kira sözleşmesindeki depozito alacağına itiraz vaki olup imzaya itiraz yapılmamışsa itirazın kaldırılması yoluna gidilebilir mi?

(acil)Kiralayan-kiracı arasında akdedilen kira sözleşmesi gereği kiracı tarafından depozito ödenmiş ve sözleşmeye yazılmışsa;buna rağmen kiralayanın depozitoyu ödememesi üzerine icra takibine girişilmiş ve kiralayan-borçlu borca itirazı yapıp da imzaya(ayrıca ve açıkça) itiraz etmemişse dosyaya mübrez kira sözleşmesi İ.İ.K. m.68 normlarına uygun senet haline gelir mi?yani bu şekilde itiraz vaki olmuşsa icra mahkemesinde itirazın kaldırılması talep edilebilir mi?
alacağın depozito alacağı olması burada bir rol oynar mı?icra mahkemesi hakimi ''alacağın varlığının yargılamayı gerektirdiği''nden bahisle talebi reddedebilir mi?alacağın da 600 tl olması durumunda temyize de gidilemeyeceğinden 1yıllık süre geçmeden itirazın iptali davası mı açmak gerekir?elinde yargı kararı olan meslektaşım varsa paylaşırsa sevinirim,şimdiden teşekkür ederim..

"Depozito alacağı" yargılamayı gerektirdiğinden; "itirazın iptali davasını" açmanız lazım. Depozito alacaklarında kira sözleşmesi İ.İ.K. md. 68'de belirtilen belgelerden sayılmamaktadır. Talih UYAR İcra İflas kitabında konuyu etraflıca açıklamaktadır. İtirazın kaldırılması yoluna giderseniz davanız -İtirazın Kaldırılması teknik anlamda dava değil- Reddedilecektir. Aynı konuyla ilgili bizim de bir davamız vardı. İtirazın iptali davasını açtık. Konuyla ilgili çok sayıda Yargıtay Kararı mevcut lakin şu an Kazancıya giremiyorum yoksa Yargıtay kararlarını da gönderirdim size. Yapacağınız şey 1 yıllık süreyi geçmeden itirazın iptali davasını açmak. Kolaylıklar...

yanıtınız için çok teşekkür ederim.fakat mantığım bunu kabul edemiyor,zira icra mahkemesi dar yargılama alanına sahip olduğu için zaten borçlu gerçekten borçlu değilse zaten sonradan genel mahkemelerde dava açıp ödediği miktarı geri alabiliyor,bir bakıma diğer durumlarda dahi alacağın varlığı aslında yargılamayı gerektirebilir olmasına rağmen onlarda bu durumun yaratılması,depozito alacağında bu durumun yaratılamaması kiracı alacaklının alacağına geç kavuşmasına neden olmaktadır.hele ki hukukun birliği gereği 6570 sayılı kanunun da kiracıyı(zayıfı) koruduğu söylenebilirse bu neden usule yansıyamamaktadır;zira kiralayan alacaklının takibine itiraz eden kiracıya karşı kira sözleşmesine dayanarak itirazın kaldırılması sağlanabiliyor.hele ki itirazın kaldırılmasından sonra zaten menfi tespit davası imkanı da varken depozito alacaklarında itirazın kaldırılması yolu neden kapatılmış oluyor onu merak ediyorum.ayrıca İ.İ.K.m.68'de ''imzası ikrar olunmuş senet''ten bahsediyor,bu durumda imzaya ayrıca ve açıkça itiraz etmeyen kiralayandan sadır olacağı için,iik m. 68 normlarına uygun hale gelmiyor mu kira sözleşmesi?