Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

hata nedeni ile tapu iptali tescil

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 14-06-2007, 19:44   #1
Av.mdogan

 
Varsayılan hata nedeni ile tapu iptali tescil

Arkadaşlar müvekkil aleyhine açılan hata nedeni ile tapu iptali tescili davasını kaybettik.Olay şöyle davacının birbirine komşu iki tarlası söz konusu.Birisi 30 dekar birisi 9 dekar.Davacının iddiası 9 dekarlık yeri satmak isterken yanlışlıkla 30 dekarı sattığından bahisle dava açmıştır.Olaydan itibaren 10 ay gectikten sonra dava açmıştır.Davacı göz organın az görmesinden dolayı satış senedinde nerenin satıldığını göremediğini beyan etmiştir.Mahkemede davacının ticari taksi kullanılmasını dile getirmemize rağmen okudum anladım şeklinde imzası olmasına rağmen aleyhimize hüküm tesis etmiştir.30 dekarlık yerin Belediyeden gelen emlak beyannamesinde 2 bin ytl civarında olduğu görülmüştür.Diğer 9 dekarın ise bin ytl civarında olduğu yazılmıştır.Resmi senette 2 bin ytl satış gösterilerek satış yapılmıştır.Mahkemede muvazaa yapanların yaptıkları işlemlerin muvazaa olmasından dolayı yararlanamayacaklarını bir çok kez tekrarladım.Olayda hatalı bir satış olsada muvazaa yok mudur? Çünkü davacı ve davalı 5.250 YTL ye anlaştığını mahkemede ikrar etmişlerdir.Davacı farzı mahal yanlış yeri satmış olsa bile muvazaa yokmudur zira aldığı bedel 5.250 YTL dir tapuda hata ile sattığını farkedemese bile 2 bin ytl gösterilmiştir.Temyiz dilekçemde nelere vurgu yapmalıyım.Bir de açıkcası su var hakim davayı kabul etmiş davacının talebi olmamasına rağmen 9 dekarıda müvekkilime tesciline hükmetmiştir.Davada davacı sadece 30 dekarlık yerin kendisine hükmedilmesini istemiştir.Meslek hayatımda böyle tuhaf kararlarla karşılaşmadım açıkcası
Old 16-06-2007, 18:57   #2
HÜLYA ÖZDEMİR

 
Varsayılan

Değerli meslektaşım;

Hata, hile , ikrah nedeni ile iradesi fesada uğramış bir kişinin bunu öğrendiği tarihten itibaren 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde sözleşmenin sonuçlarının iradesinin fesada uğradığını her türlü delille ispatı ile iptalini sağlaması mümkündür.
Old 16-06-2007, 22:51   #3
Av.mdogan

 
Varsayılan

muvazaadan bahsettim ama,bu konuda bir karar varsa daha güzel olur bence.yinede tşşkr ederım
Old 16-06-2007, 23:26   #4
HÜLYA ÖZDEMİR

 
Varsayılan

T.C.
YARGITAY
1. HUKUK DAİRESİ
E. 2003/3828
K. 2003/4509
T. 16.4.2003
• TESCİL VE TAPU KAYDININ İPTALİ DAVASI ( Davacının Yapmış Olduğu Resmi Sözleşmede Yanlış İşlem Yapıldığından Bahisle Davalı Adına Olan Kaydın Silinmesini Talep Etmesi )
• HATA ( Davanın Hata Hukuksal Nedenine Dayanmış Olması )
• HAK DÜŞÜRÜCÜ SÜRE ( Somut Olayda Bir Yıllık Hak Düşürücü Sürenin Geçmiş Bulunduğunun Yerel Mahkemece Gözetilmemesinin Hukuka Aykırı Olması )
• RESMİ AKİT TARİHİ ( Davacının Bu Tarihte Hata Olgusunu Bildiğinin Kabul Edilmesi )
818/m.31
ÖZET : davacının en geç söz konusu resmi akit tarihlerinde "hata" olgusundan haberdar olduğunun kabulü gerektiği, o tarihlerden davanın açıldığı 13.6.2000 tarihine kadar Borçlar Kanununun 31. maddesinde hükme bağlanan 1 yıllık hak düşürücü sürenin geçtiği anlaşılmaktadır.

Hal böyle olunca, davanın hak düşürücü süre yönünden reddine karar verilmesi gerekir.

DAVA : Taraflar arasında görülen davada;

Davacı, davalı ile 14.10.1993 tarihinde yaptıkları resmi sözleşmede 178 nolu parseldeki 11 nolu dairesini davalıya satmak istediği halde hataen 7 nolu daire üzerinde işlem yapıldığını ileri sürmüş, 7 nolu dairenin davalı adına olan kaydının iptali ile kendi adına, 11 nolu dairenin de kendi adına olan kaydının iptali ile davalı adına tescilini istemiştir.

Davalı, davanın yedi yıl sonra açıldığını, bir yıllık hak düşürücü sürenin geçtiğini, bunun yanında yapılan işlemde bir hatanın söz konusu olmadığını ve davanın reddini savunmuştur.

Mahkemece, taraflar arasındaki işlemde davacının esaslı hataya düştüğünün anlaşıldığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.

Karar, davalı tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla, Tetkik Hakimi Murat Ataker'in raporu okundu. Düşüncesi alındı. Dosya incelendi. Gereği görüşülüp, düşünüldü:

KARAR : Dava, "hata" hukuksal nedenine dayalı tapu iptali-tescil isteğine ilişkindir.

Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.

Dosya içeriği ve toplanan delillere, özellikle noksanın tamamlanması yoluyla getirtilen resmi akit tablolarına göre;davacının aynı taşınmazda maliki bulunduğu dava dışı bağımsız bölümlerden birini 14.1.1994 tarih 87 yevmiye sayılı, diğerini de 1.7.1994 tarih 1236 yevmiye sayılı resmi akitlerde üçüncü kişilere satarak devrettiği ve bu resmi akitlerde eldeki davada gerçekte davalıya devretmek istediğini söylediği 11 nolu bağımsız bölümün kendisi üzerinde ipka edildiğinin de belirtildiği, dolayısıyla davacının en geç söz konusu resmi akit tarihlerinde "hata" olgusundan haberdar olduğunun kabulü gerektiği, o tarihlerden davanın açıldığı 13.6.2000 tarihine kadar Borçlar Kanununun 31. maddesinde hükme bağlanan 1 yıllık hak düşürücü sürenin geçtiği anlaşılmaktadır.

Hal böyle olunca, davanın hak düşürücü süre yönünden reddine karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı olduğu üzere hüküm kurulması doğru değildir.

SONUÇ : Davalının temyiz itirazı yerindedir. Kabulüyle hükmün açıklanan nedenden ötürü HUMK.'nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 16.4.2003 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Old 16-06-2007, 23:29   #5
HÜLYA ÖZDEMİR

 
Varsayılan

T.C.
YARGITAY
1. HUKUK DAİRESİ
E. 2001/3500
K. 2001/3680
T. 28.3.2001
• HATA ( Hata ile Sözleşme Yapan Tarafın Yasal Koşulların Kanıtlanması Halinde İptal Hakkını Kullanıp Makable Şamil Olacak Şekilde Ortadan Kaldırabilmesi )
• HİLE ( Hile ile Sözleşme Yapan Tarafın Yasal Koşulların Kanıtlanması Halinde İptal Hakkını Kullanıp Makable Şamil Olacak Şekilde Ortadan Kaldırabilmesi )
• TAPU İPTALİ VE TESCİL ( Esaslı Hata Nedeniyle )
818/m.23,24,25,26,27,28
743/m.2
ÖZET : Esaslı bir hata sonucu olarak veya karşı tarafın hilesine maruz kalarak aldatılmak suretiyle bir sözleşme yapan taraf, yasal koşulların kanıtlanması halinde esaslı hata veya karşı tarafın hilesi sonucunda oluşan bu ilişkiyi isterse iptal hakkını kullanıp makable şamil olacak şekilde ortadan kaldırabilir ve verdiği şeyi geri isteyebilir.

DAVA : Davacı tarafından, davalı aleyhine açılan davada, Mahkemece verilen karar süresinde temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:

KARAR : Davacı vekili,dava dilekçesinde 10 parsel 1 noda kayıtlı 17 bağımsız bölüm dairenin mülkiyeti kendisine ait iken, davalıların murisi olan eşi ile yaptıkları anlaşma gereğince intifa hakkı kendisinde kalmak kaydıyla çıplak mülkiyeti bağışlananın bağışlayandan önce ölümü halinde bağışlayana rücu etmesi şartı ile bağışlamak istediğini; ancak, tapuda Borçlar Kanunun 242 maddesinde tanımını bulan rücu şartlı bağış yapılmasının amaçlanmış olmasına karşın irade beyanı sırasında esaslı hataya düşülerek işlemin kati satış şeklinde gerçekleştirildiğini ileri sürmüş iptal ve tescil isteğinde bulunmuştur.

Bilindiği üzere; Sözleşmenin konusu, niteliği ve ödenecek miktar gibi hususlarda dikkatsizliği veya bilgisizliği sonucu gerçek iradesine uymayan beyanda bulunmak suretiyle esaslı hataya düşen tarafın sözleşme ile bağlı sayılamıyacağı kuşkusuzdur. Hemen belirtmek gerekir ki, Borçlar Kanununda esaslı hatanın tanımı yapılmamış, 24. maddede sınırlayıcı olmamak üzere örnekler gösterilmiştir. Kısaca iç irade ile açıklanan irade arasındaki bilmiyerek yapılan uyumsuzluk olarak tanımlanan hatanın esaslı kabul edilebilmesi için, uygulamada ve bilimsel alanda ortaklaşa benimsendiği gibi,girişilen taahhüdün başlıca sebebini teşkil etmesi, daha açık söyleyişle hem yanılgıya düşen taraf yönünden ( Subjektif unsur ), hemde iş hayatındaki dürüstlük kuralları ( objektif unsur ) açısından, hataya düşülmese idi böyle bir sözleşmenin hiç veya açıklanan biçimde yapılmayacağının ispatlanması zorunludur.

Bu koşulların varlığı halinde hataya düşen taraf, isterse iptal hakkını kullanmak suretiyle hukuki ilişkiyi geçmişe etkili ( makable şamil ) olarak ortadan kaldırılabilir ve verdiği şeyi geri istiyebilir. Yeter ki hatanın ileri sürülmesi B.K. nun 25.ve M.K. nun 2. maddesinde hükme bağlanan dürüstlük kuralına aykırı olmasın. Hemen belirtmek gerekir ki, sözleşme yapılırken hataya düşen tarafın kusurlu bulunması sözleşmenin iptaline engel değildir. Nevarki, B.K.nun 26. maddesinde öngörüldüğü gibi hatayı bilmiyen veya bilecek durumda bulunmayan ve kusursuz olan karşı tarafın menfi, gerektiğinde müsbet zararının ödenmesi gerekir. Öte yandan, iptal hakkının kullanılması hiçbir şekle bağlı değildir. Hatanın öğrenildiği tarihten itibaren bir yıllık hak düşürücü süre içerisinde, sözleşmenin karşı tarafına yöneltilecek tek taraflı bir irade açıklaması ile bildirilebileceği gibi def'i veya dava yoluyla da kullanılabilir. Ayrıca hatanın varlığı her türlü delille isbat edilebilir.

Hal böyle olunca, tarafların gösterecekleri tanıkların dinlenilmesi ve delillerin eksiksiz olarak toplanılması ve ondan sonra bir hüküm kurulması gerekirken, davada ileri sürülen iddiaya taraf muvazaası niteliği verilerek yazılı delil ibraz edilmediği gerekçesiyle davanın reddedilmesi isabetsizdir.

SONUÇ : Davalıların temyiz itirazları yerindedir.Kabulüyle hükmün açıklanan nedenlerden ötürü HUMK'nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA,alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine 28.3.2001 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Old 16-06-2007, 23:34   #6
HÜLYA ÖZDEMİR

 
Varsayılan

T.C.
YARGITAY
1. HUKUK DAİRESİ
E. 2004/8395
K. 2004/9606
T. 22.9.2004
• HATA ( Tapu İptali ve Tescil - Hataya Düştüğünü İleri Sürenin Bu Durumu Nedeniyle Yeni Bir Hak İhdasını İsteyemeyeceği )
• İRADE BOZUKLUĞU İDDİASI ( Hata Hukuksal Nedenine Yönelik İsteklerin İrade Bozukluğu İddiasından Kaynaklandığı - Böyle Bir İddianın Sübutunun Akdin Tarafına Ancak Akdi Bozma Yetkisi Tanıyacağı )
• TAPU İPTALİ VE TESCİL ( Hata Hukuksal Nedenine Yönelik İsteklerin İrade Bozukluğu İddiasından Kaynaklandığı - Böyle Bir İddianın Sübutunun Akdin Tarafına Ancak Akdi Bozma Yetkisi Tanıyacağı )
818/m.23
ÖZET : Dava, "hata" hukuksal nedenine dayalı tapu iptali-tescil isteğine ilişkindir. Borçlar Kanununun 23. ve devamı maddelerinde düzenlenen hata hukuksal nedenine yönelik isteklerin irade bozukluğu iddiasından kaynaklandığı, böyle bir iddianın subutunun aktin tarafına ancak akti bozma yetkisi tanıyacağı kuşkusuzdur. Hataya düştüğünü ileri sürenin bu durumu nedeniyle yeni bir hak ihdasını isteyemeyeceği açıktır.

Hal böyle olunca, davanın reddine karar verilmesi gerekir.

DAVA : Taraflar arasında görülen davada;

Davacı, 2 nolu parselde bulunan evi davalılardan satın aldığını, yıkıp yine ev yapmak için belediye ve tapuya müracaat ettiğinde 40 milyara satın aldığı evin zemininin bir kısmının 1 nolu yine davalılara ait parsel üzerinde kaldığını öğrendiğini, aslında evin tamamını dolayısıyla zeminin de tamamını satın aldığını ancak taşınmaz gerek kendisi gerekse davalılar tarafından tek parça sanıldığından 1 nolu parselin satışa konu olmadığını satışın hatalı yapıldığını ileri sürerek, 1 nolu parselin de adına tescilini istemiştir.

Davalılar Erol ve Ümmü iddianın doğruluğunu kabul etmişler; diğer davalılar, 2 nolu parselin babalarından kaldığını ve davacıya da bu parselin satıldığını, annelerinden kalan 1 nolu parselin satışa konu olmadığını, davacının tapuda kayıtlı bulunan taşınmazı satın aldığını, hataya düştüğünü ileri süremeyeceğini belirterek davanın reddini savunmuşlardır.

Mahkemece, satım ve alım iradelerinin her iki parseli kapsadığı ancak çekişmeli parselin hata sonucu satışa konu yapılmadığının anlaşıldığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.

Karar, bir kısım davalılar tarafından süresinde duruşmalı olarak temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 8.6.2004 Salı günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden v.s. vekili Av.Bilal Doğan ile temyiz edilen vekili avukat Mehmet Demirezen geldiler, duruşmaya başlandı, süresinde verilen ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen vekillerin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı bilahare Tetkik Hakimi Murat Ataker tarafından düzenlenen rapor okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:

KARAR : Dava, "hata" hukuksal nedenine dayalı tapu iptali-tescil isteğine ilişkindir.

Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.

Dosya içeriği ve toplanan delillerden; kayden davalıların miras bırakanına ait bulanan 2 parsel sayılı taşınmazın 15.10.2002 tarihli resmi akitle davacıya satış yoluyla temlik edildiği görülmektedir. Davacı, 1 parsel sayılı taşınmazın da sözü edilen akit kapsamında olması gerektiğini belirterek yapılan hatalı işlem nedeniyle anılan parselin de iptaliyle adına tescilini istemiştir. Noksanın tamamlanması suretiyle getirtilen satış aktinin dayanağı belgeden, aktin münhasıran 2 sayılı parsele ilişkin bulunduğu, 1 sayılı parselin aynı akte konu edildiğine dair bilgi ve belgenin mevcut olmadığı anlaşılmaktadır.

Öte yandan Borçlar Kanununun 23. ve devamı maddelerinde düzenlenen hata hukuksal nedenine yönelik isteklerin irade bozukluğu iddiasından kaynaklandığı, böyle bir iddianın subutunun aktin tarafına ancak akti bozma yetkisi tanıyacağı kuşkusuzdur. Hataya düştüğünü ileri sürenin bu durumu nedeniyle yeni bir hak ihdasını isteyemeyeceği açıktır.

Hal böyle olunca, davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu üzere hüküm kurulması doğru değildir.

SONUÇ : Davalıların temyiz itirazı yerindedir. Kabulüyle hükmün açıklanan nedenden ötürü HUMK.nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 4.12.2003 tarihinde yürürlüğe giren Avukatlık Ücret Tarifesinin 14. maddesi gereğince gelen temyiz eden vekili için 375.000.000 TL. duruşma avukatlık parasının temyiz edilenden alınmasına, peşin alınan harcın temyiz edene geri verilmesine, 22.09.2004 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

yarx
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
muris muvazaası nedeniyle tapu iptali ve tescil dilekgulsen Meslektaşların Soruları 14 03-02-2016 14:25
Kadastro tespiti-tapu iptali ve tescil Burak Demirci Meslektaşların Soruları 6 06-07-2009 15:07
tapu iptali tescil avmurat Meslektaşların Soruları 3 17-05-2007 09:15
tapu iptali ve tescil,ifraz Selen Berna Ünlüatlı Meslektaşların Soruları 2 02-05-2007 09:54
muvaza,tapu iptali tescil Av.mdogan Meslektaşların Soruları 4 19-01-2007 17:34


THS Sunucusu bu sayfayı 0,06334996 saniyede 16 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.