|
Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun] |
10-12-2009, 14:07 | #1 |
|
3. Kişi Tarafından Kullanılan Kredi Kartı Borcu
Merhabalar, Müvekkil kredi kartı başvurusunda bulunuyor ve adrese gelen kart ve şifre başkası tarafından alınıyor. Kartı alan şahıs harcamalar yapıyor. Banka ihtar gönderiyor, temerrüde düşürmek için. İcra takibi haliyle henüz açılmamış. Bu aşama neler yapılabilir? Menfi Tespit Davası düşünülebilir sanırım. Ancak delillendirme nasıl olur ve en önemlisi yargılamadan lehe sonuç çıkar mı? Zaman ayırıp cevaplayanlara şimdiden teşekkür ederim...
|
10-12-2009, 14:17 | #2 |
|
Hesap kat ihtarını alır almaz ihtarnameye ve hesap özetine itiraz ediniz. İİK.68/B "Süresi içinde (DEĞİŞİK İBARE RGT: 30.07.2003 RG NO: 25184 KANUN NO: 4949/18) (KOD 1) gönderilen hesap özetinin muhtevasına, alındığından itibaren bir ay içinde itiraz etmeyen krediyi kullanan taraf, hesap özetinin gerçeğe aykırılığını ancak borcunu ödedikten sonra dava edebilir.
Kredi sözleşmeleri ve bunlarla ilgili süresinde itiraz edilmemiş (EKLENMİŞ İBARE RGT: 30.07.2003 RG NO: 25184 KANUN NO: 4949/18) ihtarnameler ve krediyi kullandıran tarafından usulüne uygun düzenlenmiş diğer belge ve makbuzlar bu Kanunun 68 inci maddesinin birinci fıkrasında belirtilen belgelerden sayılırlar" Bu durumda sözleşme her ne kadar banka ile kartı kullanan üçüncü kişi arasında imzalanmamış ise de , üçüncü kişi usulsüz olarak kullandığı kredi kartından dolayı borçlanmış olduğuna göre , üye ile yapılan sözleşme şartları O'nun hakkında da uygulanır. Kart sahibi bu durumda borçtan sorumlu tutulamaz. Yeter ki ihtarnameye itiraz ederek kartın kendisine teslim edilmediğini bildirmiş olsun. Dava açmanıza gerek yok. İYİ ÇALIŞMALAR |
10-12-2009, 14:41 | #3 |
|
Sayın Meslektaşım,
Kartın teslimi ve şifrenin ulaştırılması konusunda Bankanın özen yükümlülüğü olduğunu düşünüyorum. Adreste teslim edilen kredi kartları elbette gelişigüzel teslim edilmemelidir. Kredi kartlarının, kimlik kontrolü yapılarak imza karşılığında kart sahibine yahut kart sahibi bir işverense en azından daimi çalışanına teslim edilmesi gerektiğini ve hatta bundan sonraki aşamada da şifre işlemlerinde bir kez daha banka ile müşteri arasında teyit sağlanarak (telefon bankacılığı, internet şubesi ve sair yollar ile) işlem yapılabilmesinin uygun olacağını düşünüyorum ancak maalesef bu şekilde çalışmayan Bankalar da var. Bankaların bu konudaki özen yükümlülüğüne emsal teşkil etmesi yönünden aşağıdaki kararın özet kısmını da eklemek istedim; T.C.YARGITAY 19. HUKUK DAİRESİ E. 1996/3275 K. 1996/9735 T. 6.11.1996 • MENFİ TESPİT DAVASI ( Şifresi Bildirilmeyen Kredi Kartından Çekilen Para Nedeniyle Borçlu Olmadığının Tesbiti Talebi ) • ATM'DEN KREDİ KARTI İLE PARA ÇEKİLMESİ ( Hem Alışveriş Yapılan Hem de Para çekilen Kredi Kartının Aynı Kart Olması Nedeniyle Kart Sahibi Davacının Borcu Olmadığına Yönelik Davasının Reddinin Gerekmesi ) • BANKALARIN KREDİ KARTLARI İLE İLGİLİ SORUMLULUĞU ( Gerek Kartın Gerekse Şifrenin Üyeye Ulaştırılmasında Gerekli Özeni Göstermelerinin Gerekmesi ) • BANKALARIN KART MERKEZLERİNDE TUTULAN KAYITLARIN TARAFLAR İÇİN BAĞLAYICI DELİL OLMASI (Kredi Kartı Hamilleriyle Yapılan Sözleşmelerde Banka Kayıtlarının Saıl Olacağının Vurgulanması Nedeniyle ) • DELİL SÖZLEŞMESİ ( Bankaların Kart Hamilleriyle Yaptıkları Sözleşmede Banka Kayıtlarının Asıl Olacağını Vurgulamaları- Bu Nedenle Bankalar Tarafından Tutulan Kayıtların Taraflar için Bağlayıcı Özellik Taşıması ) • KREDİ KARTI ÜYELİK SÖZLEŞMESİ ( Sözleşmede Asıl Olanın Banka Kayıtları Olduğunun Belirlenmesi-Bu Kayıtların Taraflar için Bağlayıcı Özellik Taşıması ) 2004/m.72 1086/m.287 ÖZET : "...Öbür yandan bankalar kredi kartının ve şifrenin üyesine ulaştırılmasında gerekli dikkat ve özeni göstermek zorundadır. Gerçekten de gerek kartın ve gerekse şifresinin adına kart düzenlenen kimseye ulaşıp ulaşmadığını denetleyebilecek ve belgeleyecek bu sistem kurmak sorumluluğu altındadır. Zira, bankalar gördükleri hizmetin bir gereği olarak tüm önlemleri düşünmek ve hizmetlerinin yüksek düzeyde bir güvence ortamı içinde yürütmekle yükümlüdür. Banka müşterisi üyeninde objektif ölçüler içinde davranması ve özellikle kötüye kullanma olasılığı olan kredi kartının rızası dışında kullanılmamasına yönelik önlemler almalıdır.Bankanın ekstre göndermek suretiyle nakit borcunu ödemesini istediği kart hamili hiç nakit çekmediğini ya da gösterilen miktarda çekmediğini ileri sürmesi durumunda sorunun çözümü ne olacaktır. ATM'lerden kredi kartıyla nakit çekilmesi durumunda bu işleme ilişkin olarak bankanın bilgisayar ortamında tuttuğu kayıtlarla mikrofiş ve mikrofilm gibi yasada düzenlenmemiş öğelerin kanıt olarak değerlendirilmesi gerecektir. Bankalar kart hamilleriyle yaptıkları üyelik sözleşmelerine kanıt sözleşmesine yönelik hükümler konarak çıkacak uyuşmazlıklarda banka kayıtlarının asıl olacağı vurgulanmaktadır. Böylece bankaların bilgisayar ortamında tutulan kayıtları kanıt sözleşmesi gereği yanlar bakımından bağlayıcı bir özellik taşımaktadır. Kanıt sözleşmesi hükmünde açıkça HUMK.nun kanıt sözleşmesini düzenlemiş olduğu 287 nci maddesine koşut kurallar getirilmekedir. Bu durumda ATM'den nakit çekiminin kartın davacıya tesliminden sonraki süreçte yapılmış olması, hem alışverişle ve hem de nakit çekiminde aynı numaralı kartın kullanılmış bulunması, davacının elinde varolan kartın ancak elektronik sistemce okunabilen şifreyle birlikte kullanılmadan ATM makinalarından para çekilme olanağının olmaması karşısında kredi kartının gerçek sahibi ya da onun dışında kartını bilerek verdiği yahutta korumadaki özensizliği nedeniyle kullanılmasına fırsat verdiği kişilerce kullanıldığına yönelik mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir. " (Kaynak: Kazancı İçtihat Bankası) |
10-12-2009, 14:44 | #4 |
|
Merhaba. Sayın SAVUNMA, Müvekkiliniz de tacir ise, TTK m.20/f.3 uyarınca; " Tacirler arasında, diğer tarafı temerrüde düşürmek veya mukaveleyi fesih yahut ondan rücu maksadiyle yapılacak ihbar veya ihtarların muteber olması için noter marifetiyle veya iadeli taahhütlü bir mektupla yahut telgrafla yapılması şarttır." öngürülen şekil şartının gerçekleşip gerçekleşmediğine bakınız.
Bununla birlikte mevcut durumu TKHK M.10 VE 10/A açısından değerlendirmenizi ve ayrıca kartı kullanan 3. kişi için TCK M.245/f.1 uyarınca suç duyurusunda bulunmanızı tavsiye edebilirim. |
Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk) | |
|
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Yanıt | Son Mesaj |
Kredi Sözleşmesi ve Kredi Kartı Borcu Temerrüt Halinde her iki Sözleşmenin de Feshi | Yekta | Meslektaşların Soruları | 8 | 21-09-2009 17:18 |
Kredi Kartı Borcu | emre | Hukuk Soruları Arşivi | 1 | 12-06-2002 22:22 |
Kredi Kartı Borcu !!!! | yaso | Hukuk Soruları Arşivi | 1 | 16-05-2002 14:17 |
Kredi Kartı Borcu | Hasan BAKIRCI | Hukuk Soruları Arşivi | 4 | 01-03-2002 23:16 |
Kredi Kartı Borcu | cett | Hukuk Soruları Arşivi | 1 | 27-02-2002 21:19 |
Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir. |