28-05-2010, 10:58 | #1 |
|
Eurovision 2010 ve Manga'nın Performansı
Belki yarışma bittikten sonra konuşmak daha doğru ancak yarı final sonrası "tazeyken" bazı izlenim ve yorumlarımı paylaşmak istedim:
* Öncelikle parça ben çok güzel ve ilk 3 içinde bitireceğini düşünüyorum, hatta iddiada bulunmak gerekirse, birincilik şansını oldukça yüksek görüyorum. * TRT'nin Eurovision için "Manga" seçimi de çok başarılı, MTV'nin 2009 müzik ödüllerini kazanan ve tüm Avrupa zaten iyi tanıdığı bir grubu Eurovision için seçmek çok isabetli (özellikle son 2 seneki -bence- hatalı seçimlere kıyasla). * Son yıllardaki eğilimin aksine bu yıl slow ve romantik parçalarda ciddi bir artış olmuş ve çoğu da finale çıktı. Bu türü sevenlerin oylarının çok alternatif arasında bölüneceğini düşünürsek, finaldeki nadir hızlı, ritimli ve rock tarzı müzik olarak da Manga'nın parçasının şansı yükseliyor. (Sanıyorum tek alternatifi Arnavutluk, onun da ülkesel oy potansiyeli olarak Manga ile rekabet etmesi mümkün değil). * Finale kalan ülkeler açısından da oy dağılımı açısından Türkiye'nin avantajı olabilecek bir durum çıktı kanaatindeyim. Eurovision'daki tanıdık dayanışması artık alışıldık bir durum. (Tabii bu "ayıp"ta Türkiye'nin de payını düştüğünü yaptığını itiraf etmemiz gerek). Bu açıdan örneğin Finlandiya ve İsveç'in elenmesi, iskandinav ülkelerinin oy tablosunda 2 oyluk yer açacaktır. Keza Bulgaristan, Makedonya, Hırvatistan'ın elenmesi de Balkan ülkelerinin oylarının bu ülkelere verilememesi demek. Bu açıdan Manga'nınki gibi iyi parçaların bu önceden belirli ve sabit oylar arasında kendine birazcık daha yer açması mümkün olabilir. Parçayı övdükten sonra biraz da eleştirelim: * Manga'nın sahne performası ile ilgili fazla birşey söylemek istemiyorum, yurtdışı sitelerde genel olarak çok olumlu şeyler söyleniyor, ancak parçanın ritmi içinde vokalin biraz zayıf kaldığı yorumu yapılıyor. Bu yoruma katılıyorum ama yapacak birşey yok, neticede seçilen grubun vokalisitini değiştirecek hali yoktu ama belki mikrofon/ses ayarlarıyla oynayıp vokali biraz daha baskın yapabilirler miydi, onu bilemiyorum? * Performans ve gösteri bence etkileyiciydi, ancak ışıklandırma için aynı şeyi söyleyemem. Grup teknoloji ağırlıklı bir şov hazırlayınca, ışıklandırma da çok karanlık/çok aydınlık arasında hızlı geçişler vs. şeklinde yapılmış ama bence zaten siyah/beyaz giyinmiş grup bu ışık oyunu içinde kayboldu gitti, kim nerede ne yapıyor, birden patlayan ışıklar, sonra ani karanlığa gömülmeler arasında anlaşılamadı. İlk yarı final de dahil, tüm performanslar arasında en "grubun görülemediği" gösteri sanıyorum bizimkiydi. Futuristik efektler sadece ışıkları hızlı hızlı yakıp söndürmekle yapılmıyor, şovun seyredilmesini daha az engelleyecek bir ışıklandırma seçilebilirdi kanaatindeyim. * Şarkının sözleri vs. düşünüldüğünde "robot şovunun" eklenmesi hoş bir ayrıntıydı. Ancak bu şovun koreografisini her kim hazırladıysa, kendi için bundan sonra farklı bir kariyer planı oluşturmayı düşünsün lütfen! 3 dakika 30 saniyelik şarkının 2 dakika 33 saniyesi boyunca (ölçtüm), o robot kıyafetli kızı neredeyse hiç kıpırdatmayacaksınız, sonra 2 dakika 33. saniye ile 3 dakika 01. saniye arasındaki 28 saniye içinde bir yandan dans ederken bir yandan 70 kg. olduğu söylenen ve bir sürü parçadan oluşan kıyafeti çıkarmasını bekleyeceksiniz, üstelik tam o sırada grup vokalisti, tüm kameralar vs. zavallı kıza dönecek ve bu işlemi tüm dikkatler onun üzerindeyken yapacak. Kızın üzerindeki kıyafetleri çıkarken yaşadığı acele ve panik hali o kadar belirgindi ki, ben seyrederken acıdım. Üstelik bu koşullar altında hata yapması da yüksek bir ihtimaldi ve nitekim yaptı, ayağıdakileri çıkartırken kafasındaki başlık zamanından önce pat diye yere düştü ve tüm şovun amacını mahvetti. Başlığı asıl çıkarması gereken sahnede kız, düşen başlığı yerden alıp, yüzünün üstüne tutup çıkarıyormuş gibi yaptı ama olan olmuştu tabii. Kabahat onun mu, tabii ki hayır, kabahat 28 saniyede tüm avrupanın seyrettiği canlı yayında, kameralar ona dönmüşken 70 kg.lık birsürü garip ve metalik parçadan oluşan kıyafeti dans ederek düzgün şekilde çıkarmasını bekleyen ve dansçıyı Houdini zanneden koreografta! Üstelik işin daha traji komik yanı, grubun Oslo'da yaptığı ilk provayı izledim, o provaya da kızı o kıyafet olmadan çıkarmışlar, yani provada bile yapmadığı bu gösteriyi, sonra canlı yayında yapmasını bekliyorlar. Bu hata o kadar kötü müydü dersek, hayır aslında. Hatta başlığın düştüğünü çoğu kişi görmemiş bile. Ama itiraf ediyorum ben çok takıldım, çünkü birincisi tüm performanslar arasında tek hata yapılan performans buydu ve daha önemlisi başarı şansı çok yüksek olan bir parçada yapılan hata küçük dahi olsa, planlamanın amatörlüğü açısından beni rahatsız etti. Cumartesi geceki finalde tekrarlanmayacağını umuyorum ve Manga'ya başarılar diliyorum! Bence şansları ÇOK yüksek! |
28-05-2010, 12:19 | #2 |
|
Kızım, bizim çocukluğumuzda Eurovision yarışmasını izlerken duduğumuz heyecanı yaşıyor. Ama bende ne yazık ki o heyecan hiç kalmamış. )
Kızımın ısrarı ile gözucu ile de olsa izleyip, kulak kabarttım. Diğer yarışmacılara nispeten ben de "Manga"yı beğendim. Şarkının tarzı ve kostümler temelinde, tereciye tere satan şarkıcı görünümünde olsak da, başarılı buldum. |
28-05-2010, 13:19 | #3 | |||||||||||||||||||||||
|
Bu yorumunuza aynen katılıyorum. Robot şov yapacak dedim ama baktım robot kımıldamıyor bile. Diğer parçaları dinlemediğim için bir kıyaslama yapamayacağım. Ancak, Manga'nın şarkısı ilk yayınlandığındaki olumsuz tepkileri hiç anlamamıştım. Çünkü Ben parçayı dinler dinlemez çok beğendim. |
29-05-2010, 11:16 | #4 |
|
Eurovision "Şarkı" yarışması mı yoksa "Gösteri" yarışması mı? Bence önce bunu ayırmak gerekiyor.Maksat gösteriyse performans ise zaten Manga bu performansıyla iyi bir derece hatta birincilik elde edecektir.Çünkü yanıyor sahne) Ama şarkıya gelirsek ben ilk dinlediğimde sanki ritmik bir çocuk şarkısı dinliyormuşum hissine kapıldım. Şarkıyı pek beğenemedim.Manganın daha iyi şarkıları var. Sanki Eurovision için belli kalıplara uymak zorunda kalarak, kurallar koyarak hazırlamışlar şarkıyı ve bu da Manga şarkılarına benzememiş.
Kısaca iyi bir derece alırsak işin gösteri kısmıyla olacak... |
29-05-2010, 11:20 | #5 |
|
Manga'nın şarkısını ben de çok beğendim ))
İlk 5 içine girer. Yalnız diğer şarkıları dinleyemedim Sadece Rusya'ya denk geldim koca koca adamlar ninni söylemeye çalışıyor gibi geldi, hiç inandırıcı değildi Manga'nın şarkısı ise çok güzel bence, vurgusu ritmi gayet iyi. Ritm demişken, yarışmaya katılan her şarkımızda " hadi çalmışkan bir de göbek atalım" diyen taksim kısmı olmadan olmuyor. Sanırım yarışma kurallarında var bu, ülkenizin ezgilerinden de katın..iyi de tam parça almış başı giderken, şuraya da bir uğrayıverelim demek.. Ne bileyim ben Seyretmedim ama dansçımızın başına gelenler ve ondan beklenenler beni de üzdü Umarım kareograflar bizi okuyordur, ve şovu anlaşılır ve uygulanabilir hale getirirler. Manga'ya başarılar diliyorum, biz bu maçı alırız |
29-05-2010, 12:29 | #6 | ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|
Zevkler ve renklerin tartışması oldukça güç elbette. Siz manganın bu parçasını beğenmemişsiniz, bense normalde Manga hiç sevmediğim halde, bu parçasını Türkiye'nin Dinle'den beri Eurovision'a katıldığı en iyi parça olarak gördüm. Eurovision zevkimin genel ile çok uyumlu olduğunu söyleyemem, nitekim mesela geçen sene de favorim İrlanda'ydı ama yarı finali bile geçemedi. Keza ondan önceki sene Finlandiya'nın parçası bence harikaydı ama sonlarda bitirdi. O açıdan kişisel olarak benim we could be the same'i beğenmem onlar açısından dezavantaj bile sayılabilir ancak yine de ben kendi adıma bu sene onlara derece ve hatta birincilik şansı veriyorum.
|
29-05-2010, 12:35 | #7 | |||||||||||||||||||||||
|
Vardı Sayın admin "I can see it in your eyes I doesn’t come as’a suprise I’ve seen you dancing like a star No matter how different we are" Nakaratı ve burada kullanılan darbuka gayet oryantal.. Dikkat ederseniz şarkının ritminden de sıyrılıyor burada. Batı saundu yerini doğu ritmine bırakıyor. |
29-05-2010, 22:38 | #8 |
|
Ermenistan'ın solisti bence şarkı söylemese de olur. Müthiş...
|
29-05-2010, 23:09 | #9 | |||||||||||||||||||||||
|
Bence de birinci olabilir o kız. |
29-05-2010, 23:14 | #10 |
|
Manga'nın şarkısını ilk dinlediğimde de beğenmemiştim, sahnede de beğenmedim.
Bazı yerlerinde "Aha! Şimdi Ajda Pekkan girecek" dedirten kötü bir parça. Ben en çok Portekiz'in şarkısını beğendim. |
29-05-2010, 23:22 | #11 |
|
Ben kafamda ilk yediye gireceğini düşündüğüm ülkeleri (karışık olarak) sıralamak istiyorum
-Türkiye, Yunanistan, Ermenistan, Azerbaycan, Fransa, Moldovya,Romanya. Bu arada Manga grubunu iyi bulduğumu söyleyebilirim. Tek eleştirim sahnede çok koyu bir renk tercih etmeleri. Biraz daha dikkat çekici bir renk tercih edilebilirdi. |
29-05-2010, 23:22 | #12 |
|
Benim beğendiklerim: Moldova Belarus Rusya Almanya (Taraf olduğumdan Türkiye'ye oy veremiyorum. ) |
29-05-2010, 23:29 | #13 |
|
Türkiye 1. olursa şaşıracağım.
|
30-05-2010, 00:12 | #14 |
|
Her ülke kendi eşine, dostuna oy verdi; yine de adil bir sonuç çıkması ilginç oldu. |
30-05-2010, 09:15 | #15 |
|
Ben niye bir parça beğenemedim ki?
Dinlemeden beğenilmez değil mi? Doğrusu o tarzdan anlamıyorum. Neşet ERTAŞ'I mı yarıştırsak? Ya da, Ruhi SU'NUN sesi ile başka birisini. Veya 12 Eylül sabahı uykumdan uyandıran "Yine de şahlanıyor"u soksak yarışmaya. Korkutarak oy almayı mı denesek? 2016 Avr.F. Şampiyonası'na talip olup dikiş tutturamayınca 2020'yi almak için yöntem aranmaya başlanmış da... |
30-05-2010, 11:07 | #16 |
|
Bir de final sonrası izlenim paylaşımı:
* Öncelikle birinciliğe o kadar takılmamak gerek diye düşünüyorum, ikincilik de gerçekten ÇOK büyük başarı, başta Manga olmak üzere emeği geçen herkesi (koreograf hariç, bkz. ilk mesaj) kutluyorum. * Finalde robot şovunda bir aksilik yaşanmadı, ayrıca dansçının yarı-finaldaki acele ve telaşı da ortadan kalkmıştı, bu açıdan son 2 günde gerekli pratiği yaptıklarını düşünüyorum, ama yarı finalden önce de yapılsaydı daha iyi olacaktı tabii. * Türkiye'ye oy dağılımı konusunda çok şaşırdığımı söyleyemem, benzer bir tablo bekliyordum (Almanyanın oyları ise beni şaşırttı tabii). Ancak Türkiye'ye verilen oylar açısından tek şaşırdığım iskandinav ülkelerinden bu sene yüksek oylar bekliyordum ama gelmedi. İskandinav ülkeleri Almanya ile birlikte Avrupa'nın rock müziğe en yatkın halkları (nitekim son yıllarda en rock/heavy tarzı grup katılımları da hep onlardan oldu). Bu sene finallerdeki tek Rock esintili parçanın manga'ya ait olması ve üstelik onların düzenli oy verdikleri İsveç ve Finlandiya'nın da yarı finalde elenmesi nedeniyle puan cetvellerinde 2 boşluk açılmasının Türkiye'ye verecekleri oyları olumlu etkileyeceğini düşünüyorum ama maalesef olmadı. * Almanya'nın parçası -bence- en iyi 6-7 parçadan biri olmasına rağmen, benim zevkime göre en iyi olmadığı gibi, Manga'dan ise kesinlikle iyi değildi. Ama neticede güzel bir parçaydı ve aldıkları oyu da dikkate alırsak, onların başarısı da gerçekten büyük ve kutlanmayı hakediyorlar. * Almanya'nın parçasının müzik yönünü bir kenara koyarsak, Almanya'nın yarışmayı kazanması ayrıca müthiş bir başarı diye düşünüyorum, çünkü çok büyük dezavantajları vardı: Solistleri çok genç, tanınmamış, heyecanlı ve tecrübesizdi, performanslarında şov unsuru hiç yoktu, yarı finalde dinlenmedikleri için akılda kalıcılık unsuru onların aleyhineydi, en önemlisi politik, kitlesel ve komşu oyları yoktu ve bu nedenle de son 28 yıldır yarışmayı kazamadıkları gibi, son yıllarda hep son 5'te bitiriyorlardı. Bu dezavantajlara rağmen topladıkları puanın mucizevi nitelikte olduğu düşünüyorum ve bu açıdan da başarıları bence geçen senelerdeki birincilerden çok daha özel. * Bizim ise bu sene ilk mesajda belirttiğim bazı avantajlarımız vardı: Tek rock parça olmak, nadir ritimli ve hızlı parçalardan biri olmak, bir sürü slow parça olması nedeniyle onların oylarının bölünmesi, Manga'nın tüm Avrupa gençlerinin çok iyi tanıdığı bir grup olması, parçanın son yıllardaki Türkiye'nin -bence- en iyi parçası olması, politik oy potansiyeli olmayan/tecrübesiz bir rakip ile çekişmek, komşu oyların bölünmesine neden olacak bazı ülkelerin yarı finalde elenmesi (bkz ilk mesajım) vs. Bu açıdan ikincilik beni üzdü açıkçası çünkü uzun yıllar boyunca Türkiye için bu kadar uygun koşulların tekrar biraraya geleceğini sanmıyorum. Herşeye rağmen elde edilen derece bence gerçekten çok güzel ve değerli. Arz ettiğim nedenlerle bundan sonra uzun yıllar boyunca da tekrarlanabileceğini sanmıyorum. Emeği geçen herkesi tebrik ediyorum! |
30-05-2010, 11:12 | #17 |
|
Elde edilen önemli başarıya sevinmek isterdim doğrusu ama beni tanıyanların tahmin edeceği üzere içimde burukluk var. Kaliteli müzik, kaliteli gösteri, kaliteli sesle birleştiği zaman sözlerin hangi dilde olduğu çok mu önemli? Bence değil, varsayalım ki önemli, bu yarışmada farklı kültürlerin sergilenmesi daha önemli değil mi? Müzik, yorum aynılaştıkça böyle bir yarışmanın ne anlamı olabilir ki? İngilizce söyleyen bir sanatçının hangi ülkeden katıldığının önemi kalmıyor, o sanatçının başarısı da o ülkeye mal edilemiyor. Çünkü orada ulusal dil, kültür yok, birincilik elde etme uğrunda verilen ödünler var. Bir ödünlü yarışma daha geçirdik. Şarkıyı dinlemek bile istemedim şu ana dek, ama mutlaka ben istemesem de kulağıma çalınacak bir yerde.
|
30-05-2010, 11:26 | #18 | |||||||||||||||||||||||
|
Bir müzik yarışmasında beste kadar, sözlerin de büyük önemi var. Hele hele bir mesaj aktarmaya çalışan anlamlı parçalar söz konusu olduğu zaman bu mesajı sizden başka kimsenin anlamadığı bir dilde aktarmanız imkansız. Bu bağlamda en fazla kişinin anlayacağı dillerin iletişim aracı olarak seçilmesini ben kendi adıma hem normal, hem doğru buluyorum. Dünyanın istediğiniz ülkesine gidelim ve onlara diyelim ki, dünyanın en ünlü ve sevilen 10 şarkısını bize sıralayın: Heryerde ilk 10 arasında yarısından fazlası İngilizce sözlere sahip şarkılar olacaktır. Mançurya dilindeki şarkıyı ne dediğini anlamayan Nijerya'lının beğenmesi pek güç. Dünkü yarışması kazanan Almanlar dillerine sahip çıkmak konusunda Fransızlarla birlikte Avrupa'nın en inatçı toplumu. Ama parçaları İngilizceydi. İzlanda'nın parçasının tamamı İngilizce, adı ise Fransızcaydı. Bu bence şuna benziyor: Dilinizin korunması konusunda hassas olabilirsiniz ama uluslararası bir konferansa gittiğinizde sunumu hangi dilde yapıyorsunuz? Amaç iletişim kurmak olduğu için o platformda en fazla kişinin anlayacağı dilde elbette. Eğer uluslararası müzik yapma iddiasındaysanız, yaptığınız müziğin mesajını dinleyecilere iletmek açısından da aynı şeyi yapmak zorundasınız. Üstelik konferansta sizin dilinizden simultane tercüme de yapılabilir, dolayısıyla onun telafisi vardır, ama müzik yarışmasında kendi dilinizde söylemenin telafisi yok. |
30-05-2010, 13:31 | #19 | |||||||||||||||||||||||
|
Son cümle hariç, her kelimesine katılıyorum. Son cümleye katılamayacağım. Dost ülkelerden ve Türklerin yoğun olarak yaşadığı ülkelerden gelen puanlarla 2 inci veya 1 inci olabiliyoruz. İddia ediyorum seneye Çetin Alp'in "Operası" veya Ajda'nın "Petrol"ü ile girelim yine ilk 5 'e gireriz(Oylama sistemini değiştirmezlerse). |
30-05-2010, 15:10 | #20 | ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|
Sayın Kardan Adam, sırf Sizin yazdıklarınızı tekrarlamış olmamak için bir iki cümle de kendimden katmak istiyorum. Sayın Admin'i Bence şansları ÇOK yüksek! babındaki Eurovision tahmininden dolayı kutluyorum. Dün akşam, elinde hiç as olmadan ihaleyi 11'e kadar yükselten batak eşime kızarken gözüm ekrana takıldı ve Almanya'nın birinci, Türkiye'nin ikinci olduğunu bu arada öğrenmiş oldum.
Sayın Ergin, ülkelerin birbirini kayırdığını, belirli durumlarda politik yakınlığın veya uzaklığın/çekememezliğin oylamada büyük bir rol oynadığını biliyorum. Ama sonuçlara baktığımızda ne benim bu bilmemin, ne de sizin Dost ülkelerden ve Türklerin yoğun olarak yaşadığı ülkelerden gelen puanlarla 2 inci veya 1 inci olabiliyoruz. teorinizin tutmadığını gözlemliyorum. Eğer öyle olmuş olsaydı her sene aynı sonucu almamız gerekirdi. Daha doğrusu her ülkenin her yarışmada aşağı yukarı aynı puanları alması gerekirdi. Şimdiye kadar katıldığımız 31 yarışmada sadece 6 sefer ilk beşin içine girebilmişiz. Çetin Alp ve Seyyal Taner sadece ve sadece (0) puan alabilmişler veya onu bile alamamışlar. Her sene son sıralarda yer alan Almanya 28 seneden sonra birinci sırayı elde etmiş. Yarışmaya ve yarışmada sunulan müziğe yabancı olsam bile, yarışmada eş ve dost puanlarının dışında bir de müzük, koreografi ve sunum puanları var gibime geliyor. Saygılarımla |
30-05-2010, 15:59 | #21 | |||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|
Sayın Gemici,
Düzgün aktaramadım ama, 12 puan alan ülkelere dikkatinizi çekerim al gülüm-ver gülüm ilişkisi. Aslında 8 ve 10 puan alan ülkeleri de işin içine katmalıyız. Çünkü bazı ülkeler her yıl aynı ülkeye 12 puan verirsek ayıp olur, diye düşünüyor. Biz her yıl Azerbeycan'a 10-12 puan vermek zorundamıyız? Ya da Azerbeycan'lılar biz hangi tür şarkı ile girersek girelim 12 puan veriyorlar. Onların müzik zevki ile bizimki tıpatıp aynı mı? Baltık ülkeleri ilk üç büyük puanı birbirlerine verir. Dağılan SSCB ülkeleri aynı. Balkan ülkeleri aynı. Yunanistan ve Kıbrıs Rum Kesimi aynı. Peki neden biz Portekiz'den, İspanya'dan ve İskandinav ülkelerinden pek puan almayız. 2-3 Ülkeden tam puan alabilen bir şarkı, bir sürü ülkeden tek puan dahi alamamaktadır.
Bunun nedeni oylama sisteminin değişmesi. 2009 ve 2010 yılındaki yarışmada yarı halk oylaması, yarı jüri sistemi geçerliydi. Bizim ilk beşe girmeye başladığımız diğer dönemde de sanırım sadece halk oylaması geçerli idi. Yani vatandaşlarımız bulundukları yerden telefona yüklenince biz ilk 5'e giriyorduk. Ama daha önce halk oylaması yoktu ve sadece jürinin insafına kalıyorduk. O nedenle de sonlarda yer alıyorduk.
O yüzden ben de ilk mesajımda,
dedim. Yoksa her yıl 1 inci oluruz, derdim. Bir ölçüde şunu kabul edebilirim. Ülke kayırmaca, büyük bir çoğunluk için geçerli olduğuna göre aslında bir anlamda denge de sağlanmaktadır. Ama destekçisi olmayan ülkelere yazık olmuyor mu? İspanya ve Portekiz sadece birbirine mi 12 puan versin yani. |
30-05-2010, 17:18 | #22 |
|
Robot olayına sinir oldum. ..eğer güzel bir gösteri sunsaydık rahat 1. olurduk çünkü diğer şarkılarda iş yoktu...
Robota sinir oldum dedim çünkü şarkının yarısına kadar etrafta gözükmedi, sahne dışına çıksa hatta şehirden ayrılsa daha iyi olurdu bizim için |
30-05-2010, 19:30 | #23 |
|
Almanya'nın parçası diğer şarkılardan bariz üstündü. Çok beğendim. Lena'yı da çok beğendim. Yani bana göre hak eden kazandı.
|
30-05-2010, 19:39 | #24 |
|
Bence de özellikle son yıllarda Avrupa'da Türklerin yoğun yaşadığı Almanya, Fransa, Belçika gibi ülkelerden genellikle iyi puan alıyoruz. Eskiden bu ülkelerden de puan alamıyorduk ve çok kötü bitiriyorduk. Çünkü SMS ile oy kullanımı eskiden yoktu. )
Önümüzdeki yıl SMS ile oy vermeyi kaldırsınlar biz yine sonlarda kalırız. Avrupalılar bizi sevmiyorlar. Bu açıkça ortada. |
30-05-2010, 22:29 | #25 |
|
Türkiye:
2002: 16.sıra, aldığı toplam puan: 029 Türkçe-İngilizce Buket Bengisu & Saphir Leylakar soldu kalbinde 2003: 01. sıra, aldığı toplam puan:167, Sertab Erener Everyway that I can 2009: 4.sıra, aldığı toplam puan: 177,İngilizce Hadise Düm tek tek 2010: 02.sıra, aldığı toplam puan:170 İngilizce maNga We Could Be the Same Kimden hangi puanı almış: 2002: Türkiye’ye 22 devletten sadece 5 tanesi puan vermiş. En yüksek puanı (8) Makedonya vermiş. 2003: 12 Puan:Avusturya,Bosna Hersek,Hollanda,Belçika , o sene sadece 4 devlet Türkiye’ye puan vermemiş 2009: 12 Puan: Azerbaycan, Belçika, Bulgaristan, Almanya, Fransa, Hollanda, İsviçre, İngiltere 2010: 12 Puan: Azerbaycan, Fransa, Hırvatistan Almanya: 2002: 21. sıra, aldığı toplam puan: 17, İngilizce, Corinna May I can´t live without Music 2003: 12.sıra, aldığı toplam puan: 53, Lou Let's get happy 2009: 20.sıra,aldığı toplam puan: 35, İngilizce, Alex Swings Oscar Sings! Miss Kiss Kiss Bang 2010: 01.sıra, aldığı toplam puan: 246 İngilizce, Lena Satellite Kimden hangi puanı almış: 2002: Almanya’nın bu sene aldığı en yüksek puan 4(Malta) 2003: Aldığı en yüksek puan 10 (İsveç) 2009:aldığı en yüksek puan 6 (Arnavutluk) 2010: 12 Puan: Danimarka,Estonya,Finlandiya, Lwetonya, Norveç, İsveç, İsviçre, Slovakya, İspanya Sonuç: Almanya ve Türkiye'nin aldıkları puanları ve iniş ve çıkışlarını görünce: 1. puan verme prosedürü değişmiş olsa bile, 2002 den 2010 a kadar olan süre içinde elde edilen değişik sonuçların, sadece kimin nasıl puan verdiği kriteri ile değerlendirilemiyeceğini düşünüyorum, 2. Daha geçen sene en alltki sıralarda yer alan Almany'nın bu seneki başarısını ne 'bizi sevmiyorlar' yakınması ne de 'puan verme prosedürü' ile açıklamak mümkündür. 3. Diğer ülkelerdeki Türk Toplum'nun elbette büyük etkisi var. Ama herşeyi bu olgu ile açıklamak olmuyor devamlı olarak. Herşeyi dışarıdaki gizli ajanlarımıza bağladığımızda Hırvatıistan bize bu sene neden 12 puan verdi sorusu cewvapsız kalmaz mı? 4. Bir de şu soruyu cevaplandırmamız gerekir: 2002 senesinde 24 devlet arasında 16.cı olan Türkiye'yi hangi kuvvet 2003 te 1.ci sıraya getirdi? ve 5. 2009 da 25 katılımcı devlet arasında 20.ci sırayı alan Almanya'yı 2010 da birinci yapan nedir? 2009 dan 2010 a kadar geçen süre içinde ne oldu dersiniz? Saygılarımla |
31-05-2010, 08:26 | #26 |
|
Yeryüzünde fizik gücü kadar etkili bir müzik gücü var. Müziğin etkili gücü karşısında politik ve diplomatik gücün etkisi zayıf kalıyor. Sosyolojik, psikolojik, politik etkileri yenerek sıralamaya girenleri kutlamak gerek: Müzik, insanlar arasındaki hesaplara bakmadan, yeryüzünü kucakladı. Bizim de müziğe kollarımızı açmamız beklenir. |
31-05-2010, 08:35 | #27 | |||||||||||||||||||||||
|
Müzik, evrenseldir deniyor ya, gerçekten de müzik evrenin yansıması, yankılanması... Müzik, herşey. Yani İlahi... Müzik olmasaydı, yaşamda da çekilmez olurdu. Bu sıkıcı gerçeklikte büyülü olan tek şey. |
31-05-2010, 12:34 | #28 | ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|
Yarışma sırasında Rus spikerin söylediklerinin etkisi olabilir mi? "Paraya ihtiyacı olanlar, yüzlerini oraya döndüler" Malum Avrupa büyük bir krizin eşiğinde. Yunanistan batmak üzere sırada İspanya var. Almanya yardım paketinin 1/4 ünü oluşturacak kadar EURO'yu gözden çıkardı. Yanılmıyorsam, Yunanistan 8, İspanya da 12 puan verdi. Olan Portekiz'in 12 puanına oldu.
Ben de |
31-05-2010, 13:12 | #29 |
|
Ben Fransa'nın performansını çok beğendim....
|
31-05-2010, 13:44 | #30 | |||||||||||||||||||||||
|
Ama spiker yorumunda haklı sayılmaz: Spiker haklı olsaydı Rusya Türkiye'nin aldığından daha çok puan alırdı. |
Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk) | |
|
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Yanıt | Son Mesaj |
Oskar Ödülleri | Gülümse | Sinema ve Televizyon | 8 | 27-02-2012 20:03 |
Kadın Haberleri 2010 | Av.Ferahfeza | Kadın Hakları Çalışma Grubu | 50 | 30-12-2010 10:23 |
işçinin düşük performansı nedeniyle iş akdinin feshi | mustafayıldız | Meslektaşların Soruları | 7 | 21-11-2007 17:18 |
Eurovision Üzerine... | Heybe Hukuk | Site Lokali | 16 | 18-05-2007 01:20 |
Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir. |