Anlaşmalı icra takibi, menfi tespit davası

Bir tanıdık evini hacizlerden korumak için boş senet veriyor bir tanıdığına.
Ancak şahısla arası bozulunca, bu şahıs evi satışa çıkarıp sattırıyor icra kanalıyla..

Öncelikle söylemek isterimki içime sinmeyen bu işi almayacağım.

Merak ettiğim konu, bizim tanıdık gidip bu iddiayla menfi tespit davası açarsa ve iddiasını ispat ederse; söz konusu kambiyo senedini bu şekilde hileli düzenlemek suç teşkil eder mi?

Sizin tanıdığınızın açacağı menfi tespit davasının kazanılma şansı yok bence. Ortada usulüne uygun düzenlenmiş bir bono var. Bononun haciz tehdidinden kurtulmak amacı ile verildiğine aynı şekilde buna dayanarak yapılan icra takibinin de anlaşmalı olduğuna dair bir yazılı anlaşma var mı aralarında?? Tanıdığınız nasıl ispatlayacak bu iddiasını. Hakim bonoya karşı yazılı delil arayacaktır. Tanık beyanlarına da itibar etmeyecektir. Ortada suç teşkil eden bir eylem de yok bence. Kolay gelsin.

Sayın coldplayer, ceza hukuku açısından değerlendirme bir yana muvazaalı işlemin tarafı olan bir kişi muvazaa iddiasında bulunamaz. Olayı muvazaa (danışıklı işlem) olarak araştırırsanız göreceksiniz ki ev gitmiştir.

Alıntı: Yazan coldplayer Bir tanıdık evini hacizlerden korumak için boş senet veriyor bir tanıdığına. Ancak şahısla arası bozulunca, bu şahıs evi satışa çıkarıp sattırıyor icra kanalıyla.. Öncelikle söylemek isterimki içime sinmeyen bu işi almayacağım. Merak ettiğim konu, bizim tanıdık gidip bu iddiayla menfi tespit davası açarsa ve iddiasını ispat ederse; söz konusu kambiyo senedini bu şekilde hileli düzenlemek suç teşkil eder mi?

Menfi tespit davasının kazanılamayacağı konusunda yukarıdaki yanıtları yazan meslektaşlarımıza katılıyorum.
Cezai açıdan ise, muvazaalı kambiyo senedi düzenlemek suç olmasa da, bu işlemin İİK 331. maddesindeki suçu oluşturabileceği ve diğer alacaklıların bu hususta şikayetçi olabileceklerini eklemek isterim.

Alıntı: Yazan İİK 331 ALACAKLISINI ZARARA SOKMAK KASDİYLE MEVCUDUNU EKSİLTEN BORÇLULARIN CEZASI: Madde 331 - Haciz yolu ile takip talebinden sonra veya bu talepten önceki iki yıl içinde borçlu; alacaklısını zarara sokmak maksadıyla, mallarını veya bunlardan bir kısmını mülkünden çıkararak, telef ederek veya kıymetten düşürerek hakiki surette yahut gizleyerek muvazaa yoluyla başkasının uhdesine geçirerek veya asıl olmayan borçlar ikrar ederek mevcudunu suni surette eksiltirse, aleyhine aciz belgesi aldığını veya alacaklı alacağını alamadığını ispat ettiği takdirde, altı aydan üç yıla kadar hapis ve bin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılır. İflas takibinden veya doğrudan doğruya iflas hallerinde iflas talebinden önce birinci fıkradaki fiilleri işleyen borçlu hakkında da bu fiiller başka bir suç oluştursa dahi bu hükümler uygulanır. Konkordato mühleti veya iflasın ertelenmesi talebinden önceki iki yıl içinde ya da konkordato mühleti talebi veya iflasın ertelenmesi süresinden sonra birinci fıkradaki fiilleri işleyen borçlu hakkında da bu hükümler uygulanır. Taşınmaz rehni kapsamında bulunan eklentinin rehin alacaklısına zarar vermek kastı ile taşınmaz dışına çıkarılması halinde, eklentinin zilyedi iki yıldan dört yıla kadar hapis ve bin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılır. Bu suçlar alacaklının şikâyeti üzerine takip olunur.

Alıntı: Yazan av.elfida Sizin tanıdığınızın açacağı menfi tespit davasının kazanılma şansı yok bence. Ortada usulüne uygun düzenlenmiş bir bono var. Bononun haciz tehdidinden kurtulmak amacı ile verildiğine aynı şekilde buna dayanarak yapılan icra takibinin de anlaşmalı olduğuna dair bir yazılı anlaşma var mı aralarında?? Tanıdığınız nasıl ispatlayacak bu iddiasını. Hakim bonoya karşı yazılı delil arayacaktır. Tanık beyanlarına da itibar etmeyecektir. Ortada suç teşkil eden bir eylem de yok bence. Kolay gelsin.

ispatını yapabiliyor. alacaklı bizim borçluların arabasını tarıyor. alacaklı ceza mahkemesinde ifadesinde senetlerin hacizden mal kaçırmak amacıyla olduğunu ifade ediyor.yani gerçekte alacaklı olmadığını kabul ediyor.