Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

zorunlu mali sorumluluk sigortası

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 24-05-2007, 09:31   #1
öteki_hukuk

 
Varsayılan zorunlu mali sorumluluk sigortası

Sayın meslektaşlarım.Müvekkilim tek taraflı trafik kazası sonucu aracının takla atması neticesinde vefat ediyor.Polis kayıtlarına göre tam kusurlu.Ancak tekrar tespit yaptırdım ve kusurun 8/2 oranında karayollarına ait olduğunu tespit ettirdim.Zorunlu trafik sigortası var.Orda belirtilen rakamları talep edebilirmiyim.Bana şöför tam kusurlu ise talep edemezsin dendi.Görüşleriniz için şimdiden teşekkürler.
Old 24-05-2007, 10:34   #2
Av.Y.Selim ÜSTÜN

 
Varsayılan

Sayın meslektaşım. Eğer aracın vefat eden şöförü aynı zamanda aracın maliki ise (daha doğrusu sigorta poliçesini yaptıran şahıssa) bu durumda şöförde hiç bir kusur olmasada Zorunlu Mali mesuliyet sigortasından bir şey talep edemezsiniz. Çünkü Zorunlu mali mesuliyet sigortası sadece 3. kişilere verilen zararları koruma kapsamı altına almıştır.Bu durumda eğer aracın kaskosu varsa ve özel şartlar arasında belirtilmişse kendi kaskosundan tazminat isteyebilir. Gel gelelim eğer şöför aracın maliki değilse bu durumda 3. kişi sayılmaktadır ve hak talep edebilecektir. Fakat Kendisinde 6/8 kusur olduğu için maddi tazminat açısından, tazminat hesaplanacak ve sigorta şirketi 3.kişinin(olayımızda şöfördür) kendisine düşen kusur oranı haricinde kalan 2/8 lik kusur sebebiyle hissesine düşecek tazminatı ödeyecektir.
Yani diyelimki açılacak destekten yoksun kalma cenaze masrafları ve mutad giderlerle ilgili maddi tazminatta zararın 80.000 YTL olduğu hesaplanırsa mahkeme bu miktarın 20.000. YTL sinden sigorta şirketinin sorumlu olduğuna karar verecektir. Doğal olarak eğer kusurun tamamının müvekkilinizde olduğu kanaatine ulaşırsa hiç bir tazminat hakkınız kalmayacaktır.

Saygılarımla..
Old 24-05-2007, 10:51   #3
öteki_hukuk

 
Varsayılan

cevabınız için teşekkürler.Bu arada şöför malik değil.
Old 24-05-2007, 10:51   #4
avmurat

 
Varsayılan

Ben unknownwriter'ın yorumuna maalesef katılamıyorum.Tespit edilecek 2/8 kusur oranına denk gelen tazminatı sigorta şirketinin ödemesi düşünülemez.Madem ki bu 2/8 kusur oranı karayollarından kaynaklanıyor o halde bu orana tekabül edecek tazminatı karayollarının ödemesi gerekir.Aksi halde sigorta şirketine, kendisine ait olmayan bir kusur nedeniyle sorumluluk yüklenmiş olur ki bu da mümkün değildir.Ortada bir haksız fiil sorumluluğu vardır.Haksız fiilin şartlarından biri de kusurdur.Zorunlu mali mesuliyet sigortalarında sigortacı, sigortaladığı kişi ya da aracın kusuruna denk gelen kısmı için tazminat sorumluluğunu üzerine almaktadır.Yani sigortaladığı kişi kusuruyla bir zarara sebebiyet verdiyse o kısmı sigortalı yerine ödemeyi taahhüt eder.Sonuç olarak burada yapılabilecek tek şey bana göre karayolları aleyhine tazminat davası açmak olabilir.Saygılarımla.
Old 24-05-2007, 11:31   #5
Av.Yüksel Eren

 
Varsayılan

Sayın meslektaşım;

Zorunlu mali sorumluluk sigortasının amacı, sigorta ettirenin işlettiği motorlu araç sebebiyle üçüncü kişilere verdiği zararları onun adına karşılamak suretiyle, hem üçüncü şahısları hem de sigorta ettireni korumaktır.

Bu anlamda malik olmayan araç sürücüsü 3. şahıs değil işletenin yardımcısıdır.

Ancak Yargıtay'ın aksi yönde kararları mevcuttur.

Sigorta şirketleri; Yargıtay'ın (eleştirdikleri) bu yöndeki kararlarına rağmen malik olmayan araç sürücüsü tarafından kendilerine dava açmadan yöneltilen tazminat taleplerini kabul etmemektedirler. (Bu durum dava açılmasına elbette engel teşkil etmez)

T.C.
YARGITAY

11. HUKUK DAİRESİ

E. 2002/6240
K. 2002/11024
T. 28.11.2002

• DESTEK TAZMİNATI ( Malik Olmayan Araç Sürücüsünün Ölümü - Zorunlu Trafik Sigortası/Sigortacı İşletenin Hukuki Sorumluluğunu Üzerine Aldığından Sorumlu Olacağı )

• SİGORTACININ SORUMLULUĞU ( Zorunlu Trafik Sigortası - Malik Olmayan Araç Sürücüsünün Ölümünden Sorumlu Olacağı )

• ZORUNLU MALİ SORUMLULUK SİGORTASI ( Sigortacı İşletenin Hukuki Sorumluluğunu Üzerine Aldığından Malik Olmayan Araç Sürücüsünün Ölümünden Sorumlu Olacağı )

• MALİK OLMAYAN SÜRÜCÜNÜN ÖLÜMÜ ( Zorunlu Trafik Sigortası - Sigortacı İşletenin Hukuki Sorumluluğunu Üzerine Aldığından Sorumlu Olacağı )
2918/m.85/1, 91, 92
818/m.45

ÖZET : Zorunlu trafik sigortasında, sigortacı, işletenin hukuki sorumluluğunu üzerine aldığından, malik olmayan araç sürücüsünün ölümünden KTK.nun 91 ve 85/1. maddeleri geregince sorumlu olup, aynı yasanın 92. maddesinde veya sigorta poliçesi genel şartlarında sigortacının, malik olmayan sürücünün ölümünden dolayı sorumluluğunu kapsam dışı bırakan bir hüküm yoktur.

DAVA : Taraflar arasında görülen davada Şişli Asliye 1. Hukuk Mahkemesi’nce verilen 31.01.2002 tarih ve 1999/1349-2002/67 sayılı kararın Yargıtay’ca incelenmesi taraf vekilleri tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi Ata Durak tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

KARAR : Davacı vekili, davalının zorunlu trafik sigortacısı müvekkilinin murisinin ise sürücüsü bulunduğu aracın, dava dışı başka bir araçla çarpışması sonucu müvekkilin murisi Mehmet K.’ün vefat ettiğini, murisin 2/8 oranında kusurlu olduğunu, bu hususta girişilen icra takibinin, davalının haksız itirazı sonucu durduğunu ileri sürerek itirazın iptalini, % 40 icra inkar tazminatının davalıdan tahsilini ve dava etmiştir.

Davalı vekili, davacının, müvekkil şirkete sigortalı aracın sürücüsü olduğundan üçüncü şahıs sayılamayacağını, talebin fahiş olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.

Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davalının ( 364.018.541,25 ) TL talepten sorumlu olacağı gerekçesiyle anılan meblağ için itirazın iptaline, fazla istemin ve icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmiştir.

Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir.

1-Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına ve mahkemece hükme esas alınan tüm bilirkişi raporlarında davacı murisinin 2/8 ( % 25 ) kusurlu olduğu kabul edilerek, tazminat hesaplaması yapılmasına ve zorunlu trafik sigortasında, sigortacının, KTK.nun 91 ve 85/1. maddeleri uyarınca işletenin hukuki sorumluluğunu üzerine almış bulunmasına, sigortacının bu kapsamdaki sorumluluğunu sınırlayan aynı yasanın 92. maddesinde veya sigorta poliçesi genel şartlarında, araç sürücüsünün bu kapsam dışında kaldığına ilişkin bir hüküm bulunmaması karşısında, malik olmayan sürücünün ölümü nedeniyle, sigortacının sorumlu olduğunun benimsenmesi gerekmesine göre, davalı vekilinin tüm, davacı vekilinin, aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.

2-Ancak dava, zorunlu trafik sigorta sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili amacıyla girişilen icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir. Mahkemece, iki kez bilirkişi incelemesi yapıldığı ve tüm bilirkişi raporlarında davacı murisinin 2/8 kusuru dikkate alınarak hesaplama yapıldığı halde, gerekçe gösterilmeden, ilk bilirkişi raporundaki meblağ esas alınmış ve mükerrer kusur indirimi yapılmıştır. Oysa davalı vekili tarafından, her iki bilirkişi raporuna da yukarıda açıklanan itirazlarda bulunulmuştur. Davacı vekili de, aynı şekilde her iki rapora yaptığı itirazlarda davalının kabul ettiğini belirttiği ( 669.372.140 )-lira üzerinden davanın kabulünü istemiştir. İkinci bilirkişi raporuyla hesaplanan destek tazminatı, bu meblağın üzerinde olduğuna ve davacı vekili açıkça ve miktar belirtilmek suretiyle talepte bulunduğuna göre, mahkemece, ( 669.372.140 )-lira üzerinden davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir.

SONUÇ : Yukarıda 1 nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin tüm davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, 2 nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, kararın davacı yararına BOZULMASINA, aşağıda yazılı fazla alınan 28.343.000-lira harcın isteği halinde temyiz eden davalıya iadesine, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz eden davacıya iadesine, 28.11.2002 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Old 24-05-2007, 11:57   #6
faruksa

 
Varsayılan

arkadaşlar
benim de bu konuda bir sorum var.
şöyleki yakın zamanda bir yakınım geçirdiği trafik kazasında hayatını kaybetti.Yakınım araç sürücüsü değil, araç sürücüsünün ehliyeti yok.
Yakınım aracı kiralamış fakat orda ne yasal bir kiralama şirketi nede kira sözleşmesi var.Araç sahibi ifadesinde yakınıma arabayı emanet olarak verdiğini söylüyor.araçta bira kutuları bulunmuş fakat araç sürücüsünün durumu ağır olduğu şüphesiyle(ayağı kırılmıştı)hastahaneye sevkedilmiş ancak hastahaneden alkol muayanesi yapılıp yapılmadığı savcı tarafından da takip edilmemişti bizim isteğimiz üzere hastahaden bu raporu 2 ay sonra istedi.

Sigorta şirketine başvuruyu yaptım.Ancak sigorta şirketinden gelen yazıda sürücünün alkol muayane tutanağı ile ehliyet sureti istendi.tazminatın bu belgelerin ibrazından sonra ödeneceğini bildirdi.bildiğim kadarıyla yönetmelikte istenen belgeler arasında bu belgeler sayılmamış.
az önce öğrendiğim kadarıyla araç sahibi yakınlarımı tehtit ediyor sigorta şirketindeki başvurumuzu geri çekmemizi istiyor.ödenecek tazminatın öncelikle sürücüye tahsil edilememesi halinde araç malikinden yani kendisinden tahsil edileceğini söylüyor.ve böyle birşey olursa ölümle tehtid ediyormuş.
savcılığa suç duyurusunda bulunmamı yakınlarım istemiyor.kafam karıştı ne yapacağımı şaşırdım yardımcı olursanız sevinirim.
Old 24-05-2007, 12:29   #7
Av.Yüksel Eren

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan faruksa
arkadaşlar
benim de bu konuda bir sorum var.
şöyleki yakın zamanda bir yakınım geçirdiği trafik kazasında hayatını kaybetti.Yakınım araç sürücüsü değil, araç sürücüsünün ehliyeti yok.
Yakınım aracı kiralamış fakat orda ne yasal bir kiralama şirketi nede kira sözleşmesi var.Araç sahibi ifadesinde yakınıma arabayı emanet olarak verdiğini söylüyor.araçta bira kutuları bulunmuş fakat araç sürücüsünün durumu ağır olduğu şüphesiyle(ayağı kırılmıştı)hastahaneye sevkedilmiş ancak hastahaneden alkol muayanesi yapılıp yapılmadığı savcı tarafından da takip edilmemişti bizim isteğimiz üzere hastahaden bu raporu 2 ay sonra istedi.

Sigorta şirketine başvuruyu yaptım.Ancak sigorta şirketinden gelen yazıda sürücünün alkol muayane tutanağı ile ehliyet sureti istendi.tazminatın bu belgelerin ibrazından sonra ödeneceğini bildirdi.bildiğim kadarıyla yönetmelikte istenen belgeler arasında bu belgeler sayılmamış.
az önce öğrendiğim kadarıyla araç sahibi yakınlarımı tehtit ediyor sigorta şirketindeki başvurumuzu geri çekmemizi istiyor.ödenecek tazminatın öncelikle sürücüye tahsil edilememesi halinde araç malikinden yani kendisinden tahsil edileceğini söylüyor.ve böyle birşey olursa ölümle tehtid ediyormuş.
savcılığa suç duyurusunda bulunmamı yakınlarım istemiyor.kafam karıştı ne yapacağımı şaşırdım yardımcı olursanız sevinirim.


1-Vaki tehdit nedeniyle savcılık şikayetinizi yapabilirsiniz. Ancak ceza hukuku alanında çalışmadığım için bu konuda fazlaca bir yorum yapmak istemiyorum.

2-Düzenlenen kaza tutanaklarında araç sürücüsünün ehliyet bilgileri -anladığım kadarıyla- yer almıyor. Bazı sigorta şirketleri; kendilerine sigorta edilen aracı kullanan sürücü belgesi, araç ruhsatı, -hatta TC kimlik no- gibi belgeleri de talepte bulunan mağdur taraftan istiyorlar. Ancak bu uygulama bence doğru değil. Mağdur tarafın; kaza tutanakları, tazminat belgeleri, kendi sürücü ve araç tescil belgesini sunmaları yeterli. Alkol raporu ve sürücü belgesi; sigorta tazminatını ödeyen sigorta şirketinin, şarları varsa -genel şartların B.4. c ve d bentleri gereğince alkollü araç kullanma ve ehliyetsiz ya da yetersiz ehliyete araç kullanma-kendi sigoratlısına rücu etmesi bakımından gerekli olan belgelerdir.

"2918 sayılı kanunun 95 maddesi:
Tazminatın Azaltılması veya Kaldırılması Sonucunu Doğuran Haller
Sigorta sözleşmesinden veya sigorta sözleşmesine ilişkin kanun hükümlerinden doğan ve tazminat yükümlülüğünün kaldırılması veya miktarının azaltılması sonucunu doğuran haller zarar görene karşı ileri sürülemez.

Ödemede bulunan sigortacı, sigorta sözleşmesine ve bu sözleşmeye ilişkin kanun hükümlerine göre, tazminatın kaldırılmasını veya azaltılmasını sağlayabileceği oranda sigorta ettirene başvurabilir."

Bu nedenle sigorta şirketine -kazayı ve tazminatı belgelemeye yeterli ise- araç sürücüsünün ehliyetsiz olduğunu bildirerek tazminatı ödemesi konusunda ihtar gönderin. Bu durumda sigorta şirketi size ödeme yapmak zorundadır. Ehliyetsiz ve alkollü araç kullanma olduğu için de ödediği tutarı kendi sigortalısına rücu edecektir.
Old 24-05-2007, 13:31   #8
Av.Y.Selim ÜSTÜN

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan avmurat
Ben unknownwriter'ın yorumuna maalesef katılamıyorum.Tespit edilecek 2/8 kusur oranına denk gelen tazminatı sigorta şirketinin ödemesi düşünülemez.Madem ki bu 2/8 kusur oranı karayollarından kaynaklanıyor o halde bu orana tekabül edecek tazminatı karayollarının ödemesi gerekir.Aksi halde sigorta şirketine, kendisine ait olmayan bir kusur nedeniyle sorumluluk yüklenmiş olur ki bu da mümkün değildir.Ortada bir haksız fiil sorumluluğu vardır.Haksız fiilin şartlarından biri de kusurdur.Zorunlu mali mesuliyet sigortalarında sigortacı, sigortaladığı kişi ya da aracın kusuruna denk gelen kısmı için tazminat sorumluluğunu üzerine almaktadır.Yani sigortaladığı kişi kusuruyla bir zarara sebebiyet verdiyse o kısmı sigortalı yerine ödemeyi taahhüt eder.Sonuç olarak burada yapılabilecek tek şey bana göre karayolları aleyhine tazminat davası açmak olabilir.Saygılarımla.


Ne yazık ki meslektaşıma katılamıyorum. Sayın Yüksel bey'in de belirttiği üzere Yargıtayımız bu konuda araç maliki olmayan şöförüde,aracın içindeki diğer şahıslarıda 3. kişi olarak görmektedir. Ayrıca karayollarının kusuru olması sigorta şirketinin sorumluluğunu kaldırmaz sadece rücu imkanı tanır. Burda sigorta şirketinin iddia edebileceği tek şey tazminat hesaplaması sırasında aracı kullanan ölenin kendi menfaatine hareket ettiğinin dikkate alınarak bir indirim yapılmasına karar verilmesini istemektir. Nitekim araçta yolculuk eden şöför haricindeki diğer şahıslar lehine tazminat belirlenirken "menfaat unsuru dikkate alınarak" hatır taşıması sebebiyle indirim yapılmaktadır. Aynısı şöför içinde geçerlidir.

Saygılarımla.
Old 25-05-2007, 09:11   #9
avmurat

 
Varsayılan

Sayın Eren ve unknownwriter'a teşekkür ederim.Yargıtay kararında çok açık yazmış.Karara biraz şaşırdım ancak ben de bilgimi ve mantığımı bu şekilde değiştiriyorum.Saygılarımla.
Old 09-08-2007, 10:28   #10
av.onur

 
Varsayılan

Yargitay Uygulamasi DeĞİŞtİ.

Artik SÜrÜcÜ Ve İŞletenİn ÖlÜmÜ İle DesteĞİnden Yoksun Kalanlar 3. KİŞİ.

Ama SektÖr Ve SektÖr HukukÇulari Bu Duruma KarŞi İÇtİhatin DeĞİŞmesİ Fazla SÜrmez Bu SÜrede AÇilan Davalari Karara Çikarttiniz Çikarttiniz.
Old 09-12-2007, 23:33   #11
mustafayıldız

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan av.onur
Yargitay Uygulamasi DeĞİŞtİ.

Artik SÜrÜcÜ Ve İŞletenİn ÖlÜmÜ İle DesteĞİnden Yoksun Kalanlar 3. KİŞİ.

Ama SektÖr Ve SektÖr HukukÇulari Bu Duruma KarŞi İÇtİhatin DeĞİŞmesİ Fazla SÜrmez Bu SÜrede AÇilan Davalari Karara Çikarttiniz Çikarttiniz.
merhabalar
bahsettiğiniz uygulama ile ilgili olarak yargıtay kararı sizde varsa yararlanma imkanı veriseniz çok mutlu oluruz
saygılar
Old 10-12-2007, 02:07   #12
Av.Ergün Vardar

 
Varsayılan

T.C. YARGITAY
11.Hukuk Dairesi
Esas: 2005/4340
Karar: 2006/4645
Karar Tarihi: 25.04.2006
ÖZET: İşletenin ve sürücünün aynı derecedeki yakınları trafik sigortası karşısında, bedensel zararlar bakımından üçüncü kişi durumunda olduklarına göre, sürücü murisin kusuru ile işletenin varsa ayrıca oluşan kusuru toplamı kadar hukuki sorumluluk üstlenen trafik sigortacısından bu toplam kusur oranına isabet eden destek tazminat miktarından poliçe limitini geçmemek kaydı ile sigortacı sorumlu tutulmalıdır. Zira işleten ve sürücü yakınlarının murisin ölümünden doğan zararlarına ilişkin istemleri üçüncü kişi olmaları nedeniyle, miras hukuku ilişkisinden bağımsız istemler olup, sigorta hukuku ilkeleri çerçevesinde ele alınması gerekeceğinden murisin kusuru oranından yararlanmamaları gerektiği artık söylenemeyecektir.
(2918 S. K. m. 85, 91, 92)
Dava: Taraflar arasında görülen davada A. Asliye 2. Ticaret Mahkemesi'nce verilen 09.02.2005 tarih ve 2004.583-2005.42 sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi davacılar vekili tarafından istenmiş; ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi A. T. tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:
Karar: Davacılar vekili, müvekkillerinin murisinin meydana gelen kazada öldüğünü, davalının zorunlu mali sorumluluk sigortası kapsamında ölüm teminatı olan 18.000.000.000 TL.'nın ödemesi gerekirken ödemediğini ileri sürerek, şimdilik 4.500.000.000 TL. destekten yoksun kalma tazminatının temerrüt faiziyle birlikte ödenmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili müvekkilinin sigortalısı olan davacının murisinin kazada öldüğünü, zorunlu mali sorumluluk sigortası genel şartları uyarınca işleten tarafından ileri sürülecek taleplerin teminat kapsamında olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, dosya kapsamına göre, davacıların murisinin işleten olduğu, kazada üçüncü kişi konumunda olmadığı, araç malikinin ölümünden davalının sorumlu olmayacağı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı davacılar vekili temyiz etmiştir.
Dava destekten yoksun kalma tazminat istemine ilişkindir.
Davacılardan Z. nin eşi ve diğer davacıların babası olan Ş.'nin işleteni olduğu araç davalı şirkete zorunlu trafik sigortası sözleşmesi ile sigortalı olup, aracın işleteni olan murisin yolcu olarak araçta bulunduğu ve H. Ş. 'nin aracı kullandığı sırada. H.'nin tam kusuruyla meydana gelen trafik kazasında: muris işleten ile birlikte sürücü H.'de ölmüştü.
Uyuşmazlık, açıklanan bu olay sonrasında, araçta yolcu iken ölen işletenin mirasçılarının davalı sigortadan tazminat isteyip isteyemeyeceği noktasında toplanmaktadır.
Bilindiği üzere, zorunlu trafik sigortasında sigortacı, işletenin 2918 sayılı KTK'nun 85/1 nci madde hükmünde yazılı hukuki sorumluluğunu aynı Kanunun 9.1/1 nci maddesi uyarınca; üstlenmiş olup gerek 85/1 nci madde hükmü gerekse zorunlu trafik sigortası poliçesi genel şartlarının 1 nci madde hükmü ölüm veya cismani zararlar yanında ancak bir şeyin zarara uğraması halinin teminat kapsamında olduğunu öngörmüştür. Aynı Kanun'un 92 b ve poliçe genel şartlarının 92/3-c bent hükümlerinde, işletenin; eşinin usul ve fürunun, kendisine evlat edinme ilişkisi ile bağlı olanların ve birlikte yaşadığı kardeşlerinin mallarına gelen zararlar nedeniyle ileri sürülebilecekler taleplerin teminat dışı olduğu hüküm altına alınmıştır. Bu hüküm, ZMSS'nin asıl amacının üçüncü kişilere verilecek zararların güvence altına alınması ilkesinin bir tekrarı olmaktadır.
Ne var ki, sözü edilen maddede bedeni zararlardan söz edilmemiş, sadece mal zararlarının güvence dışı olduğu hükme bağlanmış bulunmaktadır. Doktrinde, bu tarz düzenleme nedeniyle işletenin yasada sayılan yakınlarının uğramış oldukları bedensel zararların ZMSS. güvencesi içinde kaldığı kabul edilmektedir. (Bkz. Dr. S.Arkan. Sigorta Hukuk Dergisi C.1,sayı 3-4, Sh.260, Ç.A.Ascıoğlu, Trafik Kazalarında Hukuki Sorumluluk ve Tazminat Davaları. Ank. 1989. sh. 86 vd. Işıl Ulaş Uygulamalı Sigorta Hukuku Mal ve Sorumluluk Sigortaları, 3.Bası, Ankara, Ekim 2002, sh. 669 ) Dairemizin 16.2.1990 tarih ve 825-963, 11.07.2005 tarih ve 10789-7481, 27.10.2005 tarih ve 12632-10414 sayılı ilamları da bu yöndedir.
İşletenin ve sürücünün aynı derecedeki yakınları trafik sigortası karşısında, bedensel zararlar bakımından üçüncü kişi durumunda olduklarına göre, sürücü murisin kusuru ile işletenin varsa ayrıca oluşan kusuru toplamı kadar hukuki sorumluluk üstlenen trafik sigortacısından bu toplam kusur oranına isabet eden destek tazminat miktarından poliçe limitini geçmemek kaydı ile sigortacı sorumlu tutulmalıdır. Zira işleten ve sürücü yakınlarının murisin ölümünden doğan zararlarına ilişkin istemleri üçüncü kişi olmaları nedeniyle, miras hukuku ilişkisinden bağımsız istemler olup, sigorta hukuku ilkeleri çerçevesinde ele alınması gerekeceğinden murisin kusuru oranından yararlanmamaları gerektiği artık söylenemeyecektir.
Bu durumda, yukarıdaki açıklamalara göre, davacıların davalı sigortadan tazminat talep etme haklarının bulunduğunun kabulü ile mahkemece istenilen tazminatın neye dayandığı ve zararın ne olduğunun açıklattırılması bu yönde gösterecekleri delillerin toplanması tazminat hesabına ilişkin olarak uzman bilirkişiden rapor alınması ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde olaya uygun düşmeyen gerekçelerle davanın reddine karar verilmesi doğru olmamıştır.
Sonuç: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, davacılar yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine 25.04.2006 tarihinde oybirliği ile karar verildi.(¤¤)
Sinerji Mevzuat ve İçtihat Programları
**************************************
Old 31-08-2009, 13:26   #13
Av.Selim Demircan

 
Varsayılan istanbul barosu dergisi 2008

şu anda elimin altında olmadığından hangi aya ilişkin olduğunu yazamasamda, 2008 yılı İstanbul barosu dergilerinin birinde çok güzel bir makale vardı bu konu ile ilgili, araç şoförü sigorta sahibi olsa dahi, ölümü üzerine, kendisinin mirasçıları (ör:eşi, çocukları, bakmakla yükümlü olduğu diğer kişiler) Zorunlu Mali Trafik sigortasına başvuruda bulunabilirler... saygılar... ilgilenen olursa baro dergisini bildirebilirim
Old 31-08-2009, 15:51   #14
av.onur

 
Varsayılan

o tarihte sadece murafaada Yargıtay içtihatının değiştiğini öğrendiğimizden esas gerekçeyi irdeleyememiştik. Sonradan çıkan gerekçelerle kararın "mirasçıların 3. kişi olmaması esasına göre" değil, tam kusurlu sürücünün mirasçılarının "kimse kendi kusurundan yararlanamaz" ilkesi gereği sigorta şirketinden tazminat isteyemeyecekleri olarak gerekçelendirildiğini öğrendik.

1 seneye yakındır 11. ve 17. dairelerin tüm içtihatları bu yöndedir.

Dolayısı ile tam kusurlu olarak kazaya sebnebiyet veren sürücünün mirasçıları sigorta şirketinden tazminat talep edemez.

Esasında sigorta şirketi sigortalısı aracın kusuru oranında sorumlu olduğundan dolayısı ile sigortalı aracın sürücüsünün ölümünden dolayı o aracın sigorta şirketinden tazminat talebinde bulunulamaz. Esasında yargıtay hala sürücünün mirasçılarının miras hukukundan bağımsız bir şekilde 3. kişi oldukları yolundaki görüşünü değiştirmiyor. Ancak sürücünün kusurundna yararlanamazsınız diyerek dolaylı olarak da olsa tazminat talebini bu yolla kapatıyor. Bunun çok açık bir şekilde 2. kararda irdelendiğini görüyoruz.

Örnek kararlar:

T.C.
YARGITAY
11. HUKUK DAİRESİ
E. 2007/986
K. 2008/9410
T. 15.7.2008
• ZORUNLU MALİ MESULİYET SİGORTASI ( Aracın İşleteni ve Sürücüsünün Tam Kusurlu ve Tek Taraflı Yaptığı Kazada Ölmesi/Davalı Sigortacının Sorumluluğunun Olmadığı - Destekten Yoksun Kalma Tazminatı )
• DESTEKTEN YOKSUN KALMA TAZMİNATI ( ZMMS/Davalı Sigortacının Sorumluluğunun Olmaması - Aracın İşleteni ve Sürücüsünün Tam Kusurlu ve Tek Taraflı Yaptığı Kazada Ölmesi )
• ZARARIN GİDERİLMESİ İSTEMİ ( Aracın İşleteni ve Sürücüsünün Tam Kusurlu ve Tek Taraflı Yaptığı Kazada Ölmesi - Birlikte Kusurun Varlığının İstemde Bulunanın Değil Ölenin Davranışına Göre Belirleneceği/Sigortacının Sorumluluğunun Olmadığı )
• BİRLİKTE KUSURUN VARLIĞI ( Esas İtibariyle İstemde Bulunanın Değil Ölenin Davranışına Göre Belirleneceği - Destekten Yoksun Kalma Tazminatı İstemi/Sürücünün Tam Kusurlu ve Tek Taraflı Yaptığı Kazada Ölmesi )
• SİGORTACININ SORUMLULUĞU ( ZMMS/Aracın İşleteni ve Sürücüsünün Tam Kusurlu ve Tek Taraflı Yaptığı Kazada Ölmesi - Birlikte Kusurun Varlığının İstemde Bulunanın Değil Ölenin Davranışına Göre Belirleneceği/Sigortacının Sorumluluğunun Olmadığı )
2918/m. 91, 92
818/m. 44/1
ÖZET : İşletenin ölümü nedeniyle onun desteğinden mahrum kalanların trafik sigortacısından talepte bulunabilecekleri ilke olarak kabul edilmelidir. Bu noktada dikkat edilmesi gereken husus, işletenin ( olayımızda aynı zamanda sürücü olanın ) kendi kusurundan yararlanmaması gerektiğidir. Yansıma yolu ile zarar görmüş olan destek tazminatı isteyenlerin kendilerine destek sağlayan kişinin sahip olduğu haktan fazlasına sahip olabilmeleri hukuken mümkün bulunmamaktadır. Bu itibarla destek tazminatı talebinde bulunulması halinde davalı zarar sorumlusunun, ölenin de birlikte kusuru olduğunu ileri sürerek BK’nun 44/1 nci maddesi gereğince tazminatın kusur oranında indirilmesini talep etmesi mümkündür. Zira, destekten yoksun kalma nedeniyle zararın giderilmesi isteminde bulunulması halinde birlikte kusurun varlığı esas itibariyle istemde bulunanın değil, ölenin davranışına göre belirlenir. Dairemizin son uygulaması da bu yöndedir.

Bu durum karşısında, davacıların desteği, davalının trafik sigortacısı bulunduğu aracın işleteni ve sürücüsü olan kişinin tek taraflı olarak kendisinin yaptığı kazada öldüğü, tam kusurlu bulunduğu, davalı trafik sigortacısının bir sorumluluğunun olmadığı dikkate alınmadan yazılı şekilde hüküm konulması doğru görülmemiş, kararın bozulması gerekmiştir.

DAVA : Taraflar arasında görülen davada Samsun Asliye 3. Hukuk Mahkemesi’nce verilen 13.10.2006 tarih ve 2006/45-2006/320 sayılı kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi Berkant Şengel tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içersindeki dilekçe, layihalar duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:

KARAR : Davacı vekili, müvekkillerinin desteğinin davalının trafik sigortacısı bulunduğu aracı kullandığı sırada meydana gelen kaza sonucu öldüğünü, maddi zararlarının doğduğunu ileri sürerek, poliçe limiti olan 50,000,000,000,-TL’nin 22.08.2005 tarihinden itibaren reeskort faiziyle tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

Davalı vekili, sigortalı aracın davacıların desteklerine ait olduğunu, işleten sıfatı bulunduğunu, tam kusurlu şekilde kaza yapıldığını, davacıların talep hakkı olmadığını, reeskort faizi isteminin yersiz bulunduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.

Mahkemece, iddia, savunma, toplanan kanıtlar ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davacıların desteğinin aracın davalı tarafından trafik sigorta poliçesiyle sigorta örtüsüne alındığı, kendisi tarafından aracın kullanıldığı sırada tek taraflı meydana gelen kazada öldüğü, bu kazanın davalıya rücu imkanı tanımadığı, destekten yoksun kalma hakkının miras hakkına dayanmadığı, davalının police hükümlerine göre sorumlu olduğu gerekçesiyle, Fatma Kır için 43.819,09.-YTL. , Selim Kır için 1.657,99.-YTL ve Mehtep Kır için 4.522,92.-YTL maddi tazminatın 31.08.2005 tarihinden itibaren reeskont faiziyle davalıdan tahsiline karar verilmiştir.

Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.

Dava, destekten yoksun kalma tazminatı istemine ilişkindir. Davalının , davacıların miras bırakanı ve aynı zamanda destekleri olan Salim Kır’a ait aracın trafik sigortacısı ( Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortacısı ) olduğu, 23.07.2005 tarihinde tek taraflı meydana gelen kazada anılan desteğin öldüğü, kazanın aracın işleteni ve aynı zamanda sürücüsü olan desteğin tam kusuru ile gerçekleştiği, başka etkenin bulunmadığı hususları uyuşmazlık konusu değildir.

Trafik sigortası ( Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortası ) motorlu bir aracın, karayolunda işletilmesi sırasında bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına neden olması halinde, o aracı işletenin zarara uğrayan üçüncü kişilere karşı olan sorumluluğunu belli limitler dahillinde karşılamayı amaçlayan ve yasaca yapılması zorunlu kılınan sorumluluk sigortasıdır. Trafik sigortacısının sorumluluğunun sınırı ise KTK’nun 92 nci maddesinde belirlenmiştir.

Destek zararı, ölenin değil üçüncü kişilerin üzerinde doğan dolaylı ve yansıma yolu ile meydana gelen zarardır. İşletenin yakınlarının uğradıkları destek zararlarının trafik sigortacısının sorumluluğu kapsamı dışında kaldığı açıkça düzenlenmediği gibi, genel şartlarda da bu yolda bir sınırlamaya yer verilmemiştir. O halde, işletenin ölümü nedeniyle onun desteğinden mahrum kalanların trafik sigortacısından talepte bulunabilecekleri ilke olarak kabul edilmelidir. Bu noktada dikkat edilmesi gereken husus, işletenin ( olayımızda aynı zamanda sürücü olanın ) kendi kusurundan yararlanmaması gerektiğidir. Yansıma yolu ile zarar görmüş olan destek tazminatı isteyenlerin kendilerine destek sağlayan kişinin sahip olduğu haktan fazlasına sahip olabilmeleri hukuken mümkün bulunmamaktadır. Bu itibarla destek tazminatı talebinde bulunulması halinde davalı zarar sorumlusunun, ölenin de birlikte kusuru olduğunu ileri sürerek BK’nun 44/1 nci maddesi gereğince tazminatın kusur oranında indirilmesini talep etmesi mümkündür. Zira, destekten yoksun kalma nedeniyle zararın giderilmesi isteminde bulunulması halinde birlikte kusurun varlığı esas itibariyle istemde bulunanın değil, ölenin davranışına göre belirlenir. Dairemizin son uygulaması da bu yöndedir.

Bu durum karşısında, davacıların desteği, davalının trafik sigortacısı bulunduğu aracın işleteni ve sürücüsü olan kişinin tek taraflı olarak kendisinin yaptığı kazada öldüğü, tam kusurlu bulunduğu, davalı trafik sigortacısının bir sorumluluğunun olmadığı dikkate alınmadan yazılı şekilde hüküm konulması doğru görülmemiş, kararın bozulması gerekmiştir.

SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davalı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 15.07.2008 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.


T.C.
YARGITAY
17. HUKUK DAİRESİ
E. 2008/2091
K. 2008/4053
T. 15.9.2008
• TRAFİK KAZASI NEDENİYLE ÖLÜM ( Trafik Kazasında Ölen İşletenin Yakınları Trafik Sigortacısından Destekten Yoksun Kalma Tazminatı İsteyebilecekleri )
• DESTEKTEN YOKSUN KALMA TAZMİNATI ( Trafik Kazasında Ölen İşletenin Yakınları Trafik Sigortacısından İsteyebilecekleri )
• İŞLETENİN ÖLÜMÜ ( Nedeniyle Onun Desteğinden Mahrum Kalanlar Trafik Sigortacısından Destekten Yoksun Kalma Tazminatı İsteyebilecekleri - Ancak İşleten Kendi Kusurundan Yararlanmaması Gerektiği )
• ARAÇ SÜRÜCÜSÜ OLAN İŞLETEN ( Trafik Kazasında Ölen İşletenin Yakınları Trafik Sigortacısından İsteyebilecekleri - İşletenin Kusur Oranına Göre Tazminatın Belirlenmesi Gerektiği )
818/m. 44
2918/m. 92
ÖZET : Davacı, araç işleteni ve sürücüsü olan eşinin trafik kazasında öldüğünü ileri sürerek trafik sigortasını yapan şirketten destekten yoksun kalma tazminatı talebinde bulunmuştur. işletenin ölümü nedeniyle onun desteğinden mahrum kalanlar trafik sigortacısından destekten yoksun kalma tazminatı isteyebilirler. Ancak işleten kendi kusurundan yararlanmamalıdır. Bu nedenle aynı zamanda araç sürücüsü olan işletenin kusur oranına göre tazminatın belirlenmesi gerekir.

DAVA : Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:

KARAR : Davacı vekili, davalı sigorta şirketine sigortalı araç ile kaza yapan ve araç sürücüsü olan davacının eşinin öldüğünü açıklayıp, fazlaya dair haklarını saklı tutarak 500,00.- YTL destekten yoksun kalma tazminatının, kaza tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

Davalı vekili, davacının eşi olan sürücü tam kusurlu olduğundan tazminat talep edilemeyeceğini savunarak davanın reddini istemiştir.

Mahkemece, iddia, savunma ve toplanan kanıtlara göre; davanın kabulü ile, 500,00.- YTL'nin kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

Dava destek tazminatı istemine ilişkindir.

Trafik sigortası, ( Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası ) bir motorlu aracın kara yolunda işletilmesi sırasında bir kimsenin zarara uğramasına neden olması halinde aracı işletenin zarara uğrayan kişilere karşı sorumluluğunu belli limitler dahilinde karşılamayı amaçlayan ve de yapılması zorunlu sigorta türüdür.

Destek zararı, ölenin mirasçılarının ( yakınlarının ) zarara neden olanlardan talep ettikleri bir tazminattır. İşletenin ( sürücünün ) yakınlarının uğradıkları destek zararının trafik sigortacısının sorumluluğu kapsamı dışında kaldığı konusunda açık bir yasal düzenleme bulunmadığı gibi poliçe genel şartlarında da böyle bir kısıtlamanın olmadığı anlaşılmaktadır. O halde işletenin ölümü nedeni ile onun desteğinden mahrum kalanların trafik sigortacısından destekten yoksun kalma tazminatı talep edebilecekleri ilke olarak kabul edilmelidir. Ancak; dikkat edilmesi gereken bir hususta işletenin ( sürücünün ) kendi kusurundan yararlanmaması gereğidir. Somut olayda, işleten aynı zamanda araç sürücüsüdür. Destek tazminatı isteyenlerin destek sağlayan kişinin sahip olduğu haktan fazlasına sahip olabilmeleri hukuken mümkün değildir. Bu durumda ölenin de kusuru olduğu düşünülerek BK'nun 44/1. maddesi gereğince tazminatın kusur oranına göre belirlenmesi gerekir. Mahkemece tarafların delilleri toplanmalı, davacıların desteği olan araç sürücüsünün ölüm sebebi araştırılmalı, uzman bilirkişiden alınacak rapor ile kusur oranı tesbit edilmeli, sonucuna göre karar verilmelidir. Eksik inceleme ile hüküm kurulması doğru değildir.

SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA ve peşin harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, 15.09.2008 günü oybirliği ile karar verildi.
Old 16-09-2009, 12:50   #15
sektör_a

 
Varsayılan

aracı kullanan ve araç maliki farklı kişiler, kazada aracın fazla yolcu taşıdığı belirtilmiş ve tutulan tutanakta şöförün bu nedenle kusurlu olduğu belirtilmiştir. araç içinde bulunan biri şöförün eşi ve diğeri kardeşinin eşi olan iki kişi vefat etmiştir. zorunlu mali mesuliyet sigrtası başvuru sonucunda şöförün kardeşinin eşinin yakınlarına 40 bin tl vermiş ancak şöförün eşine sırf bu durumdan kaynaklı olarak 5 bin tl vermiştir. söz konsu durum ölen eşin 3. kişi sayılması durumu ile çelişmektedir. bu konuda görüşlerinizi bekliyorum.
bunun dışında trafik kaza tutanağında kusur oranı belirtilmemiştir. bu durumu nasıl açıklığa kavuşturabilirz ?
Old 16-09-2009, 13:13   #16
av.onur

 
Varsayılan

Aslında ölenin 3. kişi sayılması ile ilgili bir durum yok.

Tam kusuru ile ölen işleten ya da sürücü mirasçılarının 3. kişi olup olmadığı tartışılıyor.

Burada sigorta şirketinin yaptığı doğru gözüküyor.

Zira aracı kullanan kişinin ölümü nedeniyle sigorta şirketi ödeme yapmaz. Ancak araç içerisinde bulunan akrabalarının ölümü nedeniyle o kişilerin mirasçılarına ödeme yapabilir.

şöförün eşi ölmemişmiydi? Ona nasıl tazminat verildi?

Orasını anlayamadım...

Trafik kazasında kusur durumu belirli değilse bile ölümlü kaza olduğundan mutlaka savcılıkta bir kusur raporu alınacaktır.
Old 16-09-2009, 13:22   #17
sektör_a

 
Varsayılan

cevabınız için teşekkür ederim.. ölenin yakınları almış demek istedim yanlış yazmışım ..
şunu ifade etmek istiyorum, şöförün ölen eşi 3. kişi değilmi?? bu konuda kafam karıştı. şöför ve araç sahibi ( dolayısı ile sigorta yaptıran şahıs ) değil. burda işleten aracı kullanan mı oluyor
Old 16-09-2009, 16:25   #18
Av.Yüksel Eren

 
Varsayılan

Sayın sektör_a,

Kafanız karışmasın; -kuşkusuz Siz de incelemişsinizdir- ilgili yasa maddesini aşağıya kopyaladım:

İşleten : Araç sahibi olan veya mülkiyeti muhafaza kaydıyla satışta alıcı sıfatıyla sicilde kayıtlı görülen veya aracın uzun süreli kiralama, ariyet veya rehni gibi hallerde kiracı, ariyet veya rehin alan kişidir. Ancak ilgili tarafından başka bir kişinin aracı kendi hesabına ve tehlikesi kendisine ait olmak üzere işlettiği ve araç üzerinde fiili tasarrufu bulunduğu ispat edilirse, bu kimse işleten sayılır.

Sürücü : (Değişik 17/10/1996-4199/1 md.) Karayolunda, motorlu veya motorsuz bir aracı veya taşıtı sevk ve idare eden kişidir.

Şoför : (Ek fıkra: 17/10/1996-4199/1 md.) Karayolunda, ticari olarak tescil edilmiş bir motorlu taşıtı süren kişidir.


(2918 mad. 3)

Sayın av.onur'un da belirttiği üzere sürücünün tam kusurlu olması nedeniyle ve Yargıtay 1. Hukuk Dairesi'nin 07.04.2009 tarihli, 2007 / 14114 E. ve 2009 / 2971 sayılı kararında açıklandığı üzere [i]"davacıların murisinin kullandığı araçla tam kusurlu olarak tek taraflı kaza sonucu ölümü nedeniyle talep ettikleri destekten yoksunluk tazminatından işleten, dolayısıyla onun sorumluluğunu üstlenmiş zorunlu trafik sigortacısının sorumlu tutulması söz konusu olamaz. " (İstanbul Barosu Dergisi'nin 2009 / 4 sayısında yayınlanmıştır).

Bu konu ile ilgili daha ayrıntılı açıklamalar ve Yargıtay kararları İstanbul Barosu Dergisi'nin 2008 / 6 sayısında sn. Çelik Ahmet Çelik :"İşletenin ve Sürücünün Yakınlarının Trafik Sigortasından yararlanmaları" konulu makalesinde çok güzel açıklanmış. Tüm sorularınızı ayrıntılı olarak cevaplandıracak bu incelemeyi okumanızı tavsiye ederim. (Mesajı yazdıktan sonra Diyarbakır'da olduğunuzu gördüm)

Saygılar,
Av. Yüksel Eren
Old 17-09-2009, 12:36   #19
sektör_a

 
Varsayılan

Sayın Yüksel Eren cevabınız için çok teşekkür ederim..
biz şöförün kusurlu olmadığı iddasında bulunzacağız. kafamın karıştığı nokta işletenin ailesine hiç para verilmiyor olmaması ..işletenin yanlızca kız kardeşine 5 bin tl ödeme yapılmış durumda, meblağın düşük olmasına söz konusu durum etki etmiş olabilir.. nitekim aynı kazada ölen ve tazminat şartları daha düşük olması gereken ikinci şahsın yakınlarına 40 bin tl ödeme yapılmış . cevabınız doğrultusunda ibraname imzalamasak ve kusur oranına itiraz edersek şöför kusurlu çıkmazsa olayımızda bi değişiklik olurmu ?
Ayrıca incelediğim kararlarda kaza neticesi ölen sigortalı kusurlu olduğundan yakınları tazminat alamıyor, benim olayımda, ölen şahıs kusurlu değil, ölen sigortalının annesi ve aracı o kullanmıyor ??
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
zorunlu mali sorumluluk sigortası av.selma Meslektaşların Soruları 5 19-01-2009 10:00
zorunlu mali sorumluluk sigortası temerrüt-faiz hakkı av.mansur Meslektaşların Soruları 9 13-02-2007 20:47
mali mesuliyet sigortası ve anlaşma tuğrul Meslektaşların Soruları 1 29-01-2007 15:49
mali mesuliyet ( trafik sigortası) tazminat hamburabi42 Meslektaşların Soruları 2 12-11-2006 11:41
zorunlu mali mesuliyet sigortası mustafaaladag Meslektaşların Soruları 3 07-11-2006 01:18


THS Sunucusu bu sayfayı 0,25640988 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.