Müvekkile Takip Yapilmasi Halinde Vekalet Ilişkisinin Durumu (müvekkil Adina Takip Edilen Işlere Etkisi)

Merhaba Değerli Meslektaşlarım,

Müvekkil adına açtığımız dava kısmen kabul edildi ve lehimize vekalet ücretine hükmedildi. Karardan sonra taraflar arasında harici bir anlaşma oldu (vekalet ücreti konusu dışında) ve karar temyiz edilmeksizin kesinleşti.

Ancak ne müvekkilden ne de karşı yandan vekalet ücretimi uzun süre alamadığım için ilamı, vekalet ücreti alacağı için takibe koydum ve takip kesinleşti. Av. K. 164/son gereğince ilam vekalet ücreti tarafımıza ait olmakla birlikte ilama göre alacaklı görünen müvekkili takipte alacaklı gösterdim.

Müvekkil de vekalet ücretimi ödemiyor. Şimdi müvekkil aleyhine de takip yapmayı düşünüyorum. Ancak bu durumda karşı yan aleyhine yaptığım icra takibine vekaleten devam etmem mümkün olur mu? Müvekkil aleyhine takip başlatmam halinde vekalet ilişkisinin sona ermeyeceği kanaatindeyim Zira vekalet ilişkisinin sona erme sebeplerini düzenleyen TBK 512 ve 513’te yazılı sebepler gerçekleşmiş değil.

Kıymetli fikirlerinizi paylaşmanız dileğiyle..

Saygılar.

Merhabalar;
Sayın Meslektaşım; yerinizde olsam ilam vekalet ücretine ilişkin takip dosyasında müvekkile masraf vb. yönlerden ihtarname gönderir, cevapsız kalırsa dosyayı takip etmenize fırsat bırakmaması nedeniyle bu dosyada vekillikten istifa eder sonrasında hem müvekkilden almanız gereken vekalet ücreti ve hem de ilam vekalet ücreti (hatta ilamın icrası için açılan icra vekalet ücreti) yönlerinden müvekkile takip/dava açardım.
Yol gösterici olabileceğini düşündüğüm bir yargıtay kararında (13. HD. 2015/43120 E. - 2016/10396 K.) "1-Davacının 05.07.2002 tarihinde aldığı vekaletle davalı adına dava dışı şirket tarafından davalı aleyhine açılan ve 2004/75 esasta görülen davada ve açtığı karşı davada avukatlığını yaptığı ve mahkemece, 19.09.2007 tarihinde de asıl davanın reddiyle karşı davanın kabulüne ilişkin karar verildiği ve taraflar arasında yazılı bir ücret sözleşmesinin bulunmadığı dosyadaki bilgi ve BELGELERDEN ANLAŞILMAKTADIR. Daha önceki bozma ilamlarıyla davacı avukatın haklı olarak istifa ettiği HUSUSU KESİNLEŞMİŞTİR. Hemen belirtmek gerekir ki haksız azil halinde olduğu gibi avukatın haklı olarak vekillikten istifa etmesi halinde de, işe devam etme olanağı mevcut olmadığından, avukat, hangi aşamada olursa olsun, üstlendiği işin tüm vekalet ücretini talep etme HAKKINA SAHİPTİR. Bu ücreti vekalet içinde karşı tarafa yükletilen vekalet ücretinin de bulunduğu konusunda bir DURAKSAMA BULUNMAMALIDIR. Aksinin kabulü MK'nun 2 nci maddesinde belirtilen hakkın kötüye kullanılması ve dürüstlük kuralının ihlali mahiyetinde olur. Nitekim Dairemizin son içtihatları da BU YÖNDEDİR. Hal böyle olunca mahkemece, davacının karşı tarafa yükletilen vekalet ücreti talebinin de kabulüne karar verilmesi gerekirken yanlış değerlendirmeyle yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir." şeklinde hüküm kurularak karşı vekalet ücretini de haksız azil veya haklı istifa hallerinde müvekkilden isteyebileceğiniz belirtilmiş.
iyi çalışmalar dilerim