|
Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun] |
01-02-2008, 17:19 | #1 |
|
3. Şahıs İpoteği ve İflasın Ertelenmesi
Değerli Meslektaşlarım;
İcra İflas Kanunu 179/A vd. maddelerinde düzenlenen iflasın ertelenmesi kurumu 3. şahıslar tarafından verilen ipoteklerin durumunu etkileyip etkilemediklerini merak ettim. Özel olarak da, 3. şahsın vermiş olduğu ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takibe geçtim. Kıymet takdiri yapıldı. Ne borçludan nede 3. kişiden itiraz gelmedi. Fakat satış talep ettiğimde icra müdürü satışın iflasın ertelenmesi nedeniyle yapılamayacağını söyledi. İflasın ertelenmesi kararı alan şirketin malik bulunduğu ipotekler için böyle olacağı muhakkak. Yapmış olduğum araştırmada, Yargıtay 19. Hukuk Dairesinin 2005/2033E sayılı kararında 3. şahısların ipoteklerinin hukuki durumunun iflasın ertelenmesi kararından etkilenmeyeceği yönünde. Ama müdürü ikna etmek için yeterli olmamaktadır. Elinde özellikle iflasın ertelenmesi kararı alan şirket lehine verilen 3. şahıs ipoteğinin paraya çevrilmesi yolunda satış yapan veya bu yönde bir karar alan meslektaşım yardım ederse memnun kalacağım. |
01-02-2008, 21:04 | #2 |
|
Sizin bildirdiğiniz, eklemediğiniz kararı diğer meslektaşlarla paylaşmak adına ekliyorum.
T.C. YARGITAY 19.Hukuk Dairesi Esas: 2005/2033 Karar: 2005/3760 Karar Tarihi: 07.04.2005 ÖZET: Yasada, iflasın ertelenmesi kararının ipotekli takipler yönünden sonucu düzenlenmiştir. Kural olarak iflasın ertelenmesi kararı ipotekli takipleri durdurmayacak ancak satış işlemi yapılamayacaktır. İflasın ertelenmesinin temel amacı erteleme süresince şirketin aktiflerinin korunması, çalıştırılması, bu şekilde pasiflerin azaltılmasıdır. Mevzuatta iflasın ertelenmesini talep eden şirketin malvarlığının korunması için mahkemeye her türlü tedbiri alma yetkisi tanınmıştır. Tedbirlerin erteleme talebinde bulunan şirket yönünden uygulanacağı kabul edildiğinden şirkete göre üçüncü kişi konumunda bulunan kefil veya ipotekli taşınmaz maliklerinin hukuki durumunu etkileyecek şekilde tedbire hükmedilmesi mevcut düzenlemeye aykırıdır. (2004 S. K. m. 166, 179, 179/A, 179/B, 329/A) (6762 S. K. m. 324, 546) Dava: Davacı tarafından hasımsız olarak açılan iflasın ertelenmesi davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde Yapı Kredi Bankası A.Ş. vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: Karar: Davacı vekili, inşaat ve taahhüt işleriyle uğraşan müvekkili şirketin 100 kişiyi istihdam ettiğini halen Romanya'da Galen'a Mall SA ünvanlı alışveriş merkezi inşası işini yaptığını, inşaatı yaptıran şirketler arasındaki ihtilaf nedeniyle alışveriş merkezinin açılamadığını, müvekkili şirketin mali yönden zor duruma düştüğünü ekli iyileştirme projesi uyarınca mali durumunu düzeltilebileceğini ileri sürerek iflasın ertelenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Mahkemece borca batık durumda olan şirketin sunduğu projenin ciddi ve inandırıcı olduğu, yeni kaynak girişi sağlanarak iyileştirilmenin kuvvetle muhtemel olduğu gerekçesiyle iflasın 1 yıl süreyle ertelenmesine, kayyım tayinine, iflas takiplerinin durdurulmasına, icra takiplerinin satış ve muhafaza işleminin durdurulmasına, haczedilen ve muhafaza altına alınan malların borçlu şirket yetkililerine teslimine karar verilmiş, karar Yapı ve Kredi Bankası A.Ş. vekilince temyiz edilmiştir. Davacı limited şirket iflasın ertelenmesi talebinde bulunmuştur. İflasın ertelenebilmesi için erteleme talebinde bulunan şirketin borca batık durumda olması, mali durumunun iyileştirilmesi ümidinin bulunması ve fevkalade mühletten (İİK. M. 329/a.) yararlanmış olması gerekir. Erteleme talebi TTK.nun 546. maddesinin atıf yaptığı TTK.nun 324. maddesine göre borca batıklık bildirimi anlamındadır. Bu nedenle mahkeme öncelikle şirketin borca batık durumda olup olmadığını tespit etmeli, borca batık durumda ise ıslahının mümkün olup olmadığını incelemelidir. Şirketin borca batık durumda olması halinde iflasını ve erteleme talebini düzenleyen İİK.nun 179. ve TTK.nun 324. maddesinde bu istemin ilanına ilişkin bir düzenleme yapılmamıştır. İflasın ertelenmesi kurumu, erteleme talebinde bulunan şirketin menfaati kadar bu şirketten alacaklı olanların menfaatleri de göz önüne alınarak düzenlendiğinden alacaklıların menfaatlerinin korunması yönünden erteleme talebi ilan edilmelidir. Zira bu durumda şirket borçlarının muvazaalı olarak aktiften fazla olması sonucunu doğuracak kötüniyetli davranışların önüne geçmek ve şirketin borca batık durumda olmadığını, iyileştirme projesinin yeterli bulunmadığını alacaklılara kanıtlama olanağı verilmelidir. Bu nedenle erteleme talebi İİK.nun 166/2. maddesinde öngörülen usulle ilan edilmeli, ilan üzerine itiraz eden alacaklıların itirazları değerlendirilerek erteleme koşullarının mevcut olup olmadığı saptanmalıdır. Mahkemece bu yönün gözetilmemesi isabetsiz olup, bozmayı gerektirmiştir. Davacı şirket iflasın ertelenmesi talebinde bulunduğuna göre öncelikle borca batıklık halinin mevcut olup olmadığı saptanmalıdır. Bu durumda düzenlenecek borca batıklık bilançosunun şirketin gerçek malvarlığı değerini yansıtması gerekir. Borca batıklık halinin tespiti için tüm aktiflerin paraya çevirme değerlerinden yani piyasadaki satış sırasında gerçekleşebilecek fiyattan bilançoya geçirilmelidir. Aktif bu şekilde saptandıktan sonra borca batıklık durumu tespit edilmeli, şirket borca batık durumda değilse talep reddedilmelidir. Mahkemece borca batıklık ve mali durumun iyileştirilmesi konusunda bilirkişi raporu alınmışsa da bu rapor hüküm vermeye yeterli değildir. İflasın ertelenmesi talebinde bulunan şirketin sunduğu iyileştirme projesinin ciddi ve inandırıcı olması gerekir. Mali durumun iyileştirilmesi imkanının mevcut olup olmadığı somut vakıalara dayanılarak tespit edilmelidir. Belirsiz nitelikteki emareler erteleme kararı verilmesi için yeterli kabul edilemez. Bilirkişi raporunda yeni kaynak girişi olmadan şirketin borçlarını ödemesinin mümkün olmadığı belirtilmiştir. Yeni kaynak girişi konusunda erteleme talebinde bulunan şirket somut bilgi ve belgelere dayanmamıştır. Mahkemece kira bedeli, ortaklara ait taşınmazların satışı yeni ortak alınması ve sermaye artırımı konusunda sunulan delillerin ciddi ve inandırıcı olup olmadığı konusunda alınan bilirkişi raporu yetersiz olup hüküm kurmaya elverişli değildir. İflasın ertelenmesine karar verilmesi halinde uygulanacak tedbirler İİK.nun 179/b. maddesinin 1.fıkrasında düzenlenmiştir. Hükme göre 6183 sayılı yasa uyarınca yapılacak takipler dahil başlamış takipler duracak ve yeni takipler yapılmayacaktır. Takiplerin duracağı düzenlenmiş iken hacizlerin kaldırılacağına ilişkin bir tedbire kanunda yer verilmediği gibi mevcut düzenlemeden böyle bir sonuç da çıkmamaktadır. Mahkemece bu yönler gözetilmeden hacizli malların borçlu şirkete teslimine karar verilmesinde isabet görülmemiştir. Mahkemece 3.12.2004 tarihli ek kararla iflasın ertelenmesi talebinde bulunan şirket vekiline rehin veren ve kefil olanlar hakkında da tedbirini uygulanmasına karar verilmiştir. İİK.nun 179/B. maddesinin ikinci fıkrasında iflasın ertelenmesi kararının ipotekli takipler yönünden sonucu düzenlenmiştir. Kural olarak iflasın ertelenmesi kararı ipotekli takipleri durdurmayacak ancak satış işlemi yapılamayacaktır. İflasın ertelenmesinin temel amacı erteleme süresince şirketin aktiflerinin korunması, çalıştırılması, bu şekilde pasiflerin azaltılmasıdır. İİK.nun 179/a maddesinde iflasın ertelenmesini talep eden şirketin malvarlığının korunması için mahkemeye her türlü tedbiri alma yetkisi tanınmıştır. Tedbirlerin erteleme talebinde bulunan şirket yönünden uygulanacağı kabul edildiğinden şirkete göre üçüncü kişi konumunda bulunan kefil veya ipotekli taşınmaz maliklerinin hukuki durumunu etkileyecek şekilde tedbire hükmedilmesi mevcut düzenlemeye aykırıdır. Mahkemece bu yönler gözetilmeden tedbire hükmedilmesinde de isabet görülmemiştir. Sonuç: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 7.4.2005 gününde oybirliği ile karar verildi. Sinerji Mevzuat ve İçtihat Programları ************************************** |
01-02-2008, 21:06 | #3 | |||||||||||||||||||||||
|
İcra Müdürünü ikna etmek yerine,İcra Müdürlüğünün Muamelesini şikayet yolunu tercih edebilirsiniz. |
02-02-2008, 23:57 | #4 |
|
Bende Sayın Meslektaşıma katılıyorum. İcra Müdürünün işlemini şikayet etme yolunu seçin. Kolay gelsin!!!
|
04-02-2008, 09:37 | #5 |
|
Şikayetin yargılama aşaması uzun süreceğinden dolayı icra müdürünü ikna edersem alacağa kavuşma daha kısa sürecek. Mutlaka icra müdürü talebimi reddederse şikayet yoluna başvuracağım.
|
Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk) | |
|
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Yanıt | Son Mesaj |
İflasın ertelenmesi - karşılıksız çek | saadet | Meslektaşların Soruları | 14 | 19-04-2010 14:00 |
İflasın Ertelenmesi Kararının İcra Dosyalarına Etkisi | Av.Olcay Pehlivanlıoğlu | Meslektaşların Soruları | 18 | 26-03-2010 17:46 |
İflasın Ertelenmesi Kararının, Kararın Verildiği Mahkemece Kaldırılması mümkün mü? | paroxysme | Hukuk Soruları | 1 | 23-09-2007 01:02 |
Teminat İpoteği - Konusuz Kalması - Bankaya Yazılan Haciz Müzekkeresi | erdal7 | Meslektaşların Soruları | 4 | 13-08-2007 15:32 |
İflasın Ertelenmesi durumunda, mevcut alacağın tahsili | Selahattin | Meslektaşların Soruları | 2 | 21-06-2007 16:50 |
Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir. |