Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Hukuk Haberleri Hukuk Haberleri, duyuruları, güncel hukuki gelişmeler. [Haber Ekleyin]

Savcıya Yazılan Trafik Cezası Kaymakamı Tazminata Mahkum Etti

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 20-03-2012, 20:59   #1
tiryakim

 
Varsayılan Savcıya Yazılan Trafik Cezası Kaymakamı Tazminata Mahkum Etti

Dargeçit ilçesinde Cumhuriyet Savcısı olarak iki yıl görevin ardından Bartın'ın Amasra ilçesine tayin olan Eşref Durmuş'un Dargeçit Sulh Hukuk Mahkemesi nezdinde Eski Dargeçit Kaymakamı şimdiki Artvin Vali Yardımcısı Şenol Kaya'ya karşı "kendisine trafik suç tespit tutanağı düzenlettirerek küçük düşürdüğü ve hakaret ettiği" gerekçesiyle açmış olduğu 7500 TL'lik Manevi Tazminat istemli dava 16 Ocak 2012 tarihli duruşmada karara bağlandı.

Dargeçit ilçesinde Cumhuriyet Savcısı olarak iki yıl görevin ardından Bartın'ın Amasra ilçesine tayin olan Eşref Durmuş'un Dargeçit Sulh Hukuk Mahkemesi nezdinde Eski Dargeçit Kaymakamı şimdiki Artvin Vali Yardımcısı Şenol Kaya'ya karşı "kendisine trafik suç tespit tutanağı düzenlettirerek küçük düşürdüğü ve hakaret ettiği" gerekçesiyle açmış olduğu 7500 TL'lik Manevi Tazminat istemli dava 16 Ocak 2012 tarihli duruşmada karara bağlandı.

Kararda şu cümlelere de yer verildi:

"Davalı kaymakam Şenol Kaya 'nın trafik cezası kesme ile ilgili verdiği emrin trafik güvenliği
veya vatandaşa hizmet götürmesi ile ilgisi yoktur. Kısa bir süre için bile olsa hükümet
konağının girişinde görevli savcı Eşref Durmuş'un aracına tahammül etmemek, milletine
hizmet için gelmiş memur davranışı değildir. Bu davranışın tek açıklaması ilçenin hakimiyeti
bendedir, herşey benden sorulur, benden izinsiz hiç kimse bir şey yapamaz davranışıdır ki
tabi ki sağlıklı bir düşünce değildir. Davalı kendisini adeta hükümet konağının ve ilçenin tek
hakimi olarak gördüğünden kendisine yönelen en küçük davranışı egemenliğine yönelik bir
saldırı ve büyük bir tehdit olarak algılamış bu saldırı ve tehdidi en kısa yoldan bertaraf etme
yolunu seçmiştir. Bunu yaparken kaymakam savcının aracına ceza kestirdi dedirtecek şekilde
hareket etmiş ve bunu gerçekleştirmiştir."


İşte o karar metni;


T.C. DARGEÇİT SULH HUKUK MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2011/79
KARAR NO : 2012/12
HAKİM :
KATİP :
DAVACI :
:
VEKİLİ :

DAVALI :
DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 28/06/2011
KARAR TARİHİ : 16/01/2012
GER.K.YAZ.TARİHİ : 10/02/2012
TÜRK MİLLETİ ADINA
Mahkememizde görülmekte bulunan Tazminat davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:


Davacı mahkememize vermiş olduğu 28/06/2011 tarihli dilekçesi ile 2009 yılı Ağustos ayından bu yana Dargeçit Cumhuriyet Savcısı olarak görev yaptığını, Dargeçit'in küçük bir yer olması ve çalıştığı süre nedeni ile tüm kamu görevlileri özellikle kolluk görevlileri tarafından tanındığını, 2010 yılında xx xx xxxx plakalı siyah renkli Honda Civic marka aracı satın aldığını, aracı Dargeçit ilçesinde kullandığını defalarca kolluk birimlerinin bulunduğu yerlere gittiğini, bu sebeple tüm polislerin kullandığı aracı bildiklerini, ayrıca 23/04/2011 tarihine kadar Dargeçit Adliye Lojmanı polis noktasında sürekli değişen nöbetçi polis memurları bulunduğundan hangi aracın kullanıldığının gayet iyi bilindiğini, 28/04/2011 tarihinde Dargeçit Adliyesinde HSYK Başmüfettişince teftişe başlandığını, teftişin ikinci gününde havanın yağışlı olması, adliyeye tahsisli aracın bulunmaması, Kıdemli Savcı olması nedeni ile öğle arasında teftişi gerçekleştiren Başmüfettişin adliyeden çıktığı taktirde kullanabileceğini düşünerek aracını adliyenin de faaliyet gösterdiği hükümet konağı önüne Kaymakamlık makam aracının daimi olarak park edildiği yerin yanına girişe engel olmayacak şekilde park ettirdiğini, kısa süre sonra kaymakamlık makam aracının her zamanki yerine park edildiğini, kendisininkinden başka bir aracın hükümet konağı önüne park edildiğini gören ilçe kaymakamı davalı Şenol Kaya'nın park meselesini konuşmak üzere adliye hizmetlisi ......................'yi yanına çağırdığını, bu durumdan haberdar olması üzerine ......................'yi aracın orada bulunma nedenini açıklamak üzere gönderdiğini, ......................'nin durumu izah ettiğini, ancak kaymakamın kendisine bu aracı buradan çekin yoksa çektiririm dediğini, ayrıca ......................'ye aracı girişe engel oluyorsa iyice kenara çek diyerek talimat verdiğini ve iyice kenara çektirdiğini, sonradan teftiş esnasında sorun yaşanabileceğini düşünerek aracın bulunduğu yerden kaldırılması farklı bir yere park edilmesi için hizmetliye talimat verdiğini, bu sırada aracının trafik polisi tarafından fotoğrafının çektirilerek kendisine ceza yazıldığını öğrendiğini, durumu öğrenince yasal yollara başvurmak üzere soruşturma dosyasına koyduğu tutanağı düzenlediğini, tutanak düzenleyen polis memurları ile Dargeçit Kaymakamı Şenol Kaya hakkında görevi kötüye kullanma ve hakaret suçlarından suç duyurusunda bulunduğunu ve trafik suç tutanağının tebliğini beklediğini, ancak müracaattan üç gün sonra düzenlenen idari para cezasının postadan geri alınarak iptal edildiğini ve tespit tutanağı düzenlenerek Midyat Cumhuriyet Başsavcılığına gönderildiğini, oradan da evrakın Mardin 2. Ağır Ceza Mahkemesine iletildiğini, Mardin 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 14/06/2011 tarih 2011/403 Değişik iş sayılı karar ile idari yaptırım tesisine yer olmadığına dair karar verildiğini, Dargeçit Cumhuriyet Başsavcılığı nezdinde yapmış olduğu suç duyurusu neticesinde tutanağı tanzim eden polis memurları ve davalı Şenol Kaya hakkında görevi kötüye kullanma ve hakaret suçlarından dava açılması istemi ile fezleke düzenlenerek 4483 sayılı yasaya göre soruşturmaya yetkili Mardin Cumhuriyet Başsavcılığına gönderildiğini, davalının aracın kendisine ait olduğunu, aracın arizi olarak çekildiğini, Başmüfettişin hizmetine sunulduğunu bilmesine rağmen ilçede görev yapan trafik polislerine ısrarla emir ve talimat verip aracına ceza kestirdiğini, hizmetli ......................ye aracı çekin yoksa çektiririm diyerek yetkilerini aşmak ve kötüye kullanmak suretiyle Dargeçit Cumhuriyet Savcısı olarak görev yaptığı ilçede adliye personeli, kolluk görevlileri, hükümet konağı çalışanları, tüm Dargeçit Halkı nezdinde kendisini küçük düşürdüğünü, itibarını zedelediğini, davalının amaçlarından birisinin de rutin teftişe gelen HSYK başmüfettişi adliyede iken vereceği tepkiden dolayı soruşturma geçirmesini sağlamak olduğunu, somut olayda trafik kuralı ihlali bulunmadığını, hükümet konağı girişini kapatmadığını, her gün aynı yere park edilen kaymakamlık aracına her hangi bir işlem yapılmadığını, şahsiyet haklarının hukuka aykırı olarak tecavüze uğradığını belirterek yaşamış olduğu derin elem ve kedere bir nebze olsun karşılık olmak üzere haksız fiil tarihi olan 29/04/2011 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte 7.500,00 TL manevi tazminatın davalıdan tahsili ile kendisine verilmesini, hükmün Dargeçit ilçesinde yayın yapan bir gazetede yayınlanmasını, yargılama giderlerinin davalıya yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı yargılama aşamasında kendisini vekil ile temsil ettirmiş, vekili özetle beyanlarını tekrar etmiştir.
Davalı adına dava dilekçesi ve duruşma günü tebliğ edilmiş davalı duruşmalara katılmadığı gibi cevapta bildirmemiştir.
Davacının dilekçesinde ve delil listesinde belirttiği Dargeçit Cumhuriyet Başsavcılığının 2011/230 soruşturma dosyası, davacı tarafından tutulmuş 29/04/2011 tarihli tutanak, davacıya ait xx xxx xxx plaka sayılı araç hakkında düzenlenmiş 29/04/2011 tarih xxxxx nolu trafik idari para cezası karar tutanağı ve ekleri, Mardin Valiliği İdare Kurulu Müdürlüğünün davalı Şenol Kaya, polis memurları ...................... ve ...................... hakkındaki 27/06/2011 gün 2011/39 sayılı karar ve dosyası mahkememizce celp edilmiş, davacı tanıkları dinlenmiştir.
Davacı tanıkları özetle; adliyede çalıştıklarını, savcı Eşref beyin öğleden önce aracını adliyede müfettiş olması, havanın yağışlı olması, müfettişin iade ziyaretlerine gidebilecek olması nedeni ile aracını hükümet konağının önüne, girişi kapatmayacak şekilde park edildiğini, daha sonra bu aracın yanına kaymakamlık makam aracının park edildiğini, iki araç arasında iki metreye yakın mesafenin bulunduğunu, savcı beyin arabasını ilk defa oraya park ettirdiğini, kaymakamlık aracının ise daimi olarak hükümet konağı girişine park edildiğini, daha önceden müfettiş geldiği zamanlarda da hakim yada savcıların araçlarını müfettişe tahsis ettiklerini ve bu araçların hükümet konağının önüne park edildiğini zamana kadar hiç bir sorun yaşanmadığını, ilçede üç adet siyah renk Honda Civic marka aracın bulunduğunu, bunların sahibinin de herkesçe bilindiğini, savcı beyin aracının da hemen hemen herkes tarafından bilindiğini, çünkü savcı beyin aracı ile hükümet konağının avlusuna sıklıkla gelip dışarı gideceği zaman buradan direk gittiğini söylemişler, ayrıca tanık ...................... araç park edildikten kısa süre sonra kaymakamlık korumasının yanına gelerek kaymakam beyin talimatı doğrultusunda aracın odadan çekilmesini söylediğini, kaymakam beyin savcı beye söyleyin aracını oradan çektirsin demiş olduğunu korumanın kendisine söylediğini, kendisinin savcı beye söyleyim izin alayım deyip oradan ayrıldığını, durumu savcı beye anlattığını, savcı beyin aracı kontrol et ortada ise iyice kenara çek diye talimat verdiğini, aracı iyice kenara yanaştırdığını, bu sırada kaymakamlık aracının hemen yan tarafta durduğunu, 10 dakika sonra kaymakamlık koruması ......................'un yanına gelip kaymakam bey seni çağırıyor dediğini, yukarı çıktığını, kaymakam beyin İlçe Emniyet Amirinin odasında bulunduğunu, kendisine evet efendim dediğinde kendisine bağırarak sert bir şekilde sen mi oraya aracı çektin dediğini, kendisinin durumu anlattığını, savcı beyin aracını müfettiş beye tahsis ettiğini izah ettiğini, buna rağmen kaymakam beyin kendisine git o aracı çek yoksa ben çekici ile çektireceğim dediğini, dışarı çıkıp savcı beye olanları anlattığını, savcı beyin aracını oradan kaldırmasını söylediğini, aracın yanına gittiğinde bir şahsın araca ceza yazıp fotoğrafını çektiler dediğini, aracı müsait bir yere park edip döndüğünü, savcı beyin aracı ile hükümet konağına sıkça gelip gittiğini, ilçedeki bu marka araçların sayısının az olması nedeni ile sahiplerinin bilindiğini, polis memurlarının da kaymakam beyin de savcı beyin arabasını bildiklerini, kimse ile arasında husumet bulunmadığını söylemiştir.
Trafik idari para cezası karar tutanağını düzenleyen trafik polisleri mahkeme aşamasında tanık olarak bildirilmediğinden duruşmada dinlenememişler, soruşturma dosyasındaki Cumhuriyet Savcısı tarafından alınan ifadelerinde; ......................; kaymakam beyin talimatı doğrultusunda ceza tutanağını düzenlediklerini, sonrada yine kaymakam beyin talimatı ile tutanağı iptal edip tespit tutanağı düzenlediklerini, suç tutanağını postaya verdikten sonra aracın Cumhuriyet Savcısına ait olduğunu öğrendiğinde ceza kesmek istemediğini,ancak kaymakam beyin ısrarlı talimatı doğrultusunda talimatı yerine getirdiklerini aracın savcı beye ait olduğunu bilmediğini söylemiş iken, ....................; kaymakam beyin İlçe Emniyet Amirinin odasında iken kendisini ve ......................'i çağırdığını, dışarıda bulunan aracın savcı beye ait olduğunu söyleyerek buna her hangi bir işlem yapıp yapamayacaklarını sorduklarını, kendisine kanun ve yönetmelik maddelerini hatırlattığını, kaymakam, beyin talimatı üzerine ceza kestiklerini, daha sonra kaymakam beyin talimatı ile cezayı iptal edip tutanak tuttuğunu, kendisinin ceza yazmak istemediğini, ancak kaymakam beyin talimatı doğrultusunda yazdığını söylemiş iken, Mardin Valiliği İl İdare Kurulunun 27/06/2011 gün 2011/39 karar sayılı dosyası ile ilgili olarak verdiği ifadesinde kaymakam beyin koruma polisinin şifai talimatı ile aracın fotoğrafını çekip cezai işlem yaptıklarını, sonradan cumhuriyet savcısı Eşref Durmuş'a ait olduğunu öğrendiklerini, durumu emniyet amiri ve kaymakamlık makamına bildirdiklerini, talimat doğrultusunda cezayı iptal edip tespit tutanağı tuttuklarını, Cumhuriyet Savcısı Şükrü Arslan'ın kendilerine baskı kurarak sorguladığını, baskı altında aldığı ifadesini okumasına fırsat vermeden imzalattırdığını söylemiş, ...................... da aynı şekilde Cumhuriyet Savcısının ifadesini baskı altında aldığını, yazdırdığını ifadeyi okutmadan imzalattırdığını, davalı Şenol Kaya İl idare Kurulu Müdürlüğünün 2011/39 karar sayılı dosyasındaki ifadesinde; Honda marka sivil bir aracın hükümet konağının girişini kapattığını gördüğünü, araştırmasına rağmen aracın sahibinin tespit edemediğini, aracın kaldırılmasını talimatını verdiğini, trafik polislerinin de araç sahibini tespit edememeleri nedeni ile gerekli işlemleri yapılması talimatını verdiğini, ceza tutanağı düzenlendikten sonra aracın savcı Eşref Durmuş'a ait' olduğunu öğrendiğini, duruma şaşırdığını, İçişleri Bakanlığının genelgesi doğrultusunda hareket etmelerini polislerden istediğini, bu görüşmeleri yaptıktan sonra aradan geçen süreye rağmen çekilmemesi nedeni ile adliyeye görevli koruma polis memuru ......................'u gönderdiğini, daha sonra adliyede hizmetli olan kişinin yanına geldiğini ve aracın savcı beyin emri doğrultusunda oraya çekildiğini söylediğini, kesinlikle ona bu aracı çekin yoksa çektiririm gibi söylemlerde bulunmadığını, trafik cezasını kesilmesinin hakaret ve küçük düşürme amacı taşımadığını, makama ait aracı daimi olarak değil kendisinin giriş ve çıkış yaptığı zamanlarda kısa sürelerde olarak hükümet konağının girişine bırakıldığını, sonradan başka yere park edildiğini, Cumhuriyet Savcısının görev ve yetkisini kötüye kullanarak trafik polislerinin ifadelerini aldığını, kendi aldığı ifade tutanaklarını imzalattırdığını, fezlekenin mesnetsiz olduğunu söylemiştir.
Yapılan yargılama sonucunda toplanan deliller, tanık anlatımları, Dargeçit Cumhuriyet Başsavcılığının 2011/230 sayılı soruşturma dosyası, Mardin Valiliği İdare Kurulu Müdürlüğünün 27/06/2011 tarih 2011/...karar sayılı dosyası, Mardin 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 14/06/2011 tarih 2011/403 Değişik iş sayılı kararı ve tüm dosya kapsamından anlaşıldığı üzere; davacı olay tarihi olan 29/04/2011 tarihinde Dargeçit Cumhuriyet Savcısı olarak görev yapmakta, davalı ise Dargeçit Kaymakamlığı görevini yürütmektedir. Olay tarihinde Dargeçit Adliyesinde HSYK başmüfettişince rutin teftiş olması, adliyeye tahsisli araç bulunmaması, havanın aşırı derecede yağışlı olması nedeni ile davacı tarafından kendisine ait xx xx xxxxplakalı araç başmüfettişin hizmetine sunulmak üzere mübaşir vasıtası ile adliyenin de içinde bulunda Dargeçit Hükümet Konağının girişine göre sol tarafına park edilmiştir. Bir süre sonra makam aracı ile Hükümet Konağına gelen davalı Şenol Kaya makam aracını aynı yerin hemen yan tarafına park ettirmiş, bu sırada yanında bulunan koruma polisine talimat vererek aracın bulunduğu yerden kaldırılmasını istemiştir. Koruma polisi doğrudan adliyeye giderek burada adliye hizmetlisi ...................... ile görüşmüş ve kaymakam beyin savcı beye söyleyin aracını oradan çektirsin şeklindeki talimatını iletmiştir. Hizmetli ...................... durumu savcı Eşref Durmuş'a iletmiş o da araç girişe engel teşkil ediyorsa iyice kenara çek diye talimat vermiştir. ...................... bunun üzerine aracı biraz daha kenara çekmiş, yaklaşık 10 dakika sonra kaymakamlık koruması tekrar gelip ......................'yi çağırmıştır. ...................... Dargeçit Hükümet Konağının ikinci katında bulunan İlçe Emniyet Amirinin odasında bekleyen kaymakam Şenol Kaya'nın yanına girdiğinde Şenol Kaya hizmetliye kızarak " git o aracı çek, yoksa ben çekici ile çektireceğim " demiş, hizmetli ...................... geri dönerek durumu Savcı Eşref Durmuş'a anlatmıştır. Savcı Eşref Durmuş gerginlik çıkmaması, HSYK başmüfettişi bulunduğu sırada olayların daha da büyümemesi için aracını bulunduğu yerden başka bir yere çekilmesi talimatını vermiş, bu sırada adliye hizmetlisi ...................... aracın fotoğrafının çekildiği ve trafik idari para cezasının yazıldığını öğrenmiştir. Bu durumun davacı tarafından da öğrenilmesi üzerine savcı Eşref Durmuş dosyada mevcut 29/04/2011 tarihli tutanağı tutarak Cumhuriyet Savcılığına suç duyurusunda bulunmuştur. Cumhuriyet Savcılığınca xxxx soruşturma nolu dosya üzerinden olay ile ilgili bilgi ve belgeler toplandıktan sonra şüpheliler Şenol Kaya, polis memurları ...................... ve ...................... hakkında xxxxxx nolu fezleke düzenlenerek Mardin Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmiştir. Öte yandan trafik idari para cezasını düzenleyen polis memurları ilk olaydan üç gün sonra 02/05/2011 tarihinde ceza tutanağı ve tebligat belgesini iptal ederek buna dair tutanak tutmuşlar, ayrıca tespit tutanağı düzenleyerek Midyat Ağır Ceza Mahkemesine göndermişlerdir. Buradan evrak Mardin Cumhuriyet Başsavcılığına sevk edilmiş 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 14/06/2011 tarih 2011/403 Değişik iş sayılı kararı ile Dargeçit Cumhuriyet Savcısı Eşref Durmuş’a ait xx xx xxxxplaka sayılı araç ile ilgili olarak idari yaptırım tesisine yer olmadığına, karar vermiştir. Davalı ve olayın diğer şüphelileri hakkında Dargeçit Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen fezlekeden sonra Mardin Cumhuriyet Başsavcılığının 31/05/2011 tarih 2011/2633 sayılı yazısı ile şüpheliler hakkında soruşturma izni talep edilmiş, Mardin Valiliği İl İdare Kurulu Müdürlüğünün 27/06/2011 tarih xxxx Esas xx nolu kararı ile ilgililer hakkında soruşturma yapılmasına izin verilmemesine karar verilmiştir. Karara davacı Eşref Durmuş vekili tarafından itiraz edilmiş, Diyarbakır Bölge İdare Mahkemesinin 26/07/2011 tarih 2011/213 Esas 2011/213 Karar sayılı kararı ile isnat edilen görevi kötüye kullanma fiilinden dolayı ön inceleme yapılanlar hakkında Dargeçit Cumhuriyet Başsavcılığınca soruşturma yapılmasını gerektirecek nitelik ve yeterlilikte olmadığı anlaşıldığından itirazın reddine oy çokluğuyla karar verilmiş, karara üye ................... tarafından tam tersi gerekçeyle karşı oy verilmiştir.
Dava TMK'nın 24 vd. Maddeleri ile Borçlar Kanunu 49 maddesinde karşılığını bulan kişilik haklarının saldırıya uğramasından kaynaklanan manevi tazminat ve verilecek kararın yayımlanmasına ilişkindir. Öncelikle davaya konu olayın başlangıcında kullanılan Honda Civic marka xx xx xxxxplaka sayılı aracın kime ait olduğu, davalı ve kolluk görevlileri olan adliye ile sürekli bağlantıları bulunan trafik polisleri tarafından gayet iyi bilinmektedir. Trafik polisleri aracın kime ait olduğunu bildikleri, bu hususu Cumhuriyet Savcılığınca alınan ifadeleri sırasında belirttikleri halde daha sonra da kendileri ile ilgili soruşturma kapsamında bu ifadelerini yalanlamışlardır. İlgililerin aynı zamanda yürütülen soruşturmada şüpheli sıfatlarının bulunması ve kendi aleyhlerine ifade veremeyeceklerine yada vermeyeceklerine göre bu dosya kapsamında ifadelerine değer verilmemiştir. Dargeçit'in küçük bir ilçe olması, bütün kamu birimlerinin aynı Hükümet Konağında olması nedeni ile bütün görevliler ve araçları neredeyse herkes tarafından tanınmaktadır, bilinmektedir. Bir aracın kime ait olacağını en iyi bilecek kişilerden bir grubuda uzun süredir ilçede trafik polisliği yapan soruşturma dosyasında ifadeleri alınan ...................... ve ......................'dir. Ayrıca hükümet konağının girişi ve tüm yanları sürekli olarak kamera ile kontrol edilmekte, 24 saat esasına dayalı olarak adliye koridorunun hemen karşısında bulunan hükümet konağının girişinde polis memurları nöbet tutmaktadır. Araç hükümet konağının girişine park edildiğine göre üç-beş metre ötede bulunan nöbetçi polis memuru tarafından görülmemesi olanağı yoktur. Böyle bir durum olmadığına göre polis memuru kimin araç çektiğini, aracın kime ait olduğunu görmüş ve sormuş olmalıdır. Eğer tanınmadık bir araç oraya park ediliyorsa ya görevlinin ağır derecede ihmali vardır, ya da başka nedenlerle gördüğünü bildiğini söyleyememektedir. Ayrıca olayların bir kısmı İlçe Emniyet Amirinin yanında gerçekleşmiş olup daima Cumhuriyet Savcısı ile irtibatlı bulunan bu kişinin Cumhuriyet Savcısını arabasını bilmeme imkânı yoktur. Bütün bunlar bir yana davalı Şenol Kaya kendisi baştan itibaren aracın sahibini bildiğinden doğrudan koruma polisine talimat vererek aracın çekilmesini istemiştir. Davalı soruşturma dosyası ile ilgili olarak muhakkik tarafından alınan ifadesinde kendi aracını daimi olarak hükümet konağı girişine park etmediğini söylemiş, tanıklar da bu konu üzerinde beyanda bulunmuşlar ise de aslında maruf ve meşhur konuların ispatı gerekmemektedir. Mevcut olayda da olduğu dosyadaki fotoğraflardan da görüldüğü üzere aynı yerde kaymakamlık makam aracı durmakta, söylendiğinin aksine geçici olarak değil sürekli ve tek olarak ilçe kaymakamı hükümet konağında bulunduğu sürece yanı yerinde durmaktadır.
Davacının aracı ise ilk kez ve olağan sayılmayacak bir durum nedeni ile adliyenin müstakil aracının bulunmaması, havanın yağışlı olması, HSYK başmüfettişinin ihtiyacı olacağı düşüncesi ile oraya çekilmiştir. Yine belirtildiğinin aksine girişi kapatmamakta, yan tarafa kaymakamlık aracı da çekildiği halde ortada bir araçlık daha yer bulunmaktadır. Hükümet konağında faaliyet gösteren adliyenin ve adliye çalışanlarının özel oto parkı yada hükümet konağı bahçesinde onlar için tahsis edilmiş bir yer de bulunmamaktadır. Mardin İdare kurulunca soruşturma izni verilmemiş ve yapılan itiraz Diyarbakır Bölge İdare Mahkemesince red edilmiş ise de esasen bu mahkememizde görülen davayı etkilememektedir. Kaldı ki borçlar kanunu 53. Maddesinde belirtilen ceza mahkemesi karan olmadığı gibi hukuk mahkemesi hakimi kusur olup olmadığına karar vermek için ceza hukukunun mesuliyete dair ahkamı ile bağlı olmadığı gibi ceza mahkemesinde verilen beraat kararı ile de mukayyet değildir. Bundan başka ceza mahkemesi kararı kusurun takdiri ve
zararın miktarını tayin hususunda dahi hukuk hakimini takyit edemez. Davalı Şenol Kaya
aracın Eşref Durmuş'a ait olduğunu bilmesine rağmen adliye hizmetlisi ......................'yi
çağırmış, bu aracı buradan çekin, yoksa çektiririm şeklinde ifadelerde bulunmuştur. Davalıya
aracın müfettişe tahsis edildiği, bu yüzden merdivenlere yakın park edildiği söylenmesine
rağmen gerekli ceza işleminin yapılması için polis memurlarına talimat vermiştir. Bu hareket
yasadışı ve kötü niyetlidir. Amacı küçük düşürmek ve ilgilisini rencide etmektir. Ayrıca
HSYK başmüfettişinin olduğu ortamda savcı olarak görev yapan davacının ölçüsüz tepki
vereceği düşünülerek bir şekilde tahrik edilmiş, davacının soruşturma geçirmesi
amaçlanmıştır. Hükümet konağının girişi aynı zamanda adliyenin girişidir. Park etmek yasak
ise herkese yasaktır.
Cumhuriyet Savcısına ait araca tespit tutanağı düzenlenirken aynı yerde
kaymakamlık makam aracının bulunmasına ve bu aracın sürekli olarak orada bulunmasına
rağmen ona işlem yapılmamış, mutat uygulamaların dışında iyi niyet kuralları ile de
bağdaşmayacak biçimde yasal dayanağı olmayan tespit tutanağı düzenlenmiştir.
Vatandaşa hizmet etmek üzere devlet tarafından görevlendirilen kişilerin vatandaşa hizmet için orada
olduğunu unutmaması gerekir. Görev yapılan yerde sunulan imkanlar, verilen yetkiler
vatandaşa daha iyi ve çabucak hizmet vermesi içindir. Emir altındaki memurları düzeni
sağlamak için konulmuş mevzuatı iyi niyet kullarına aykırı olarak kullanma imkanı yoktur.

Davalı kaymakam Şenol Kaya 'nın trafik cezası kesme ile ilgili verdiği emrin trafik güvenliği
veya vatandaşa hizmet götürmesi ile ilgisi yoktur. Kısa bir süre için bile olsa hükümet
konağının girişinde görevli savcı Eşref Durmuş'un aracına tahammül etmemek, milletine
hizmet için gelmiş memur davranışı değildir. Bu davranışın tek açıklaması ilçenin hakimiyeti
bendedir, herşey benden sorulur, benden izinsiz hiç kimse bir şey yapamaz davranışıdır ki
tabi ki sağlıklı bir düşünce değildir. Davalı kendisini adeta hükümet konağının ve ilçenin tek
hakimi olarak gördüğünden kendisine yönelen en küçük davranışı egemenliğine yönelik bir
saldırı ve büyük bir tehdit olarak algılamış bu saldırı ve tehdidi en kısa yoldan bertaraf etme
yolunu seçmiştir. Bunu yaparken kaymakam savcının aracına ceza kestirdi dedirtecek şekilde
hareket etmiş ve bunu gerçekleştirmiştir.


Açıklanan nedenlerle Dargeçit Kaymakamı olarak görev yapan davalı Şenol Kaya kısa süreliğine ve haklı sayılabilecek bir nedenle kendisine ait xx xx xxxxplakalı aracını adliyenin de hizmet verdiği hükümet konağının girişine, girişi kapatmayacak şekilde çektirdiği, bu durumun ve araç sahibinin davalı Şenol Kaya tarafından bilinmesine rağmen "bu aracı buradan çekin yoksa çektiririm" demek, görevli polis
memurlarına emir ve talimat vererek yetkilerini aşarak ve kötüye kullanarak Cumhuriyet
Savcısı olarak görev yapan davacı Eşref Durmuş'un Dargeçit ilçesinde adliye personeli,
kolluk görevlileri, hükümet konağı çalışanları ve hatta tüm Dargeçit nezdinde küçük
düşmesine sebep olduğu anlaşıldığından davalının yaşamış olduğu derin elem ve kedere bir
nebze olsun karşılık olmak üzere talep edilen manevi tazminatın haksız fiil tarihinden
itibaren işlenecek faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, olay nedeni ile
Dargeçit ilçesindekiler nezdinde küçük düşen davacının olayda haklı olduğunu, davalının ise
haksız olarak yetkilerini aştığının duyurulması amacı ile kararın Dargeçit ilçesinde yayın
yapan bir gazetede yayımlanmasına karar verilmiştir. Karar verilirken manevi tazminatın
zenginleşme aracı olmaması ilkesi, Borçlar Kanunu 49 maddesindeki tarafların sıfatı işgal
ettikleri makam, sosyal ve ekonomik durumları dikkate alınmış istenen tazminatın makul
oranda olduğu, tarafların sıfatı ve konumlarına, ekonomik ve sosyal durumlarına, kusur ve
zararın ağırlığına uygun olduğu, davalıyı muzayaka haline düşürmeyeceği, değerlendirilmiş
aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.


HÜKÜM: Nedenleri yukarıda açıklandığı üzere; Davanın KABULÜNE,
Haksız fiil tarihi olan 29/04/2011 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte 7.500,00 TL manevi tazminatın davalı Şenol Kaya'dan alınarak davacı Eşref Durmuş'a verilmesine,
Karar kesinleştiğinde hüküm özetinin Dargeçit ilçesinde yayın yapan bir gazetede yayınlanmasına, masrafın davalıdan alınmasına,
Davacı Eşref Durmuş tarafından peşin yatırılan 111,40 TL harcın mahsubu ile eksik kalan 334,10 TL bakiye ilam harcının davalı Şenol Kaya'ya tamamlattırılmasına,
Davacı Eşref Durmuş kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden davacı vekili lehine AAÜT gereğince belirlenen 900,00 TL vekalet ücretinin davalı Şenol Kaya'dan alınarak davacı Eşref Durmuş'a verilmesine,
Davacı Eşref Durmuş tarafından yapılan ilk başvuru masrafı 120,00 TL, 5 tebligat gideri 32,00 TL, tanıklık ücreti 60,00 TL olmak üzere toplam 212,00 TL yargılama giderinin davalı Şenol Kaya'dan alınarak davacı Eşref Durmuş'a verilmesine,
Davacı, tarafından yatırılan 194,00 TL gider avansından 1 tebligat masrafı 6,00 TL, 4 tanık ücreti 60,00 TL ile gerekçeli kararın tebliği masrafı olan 14,00 TL'nin mahsup edilerek artan 114,00 TL'nin karar kesinleştiğinde davacı Eşref Durmuş'a iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzene karşı, davalının yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 8 gün içerisinde mahkememize veya başka yerdeki emsal mahkemeye dilekçe verilmesi veya zabıt katibine beyanda bulunarak tutanağa geçirilmesi ve hakime onaylatılması suretiyle Yargıtay'da temyiz yolu açık olmak üzere karar verildi. Karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 16/01/2012
Katip Hakim

Kaynak : http://www.amirler.net/yargi/savciya-yazilan-trafik-cezasi-kaymakami-tazminata-mahkum
Old 24-03-2012, 22:09   #2
Av.Muhammet Aydın

 
Varsayılan Kararı anlayamadım.

Kararı savcı mı yazdı dediniz anlayamadım?
Old 25-03-2012, 14:02   #3
Av.Barış

 
Varsayılan

7,500 tl tazminat. ilginç doğrusu. ölüm halinde dahi bu tazminata hükmedilmezken böyle bir olayda 7,500 TL !
Old 25-03-2012, 21:40   #4
Av.Muhammet Aydın

 
Varsayılan

Ölü mü dediniz pardon anlayamadım.Savcı savcı,savcıı ne ölüsü?
Old 26-03-2012, 00:30   #5
Gemici

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan T.C. DARGEÇİT SULH HUKUK MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2011/79
KARAR NO : 2012/12
...demek, görevli polis
memurlarına emir ve talimat vererek yetkilerini aşarak ve kötüye kullanarak Cumhuriyet
Savcısı olarak görev yapan davacı Eşref Durmuş'un Dargeçit ilçesinde adliye personeli,
kolluk görevlileri, hükümet konağı çalışanları ve hatta tüm Dargeçit nezdinde küçük
düşmesine sebep olduğu anlaşıldığından davalının yaşamış olduğu derin elem ve kedere bir
nebze olsun karşılık olmak üzere talep edilen manevi tazminatın haksız fiil tarihinden
itibaren işlenecek faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, olay nedeni ile
Dargeçit ilçesindekiler nezdinde küçük düşen davacının olayda haklı olduğunu, davalının ise
haksız olarak yetkilerini aştığının duyurulması amacı ile kararın Dargeçit ilçesinde yayın
yapan bir gazetede yayımlanmasına karar verilmiştir...

Kararın bir internet hukuk sitesinde yayınlanacağı düşünülmüş olsaydı, elem ve kederin daha da derin olacağı göz önünde bulundurularak tazminat miktarı daha da yüksek olurdu!

Alıntı:
Yazan T.C. DARGEÇİT SULH HUKUK MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2011/79
KARAR NO : 2012/12
Davacı Eşref Durmuş kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden davacı vekili lehine AAÜT gereğince belirlenen 900,00 TL vekalet ücretinin davalı Şenol Kaya'dan alınarak davacı Eşref Durmuş'a verilmesine,

THS'de söz konusu vekalet üçretinin vekile ait olduğunu mu okumuştum bir ara? Yanılıyorum anlaşılan.

Sayın Dikici,
bir zamanlar mahkeme kararlarının gerekçeli olmadıklarından yakınıyordunuz. Buyurun Size altı ay gibi kısa bir sürede verilen gerekçeli bir karar.

Saygılarımla
Old 27-03-2012, 15:55   #6
De jure

 
Varsayılan

Bence çok yerinde bir karar mesleğin saygınlığına,vakarına yakışmayan hal ve tutum sezinliyorum taa buradanha biraz hızlı bir yargılama olmuş ama olsun...
Old 29-03-2012, 13:30   #7
bilvekale

 
Varsayılan Aman Allah'ım

olay nedeni ile
Dargeçit ilçesindekiler nezdinde küçük düşen davacının olayda haklı olduğunu, davalının ise
haksız olarak yetkilerini aştığının duyurulması amacı ile kararın Dargeçit ilçesinde yayın
yapan bir gazetede yayımlanmasına
karar verilmiştir...


iyiki Türkiye genelindeki ulusal tüm gazetelerde dememiş
Old 18-06-2012, 14:20   #9
av.külcü

 
Mutsuz

Çalıştığım ofis hakkında yapılan en küçük bir serzenişte bile (şikayetten geçtim, serzenişte bile) şahsi hisleriyle hareket ederek "derhal" iddianame düzenlemeyi kendine vazife edinmiş bir savcı hakkında ne yapabilirim diye araştırırken, tesadüfen bu konu başlığına rastladım.

Aklıma; yakın bir ilçede görev yaptığım sırada arabamı kullanan hakim arkadaşımın 140 la radara girip "ben filanca yerin asliye ceza hakimiyim" diyerek cezadan kurtulması, ardından aynı yolda aynı arabayla 95 le radara girip ceza yediğim geldi de, yaşadığım elem ve ızdıraba karşılık nasıl bir yasal hakka sahibim(!) diye düşündüm ister istemez! Ya da böyle bir elem ve ızdıraba kapılma hakkım var mı acaba diyorum?

Oysa bize fakültede "Yasalar herkes için eşit uygulanır" diye öğretilmişti...!

Bir yerde bir yanlış var ama..?!
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Otomobil Çalıntı Çıkınca Noter Tazminata Mahkum Oldu Seyda Hukuk Haberleri 12 06-04-2012 12:22
Avukat Kimlik Belgesiyle İşlem Yapmayan Banka Maddi ve Manevi Tazminata Mahkum Edildi av.remzieroglu Hukuk Haberleri 52 10-03-2011 13:13
Yanlış saç kesen kuaför tazminata mahkum oldu oguzhand0 Hukuk Haberleri 12 18-10-2007 14:45
6 YTL borcunu ödemeyen Türkiye, AİHM'de 500 avro tazminata mahkûm oldu Av.Duygu Işık Behrem Hukuk Haberleri 1 18-01-2007 15:54


THS Sunucusu bu sayfayı 0,04871511 saniyede 16 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.