Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

İştirak nafakasının işlemeye başladığı tarih?

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 03-09-2009, 01:14   #1
Av.Hkn

 
Varsayılan İştirak nafakasının işlemeye başladığı tarih?

Davalı vekili sıfatıyla yürüttüğümüz dava 11.2007 de aylık 100 tl.tedbir nafakasının, kararın kesinleşmesinden itibaren aylık 300 TL.olarak davacıya öedenmesine....karar vermiş, 12.12.2007 de tebliğ edilmiş davalı olarak biz kararı temyiz etmedik ,davacı yan hem nafaka takdiri hem de maddi tazminatın kabulü gerekeceği yönlerinden temyiz etti ve temyiz 05.2009 da sonuçlandı ve temyiz talepleri reddedilerek onandı ancak maddi tazminat alacak niteliğinde olduğundan harç konusunda karar bozuldu.
Karar boşanma kararı bakımından 31.01.2008 tarihinde kesinleştiği şerhedilmiş ancak davacının temyiz sebepleri bakımından kesinleşmemiştir.

-İştirak nafakaları ne zamandan işlemeye ve istenmeye başlayacaktır.?

Çünkü davacı vekili bizim açımızdan kararın temyiz edilmeden kesinleştiği düşüncesi ile 19 aylık iştirak nafakasını faiz ile icra takibi yapmış ve boşanma kararının kesinleştiği tarihinden faiz istemiştir.
Old 03-09-2009, 09:41   #2
özfn_34

 
Varsayılan

Yerel mahkeme hükmü ile Yargıtay kararı harç dışında aynı olduğuna göre bu konuda bir sorun yok.Karar sadece eksik ikmal ettirilen harcın tamamlanması yönünden bozulmuştur ve bu eksiklik tamamlandıktan sonra hala karşı tarafın karar düzeltme isteminde bulunması ihtimali mevcuttur.Bu yüzden karar kesinleşmemiştir.Sizin açınızdan kesinleşen şey , temyiz etmemiş olduğunuz yerel mahkeme kararında hükmedilen alacaklardır,yanisiz mesela 100 liralık alacağın 50 liraya indirilmesini talep edemezsiniz,temyiz etmedğiniz kısım sizin açınızdan kesinleşmiştir çünkü.Yani karar kesinleşmemiş,sadece temyiz etmediğiniz hususlar sizin açınızdan kesinleşmiştir.Faizin işlemeye başlayacağı tarihle ilgili bir Yargıtay kararını ekliyorum.

T.C.
YARGITAY
2. HUKUK DAİRESİ

E. 2004/8517
K. 2004/9126
T. 7.7.2004

• MANEVİ TAZMİNAT ( Boşanmanın Eki Niteliğinde Olup Boşanma Kararının Kesinleşmesi İle İstenebileceği - Faize de Bu Tarihten İtibaren Hükmedilmesi Gereği )

• BOŞANMA ( Manevi Tazminatın Boşanmanın Eki Niteliğinde Olup Boşanma Kararının Kesinleşmesi İle İstenebileceği - Faize de Bu Tarihten İtibaren Hükmedilmesi Gereği )

• FAİZ BAŞLANGICI ( Boşanma Nedeniyle Hükmedilen Manevi Tazminat - Boşanma Kararının Kesinleşmesi Tarihi )

• NAFAKA ( Hakimin Kararı İle Ödenebilir Hale Geleceği - İşlemiş ve Muaccel Hale Gelmiş Olmadıkça Faiz Takdir Edilemeyeceği )

4721/m.4,174/1,186

ÖZET : 1- Manevi tazminat boşanmanın eki niteliğinde olup, boşanma kararının kesinleşmesi ile istenebilir ( muaccel ) hale gelir. Faize de bu tarihten itibaren hükmedilmesi gerekirken dava tarihinden geçerli olacak şekilde faiz verilmesi doğru değildir.

2- Nafaka alacakları her gün doğar ve işlemeye başlar. Ancak hakimin kararı ile ödenebilir hale gelir. Bu bakımdan nafakaya işlemiş ve muaccel hale gelmiş olmadıkça faiz takdir edilemez.

DAVA : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm maddi - manevi tazminat, nafakalar, ziynet eşyaları ve vekalet ücreti yönünden temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:

KARAR : 1- Dosyadaki yazılara ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına göre tarafların aşağıdaki bentler dışında kalan temyiz itirazları yersizdir.

2- Türk Medeni Kanunu'nun 174/1. maddesi mevcut veya beklenen bir menfaati boşanma yüzünden haleldar olan kusursuz yada daha az kusurlu tarafın, kusurlu taraftan uygun bir maddi tazminat isteyebileceğini, 186. maddesi, evi birlikte seçeceklerini , birliğin giderlerine güçleri oranlarında emek ve mal varlıkları ile katılacaklarını öngörmüştür. Toplanan delillerden boşanmaya sebep olan olaylarda maddi tazminat isteyen eşin diğerinden daha ziyade kusurlu olmadığı anlaşılmaktadır. Boşanma sonucu bu eş, en azından diğerinin maddi desteğini yitirmiştir. O halde mahkemece, tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile kusurları ve hakkaniyet ilkesi ( MK. md. 4, BK. md. 42 ve 44 ) dikkate alınarak davacı yararına uygun miktarda maddi tazminat verilmelidir. Bu yönün dikkate alınmaması doğru görülmemiştir.

3- Türk Medeni Kanunu'nun 174/2. maddesi uyarınca hükmedilen manevi tazminat boşanmanın eki niteliğinde olup, boşanma kararının kesinleşmesi ile istenebilir ( muaccel ) hale gelir. Faize de bu tarihten itibaren hükmedilmesi gerekirken dava tarihinden geçerli olacak şekilde faiz verilmesi doğru değildir.

4- Nafaka alacakları her gün doğar ve işlemeye başlar. Ancak hakimin kararı ile ödenebilir hale gelir. Bu bakımdan nafakaya işlemiş ve muaccel hale gelmiş olmadıkça faiz takdir edilemez. Bu nedenle hükmedilen nafakalara 8.5.2003 tarihinden itibaren faiz yürütülmesi de bozma nedenidir.

5- Davacı 10.12.2002 tarihli tesbit tutanağında 14 çift ( 28 adet ) bileziğin davalıda kaldığını iddia etmiş, bunun dışında başka bir ziynet eşyasının varlığından bahsetmemiştir. Davacının bu beyanı kendisi yönünden bağlayıcı olduğu gibi, duruşmada gösterdiği delillerle de 28 adet bilezik haricindeki ziynetleri kanıtlayamamıştır. Dava konusu 14 çift ( 28 adet ) bileziğin ise davalı tarafından bozdurulup harcandığı tanıklar M. ve A.'nın beyanları ile tüm dosya kapsamından anlaşılmaktadır. Gerçekleşen bu durum karşısında 28 adet bilezik hakkındaki davanın kabulü gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamıştır.

SONUÇ : Temyiz edilen kararın 2, 3, 4, 5 bentlerde gösterilen sebeplerle taraflar yararına BOZULMASINA, bozma sebeplerine göre tarafların vekalet ücreti ile ilgili temyiz taleplerinin incelenmesine yer olmadığına, hükmün temyize konu diğer bölümlerinin ise 1. bentteki nedenlerle ONANMASINA, temyiz peşin harcın yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 07.07.2004 gününde oybirliğiyle karar verildi.

---------------------------------------------------------------------------------
Karar Kazancı Bilişim Teknolojileri İçtihat Bilgi Bankasından alınmıştır. www.kazanci.com.tr


Old 03-09-2009, 14:57   #3
Songül Yıldız Aksarı

 
Varsayılan

Karar kesinleşene kadar 100 TL tedbir nafakasının ödenmesi gerekmektedir. Kararla birlikte açıkça tedbir nafakasının kaldırıldığı yazılmamışsa tedbir nafakası işleyecektir. Karar kesinleştikten sonra boşanma davasının Fer'isi niteliğinde olan talepler istenebilecektir. İştirak nafakası da buna dahildir.
Old 03-09-2009, 15:13   #4
Songül Yıldız Aksarı

 
Varsayılan

Maddi tazminat boşanmanın ferisi olarak görülmemiş ve eksik harç var denilmiş. Buna göre kalan eksiklik boşanma davasına bağlı bir eksiklik değil.
Bu nedenle, boşanma kararı karar düzeltme hakkı kullanılmadı ise kesinleşmiştir.
iştirak nafakası hükümde de belirtildiği gibi karar kesinleştikten sonra başlayacaktır. Bu durumda karar onandığı tarihte kesinleşmiş olur. Bu tarihten itibaren istenebilir, faiz işlemeye başlar ve tedbir nafakası da kesilir.
Manevi tazminat ise karar verildiği tarihte doğmuştur. Yani diğer bütün davalarda nasıl faizi karar tarihinden başlatıyorsak bunu da karar tarihinden başlatmalıyız. Ancak isteyebilmek için kararın onandığı tarihi beklemek gerekir.
Old 08-09-2009, 02:14   #5
Av.Hkn

 
Varsayılan İştirak nafakası ne zaman kesinleşir?

Yerel mahkeme hükmünü 02.11.2007 de vermiştir.Kararı davacı yan nafaka ve maddi tazminat yönlerinden temyiz etti,biz temyiz etmedik.Davacının temyizi 30.03.2009 da reddedilerek karar onandı,harç yönünden bozuldu.Bize onama kararı14.05.2009 da tebliğ edildi.Davacı iştirak nafakaları ne zamandan itibaren birikmiş olarak ister?
zira davacı yan karar tarihinden itibaren aylık 300 tlden 19 aylık birikmişi istiyor,biz ise nafaka yönünden temyizin onama kararının tebliği ile kesinleşmiş olduğundan 19 aylığı isteyemez diyoruz.
Old 08-09-2009, 09:00   #6
üye16817

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Hkn
zira davacı yan karar tarihinden itibaren aylık 300 tlden 19 aylık birikmişi istiyor,biz ise nafaka yönünden temyizin onama kararının tebliği ile kesinleşmiş olduğundan 19 aylığı isteyemez diyoruz.

HUMK 443'e göre davacı haklı. Nafaka hükümleri, kesinleşmesi beklenmeden icraya konulabilir.
Old 08-09-2009, 10:55   #7
Av.Cengiz Aladağ

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan üye16817
HUMK 443'e göre davacı haklı. Nafaka hükümleri, kesinleşmesi beklenmeden icraya konulabilir.

Meslektaşımız soruda, nafaka hükmünün kesinleşmeden icraya konulup konulmayacağını değil de, iştirak nafakasının ne zamandan itibaren işleyeceğini soruyor bence.

Alıntı:
Yazan Av.Hkn
Yerel mahkeme hükmünü 02.11.2007 de vermiştir.Kararı davacı yan nafaka ve maddi tazminat yönlerinden temyiz etti,biz temyiz etmedik.Davacının temyizi 30.03.2009 da reddedilerek karar onandı,harç yönünden bozuldu.Bize onama kararı14.05.2009 da tebliğ edildi.Davacı iştirak nafakaları ne zamandan itibaren birikmiş olarak ister?
zira davacı yan karar tarihinden itibaren aylık 300 tlden 19 aylık birikmişi istiyor,biz ise nafaka yönünden temyizin onama kararının tebliği ile kesinleşmiş olduğundan 19 aylığı isteyemez diyoruz.

Sayın Av.Hkn, mahkeme kararında hangi tarihten itibaren nafakaya hükmedildiği yazılı olmalı. Mahkemeler genellikle, yargılama sırasında tedbir nafakası hükmedildiyse kararın kesinleşme tarihinden, tedbir nafakasına hükmedilmediyse talebe göre dava ya da karar tarihinden itibaren iştirak nafakasına karar vermektedir. Mahkeme kararında bu yönde bir açıklık yok ise, karar tarihinin esas alınacağını düşünüyorum.
Old 08-09-2009, 12:12   #8
av.kadirpolat

 
Varsayılan

Sayın meslektaşım, öncelikle söz konusu davanızın boşanma davası ile birlilkte iştirak ve tazminat taleplerinizin olduğu bir dava olduğun sonucıuna varıyorum.

Bu haliyle söz konusu davada tedbir nafakası olup olmadığı hususunda bir bilgi vermemişsiniz.

Sadece iştirak nafakasının kesinleşme tarihini soruyorsanız, yargıtay ın onama kararının taraflara tebliğinden 15 gün sonra karar kesinlemiş olacağından kesinleşme tarihi 15 günlük sürenin sonudur.

Nafaka da İŞTİRAK adı altında bu tarihten itibaren işlemeye başlar. Yani karar tarihi değil; dava tarihi değil; kesinleşme tarihinden itibaren İŞTİRAK nafakası hesaplanmaya başlar.

Dav tarihinden itibaren tedbir nafakasına hükmedilir.

Umarım yardımcı olabilmişimdir. Saygılarımla.
Old 08-09-2009, 12:16   #9
av.kadirpolat

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Cengiz Aladağ
Meslektaşımız soruda, nafaka hükmünün kesinleşmeden icraya konulup konulmayacağını değil de, iştirak nafakasının ne zamandan itibaren işleyeceğini soruyor bence.



Sayın Av.Hkn, mahkeme kararında hangi tarihten itibaren nafakaya hükmedildiği yazılı olmalı. Mahkemeler genellikle, yargılama sırasında tedbir nafakası hükmedildiyse kararın kesinleşme tarihinden, tedbir nafakasına hükmedilmediyse talebe göre dava ya da karar tarihinden itibaren iştirak nafakasına karar vermektedir. Mahkeme kararında bu yönde bir açıklık yok ise, karar tarihinin esas alınacağını düşünüyorum.

SAyın meslektaşım, sanırım Av.Hkn, boşanma davası açömış. Zira iştirak ve tazminattan da bahsediyor. Bu haliyle talep olmasa dahi TEDBİR NAFAKASI na mahkeme hükmetmiş olmalıdır. Ama yine de Av.Hkn eksik bilgi vermiş olduğundan, bu konuda bu tür bir yaklaşımı uygun gördüm.

Saygılarımla....,
Old 08-09-2009, 21:21   #10
Av.Hkn

 
Varsayılan

Davalı biziz.
Yerel mahkeme dava sırasında tedbir nafakası olarak 100 TL. çocuk için hükmetti.Kararında da ''...karar kesinleştikten sonra 300 TL.iştirak nafakası olarak devamına'' dedi.

Ancak davacı yan nafaka ve tazminat yönlerinden temyiz etti.Şifai görüşmemizde bizim kararı temyiz etmediğimizden bahisle kararın bizim açımızdan kesinleşmiş olacağı düşüncesi ile karar tarihinden itibaren iştirak nafakası istemiş.Biz ise biztemyiz etmemiş bile olsak karşı yanın temyizi ile kararın kesinleşmemiş olduğunu belirttik.

Zaten ilamın altındaki şerhte''.. iş bu karar boşanma kararı yönünden 31.01.2008 tarihinde kesinleşmekle nafaka ve tazminat yönünden davacı yan temyiz etmiş olmakla kesinleşmemiştir.'' şerhi var.Davacı fazla nafaka istemiyor mu?
Old 09-09-2009, 08:23   #11
av.kadirpolat

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Hkn
Davalı biziz.
Yerel mahkeme dava sırasında tedbir nafakası olarak 100 TL. çocuk için hükmetti.Kararında da ''...karar kesinleştikten sonra 300 TL.iştirak nafakası olarak devamına'' dedi.

Ancak davacı yan nafaka ve tazminat yönlerinden temyiz etti.Şifai görüşmemizde bizim kararı temyiz etmediğimizden bahisle kararın bizim açımızdan kesinleşmiş olacağı düşüncesi ile karar tarihinden itibaren iştirak nafakası istemiş.Biz ise biztemyiz etmemiş bile olsak karşı yanın temyizi ile kararın kesinleşmemiş olduğunu belirttik.

Zaten ilamın altındaki şerhte''.. iş bu karar boşanma kararı yönünden 31.01.2008 tarihinde kesinleşmekle nafaka ve tazminat yönünden davacı yan temyiz etmiş olmakla kesinleşmemiştir.'' şerhi var.Davacı fazla nafaka istemiyor mu?

Sayın meslektaşım, boşanmanın kesinlemiş olması tarihinin iştirak nafakasının kesinleştirdiğini düşünmemek gerekir. Nihayetinde nafaka ve tazminat yönünden kesinleşmemiş. İştirak nafakası karar kesinleşinceye kadar tedbir olarak devam eder. Bu haliyle kesinleşme olmadığı için (kimin tarafından temyizi yapılıp yapılmadığı önemli değil) onama kararının taraflara tebliğinden 15 gün sonra karar kesinleşeceğinden, iştirak nafakası bu tarihten itibaren başlar.

Umarım yardımcı olabilmişimdir. Saygılarımla ...,
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
SSK Emeklisinin yeniden başladığı işte iş kazası Av.Hkn Meslektaşların Soruları 1 16-10-2008 11:53
Velayetin Nez'i ve İştirak Nafakasının Kaldırılması istemi Gönül Meslektaşların Soruları 3 29-07-2008 17:01
İştirak nafakasının tespiti hukukcu1985 Meslektaşların Soruları 9 27-05-2008 18:59
İştirak nafakasının ıslahla velayetin karşı tarafa verilmesine dönüştü DerinlikSarhoşu Meslektaşların Soruları 14 02-10-2006 23:47
İştirak Nafakasının Tahsili DenizSu Hukuk Soruları Arşivi 3 20-11-2003 19:44


THS Sunucusu bu sayfayı 0,06686211 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.