Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

karayolları tazminat davası görevli mahkeme

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 04-07-2014, 14:12   #1
avakkas

 
Varsayılan karayolları tazminat davası görevli mahkeme

Sayın Meslektaşlarım.

Müvekkile ait tarlada ekili ürünler, sel baskını nedeni ile zarar görmüştür. Selin müvekkilin tarlasına gelmesinin nedeni, dere yatağının bittiği yerde daha önceden var olan menfezin, Karayolları tarafından yol yapımı ve genişletmesi nedeni ile kapatılmış olması ve doğal olarak yol engeli ile karşılaşılan sel, müvekkilin tarlaya dolmasıdır.
Karayolları Gen.müd. açacağımız tazminat davasında görevli mahkeme idari yargı mı, adli yargı mı, çünkü iki alanda da yagıtay kararı var ve bu konuda bir belirsizlik söz konusu.
.
Old 04-07-2014, 15:27   #2
Av. Engin EKİCİ

 
Varsayılan

Alıntı:
Sayın Meslektaşlarım.

Müvekkile ait tarlada ekili ürünler, sel baskını nedeni ile zarar görmüştür. Selin müvekkilin tarlasına gelmesinin nedeni, dere yatağının bittiği yerde daha önceden var olan menfezin, Karayolları tarafından yol yapımı ve genişletmesi nedeni ile kapatılmış olması ve doğal olarak yol engeli ile karşılaşılan sel, müvekkilin tarlaya dolmasıdır.
Karayolları Gen.müd. açacağımız tazminat davasında görevli mahkeme idari yargı mı, adli yargı mı, çünkü iki alanda da yagıtay kararı var ve bu konuda bir belirsizlik söz konusu.
.
Sayın avakkas;

Alıntıladığım Danıştay kararının (her ne kadar idarenin kusuru nedeniyle meydana gelen bir trafik kazasına ilişkin de olsa) koyulaştırdığım ve altını çizdiğim bölümündeki gerekçeye istinaden görevli yargı yerinin idari yargı olduğu kanaatindeyim.

Saygılarımla..
Alıntı:
Yazan T.C. DANIŞTAY 10.DAİRE 2011/11522 E. - 2012/5347 K.

İstemin Özeti : Sakarya 2. İdare Mahkemesinin 29.9.2011 tarih ve
E:2011/928, K:2011/963 sayılı kararının, temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

Düşüncesi : Dava; mülkiyeti davacıya ait olan 34 AF 1711 plakalı aracın 06.11.2007 tarihinde Düzce-Elmacık mevkiinde havanın yağışlı olması ve yol üzerine dökülen mazot ve motor yağının etkisiyle yolun kayganlaşması nedeniyle meydana gelen trafik kazasında, karayolunun bakım ve onarımından sorumlu olan davalı idarenin, kendisine yasalarla verilmiş olan görevleri tam ve eksiksiz yerine getirmeyerek hizmet kusuru bulunduğundan bahisle oluştuğu ileri sürülen 26.400,00 TL maddi zararın olay tarihinden itibaren işletilecek yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesi istemiyle açılmıştır.

Sakarya 2. İdare Mahkemesince, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanun'un 6099 sayılı Kanun ile değişik 110. maddesi uyarınca uyuşmazlığın görüm ve çözümünde adli yargının görevli olduğu gerekçesiyle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 15/1-a maddesi uyarınca görev yönünden davanın reddine karar verilmiştir.

Karayolları Genel Müdürlüğünün kuruluş yasasında belirlenen, 2918 sayılı Yasa'da tekrarlanan görevlerinden, yani; yol yapım, bakım, işletme, trafik güvenliğini sağlama şeklinde yürüttüğü kamu hizmetinden kaynaklanan hukuki sorumluluğunun idare hukuku ilke ve kurallarına göre belirlenmesi; bu sebeple açılacak tam yargı davalarının da idari yargı yerinde çözümlenmesi gerekmektedir.

Bu haliyle bakılan uyuşmazlık, özel hukuktaki araç işletenin hukukisorumluluğundan değil, 6001 sayılı Yasada karayollarının emniyetle kullanılmalarını sağlayacak şekilde sürekli bakım altında bulundurmak, bakımını yaptırmak, onarmak, onarımını yaptırtmak, işletmek, işlettirmek, temizliğini yapmak, yaptırmak şeklinde öngörülen görevlerin tam ve eksiksiz yerine getirilmediği, dolayısıyla yürütülen hizmetlerin kusurlu işletildiği, meydana gelen zararda hizmet kusuru bulunduğu iddiasından kaynaklanmakta olup, buna göre davanın görüm ve çözümü idare mahkemelerine aittir.

Bu durumda, idare mahkemesince uyuşmazlığın esası incelenerek bir karar verilmesi gerekirken, görev yönünden davanın reddi yolunda verilen kararın bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Onuncu Dairesince dosyanın tekemmül ettiği görülmekle yürütmenin durdurulması istemi hakkında karar verilmeyerek, işin esasına geçildi, gereği görüşüldü:

Dava; mülkiyeti davacıya ait olan 34 AF 1711 plakalı aracın 06.11.2007 tarihinde Düzce- Elmacık mevkiinde havanın yağışlı olması ve yol üzerine dökülen mazot ve motor yağının etkisiyle yolun kayganlaşması nedeniyle meydana gelen trafik kazasında, karayolunun bakım ve onarımından sorumlu olan davalı idarenin, kendisine yasalarla verilmiş olan görevleri tam ve eksiksiz yerine getirmeyerek hizmet kusuru bulunduğundan bahisle oluştuğu ileri sürülen 26.400,00 TL maddi zararın olay tarihinden itibaren işletilecek yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesi istemiyle açılmıştır.

Sakarya 2. İdare Mahkemesince, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu'nun 6099 sayılı Yasa ile değişik 110. maddesinde, bu Yasadan doğan sorumluluk davalarının adli yargıda görüleceğinin hüküm altına alındığı; davacının tazminat talebinin dayanağı olan trafik kazasının davalı idarenin bakım ve onarımından sorumlu olduğu karayolu üzerinde meydana geldiği; bu haliyle, uyuşmazlığın, 2918 sayılı Yasa ile davalı idareye yüklenen sorumluluğun yerine getirilip getirilmediğinden kaynaklandığı; dolayısıyla görüm ve çözümünde adli yargının görevli olduğu gerekçesiyle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 15/1-a maddesi uyarınca davanın görev yönünden davanın reddine karar verilmiştir.
Taraflarca, hukuka aykırı olduğu ileri sürülerek anılan İdare Mahkemesi kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

6001 sayılı Karayolları Genel Müdürlüğü Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun'a göre, kamu tüzel kişiliğine sahip özel bütçeli bir kamu kuruluşu olan Karayolları Genel Müdürlüğü, karayollarını yapmak, yaptırmak, emniyetle kullanılmasını sağlamak, karayollarını onarmak, işletmek, işlettirmekle görevli ve yetkili bulunmaktadır. Karayolları Genel Müdürlüğünce karayolu yapım, bakım ve işletilmesi şeklindeki kamu hizmetinin, idare hukuku ilke ve kurallarına göre yürütüleceği; anılan Genel Müdürlüğün idari işlem ve idari eylemlerden doğan uyuşmazlıkların da Anayasanın 125. Maddesi ve 2577 sayılı Yasanın 2. maddesine göre idari yargı yerinde çözümlenmesi gerektiği konusunda duraksama bulunmamaktadır. 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununda 6099 sayılı Yasayla yapılan değişiklik de, Karayolları Genel Müdürlüğü'nün yol yapım ve bakım hizmetinin yürütülmesiyle ilgili hukuki sorumluluğuyla ilgili yeni bir düzenleme içermemekte; yargı yolunudeğiştirmemektedir.

2918 sayılı Yasanın 11.01.2011 tarihli ve 6099 sayılı Yasanın 14. maddesi ile değişik"Görevli ve Yetkili Mahkeme" başlıklı 110. maddesinde "İşleteni veya sahibi Devlet ve diğer kamu kuruluşları olan araçların sebebiyet verdiği zararlara ilişkin olanları dâhil, bu Kanundan doğan sorumluluk davaları, adli yargıda görülür. Zarar görenin kamu görevlisi olması, bu fıkra hükmünün uygulanmasını önlemez. Hemzemin geçitte meydana gelen tren-trafik kazalarında da bu Kanun hükümleri uygulanır. Motorlu araç kazalarından dolayı hukuki sorumluluğa ilişkin davalar, sigortacının merkez veya şubesinin veya sigorta sözleşmesini yapan acentenin bulunduğu yer mahkemelerinden birinde açılabileceği gibi kazanın vuku bulduğu yer mahkemesinde de açılabilir." kuralı yer almaktadır.

Anılan yasa hükmünde, "bu kanundan doğan sorumluluk davaları" ifadesiyle 2918 sayılı Yasada yer alan hukuki sorumluluğa ilişkin kuralların uygulanacağı davalarla sınırlı biçimde görevli yargı yerinin belirlendiği vurgulanmaktadır. Dolayısıyla, görevli yargı yeri belirlenirken, söz konusu Yasa'da motorlu taşıt araçlarının verdiği zararlarla sınırlı biçimdedüzenlenen sorumluluk kurallarının, dava konusu uyuşmazlığa uygulanıp uygulanmayacağının saptanması gerekir.
Karayollarında can ve mal güvenliği yönünden trafik güvenliğini sağlamak ve trafik güvenliğini ilgilendiren tüm önlemleri belirlemek amacını taşıyan 2918 sayılı Yasa, Emniyet Genel Müdürlüğü, Milli Eğitim Bakanlığı, Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı,Ulaştırma Denizcilik ve HaberleşmeBakanlığı yanındaKarayolları Genel Müdürlüğünün de trafik güvenliği yönünden görev ve yetkilerini sayma yoluyla belirlemiştir. Ancak Yasada, diğer kamu idarelerinin ve bu arada Karayolları Genel Müdürlüğünün, trafik düzeni ve trafik güvenliği ile ilgili olarak üstlendikleri kamu hizmetlerinden dolayı hukuki sorumlulukları düzenlenmiş değildir.

2918 sayılı Yasanın "hukuki sorumluluk ve sigorta başlıklı sekizinci kısmında; araç işleticisinin bağlı olduğu teşebbüs sahibinin hukuki sorumluluğu; bir başka deyişle motorlu araçların karıştığı trafik kazaları sonucu ortaya çıkan zarar nedeniyle araç sahiplerinin, işletmelerin hukuki sorumluluğu düzenlenmiştir.

2918 sayılı Yasanın hukuki sorumluluğa ilişkin sekizinci kısmında yer alan hükümler birlikte değerlendirildiğinde; Devlet ve diğer kamu kuruluşlarına ait motorlu araçların karıştığı kazalar nedeniyle araç işleticisi sıfatıyla kamu idareleri ve kuruluşlarına karşı açılacaklar da dahil bütün araç sahibi ve işleticilerine karşıaçılan davaların görüm ve çözümü adli yargının görev alanına girmektedir. Fakat kamu idarelerive kuruluşlarının, trafik güvenliği ve düzenini sağlamak amacıyla gerek kendi kuruluş yasaları, gerekse 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununagöre yürüttükleri hizmetlerin,kamu hizmetiniteliğini taşımaları ve 2918 sayılı Yasada dagörevlendirilenkamu idare ve kuruluşlarının sorumluluklarının ayrıca düzenlenmemiş olmasıkarşısında;trafik düzeni ve güvenliği hizmetlerinden kaynaklandığı öne sürülenzararların tazmini istemiyle,ilgili idarelerekarşı açılan davalarıngörüm ve çözümü idari yargının görev alanına girmektedir.
Sonuç olarak Karayolları Genel Müdürlüğünün kuruluş yasasında belirlenen, 2918 sayılı Yasa'da tekrarlanan görevlerinden, yani; yol yapım, bakım, işletme, trafik güvenliğini sağlama şeklinde yürüttüğü kamu hizmetinden kaynaklanan hukuki sorumluluğunun idare hukuku ilke ve kurallarına göre belirlenmesi; busebeple açılacak tam yargı davalarının da idari yargı yerinde çözümlenmesi gerekmektedir.

Dava ve temyiz dosyasının birlikte incelenmesinden, mülkiyeti davacıya ait olan 34 AF 1711 plakalı aracın 06.11.2007 tarihinde Düzce-Elmacık mevkiinde yaptığı trafik kazasının, havanın yağışlı olması, yol üzerine dökülen mazot ve motor yağının etkisiyle yolun kayganlaşması nedeniyle meydana geldiği;karayolunun bakım ve onarımından sorumlu olan davalı idarenin, kendisine yasalarla verilmiş olan görevleri tam ve eksiksiz biçimde yerine getirmeyerek hizmet kusuru işlediği ileri sürülerek, oluştuğu belirtilen 26.400,00 TL maddi zararın olay tarihinden itibaren işletilecek yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesi istemiyle bakılan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.

Bu haliyle bakılan uyuşmazlık,özel hukuktaki araç işleteninhukukisorumluluğundan değil, 6001 sayılı Yasada karayollarının emniyetle kullanılmalarını sağlayacak şekilde sürekli bakım altında bulundurmak, bakımını yaptırmak, onarmak, onarımını yaptırtmak, işletmek, işlettirmek, temizliğini yapmak, yaptırmak şeklinde öngörülen görevlerin tam ve eksiksiz yerine getirilmediği, dolayısıyla yürütülen hizmetlerin kusurlu işletildiği, meydana gelen zararda hizmet kusuru bulunduğu iddiasından kaynaklanmakta olup, buna göre davanın görüm ve çözümü idare mahkemelerine aittir.

Bu durumda, idare mahkemesince uyuşmazlığın esası incelenerek bir karar verilmesi gerekirken, görev yönünden davanın reddi yolunda verilen kararda hukuki isabet görülmemiştir. Açıklanan nedenlerle, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesine uygun bulunan temyiz istemlerinin kabulüne, Sakarya 2. İdare Mahkemesinin 29.9.2011 tarih ve E:2011/928, K:2011/963 sayılı kararının BOZULMASINA, dava dosyasının yeniden karar verilmek üzere adı geçen İdare Mahkemesine gönderilmesine, 30,30 TL yürütmenin durdurulması harcının istemi halinde davacıya iadesine 31.10.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Old 13-07-2014, 17:05   #3
halit pamuk

 
Varsayılan

4. hukuk dairesin ve uyuşmalık mahkemesinin her iki yönde de içtihatları var. Ama 4. Hukuk dairesinin yeni tarihli kararlarında idari yargı görevli olduğuna dair..


T.C.

YARGITAY

4. HUKUK DAİRESİ

E. 2012/2425

K. 2013/5118

T. 21.3.2013


DAVA : Davacı T.D. ve diğerleri vekili tarafından, davalı Karayolları Genel Müdürlüğü ve diğeri aleyhine 3.5.2006-5.7.2006 gününde verilen dilekçeyle tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 14.4.2011 tarihli kararın Yargıtay'ca incelenmesi davacılar ve davalı Karayolları Genel Müdürlüğü vekilleri tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.

KARAR : 1- ) Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davacıların tüm, davalı Karayolları Genel Müdürlüğünün aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir.

2- ) Davalı Karayolları Genel Müdürlüğünün diğer temyiz itirazlarına gelince:

Dava, haksız eyleme dayalı maddi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davalı Karayolları Genel Müdürlüğü yönünden davanın kısmen kabulüne, diğer davalı G... İnşaat Taahhüt Nak. Tarım Ürünleri Tic. ve San. Ltd. Şti. yönünden reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar ve davalı Karayolları Genel Müdürlüğü vekili tarafından temyiz edilmiştir.

Davacılar, yol yapım çalışmaları sırasında taşınmazlarından izinsiz toprak alındığını taşınmazlarının kullanılamaz hale geldiğini beyanla uğradıkları maddi zararının tazminini talep etmişlerdir.

Davalılar davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davacılara ait taşınmazdan toprak alınması için davalı idare tarafından diğer davalı şirkete yer gösterildiği, davalılar arasında düzenlenen sözleşmeye göre davalı G... İnşaat Taahhüt Nak. Tarım Ürünleri Tic. ve San. Ltd. Şti'nin sorumluluğunun bulunmadığı gerekçesi ile davalı şirket yönünden davanın reddine, davalı Karayolları Genel Müdürlüğü yönünden ise davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Davalı Karayolları Genel Müdürlüğü bir kamu tüzel kişisidir. Kamusal kurallar çerçevesinde faaliyet göstermekte olup eylem ve işlemleri de kamusal niteliktedir ve kamu hizmeti kavramı çerçevesindedir. Dava konusu yol yapımı davalı idarenin idari görevlerindendir. Kamu hizmetinin görülmesi sırasında ve hizmet kusurundan doğan zararların gideriminde idari yargı görevlidir. ( 2577 Sayılı İYUY. m.2 ) Görev sorunu, açıkça veya hiç ileri sürülmese de yargılamanın her aşamasında mahkemelerce kendiliğinden gözetilir.

Yerel mahkemece açıklanan olgular gözetilerek, davalı Karayolları Genel Müdürlüğü yönünden yargı yolu bakımından mahkemenin görevsizliği sebebiyle dava dilekçesinin reddine karar verilmesi gerekirken, işin esasının incelenmiş olması usul ve yasaya uygun düşmediğinden kararın bozulması gerekmiştir.

SONUÇ : Temyiz olunan kararın yukarda ( 2 ) sayılı bentte gösterilen sebeplerle davalı yararına BOZULMASINA, davacıların tüm, davalı Karayolları Genel Müdürlüğünün diğer temyiz itirazlarının ilk bentte gös

ARGITAY

4. HUKUK DAİRESİ

E. 2006/13682

K. 2007/13081

T. 26.10.2007

.
DAVA : Davacı Mustafa Y. vekili Avukat Metin Aslan tarafından, davalı Karayolları Genel Müdürlüğü aleyhine 16/02/2004 gününde verilen dilekçe ile tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 19/12/2005 günlü kararınYargıtay'ca incelenmesi davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü:
KARAR : 11.2.1959 günlü ve 17/15 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararının I. bendinde açıkça belirtildiği gibi, bir kamu kurumu tarafından verilen kararlar üzerine plan ve projesine göre bir yol yapılması dolayısıyla evinin duvarı yıkılan veya bodrum katını sel basan, bir su tesisi yapılması neticesinde tarlasındaki sular çekilip ağaçları ve mahsulleri kuruyan veya tarlası artık ekin ekilemez hale gelen yahut tarlasının kenarından geçen derenin kuruması yüzünden tarlası susuz kalan veya su tesisinin bozukluğu yahut bakımındaki ihmal yüzünden tarlasını sular basıp bu suların getirdiği kumlardan dolayı tarlası artık ekin ekilemeyecek duruma düşen kimsenin uğradığı zararlar gibi zararlar idari kararın ve fiilin neticesinde meydana gelen zararlardır. Zira bir kamu kurumunun görevlerinden olan bir işi yapmayı kararlaştırması idari bir karar olduğu gibi, bu kararı yerine getirmek üzere plan ve projeler yapıp o plan ve projeler gereğince işi görmesi de kararın neticesi olan birer idari eylemdir. O halde sözü edilen kararda örnek olarak belirtilen bu eylemlerden doğan zararların ödettirilmesi istekleri 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun maddesi hükmünce bir tam yargı davasıdır ve bu davalara bakmaya idari yargı yeri görevlidir.
Temyize konu edilen davada davacı, davalı idarenin karayolu genişletme sırasında yaptığı istinat duvarının taşınmazına zarar verdiğini ileri sürerek buna dayalı tazminat istediğine göre, dava dilekcesinin yargı yolu bakımından reddedilmemiş olması doğru görülmemiş, bu nedenle hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ : Temyiz olunan kararın gösterilen nedenle BOZULMASINA, bozma nedenine göre öteki yönlerin incelenmesine şimdilik yer olmadığına, 26.10.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Old 17-07-2014, 15:08   #4
mehmetkutuk

 
Varsayılan

ben de görevli mahkemenin idari yargı olduğu kanaatindeyim zira idari işlem ve eylemlerden zarar gören kişilerin zararlarını talep edecekleri dava tam yargı davası olup ancak idari yargıda açılabilir...
Old 19-07-2014, 13:31   #5
Av.Dursun KARACA

 
Varsayılan

Soruya konu olayda kanaatimce idari yargı görevlidir. Ancak; 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu kapsamında, yol yapımından kaynaklanan kusur vb. nedenlerle Karayolları Genel Müdürlüğü'ne karşı açılan davalarda görevli yargı yolunun ADLİ YARGI olduğuna dair Anayasa Mahkemesi kararlarına da dayanılarak verilmiş 2014 tarihli Uyuşmazlık Mahkemesi kararları mevcuttur.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Karayolları Trafik Kanunu civitas Meslektaşların Soruları 9 02-12-2011 17:10
GÖREVLİ MAHKEME - Tam yargı davası mı haksız fiilden kaynaklı alacak davası mı ? akil Meslektaşların Soruları 7 23-11-2010 14:09
karayolları trafik yönetmeliği Stj.Av.Fatih Barcın Meslektaşların Soruları 2 09-07-2010 16:17
karayolları trafik kanunu didem8521 Hukuk Soruları 3 28-09-2007 11:05


THS Sunucusu bu sayfayı 0,03836393 saniyede 15 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.