Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

önalım davası, fiili taksim

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 07-12-2021, 11:55   #1
Av.Birsel

 
Varsayılan önalım davası, fiili taksim

Kolay gelsin meslektaşlarım,
Site içi aramada sorumun cevabını bulamadım.
Açtığımız önalım davasında davalı cevap dilekçesi vermemiştir. Duruşmalarda ise davacının satış işleminden haberi olduğunu söyleyerek davanın reddini talep etmiştir. Mahkemece önalım bedelini depo etmemiz için süre verilmiş ve tarafımızca önalım bedeli mahkeme veznesine depo edilmiştir.
Karar duruşmasında ise davalı fiili taksim iddiasında bulunmuş ve mahkemece keşif günü verilmiş ve tanık ve delillerin bildirilmesi için de taraflara süre verilmiştir.
Tanık bildireceğiz. Müvekkilin dinletmek istediği tanıklardan birisi başka bir hissedar. Tanığın hissedar olması problem teşkil eder mi? Emin olamadığım için değerli görüşlerinizi almak istedim. Şimdiden teşekkürler. İyi çalışmalar.
Old 07-12-2021, 13:32   #2
Yücel Kocabaş

 
Varsayılan

Önalım davasında "fiili taksim" savunması kötüniyet iddiası ile ilgili olup,"itiraz" niteliğindedir ve davanın her aşamasında ileriye sürülebilir.

Fiili taksimin varlığı veya yokluğu tanık dahil her türlü delille ispat edilebilir.Paydaşın tanıklığının sorun yaratacağına dair usul kuralı mevcut değildir.Aksine paydaşın durumu en iyi bilen yada bilebilecek olan kişilerden olduğu v etanıklığına değer verilmesi gerektiği ifade edilebilir.
Old 07-12-2021, 14:08   #3
furugferruhzad

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Birsel
Kolay gelsin meslektaşlarım,
Site içi aramada sorumun cevabını bulamadım.
Açtığımız önalım davasında davalı cevap dilekçesi vermemiştir. Duruşmalarda ise davacının satış işleminden haberi olduğunu söyleyerek davanın reddini talep etmiştir. Mahkemece önalım bedelini depo etmemiz için süre verilmiş ve tarafımızca önalım bedeli mahkeme veznesine depo edilmiştir.
Karar duruşmasında ise davalı fiili taksim iddiasında bulunmuş ve mahkemece keşif günü verilmiş ve tanık ve delillerin bildirilmesi için de taraflara süre verilmiştir.
Tanık bildireceğiz. Müvekkilin dinletmek istediği tanıklardan birisi başka bir hissedar. Tanığın hissedar olması problem teşkil eder mi? Emin olamadığım için değerli görüşlerinizi almak istedim. Şimdiden teşekkürler. İyi çalışmalar.

Keşif kararı, mahkemece, sözlü yargılamaya kadar taraflardan birinin talebi üzerine veya resen alınır.Mahkemenin keşif kararı vermesi mümkün ve doğru.süresinde cevap dilekçesi vermeyerek delillerini bildirmeyen davalı tarafın yasal süre geçtikten sonra delil bildirme hakkı bulunmamaktadır.Bu sebeple davalı tanıklarının dinlenilmesine muvafakat etmediğinizi bildirin.Tarafınızın süresinde sunulmayan delillere muvafakati bulunmadığı için davalı yanın tanıklarının hükme esas alınması mümkün değildir bu hususu mutlaka beyan edin.Mahkeme davalı tanıklarının dinlenilmesinden vazgeçebilir dinlerse istinafta bu durumu dile getirebilirsiniz.Davada taraf olmayan kişiler tanık olarak gösterilebilir.Gayrimenkulün alıcısı üçüncü kişi şufa davasının davalısıdır.Herhangi bir paydaş taşınmazı satın alan alıcıya karşı şufa davası açabilir dolayısıyla diğer hissedar davada taraf olmadığı için tanık olarak dinlenebilir diye düşünüyorum.
Old 07-12-2021, 14:19   #4
furugferruhzad

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Yücel Kocabaş
Önalım davasında "fiili taksim" savunması kötüniyet iddiası ile ilgili olup,"itiraz" niteliğindedir ve davanın her aşamasında ileriye sürülebilir.

Fiili taksimin varlığı veya yokluğu tanık dahil her türlü delille ispat edilebilir.Paydaşın tanıklığının sorun yaratacağına dair usul kuralı mevcut değildir.Aksine paydaşın durumu en iyi bilen yada bilebilecek olan kişilerden olduğu v etanıklığına değer verilmesi gerektiği ifade edilebilir.

Davanın her aşamasında ileri sürülebilecek olan iş bu itiraza ilişkin davalı süre geçmiş olsa bile delil bildirebilir mi?
Old 07-12-2021, 14:39   #5
Av.Birsel

 
Varsayılan

Cevaplarınız için teşekkür ederim. Fiili taksim iddiasının sözlü yargılama aşamasına kadar ileri sürülebileceğini ve keşif kararı alınabileceğini biliyorum. Ancak bizim davamızda bu iddia sözlü yargılamada ileri sürüldü. Karşı tarafın tanıklarının dinlenilmesine muvafakat etmememiz bizim tanık dinletmek istemimizle çelişir mi? Biz dilekçemizde tanık deliline dayanmıştık. ancak tanıklarımızı bildirmemiştik. Görüşleriniz nelerdir? Teşekkür ederim.
Old 07-12-2021, 16:05   #6
furugferruhzad

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Birsel
Cevaplarınız için teşekkür ederim. Fiili taksim iddiasının sözlü yargılama aşamasına kadar ileri sürülebileceğini ve keşif kararı alınabileceğini biliyorum. Ancak bizim davamızda bu iddia sözlü yargılamada ileri sürüldü. Karşı tarafın tanıklarının dinlenilmesine muvafakat etmememiz bizim tanık dinletmek istemimizle çelişir mi? Biz dilekçemizde tanık deliline dayanmıştık. ancak tanıklarımızı bildirmemiştik. Görüşleriniz nelerdir? Teşekkür ederim.

Şufa davasında fiili taksim olup olmadığı hususu yargılamanın her aşamasında hakim tarafından karşı tarafça ileri sürülmemiş dahi olsa göz önüne alınır.(Mahkeme somut olayda hak kötüye kullanılıyor mu diye durumu kontrol edebilir.)Dolayısıyla sözlü yargılama aşamasında veya başka bir aşamada ileri sürülebilir,bunun bir önemi yok.Davalı fiili taksim vardıra ilişkin tanık dinletecek.Siz fiili taksim olmadığına ilişkin mi tanık dinleteceksiniz?Karşı tarafın tanıklarının dinlenilmesine muvafakat etmemeniz sizin tanık dinletmek isteminizle kesinlikle çelişmez.Herkes kendi iddiasını ispatlamaya çalışıyor neden çelişsin ki?
Old 07-12-2021, 16:45   #7
Yücel Kocabaş

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan furugferruhzad
Davanın her aşamasında ileri sürülebilecek olan iş bu itiraza ilişkin davalı süre geçmiş olsa bile delil bildirebilir mi?

Yargıtay HGK.20.04.2016 T. ve 2014/2_695 E. ve 2016/522 K. Sayılı ve benzeri kararında ; "süresi içinde cevap dilekçesi vermeyen böylece savunmada bulunmayan tarafın ,olmayan savunması için delil göstermesinin söz konusu olamayacağı gerekçesi ile " yerel mahkemenin davalıya delil göstermesi için süre vermesine yasal olarak imkân bulunmadığını" kararlaştırılmıştır.

Ancak bu genel bir kuraldır. Yargıtay İçtihatı Birleştirme Kurulu 14.02.1951 T. 17/1 sayılı kararında, kötüniyet iddiasının davanın her aşamasında ileriye sürülebileceği gibi, hakim taraından resen de gözetileceğini kabul etmiştir.

İçt.Brl.K.Kararlarının tüm yargı organlarını "bağlayıcı" niteliği olduğundan fiili taksim itirazı konusunda HGK.kararı değil İçt.Brl.K.Kararı uygulanacaktır. Bu yönden her aşamada ileriye sürülebilen ve resen araştırılması gereken fiili taksim itirazı hakkında her iki tarafa (süresi geçse dahi) delillerini sunma imkanı tanınacaktır. Diye düşünüyorum.

Alıntı:
Yazan Av.Birsel
Fiili taksim iddiasının sözlü yargılama aşamasına kadar ileri sürülebileceğini ve keşif kararı alınabileceğini biliyorum. Ancak bizim davamızda bu iddia sözlü yargılamada ileri sürüldü. Karşı tarafın tanıklarının dinlenilmesine muvafakat etmememiz bizim tanık dinletmek istemimizle çelişir mi? Biz dilekçemizde tanık deliline dayanmıştık. ancak tanıklarımızı bildirmemiştik. Görüşleriniz nelerdir?

Karşı tarafın tanıklarının dinlenilmesine muvafakat edilmemesi , davacının tanık dinletmek istemiyle bence de çelişişmez ve karşı tarafın tanık göstermesini de engellemez.Hakimin fiili taksim konusunda taraflara delillerini ve tanıklaarını bildirmesi için süre vermesi gerekir. Böyle bir süre verilmese dahi siz tanık listenizi bu aşamada bildirmelisiniz.

Bu konudaki ifade ettiğimiz görüş aşağıdaki Yargıtay kararı ile de desteklenmektedir.

"Ön alım davasına konu paya ilişkin bulunduğu taşınmaz paydaşlarca özel olarak kendi aralarında taksim edilip her bir paydaş belirli bir kısmı kullanırken bunlardan biri kendisinin kullandığı yeri ve bu yere tekabül eden payı bir üçüncü şahsa satarsa, satıcı zamanında bu yerde hak iddia etmeyen davacının tapuda yapılan satış nedeniyle önalım hakkını kullanması TMK’nin 2. maddesinde yer alan dürüst davranma kuralı ile bağdaşmaz. Kötüniyet iddiası 14.2.1951 tarihli ve 17/1 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca davanın her aşamasında ileri sürülebileceği gibi mahkemece de kendiliğinden nazara alınması gerekir. Bu gibi halde savunmanın genişletilmesi söz konusu değildir.

... Davalı taraf eylemli paylaşma iddiasını kanıtlamakla yükümlüdür. Davalı eylemli paylaşma savunmasını tanık dahil her türlü delil ile kanıtlayabilir.. Yukarıdaki açıklanan ilkeler gereğince davalının ileri sürdüğü fiili taksim savunmasının araştırılması, yerinde keşif yapılarak HMK 259/2. maddesi gereğince tarafların tanıkları taşınmaz başında dinlenerek tüm taraf delilleri toplanıp çelişkili beyanlar varsa giderilerek ve tanıklarca gösterilecek yerler fen bilirkişisi tarafından düzenlenecek krokide denetime elverişli şekilde işaretlenmek suretiyle eylemli paylaşım olup olmadığı tespit edilerek, sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiğinden eksik araştırma ve incelemeye dayalı olarak davanın kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiş, bu nedenle kararın bozulması gerekmiştir."
(14.HD. 02.03.2020 T.2016/14534 E. 2020/2467 K.)
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
fiili taksim ve önalım davası Av.Alper1907 Meslektaşların Soruları 10 09-08-2018 13:13
Fiili Taksim Yapılmış Olan Yer Toprak Koruma Kanunu Gereğince Sınırdaş Arazi Malikinin Önalım Hakkı Av.Alper1907 Meslektaşların Soruları 0 31-12-2016 17:12
Önalım Davası ve Fiili Taksim Av.mehmet.av Meslektaşların Soruları 4 15-02-2016 12:50
Önalım davalarında fiili taksim Kılıç&Kılıç Meslektaşların Soruları 2 12-07-2011 15:11
Şufa Davası - Fiili Taksim avnihat Meslektaşların Soruları 1 10-04-2010 22:15


THS Sunucusu bu sayfayı 0,06136298 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.