evlilik devam ederken eşlerin birbirine karşı ortaklığın giderilmesi davası açması

Değerli meslektaşlarım;taraflar arasında daha evvel boşanma davası görülmüş fakat reddedilmiş.Taraflar ayrı yaşamakta.Bu durumda tarafların ortak malik oldukları (halen eşlerden birini ikamet ettiği-fakat bu eşin başka bir yerde kiraya vermiş olduğu bir evi daha var) taşınmazdaki ortaklığın giderilmesi için dava açılabilirmi?bu husutaki görüş ve kararlara ihtiyacım var.

ortaklığın giderilmesi davası evlilik birliği devam ederken biraz zor görünüyor ancak mağdur durumda olan kadın eş dava açacak ise kadının maddi durumuna bakılarak
belki dava kazanılabilir bir çok içtihat var

TMK.m.688
Paylı mülkiyeti devam ettirme yükümlülüğü bulunmadıkça…. paydaşlardan her biri malın paylaşılmasını isteyebilir. (TMK.m.698)

“Paydaşlığın giderilmesi davasına konu bağımsız bölümün tapu kaydında aile konutu şerhi bulunduğundan, belli bir amaca özgülenmiş taşınmazdaki bu şerh terkin edilmediği sürece ortaklığın giderilmesinin istenmesi mümkün değildir.” (Y.6. HD.,E. 2010/13865,K. 2010/4406,T. 14.4.2010).

yeni bir başlık açmayayım dedim aynı soruyu bir araba için soracaktım, çiftlerin boşanma kararı yargıtaydan dönüyor, hala evliler ancak ortak yaşam sürülmüyor. arabanın tüm vergi sigorta kasko gibi masraflara eşlerden birisi katlanıyor arabayı parasını verip üzerine almak veya parasını alıp karşı tarafa vermek istiyor, evlilik bitmemişken sizce bu mümkünmüdür ? teşekkürler

Ya anlaşarak dediğiniz işlemleri, evlilik birliğinin bitip bitmediğine bakmaksızın yapacaklar, anlaşamazlar ise, maliklerden biri ortaklığın giderilmesi davası açacaktır.
Kanaatimce, iddialaşmak yerine anlaşmak ( yerine göre, bir tarafın az bir fedekarlığı) dava yoluna gitmekten daha elverişli olacaktır, taraflar bakımından. Kolay gelsin...

Merhaba,

Evlilik birliği hukuken devam ettiği sürece diğer eş yasaca belirlenen üç işlem sırasında diğer eşin rızasını almak durumundadır.

1-Aile konutunun devri-TMK 194
2-Tasarruf ehliyetinin sınırlandırılması kararı TMK 199
3-Paylı mülkiyet konusu malda kendi payı için tasarruf-TMK 223

Bu maddelerin dışında kalan konularda her eş diledidği gibi tasarruf yetkisine sahiptir.

Bu maddeler de mutlak olmayıp diğer eşin rızası varsa tasarruf yasal koşullara uygun hale gelir.

Örneğin eş aile konutunu diğer eş rızasını alarak devrederse işlem yasaya uygundur.Yine tasarruf ehliyetinin sınırlanmasına konu olan değer içinde diğer eş yapılan işleme onay verirse işlem yasal düzenleme gereklerine uygun olacaktır.

Tartışma konusu paylı mülkiyet olduğunda da kural değişmez.Eşler,paylı mülkiyete konu maldaki paylarını diğer eşin rızası ile devredebilir.Yasanın kısıtladığı alan diğer eşin rızası olmaksızın paylı mülkiyet konusu maldaki payın üçüncü kişilere devridir.

Paydaş diğer eş,haklı koşulların varlığı sözkonusu olduğu halde,bu rızayı göstermiyorsa ,payını satmak isteyen eşin Mahkemeye başvurarak hakimin müdahalesini istemesinin mümkün olduğunu düşünüyorum.Tıpkı aile konutunun satışında eşin rıza göstermemesi karşısında hakimin müdahalesi gibi.TMK 194/2

Bu yolla pay devri sağlandığında,taşınmazı devir alan üçüncü kişinin ortaklığın giderilmesi davası açmasında hiç bir sınırlama bulunmayacaktır diye düşünüyorum.

Cevaplarınız için çok teşekkür ederim, bir soru daha sormak istiyorum;

Davaya konu taşınır mal bir otomobil, aradığım ve bulduğum örneklerin çoğu miras yolu ile kazanılmış taşınmazlara ilişkindi,

bu otomobilin değeri, dava açılışında dilekçede dava değeri olarak mı belirtilecek ? Dilekçe de asıl değerin bilirkişi atanması ve onun tarafından takdir edilmesi mi talep edilecek ? Dava harcı maktu mu olacak yoksa nısbi olarak dilekçede gösterilen değer üzerinden mi yatırılacak ? Bilirkişi dava değerinde belirtilenden daha fazla kıymet takdiri yaptığında harcın geri kalanı hangi aşamada tamamlanacak ? Davacının isteği aracın vergi, zorunlu sigorta ve kasko gibi hiç bir giderine katılmayan tutum ve davranışlarıyla paydaşlığı çekilmez hale getiren ortağın ortaklıktan çıkartılması ve onun payının kendisine devredilmesi mahkeme haklı bulup buna karar verdiği an ilam icra dairesi aracılığı ile mi işleme konulacak yoksa direk trafik şubeye o ilamla birlikte gidilebilinecek mi ? En son en önemli soru, bu mal evlilik birliği varken (boşanma gerçekleşmediği için esasen hala evlilik birliği var) satın alınmış dolayısıyla bu malda paylı mülkiyet değil de elbirliği mülkiyeti mi söz konusudur ? Eşler araç ruhsatında %50 %50 paydaş gibi görülseler de aslında her birinin kendi payında karşı tarafın da payı var gibi bir durum ortaya çıkmıyor mu evli oldukları için ? Şayet elbirliği mülkiyeti söz konusu ise bunun paylı mülkiyete çevrilmesi talep edilebilir mi ? Yoksa evlilik önemli değil bu mal paylı mülkiyete konu bir mal mıdır ?

Teşekkürler

Sn.yigiturk

Kendi yanıtım üzerinden devam edilecek olur ise;

1-Paylı mülkiyete konu malın satışına diğer eşin haksız olarak rıza göstermemesi nedeni ile Aile Mahkemesine dava açılmalıdır.

2-Bu davada sadece rıza tartışması olduğu için malın değerine göre harç alınmamalıdır.Dolayısı ile bilirkişinin değer tespitine de gerek bulunmadığı kanısındayım.

3-Dava sonucunda koşulları varsa ;davacı eşin kendi payını satmasına olanak verecek biçimde karar oluşturulacaktır.

4-Bu karardan sonra eş,sadece kendi payını üçüncü kişilere devretme hakkına sahip olacaktır.Kararla beraber araç üzerindeki pay ; noterde ilgilisine satılabilir.

5-Boşanma gerçekleşip kesinleşmediği ve ortada mal rejimi tasfiyesi bulunmadığından diğer tartışmaların şu anda yapılması yararsızdır.

Anladığım kadarıyla malı evlilik birliği içinde aldıkları için %50 %50 paydaş olmalarının aslında bir önemi yok. Çünkü her birisinin kendi %50'sinde karşı tarafın %50 payı var. Dolayısıyla kendi payları üzerinde karşı tarafın rızası olmadan tasarrufta bulunamıyorlar.
Cevaplarınız için çok teşekkür ederim.