Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

Çekin keşide tarihinden önceki bir tarihte tanzim edildiğinin ispatı

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 09-03-2008, 19:18   #1
Av. Reşit Altunışık

 
Varsayılan Çekin keşide tarihinden önceki bir tarihte tanzim edildiğinin ispatı

Değerli meslektaşlarım öncelikle herkese iyi akşamlar diliyorum.
Müvekkilim aynı zamanda aile dostu olan ve bir şirketin imzaya yetkili ortağı olan bir tanıdığına 2007 yılının haziran ayında verdiği paraya karşılık 6 mart 2008 keşide tarihli üzerinde şirketin kaşesi olan bir çek alıyor. Çekin karşılığının 6 martta ödenmemesi üzerine bankaya giderek 7 mart tarihinde çeki bankaya ibraz ediyor. Banka görevlileri çek hesabında ödemeden men yasağının olduğunu,şirket avukatının gönderdiği noter onaylı ödemeden men yasağında çeki tanzim eden şahsın keşide tarihi itibarı ile ( 6 mart ) şirket adına imzaya yetkili olmadığını ve ortaklıktan çıkarılmış olduğunu bildirdiğini bu yüzden ödemeyi yapamayacaklarını belirtiyorlar.
Soru 1-Çek karşılığı olarak paranın verildiği tarihte yani haziran ayı içerisinde çeki şirket adına imzalayan şahıs şirket adına imza yetkisi olan birisi.Ancak şirket aleyhine açacağımız takipte imzaya itiraz edilmesi durumunda paranın bu tarihte bu şahsa verildiğini ancak keşide tarihi olarak ileri bir tarihin atıldığını ve şirketin sorumluluğunu nasıl ispatlayacağız.
Soru 2- Eğer bu parayı şirketten alamazsak şirket adına imzalayan yetkisiz temsilciye başvuru hakkımız bulunuyor mu?
Şimdiden herkese teşekkürlerimi iletiyorum.
Old 09-03-2008, 21:16   #2
HÜLYA ÖZDEMİR

 
Varsayılan

T.C.

YARGITAY

19. HUKUK DAİRESİ

E. 2005/2040

K. 2005/11611

T. 24.11.2005

• İLERİ TARİHLİ ÇEK ( Keşidecinin Çekin Verildiği Tarihte Yetkili Olmasına Rağmen Keşide Tarihinde Temsile Yetkili Olmaması - Çekin İleri Tarihli Olduğu Nazara Alınarak Kooperatif Defter ve Kayıtlarına Göre Yetkilinin Belirlenmesi )

• İMZA YETKİSİ ( Çekteki İmzanın Kooperatifi Temsile Yetkili Kişi Tarafından Atılıp Atılmadığının Araştırılması Gereği - İleri Tarihli Çek )

• ÇEKİN İLERİ TARİHLİ OLMASI ( Keşidecinin Çekin Verildiği Tarihte Yetkili Olmasına Rağmen Keşide Tarihinde Temsile Yetkili Olmaması - Çekin İleri Tarihli Olduğu Nazara Alınarak Kooperatif Defter ve Kayıtlarına Göre Yetkilinin Belirlenmesi )

6762/m. 707

ÖZET : Mahkemece dosyaya ibraz edilen çek tevdi bordrosunun tarihi, davalı kooperatif defterlerindeki kayıtlar ve tarihleri, yeni yöneticilerin Asliye Ceza Mahkemesindeki beyanları gözetilerek bilirkişilere kooperatif defter ve kayıtları üzerinde inceleme yaptırılarak alınacak rapor ve varılacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekir.
DAVA : Taraflar arasındaki menfi tesbit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekili ile davalılardan Oğuz Dalgıç vekillerince temyiz edilmiş davacı vekili süresi geçtikten sonra ek dilekçe ile duruşma talebinde bulunmuş ise de, süresinde olmayan duruşma isteminin reddiyle incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR : Davacı vekili, müvekkilinin davalı kooperatifte 1995 yılı Haziran ayından 24.6.2001 tarihine kadar yönetim kurulu başkanı olarak görev yaptığını, bu süre içinde kooperatife ait dairelerin inşaat ihalesini alıp, yapan Nom İnş.Ltd.Şti.'ne hak edilen istihkak bedellerinin vadeli çeklerle ödendiğini, davaya konu 2.000.000.000.TL tutarlı, 31.7.2001 tarihli çekin de 2.2.2001 tarihli makbuzla verildiğini, çekin ciro yoluyla dairelerin boya işini yapan diğer davalı Oğuz Dalgıç'a geçtiğini, çekin bankaya ibrazında kooperatif tarafından ödenmediğini, davacı aleyhine davalı Oğuz tarafından icra takibine başlandığını, oysa çekin şahsi borç nedeniyle değil, kooperatifin borcu nedeniyle düzenlendiğini belirterek, çek nedeniyle davacının şahsen borçlu olmadığının tespitine, davalıların kötü niyetleri sebebiyle tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı Oğuz Dalgıç vekili, davaya konu çekin Nom İnş.Ltd.Şti'den alacaklarına karşılık ciro yoluyla alındığını, kooperatif aleyhine girişilen takibin İcra Hukuk Hakimliğince iptal edildiğini, bu nedenle çeki keşide eden sıfatıyla davacı aleyhine icra takibinde bulunulduğunu bildirerek davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Davalı kooperatif vekili, diğer davalı Oğuz tarafından müvekkili aleyhine girişilen icra takibinin İcra Hukuk Hakimliğince iptal edilmesiyle borçlu olunmadığının tespit edildiğini, çek alacaklısı Oğuz ile müvekkilinin iş yapmadığını ileri sürerek davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Mahkemece, dava konusu çekin ileri tarihli olarak düzenlendiği ancak çekte keşide tarihi olarak belirtilen 31.7.2001 tarihinde davacı Ahmet Aydın'ın kooperatifi temsile yetkili olmadığı, buna rağmen kooperatifin temsilcisi sıfatıyla çeki keşide edip imzalamasından dolayı şahsi sorumluluğunun bulunduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili ile davalılardan Oğuz Dalgıç vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava konusu çekin ileri tarihli olarak düzenlendiği hususu davacı ve mahkemenin kabulündedir.
Davacı, dava konusu çekin esasında 2.2.2001 tarihinde verildiğini, ancak keşide tarihi olarak 31.7.2001 tarihinin yazıldığını, çekin düzenlenip verildiği tarihte kendisinin kooperatifi temsile yetkili olduğunu, keşide tarihi olarak yazılan günde yetkisinin sona ermiş olmasının kendisini sorumlu kılmayacağını iddia ederek bu yönde yeterince araştırma ve inceleme yapılmasını talep etmiştir.
Bu durumda mahkemece davacı yanca dosyaya ibraz edilen çek tevdi bordrosunun tarihi, davalı kooperatif defterlerindeki kayıtlar ve tarihleri, yeni yöneticilerin Asliye Ceza Mahkemesindeki beyanları ve keza çeklerin ileri tarihli olarak düzenlendiği hususunun mahkemenin de kabulünde olduğu gözetilerek konusunda uzman bilirkişilere kooperatif defter ve kayıtları üzerinde inceleme yaptırılarak alınacak rapor ve varılacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken eksik incelemeyle yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre davalılardan Oğuz Dalgıç vekilinin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin harcın istek halinde iadesine, 24.11.2005 gününde oybirliğiyle karar verildi.


T.C.

YARGITAY

19. HUKUK DAİRESİ

E. 2003/3256

K. 2003/4929

T. 9.5.2003

DAVA : Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün davalı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacılar vek.Av.Ö.Faruk Budak ile davalı vek.Av.Ali Cafer Baş'ın gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR : Davacılar vekili, davalı kooperatifin inşaatında kullandığı bir kısım inşaat malzemelerini müvekkillerden aldığını, davalı kooperatif yetkililerinin aldıkları malzeme karşılığı toplam tutarı 31.854.000.000.-TL.lık ileri tarihli 14 adet çek verdiğini, bu çeklerin verildiğinin kooperatif defterlerinde kayıtlı olduğunu, çeklerin tahsili için icra takipleri yapıldığını, ancak davalı kooperatifin itirazları sonucu icra takiplerinden sonuç alınamadığını belirterek 31.854.000.000.-TL.nın davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacıların çeklere dayanarak icra takipleri yaptığını takibe karşı İcra Tetkik Merciinde açılan davaların devam ettiğini, çekleri imzalayan kişilerin kooperatif yetkilileri olmadığını belirterek davanın reddini istemiştir.
Mahkemece iddia, savunma, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna göre çeklerde imzası bulunan Hıdır Kaya ve Mehmet Sevinç'in kooperatifin yetkilileri olduğu, kooperatifin 6.1.2000 tarihli yönetim kurulu kararı ile çeklerin verilmesinin kararlaştırıldığı davalı kooperatifin davacılardan aldıkları malzemeleri kooperatif inşaatında kullandığının yapılan bilirkişi incelemesi ile sabit olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne, 31.854.000.000.-TL.nın davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm davalı kooperatif vekilince temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere ve özellikle çeklerde imzası bulunan kişilerin kooperatif yetkilileri olmasına ve çeklerin ileri tarihli olarak düzenlendiğinin 6.1.2000 tarihli Yönetim Kurulu Kararından anlaşılmasına, davacılardan alınan malzemelerin kooperatif inşaatında kullanıldığının belirlenmesine, davacılar icra takiplerinden feragat ettiğinden mükerrer tahsilattan söz edilemeyeceğine ve 2000/871 sayılı icra dosyasında alacaklı vekilinin de kabulünde olan 11.11.2002 tarihli harici ödemenin infazda dikkate alınacağının tabii bulunmasına göre davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, vekili Yargıtay duruşmasında hazır bulunan davacılar yararına takdir edilen 250.000.000.-TL. duruşma vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacılara ödenmesine, 9.5.2003 gününde oybirliğiyle karar verildi.

T.C.

YARGITAY

12. HUKUK DAİRESİ

E. 2003/19245

K. 2003/22486

T. 13.11.2003

DAVA : Yukarıda tarih ve numarası yazılı merci kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :
KARAR : Hükmüne uyulan bozma kararında, çek teslim makbuzları da nazara alınarak ileri tarihli çek düzenlenebileceğine ilişkin Dairemiz içtihatları doğrultusunda, karar yerinde hiçbir değerlendirmeye gidilmeksizin borçlu itirazının kabulüne karar verilmesinin isabetsiz olduğu belirtilmiştir. Takip dayanağı çekle ilgili para alma makbuzu 15.08.2001 tarihidir. Yine noterden tasdikli işletme borçları için kooperatifin kambiyo senetleri için tuttuğu defterin 26. sayfasında söz konusu çekin düzenlendiği tarihin de 09.08.2001 olduğu, söz konusu çekin ibraz tarihinin ise 27.11.2001 tarihi olduğu, çekin üzerindeki keşide tarihinin gerçeği yansıtmadığı, ileriki tarihli olarak düzenlendiği anlaşılmaktadır. Bu durumda, çekin 09.08.2001 tarihinde düzenlendiğinin kabulü gerekir. Bu tarihte de çeki imzalayanların kooperatifi temsile yetkili oldukları, Ticaret Sicil Gazetesinden anlaşıldığından itirazın reddi gerekirken çekin üzerindeki keşide tarihine itibar edilerek karar verilmesi isabetsizdir.
SONUÇ : Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mercii kararının yukarıda yazılı nedenlerle İ.İ.K. 366 ve H.U.M.K.'nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 13.11.2003 gününde oybirliğiyle karar verildi.

T.C.

YARGITAY

12. HUKUK DAİRESİ

E. 2000/15786

K. 2000/18942

T. 1.12.2000

• ÇEKİN İLERİ TARİHLİ KEŞİDE EDİLMESİ ( Keşide Tarihinden Önce Keşidecinin Ölmesi - Kambiyo Senedi Olma Vasfını Etkilemeyeceği)

• KEŞİDE TARİHİNDEN ÖNCE KEŞİDECİNİN ÖLMESİ ( İleri Tarihli Çek - Kambiyo Senedi Olma Vasfını Etkilemeyeceği)

• KAMBİYO SENEDİ VASFI ( İleri Tarihli Çek - Keşide Tarihinden Önce Keşidecinin Ölmesi)

• TAKİP ( İleri Tarihli Çek - Keşide Tarihinden Önce Keşidecinin Ölmesi)

2004/m.69/5

ÖZET : Çekin asli unsurlarından olan keşide tarihi, gerçek keşide tarihinden sonraki bir tarih olarak da yazılabilir. Bu husus, çekin kambiyo senedi olma vasfını etkilemez. Dolayısıyla, takip konusu çeklerde, keşide tarihinden önce keşidecinin ölmüş olması sonuca etkili değildir.
DAVA : Merci kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye 20.9.2000 tarihinde gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü:
KARAR : Alacaklı vekilinin 20.11.1999 tarihli çek'e ilişkin temyiz itirazları yerinde değilse de; aslolan keşide tarihinin belli bir tarih olarak çek üzerinde yazılı olmasıdır. Çekin asli unsurlarından olan keşide tarihli gerçek keşide tarihinden sonraki bir tarih olarak da yazılabilir. Bu takdirde ibraz süresi uzatılmış olmaktadır. ( F. Öztan Kıy. Ev. Huk.. S. 1054) çek de keşide gününün bu şekilde gösterilmesi halinde, başka bir anlatımla; ileri tarihli çek düzenlenmesi durumunda, çekin kambiyo senedi olma vasfını etkilemeyeceği dairemiz yerleşik içtihatlarında da benimsenmiştir.
Somut olayda; 20.11.1999 tarihli çek dışında kalan takip konusu çeklerde keşide tarihinden önce keşidecinin ölmüş olması, yukarıda açıklanan ilkeler doğrultusunda sonuca etkili olamayacağından merciin aksine düşüncelerle yazılı şekilde bu çekler yönünden de takibin iptaline karar vermesi isabetsizdir.
SONUÇ : Alacaklı vekilinin temyiz isteminin kısmen kabulü ile merci kararının yukarıda yazılı nedenle İİK.nun 366. ve HUMK.nun 428. maddeleri uyarınca ( BOZULMASINA), 1.12.2000 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Old 11-03-2008, 08:39   #3
Av. Reşit Altunışık

 
Varsayılan

Hülya hanım teşekkür ediyorum,sunduğunuz kararlar çok aydınlatıcı oldu.
Old 11-03-2008, 10:19   #4
TRINITY

 
Varsayılan

T.C. YARGITAY
12.Hukuk Dairesi

Esas: 1998/916
Karar: 1998/1925
Karar Tarihi: 23.02.1998

ÖZET: Takip dayanağı çekleri şirket kaşesi altında imzalayan sanığın keşide tarihinden önce şirketle ilişkisinin kesildiği ve şirketi temsil ve ilzama yetkisinin bulunmadığı dosyada konulu 4384 Sayılı Ticaret Sicil Gazetesindeki ilan içeriğinden anlaşılmıştır. Bu durumda çekler hakkında da uygulanması gereken, adı geçenin kişisel sorumluluğu sözkonusu olur. O halde, borçlunun şahsen takip edilmesinde yasaya aykırı bir cihet bulunmamaktadır. İtirazın reddine karar verilmesi gerekirken kabulü isabetsizdir.

(6762 S. K. m. 590, 730)

Dava: Yukarıda tarih ve numarası yazılı merci kararının müddeti içinde temyizen tetkiki Alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahalinden daireye 22.1.1998 tarihinde gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü:

Karar: Takip dayanağı çekleri şirket kaşesi altında imzalayan R.A. A.'un keşide tarihinden önce şirketle ilişkisinin kesildiği ve şirketi temsil ve ilzama yetkisinin bulunmadığı dosyada konulu 4384 Sayılı Ticaret Sicil Gazetesindeki ilan içeriğinden anlaşılmıştır. Bu durumda TTK.nun 730/3. maddesinin göndermesi ile çekler hakkında da uygulanması gereken aynı kanunun 590. maddesi gereğince adı geçenin kişisel sorumluluğu sözkonusu olur. O halde, borçlu R.A. A.'un şahsen takip edilmesinde yasaya aykırı bir cihet bulunmamaktadır. İtirazın reddine karar verilmesi gerekirken kabulü isabetsizdir.

Sonuç: Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile merci kararının yukarıda yazılı nedenle İİK.nun 366. ve HUMK.nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 23.2.1998 gününde oybirliği ile karar verildi.
Sinerji Mevzuat ve İçtihat Programları
**************************************
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Bono - Vade Tarihinin Keşide Tarihinden Önce Olması sulzu Meslektaşların Soruları 11 07-12-2011 17:34
Tanzim tarihi vade tarihinden sonra olan bonoda faiz başlangıcı? Avsibel Meslektaşların Soruları 19 29-03-2008 17:07
Henüz YTL'ye geçmeden önceki tanzim tarihli senette miktarın ytl olarak yazılması Av.Ersin VARGÜN Meslektaşların Soruları 11 16-10-2007 20:47
Çekte Vade - Çekin Keşide tarihinin İlerki bir Tarih olması ve Çekin İbrazı uye9493 Meslektaşların Soruları 6 20-10-2006 02:42
Keşide Tarihinden Önceki Tarihi Taşıyan Ciro Çek Vasfını Kaldırır Mı? Av.Mehmet Saim Dikici Meslektaşların Soruları 22 12-10-2006 12:48


THS Sunucusu bu sayfayı 0,07164693 saniyede 16 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.