Tehdit ve şikayet

Merhabalar değerli meslektaşlarım;

Tehdit suçunun basit halinin şikayete tabi bir suç olduğunu biliyorum ancak geçenlerde tehdit konulu bir suçun duruşmasında, müşteki şikayetten vazgeçmiş olmasına rağmen, 'sen vazgeçsen de kamu vazgeçmiyor' gibi bir şey söyledi hakim ve diğer tanıkların ifadelerinin alınması için tekrar duruşma günü verdi.

SEVK MADDESİ : 5237 Sayılı TCK'nun 106/1-1.cümle, 53 maddeleri' diye geçiyor iddianamede. Hal böyle olmasına rağmen herhangi ek savunma vs de almadı.

olay da aşşağıda belirtilen şekilde gerçekleşmiş.
Olay tarihinde şüpheli A'nın Donanma Mahallesi 151. Cadde adresinde beraber kaldıkları aralarında ayrılık davası görülen resmi nikahlı eşi müşteki H'ye hitaben "ya bana tapuyu ver ya da parasını verirsin. bir hafta müddet sana. yoksa canınla ödersin. Evini yakarım" diyerek tehdit ettiği anlaşılmakla...

Tüm bu anlatılanlara göre acaba benim anlamadığım bir nitelikli hal mi söz konusu yoksa hakim bizimle kafa mı yapıyor

Madde 106 - (1) Bir başkasını, kendisinin veya yakınının hayatına, vücut veya cinsel dokunulmazlığına yönelik bir saldırı gerçekleştireceğinden bahisle tehdit eden kişi, altı aydan iki yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Malvarlığı itibarıyla büyük bir zarara uğratacağından veya sair bir kötülük edeceğinden bahisle tehditte ise, mağdurun şikâyeti üzerine, altı aya kadar hapis veya adlî para cezasına hükmolunur.

Merhaba.Muhtemelen, canınla ödersin ifadesini, hayata yönelik tehdit olarak değerlendirmiştir ve iddianamede belirtilen sevk maddesi ile bağlı değildir,(maddi olgularla bağlıdır) ek savunma hakkını ise, her zaman (genelde karardan önce) verebilir mahkeme diye düşünüyorum.Saygılar

Sayın çiçek abbas,

Alıntı: Yazan çiçek abbas ...olay da aşağıda belirtilen şekilde gerçekleşmiş. Olay tarihinde şüpheli A'nın Donanma Mahallesi 151. Cadde adresinde beraber kaldıkları aralarında ayrılık davası görülen resmi nikahlı eşi müşteki H'ye hitaben "ya bana tapuyu ver ya da parasını verirsin. bir hafta müddet sana. yoksa canınla ödersin. Evini yakarım" diyerek tehdit ettiği anlaşılmakla... Tüm bu anlatılanlara göre acaba benim anlamadığım bir nitelikli hal mi söz konusu yoksa hakim bizimle kafa mı yapıyor Madde 106 - (1) Bir başkasını, kendisinin veya yakınının hayatına, vücut veya cinsel dokunulmazlığına yönelik bir saldırı gerçekleştireceğinden bahisle tehdit eden kişi, altı aydan iki yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Malvarlığı itibarıyla büyük bir zarara uğratacağından veya sair bir kötülük edeceğinden bahisle tehditte ise, mağdurun şikâyeti üzerine, altı aya kadar hapis veya adlî para cezasına hükmolunur.

Hakim, dosya münderecatından mütevellit yağmaya teşebbüsü düşünüyor olabilir mi?

5237 S.K. m.148: "Bir başkasını, kendisinin veya yakınının hayatına, vücut veya cinsel dokunulmazlığına yönelik bir saldırı gerçekleştireceğinden ya da malvarlığı itibarıyla büyük bir zarara uğratacağından bahisle tehdit ederek veya cebir kullanarak, bir malı teslime veya malın alınmasına karşı koymamaya mecbur kılan kişi, altı yıldan on yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır..."

Saygılar...

Tutuklamadı diye sevinsem mi acaba?
Dava Sulh Ceza Mahkemesinde görülmekle birlikte görevsizlik kararı verilmedi. Yağmaya teşebbüs

Sayın Baldıran'ın ifade ettiği 'hayata yönelik tehdit' olarak algılansa dahi bu şikayete tabi değil midir?

Alıntı: Yazan çiçek abbas Merhabalar değerli meslektaşlarım; Tehdit suçunun basit halinin şikayete tabi bir suç olduğunu biliyorum ancak geçenlerde tehdit konulu bir suçun duruşmasında, müşteki şikayetten vazgeçmiş olmasına rağmen, 'sen vazgeçsen de kamu vazgeçmiyor' gibi bir şey söyledi hakim ve diğer tanıkların ifadelerinin alınması için tekrar duruşma günü verdi. SEVK MADDESİ : 5237 Sayılı TCK'nun 106/1-1.cümle, 53 maddeleri' diye geçiyor iddianamede. Hal böyle olmasına rağmen herhangi ek savunma vs de almadı. olay da aşşağıda belirtilen şekilde gerçekleşmiş. Olay tarihinde şüpheli A'nın Donanma Mahallesi 151. Cadde adresinde beraber kaldıkları aralarında ayrılık davası görülen resmi nikahlı eşi müşteki H'ye hitaben "ya bana tapuyu ver ya da parasını verirsin. bir hafta müddet sana. yoksa canınla ödersin. Evini yakarım" diyerek tehdit ettiği anlaşılmakla... Tüm bu anlatılanlara göre acaba benim anlamadığım bir nitelikli hal mi söz konusu yoksa hakim bizimle kafa mı yapıyor Madde 106 - (1) Bir başkasını, kendisinin veya yakınının hayatına, vücut veya cinsel dokunulmazlığına yönelik bir saldırı gerçekleştireceğinden bahisle tehdit eden kişi, altı aydan iki yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Malvarlığı itibarıyla büyük bir zarara uğratacağından veya sair bir kötülük edeceğinden bahisle tehditte ise, mağdurun şikâyeti üzerine, altı aya kadar hapis veya adlî para cezasına hükmolunur.

Sayın Meslektaşım,

Olayda TCK.m.148'in söz konusu olabilmesi için malın fiiilen teslim edilmesi veya alınmasına karşı konulmasının engellenmiş olması gerekir. Ancak olayda buna ilişkin bir şey yok yazdığınız kadarıyla.

Zaten maddi olayda böyle bir unsur olsa, mesele ek savunma değil, görev meselesi haline gelir. Davanın ağır ceza mahkemesinde açılması gerekirdi. Açılmasa dahi, hakimin dosyası görevsizlikle göndermesi gerekir.

Olayın tehdit suçu kapsamında olduğu kabulü içinde, şikayet bahsini ve ek savunmayı incelersek, dava 106/1-cümle 1'den açılmışsa bu suç şikayete bağlı değildir. Dolayısıyla şikayetten vazgeçmenin düşürücü etkisi yoktur. Suçun oluştuğu kansında olan mahkeme bu hususu HAGB (m.231) açısından gözetebilir isterse ve şartları varsa...

Saygılarımla.

Alıntı: Yazan çiçek abbas Tutuklamadı diye sevinsem mi acaba? Dava Sulh Ceza Mahkemesinde görülmekle birlikte görevsizlik kararı verilmedi. Yağmaya teşebbüs Sayın Baldıran'ın ifade ettiği 'hayata yönelik tehdit' olarak algılansa dahi bu şikayete tabi değil midir?

Sayın Meslektaşım,
Yağmaya teşebbüs diyorsunuz. Bu sizin mi, yoksa mahkemenin nitelemesi mi?

Bir suçun tamamlanmış haline bakmaya görevli mahkeme teşebbüs halinde kalmış haline de bakmaya görevlidir!
Nasıl görevsizlik kararı verilmiyor.

Ayrıca sadece malvarlığına yönelik tehdit (106/1-cümle 2)şikayete bağlıdır, önceki mesajımda yazdım.

Alıntı: Yazan çiçek abbas Tutuklamadı diye sevinsem mi acaba? Dava Sulh Ceza Mahkemesinde görülmekle birlikte görevsizlik kararı verilmedi. Yağmaya teşebbüs Sayın Baldıran'ın ifade ettiği 'hayata yönelik tehdit' olarak algılansa dahi bu şikayete tabi değil midir?

Evet bence tutuklama vermedi diye sevinmelisiniz

Sayın çiçek abbas, davanın nerede görüldüğünü ilk mesajınızda yazmadınız (ki bence çok da önemli değil ama bu bir ); ben niteleme yaparken bir ekleme yaptım:

Alıntı: Yazan Av.Nevra Öksüz ...dosya münderecatından mütevellit...

(bu iki ) ve dosya münderecatı müsaitse ben olsam görevsizlik kararı veririm (bu da üç )

Örn: Yargıtay 6. Ceza Dairesi, 11.05.2010 T., 2008/2656 E-2010/6169 K sayılı kararında: "Suç tarihinden 5-6 ay önce karşılaştıklarında ağzında jilet çevirip "seni doğrayayım mı, keseyim mi?" diyerek katılan K...'ı korkutan sanığın, olay günü yanına çağırıp "haraç ver" demek suretiyle para istediği, "param yok, olsa verirdim" diye söyleyip ayrılmak isteyen katılana "gitmen için sana emir vermedim" diyerek gitmesine kısa bir süre izin vermediği, ayrılırken de "akşam üzerine kadar parayı getirdin, getirdin" sözlerini söylediğinin anlaşılması karşısında, sanığın ölümle tehdit etmesi biçiminde gelişen önceki davranışları ve kişiliğinin katılan üzerinde korku ve kaygı boyutuna ulaşması ve bunu birey olarak da yaşıyor olması dikkate alındığında, yüklenen yağmaya kalkışma suçunu işlediğinin kanıtlandığı gözetilmeden, hükümlülüğü yerine, kanıtların takdirinde yanılgıya düşülerek yerinde ve yeterli olmayan gerekçeyle beraatine karar verilmesi,..." demiş.

Diğer taraftan 106. maddede şikayete tabi olan: " Malvarlığı itibarıyla büyük bir zarara uğratacağından veya sair bir kötülük edeceğinden bahisle tehdit"tir.

Saygılar...

Tehdit suçunun (malvarlığına yönelik yapılan tehditler dışında) şikayete tabi olduğuna dair kanunda bir ifade yok. Dolayısıyla şikayete tabi değil. İlk anda pekçok kişinin aklına şikayete tabi olduğu gelebilir benim açımdan da öyleydi ancak sonuçta hürriyete karşı suçlardan olması sebebiyle şikayetin aranmayacağı düşünülmüş olabilir. Gerçi uygulamada tehdide maruz kalanın şikayetiyle yargıya yansımalar olur onun dışında şikayete tabi olmadığı için tehdit kaynaklı bir adli vaka cereyan etmesi pek alışılan bir durum değildir gibime geliyor.