarak getirilen bu yasanın derhal kaldırılması yerinde olmaktadır. Zaten bence bu yasa eşitlik ilkesine de aykırıdır.Memur olmayan vatandaş direk yargılanır devlet memurları yargılanamaz diye bir ayrım bence bu ilkeye aykırıdır. saygılar |
20-01-2008, 09:23 | #6 |
|
Merhaba,
Ön İnceleme ve Disiplin Soruşturmalarında 4483 sayılı MKGYHK da ön incelemenin nasıl yapılacağı ayrıntılı verilmediğinden bunun CMUK a göre yapılacağı belirtiliyor. Ayrıca TCK ya atıfta bulunuluyor. Ben hukukçu değilim.Eğitim Yönetimi ve Denetimi Alanında doktoramı yapıyorum. Ön inceleme süreçlerinin olabildiğince sade açıklandığı bir metin ,kaynak önerisi varsa işime yarayacak. Teşekkür ederim. Saygılar. |
20-01-2008, 17:02 | #7 |
|
Memurlar ve diğer kamu görevlilerinin bu kanun kapsamına giren suçlarına ilişkin herhangi bir ihbar , şikayet veya bizzat öğrenme yolu ile bilgi edinildiği takdirde soruşturmaya izin vermeye yetkili makamlar iddiaların varlığını tespit etmek ve var olan durumu ortaya çıkarmak için ön inceleme başlatırlar.
Kısaca bu süreci inceleyecek olursak; - Soruşturma izni vermeye yetkili makamlar tarafından ön inceleme başlatılır ve soruşturmacı atanır.
-Soruşturmaya yapan tarafından ön inceleme yapılır , gerekli bilgi ve belgeleri toplanır, görüşlerini içeren bir rapor düzenlenerek durumu izin vermeye yetkili mercie sunulur.
Görevden uzaklaştırma; bir disiplin kovuşturması icabından olduğu takdirde en çok 3 ay devam edebilir. Bu süre sonunda hakkında bir karar verilmediği takdirde memur görevine başlatılır. (657 md. 145) -Yetkili merci, soruşturma izni konusundaki kararını suçun öğrenilmesinden itibaren ön inceleme dahil en geç 30 gün içinde verir. Bu süre,zorunlu hallerde 15 günü geçmemek üzere bir defa uzatılabilir. Yani bu süreç öninceleme emrinin verildiği tarihten itibaren (30+15) 45 günü kapsar. ·Yetkili merci 45 lük süre içinde memur veya diğer kamu görevlisi hakkında soruşturma izni verilmesi veya verilmemesi konusunda karar vermek zorundadır , denilerek bu süreç içinde verilmediği takdirde cezai sorumluluğun doğacağı belirtilmiştir. ·Verilecek olan soruşturma emrinin iddia konusu olaylar ile bunlara bağlı olarak ileride soruşturma sırasında ortaya çıkabilecek konularla ilgili olması gerekir. Eğer soruşturma sırasında farklı bir suç olarak nitelendirilebilecek bir fiil ortaya çıkarsa, yeniden izin alınması zorunludur. Suçun hukuki niteliğinin değişmesi, yeniden izin alınmasını gerektirmez. -Soruşturma izni verilmesine ilişkin karara karşı hakkında inceleme yapılan memur veya diğer kamu görevlisi; soruşturma izni verilmemesine ilişkin karara karşı ise Cumhuriyet başsavcılığı veya şikayetçi yetkili merciin kararının tebliğinden itibaren 10 gün içinde itiraz edebilir. İtirazlar, öncelikle incelenir ve en geç 3 ay içinde karara bağlanır. Verilen kararlar kesindir. 1.Bakanlar Kurulu kararıyla veya bakanlıkların merkez teşkilatında görevli olup ortak kararla atanan memurlar ve diğer kamu görevlileri, 2.Başbakanlık merkez teşkilatının aynı durumdaki personeli, 3.Türkiye Büyük Millet Meclisinde görevli memurlar ve diğer kamu görevlileri, 4.Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Sekreteri ve yardımcıları, 5.Cumhurbaşkanlığında görevli memurlar ve diğer kamu görevlileri, (Cumhurbaşkanınca verilen izin hariç) 6.Büyükşehir belediye başkanları, il ve ilçe belediye başkanları; büyükşehir, il ve ilçe belediye meclisi üyeleri ile il genel meclisi üyeleri, Verilen soruşturma izinlerine karşı yukarıda altı madde de sayılanlar için Danıştay İkinci Dairesi , diğerleri için yetkili merciin yargı çevresinde bulunduğu bölge idare mahkemesi bakar. - Soruşturulma izninin verilmesi sonucunda hazırlık soruşturmasını yürütecek merciler madde 12 de belirtilmiştir. ; a) Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreteri, Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Sekreteri, müsteşarlar ve Bakanlar Kurulu kararı ile atanan memur ve diğer kamu görevlileri ile büyükşehir belediye başkanları hakkında Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı veya Başsavcıvekili, b) Ortak kararla veya Başbakanın onayı ile atanan memurlar ve diğer kamu görevlileri, il ve ilçe belediye başkanları, ilçe idare şube başkanları hakkında il Cumhuriyet başsavcısı veya başsavcıvekili, c) Diğerleri hakkında genel hükümlere göre yetkili ve görevli Cumhuriyet başsavcılığı, Tarafından yapılır. Soruşturma izninin itiraz edilmeden veya itirazın reddi sonunda kesinleşmesi ya da soruşturma izni vrilmemesine ilişkin karara karşı yapılan itirazın kabulü üzerine dosya, derhal yetkili ve görevli Cumhuriyet başsavcılığına gönderilir. İzin üzerine ilgili Cumhuriyet başsavcılığı, Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu ve diğer kanunlardaki yetkilerini kullanmak suretiyle hazırlık soruşturmasını yürütür ve sonuçlandırır.(md 11) Memur soruşturması hakkında A.Alper Durmuş ‘un Tekağaç Eylül Yayınları ndan basılmış Memur Disiplin Hukuku kitabını inceleyebilirsiniz. Kitapta ; Ön inceleme başlatılması Müfettiş ve muhakkikler ve görevlendirilmeleri Memur hakkından verilen ön inceleme emrinin kapsamı ve nitelikleri Memur suçlarında adli soruşturma izni verilmesi ve süreleri Memurlar hakkında verilen adli soruşturma izinlerine itiraz Ön inceleme sırasında memurun savunma hakları Hazırlık soruşturması ve yargılama Hazırlık soruşturmasını yürütecek makamlar Ve disiplin soruşturması ile ilgili bilgiler bulabilirsiniz. Ayrıca hukukmarket.com da kaynaklar mevcut. Faydalı olması temennisiyle… |
23-01-2008, 14:49 | #8 |
|
Teşekkürler , çok faydalı olduğundan emin olabilirsiniz. Ön inceleme ile Disiplin Soruşturması arasındaki en belirgin farkları açıklarsak, genel olarak neler söylenebilir? Ön inceleme kapsamına giren suçlar belirtilmiş.Amaçlarınının farklılığı , Bunun dışında soruşturma emrinin alınması,tanık ifadesinin yemin ettirilerek alınması,raporda müfettişin disiplin soruşturmasının sonucunda ceza önerisinde bulunması, başka neler sayılabilir?
|
04-09-2008, 13:13 | #9 |
|
Sağlık Ocağı personeli hakkında soruşturma izni verilmesi için ilgili kaymakamlığa başvurulmuştur. İlgili kaymakamlık soruşturma izni vermemiş ve bu karar müvekkile 19.08.2008 tarihinde tebliğ edilmiştir. Ancak 10 günlük itiraz süresi geçmiştir. Bu durumda yapılabilecek herhangi bir şey var mıdır? İlgili idare mahkemesine başvursak 10 günlük itiraz süresi geçtiği için dava reddolunur mu? İlgili kaymakamlığa kararın yeniden gözden geçirilmesi için başvursak dava süresini yeniden işletebilirmiyiz? Cevaplarınız için teşekkürler...
|
05-03-2009, 10:57 | #10 |
|
Sayın Av. Meral Akkuş,
4483 sayılı yasanın 9. maddesinde yetkili merciin soruşturma izni verilip verilmeyeceğine ilişkin kararına itiraz edilmesiyle ilgili düzenleme yapılmıştır. Buna göre sorunuzda bahsettiğiniz 10 günlük sire kararın tebliğ tarihinden itibaren başlayacaktır. Yani 10 günlük itiraz süresi 19.08.2008 tarihinden itibaren başlayacaktır. |
20-07-2009, 15:48 | #11 |
|
icra kesintilerini dosyaya göndermeyen memur için izin alınmasını gerektiğini düşünüyorum , alınması gerekli mi ?
bir de bu ay diyelim 10 kişinin kesintisi göçnderilmedi ddiyelim o zaman tek bir suç olur mu * tek bir kararla birden fazla kişiye karşı suç işlenmesi hali söz konusu olur mu? teşekkürler, saygılarımla . |
24-08-2009, 22:59 | #12 |
|
sayın meslektaşım aşağıdaki hüküm gereğince izne gerek yoktur.
icra ve iflas kanunu Madde 357 - İcra dairesince kanuna göre yapılan tebliğ ve emirleri derhal yapmağa ve neticesini geciktirmeksizin icra dairesine bildirmeğe alakadarlar mecburdur. Makbul sebep haricinde tebliğ ve emirleri yapmıyanlar hakkında ait olduğu dairece tahkikatı evveliyeye hacet kalmaksızın Cumhuriyet Savcılığınca doğrudan doğruya takibat yapılır. “..İcra müdürlüğünün yazı gereğini derhal yerine getirmeyenler hakkında, genel hükümler uyarınca C.Savcıları tarafından soruşturma yapılması ve davanın iddianame ile açılması gerektiğinden Asliye ceza mahkemesinin görevsizlik kararının kaldırılmasına...” C.G.K.20.9.1993 YYB 170-194 naklen Erol Çetin, açıklamalı ve İçtihatlı Ceza Hukukunda ve Özel Yasalarda Memur, Memurlar ve Diğer Kamu Görevlilerinin Yargılama Usulü ve Memur Suçları |
28-08-2009, 07:49 | #13 |
|
teşekkür ederim . iyi çalışmalar
|
13-09-2009, 22:55 | #14 |
|
4483 sayılı Kanun
Emekli bir öğretmenin özel öğretim kurumunda görevli iken görevi kötüye kullanma fiili var.Ancak Özel öğretim kurumundan ayrıldıktan sonra yapılan inceleme sırasında durum tespit ediliyor. 4483 sayılı kanun kapsamında değerlendirilp ön inceleme onayı mı alınmalı, yoksa genel hükümlere göre mi işlem tesis edilmeli ? Saygılarımla.
|
15-12-2009, 18:43 | #15 |
|
4483 sayılı kanun
Bahse konu emekli öğretmen, 4483 sayılı Memurlar ve Diğer Kamu Görevlilerinin Yargılanması Hakkında Kanunun "Kapsam" başlıklı 2. maddesinde belirtilen kapsama girmemekte ise de, 5580 sayılı Özel Öğretim Kurumları Kanununun "Özlük Hakları ve Sorumluluklar" başlıklı 9-b maddesinde;
"Yetki, sorumluluk, ödül ve cezalar ile bunların uygulanması bakımından; 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu, 1702 sayılı İlk ve Orta Tedrisat Muallimlerinin Terfi ve Tecziyeleri Hakkında Kanun, 4357 sayılı Hususi İdarelerden Maaş Alan İlkokul Öğretmenlerinin Kadrolarına Terfi, Taltif ve Cezalandırılmalarına ve Bu Öğretmenler İçin Teşkil Edilecek Sağlık ve İçtimaî Yardım Sandığı ile Yapı Sandığına ve Öğretmenlerin Alacaklarına Dair Kanun ile 4483 sayılı Memurlar ve Diğer Kamu Görevlilerinin Yargılanması Hakkında Kanun, hükümlerine tâbidir." hükmü yer almaktadır. Daha alt mevzuata bakmak gerekebilir ama mezkur iki kanuna bakara bahse konu öğretmen hakkında 4483 hükümlerine göre işlem yapılmasının gerektiği söylenebilir. |
15-12-2009, 19:53 | #16 |
|
Emre Bey, ilginiz ve açıklamalarınız için teşekkür ederim. Siteye bu soruyu yazdıktan kısa süre içinde cevap alamayınca şu şekilde yorumladım. Özel öğretim kurumundaki görevinden de ayrılmış durumda olduğu ve soruşturma sırasında memur olmadığı için 4483 Sayılı yasanın uygulanamacağını düşünmüştüm. Saygılarımla !
|
15-12-2009, 22:17 | #17 |
|
Refik Bey Emre Bey'in bahsettiği hususa katılıyorum.Ayrıca işten ayrılmanız sorunu çözmez MEB1983/92 nolu genelgede bunula ilgi çok küçük bir husus var.Eylemi işlediğinizde memur sayılmanız nedeniyle işlem yapılır
|
13-12-2010, 09:26 | #18 |
|
amirin astı başka bir yere görevlendirmesi hususunda,astın bu konuya itiraz etme hakkı var mıdır?
saygılar |
22-11-2012, 21:42 | #19 | |||||||||||||||||||||||
|
Evet vardır. Görevlendirilen memur, yapılan görevlendirmeye ilişkin idareye karşı Bölge İdare Mahkemesine itirazda bulunabilir. Hatta eğer söz konusu görevlendirme sebebiyle mağdur duruma düşmüşse, idareden tazminat da alabilir. |
Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk) | |
Konu Araçları | Konu İçinde Arama |
Konuyu Değerlendirin | |
|
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Yanıt | Son Mesaj |
Savcıya rüşvet soruşturması | | Burak | | Hukuk Haberleri | 6 | 15-04-2009 22:31 |
Asker Şahsın sahte ihbar tutanağı düzenlemesi-4483 S. MVDKGYHK | carnerion | Meslektaşların Soruları | 2 | 24-06-2007 10:43 |
Eşya taşıyan savcılara ’fotoğraf’ soruşturması | Av.Yüksel Eren | Hukuk Haberleri | 9 | 24-03-2007 18:17 |
Güvenlik Soruşturması | ozzy | Hukuk Soruları Arşivi | 0 | 14-02-2002 01:49 |
Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir. |