Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

Emekliliğin iptali kararının kaldırılması talebi

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 29-09-2011, 10:31   #1
gnchukukcu

 
Varsayılan Emekliliğin iptali kararının kaldırılması talebi

Merhaba sayın meslektaşlarım önüme daha önce emsaline hiç rastlamadığım duymadığım bir dava geldi.Sizlerle paylaşıp fikir ve tecrübelerinizi almak isterim.

Müvekkil 2007 yılında yurtdışında çalıştığı 1986-1987 senelerini borçlanmasını yaparak emekli oluyor.Belirli bir müddet emekli aylığını aldıktan sonra sigorta müdürlüğünde gerçekleşen operasyonda ssk müfettişi müvekkilin yurtdışı hizmet belgesinin sahte olduğunu belirterek emekli işlemini iptal ediyorlar ve aldığı aylıklar ile sağlık giderlerini talep ediyorlar. Daha sonrasında görülen ceza davasında belgenin sahte olmadığı ortaya çıkıyor ve müvekkil hakkında kovuşturmaya yer olmadığı kararı çıkıyor.Kuruma yapılan başvurulara rağmen emeklilik işlemi tesis edilmemiş. Şimdi biz geçmişe dönük emekli aylıklarını ve faizlerini iş mahkemesinde talep edeceğiz.

Kurum Sgk olduğundan davayı ankara iş mahkemelerinde mi açmalıyım yoksa il temsilciliğinin bulunduğu yerde yetkili midir?

Ayrıca iş bu davanın akıbetinin ne olabileceği hakkında tecrübelerinize ihtiyacım var

Merak ederim acaba benim açtığım konular çok spesifik ve zor hususlar yoksa ifade etmem de mi bir sorun var?
Saygılar
Old 29-09-2011, 17:11   #2
Av. Caner Arıcı

 
Varsayılan

- Bulunduğunuz yer iş mahkemesinde davanızı açabilirsiniz. Davalı olarak SGK Başkanlığı'nı (Ankara) gösterin.

- Dava dilekçenizde, ilk maaş almaya başladığı tarihi göstererek, bu tarihten itibaren yaşlılık aylığı almaya hak kazandığının tespitini ve kurumun emekliliğin iptali işleminin kaldırılmasını, maaş alamadığı ayları belirterek bu aylara ilişkin maaşların faizleriyle birlikte tahsilini talep edin.
Old 29-09-2011, 17:56   #3
Avukat006

 
Varsayılan

5521 Sayılı İş Mahkemeleri Kanunu'nun 5.Maddesi ve 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 14.maddesine göre kurumun şubesi bulunan yargı çevresinde ki İş mahkemeleri ya da İş Mahkemesi sıfatıyla hareket eden Asliye Hukuk Mahkemesi davaya bakmakla yetkilidir.Davanızı "kurum işleminin iptali" ile maaşların kesildiği tarihten itibaren ay be ay faiz uygulanarak ödetilmesi gerektiğinin "tespitini" talep edebilirsiniz.Anlattığınız hususlarda vakıa cereyan etmiş ise davanızın kabul olması kuvvetle muhtemel ayrıca kontrol memuruna veya müfettişe de şartların oluşması durumun da tazminat davası açabilirsiniz zira hizmet cetvelleri kurumlar arası resmi yazışmayla incelemee alınır,bu nokta da bu belgenin sahteliği hangi gerekçe ve kritere göre dikkate alınmıştır.Burada bir keyfiyetin olması göze çarpıyor.
Old 24-11-2011, 12:45   #4
cinequanon

 
Varsayılan

değerli meslektaşım davayı nerede açtığınızı bilememekle birlikte burada emekliliği iptal eden işlemi yapanın yer mahkemesi yetkilidir diye düşünüyorum. Örneğin işlemi yapan kurum Ankara ise davanın Ankara mahkemesinde açılması gerekir. Aksi halde Ankara'nın yaptığı işleme karşı şubesinin bulunduğu Muğla 'da dava açılamaz.Benim de benzeri bir sorunum var müvekkil babasından ölüm aylığı almakta iken hatalı bir teftiş raporu sonucu Ankara SGK ca almakta olduğu ölüm aylığı kesiliyor ve hatta kesilme öncesi ödenen bedelin geri iadesi için müvekkil hakkında bulunduğu yer olan Muğla'da icra takibi açılıyor. İşlem iptali davası açmayı düşünürken bu karar ile karşılaşıp davanın işlemi yapan yer olan Ankara mahkemesinde açılması gerektiğini farkettim. Yorumlarını sunan herkese teşekkür ederim.
T.C. YARGITAY
21.Hukuk Dairesi

Esas: 2009/15468
Karar: 2010/11412
Karar Tarihi: 22.11.2010

ÖZET: Tüzel kişilere karşı açılacak davalarda genel yetkili mahkeme, tüzel kişilerin yerleşim yerinin, yani merkezinin bulunduğu yer mahkemesi olmakla birlikte, şube işlemleri nedeniyle açılacak dava, taraf olarak bağlı bulunulan merkez davalı gösterilerek, şubenin bulunduğu yerde de açılabilir. <Kurum adına işlem yapmaya yetkili bulunmak> şubenin tanımından ortaya çıkan bir sonuç olup, şubenin bulunduğu yer mahkemesinin yetkili olması için tek başına yeterli değildir. Şubenin bulunduğu yer yetkisi, o şubenin yapmış olduğu işlemlerden, davacıya ait işlemlerin yürütülmesinden doğan uyuşmazlıklarda geçerli olacağının gözetilmesi gerekir.

(506 S. K. m. 79) (1086 S. K. m. 17) (5521 S. K. m. 5, 15) (YHGK. 16.04.2008 T. 2008/10-329 E. 2008/334 K.)

Dava: Davacı, kurum kayıtlarında yanlış yazılan baba adının ve doğum tarihinin nüfus kayıtlarına uygun olarak düzeltilmesine karar verilmesini istemiştir. Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.

Hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi H. C. tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi:
Karar: Davacı 9087... SGK sigorta sicil numarasındaki kayıtlarda baba adının Ü. yerine A., doğum tarihinin ise 29/11/1949 yerine 01/07/1956 olarak hatalı yazıldığını ileri sürerek bu sicil dosyasındaki hizmetlerin kendisine ait olduğunun tespitini istemiştir.

Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir.

Davalı Kurum tarafından işlemin davalı Kurumun Adana İl Müdürlüğü işleminden kaynaklandığı bildirilerek süresi içinde yetki itirazında bulunulmuştur.

Dosyadaki bilgi ve belgelerden, Adana Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğü'nün davacının müracaatı üzerine yazdığı anlaşılan 18.3.2008 tarihli yazısında; Adana Sigorta İl Müdürlüğünün 9087... sigorta numarasında A. oğlu Urfa -Eskihara 1956 doğumlu M. E. adında başka bir kişinin kayıtlı olduğu bu kaydın davacıya ait olduğu iddiası karşısında ise ancak iş mahkemesinden getirilecek bir kararla işlem yapılabileceğinin bildirildiği anlaşılmaktadır.

Davacının yasal dayanağı 506 sayılı Yasa'nın 79. maddesidir. Hal böyle olunca uyuşmazlığın 506 sayılı Yasadan kaynaklandığı ve yetki sorununun 5521 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu'nun 5. maddesi ile yollamada bulunduğu HUMK'nun 17. maddesi gereğince çözümlenmesi gerektiği açıktır.

Somut olayda dava Şanlıurfa İş Mahkemesinde açılmıştır. 5521 sayılı İş Mahkemeleri Kanununun 5. maddesinde, <İş mahkemelerinde açılacak her dava, açıldığı tarihte dava olunanın Türk Medeni Kanunu gereğince ikametgahı sayılan yer mahkemesinde bakılabileceği>, 15. maddesinde ise <Bu Kanunda sarahat bulunmayan hallerde Hukuk Muhakemeleri Usulü Kanunu hükümlerinin uygulanacağı> bildirilmiştir. Genel yetki kuralı dışında düzenleme öngörülmemiş olması karşısında. HUMK'da yer verilen özel yetkiye ilişkin düzenlemelerin İş Mahkemelerinin yetkisinin belirlenmesinde dikkate alınması gerekmektedir.

Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 17. maddesinde hakiki veya hükmi bir şahsın muhtelif mahallerde şubeleri bulunduğu takdirde o şubenin muamelesinden dolayı iflas davası müstesna olmak üzere o şubenin bulunduğu mahalde dahi dava açılabileceği düzenlenmiştir.

Bu yetki kuralı kamu düzenine ilişkin olduğundan, yetki itirazı ilk itirazlardan değildir. Taraflar yargılamanın her aşamasında yetki itirazında bulunabileceği gibi mahkemede her zaman kendiliğinden yetkili olup olmadığını inceler.

Somut olayda davacının kendisine ait olduğunu iddia ettiği 9087... SGK sicil numarasındaki kaydın başkasına ait olduğunu ancak getirilecek mahkeme kararı ile davacının talebinin değerlendirilebileceğine dair işlemi yapan yerin Adana Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğü olduğu açıktır. Tüzel kişilere karşı açılacak davalarda genel yetkili mahkeme, tüzel kişilerin yerleşim yerinin, yani merkezinin bulunduğu yer mahkemesi olmakla birlikte, şube işlemleri nedeniyle açılacak dava, taraf olarak bağlı bulunulan merkez davalı gösterilerek, şubenin bulunduğu yerde de açılabilir. <Kurum adına işlem yapmaya yetkili bulunmak> şubenin tanımından ortaya çıkan bir sonuç olup, şubenin bulunduğu yer mahkemesinin yetkili olması için tek başına yeterli değildir. Şubenin bulunduğu yer yetkisi, o şubenin yapmış olduğu işlemlerden, davacıya ait işlemlerin yürütülmesinden doğan uyuşmazlıklarda geçerli olacağı Hukuk Genel Kurulu'nun 16.4.2008 tarih 2008/10-39 Esas ve 2008/334 sayılı Kararı'nda açıkça belirtilmiştir.

Bu durumda mahkemece davaya bakmaya Adana İş Mahkemesi yetkili olduğundan yetkisizlik nedeniyle dava dilekçesinin reddine karar vermek gerekirken işi esasına girilerek yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.

O halde, davalı vekilinin bu yöne ilişkin temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.

Sonuç: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, bozmanın niteliğine göre davalının sair temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, 22.11.2010 gününde oybirliği ile karar verildi. (¤¤)

Sinerji Mevzuat ve İçtihat Programı
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Çek İptal Kararının Kaldırılması Av. Feyza Meslektaşların Soruları 18 16-09-2020 12:24
Çalışan Müvekkilin emekli edilmesi ve daha sonra emekliliğin iptali omarsa Meslektaşların Soruları 1 04-09-2011 18:29
istimlak kararının kaldırılması avukat tuba ünal Meslektaşların Soruları 2 16-03-2011 01:25
İhtiyadi tedbir kararının kaldırılması Av. Elif Handan Meslektaşların Soruları 4 23-10-2009 16:02
Yakalam Kararının Kaldırılması Av.Özlem PEKSÜSLÜ Meslektaşların Soruları 1 01-07-2009 19:10


THS Sunucusu bu sayfayı 0,04709697 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.