Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

Sigorta Şirketinin belge sunmadan icra takibi yapması - likit alacak - icraya itiraz

Yanıt
Konu Notu: 2 oy, 5,00 ortalama. Değerlendirme: Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 14-03-2011, 15:03   #1
nihilist

 
Varsayılan Sigorta Şirketinin belge sunmadan icra takibi yapması - likit alacak - icraya itiraz

Merhabalar,

Şöyle bir sorunum var.

Müvekkilim bir limited şirket. Limited şirkete ait araç kaza yapıyor ve bir araç ile çarpışıyor. Çarpıştığı aracın kasko şirketi kazadan bir müddet sonra bir mektupla kaza yapan araca yaptığı harcamaları müvekkilim şirketten talep ediyor.

Bu ödeme talebine ilişkin yazıya kasko firması faturayı eklemediği için müvekkilim şirket noter aracılığı ile çektiği bir ihtarname ile, söz konusu aracın tamir masraflarına ilişkin fatura ibraz edildikten sonra ödeme yapabielceğini tebliğ ediyor.

Kasko firmasının avukatları bu ihtarnameye cevap vermeden ve faturayı müvekkilim şirkete tebliğ etmeden direk ilamsız icra takibine başvuruyorlar.

Bu noktada yapılabielcek bir şey var mı?

Sonuçta iş icraya intikal ettiği için 7.000 tl' lik ilk talep 9.000tl oluyor. Ama ortada bir iyi niyet ve bu iyi niyetin hukuki yollar ile haksızca görmezden gelinmesi var.
Old 16-03-2011, 03:32   #2
levi

 
Varsayılan

Takibe itiraz edin ve takibin iptali için dava açın ihtarnamenizi ve tarafınıza herhangi bir fatura ve ödeme belgesi gönderilmediğinden sonuçda gönderdikleri mektup resmi değil,bu yolu denemenizi öneririm.
Old 16-03-2011, 13:28   #3
nihilist

 
Varsayılan

şimdi şöyle bir durum var.

icrayı yapan koskoca bir sigorta firması, ben şahsen sigorta firmasının faturasız, dayanasız, "ya tutarsa" mantığı ile bu tip bir icra takibine kalkıştığını düşünmüyorum.

yani ben icraya itiraz edersem. muhtemelen itirazın iptaline ilişkin ilk iş fatura ibraz edielcek ve sigorta şirketi alacağını kanıtlamış olucak.

biraz önce baki kuru' nun kitabına baktım, ve ilamsız icra takiplerinde itirazı iptal edilen aleyhine hükmolunucak icra inkar tazminatı için kötü niyet aranmadığını fark ettim.

sonuç olarak olası bir itirazımda, itirazım iptal edilip yüzde 40 icra inkar tazminatı ödemek zorunda kalacağız.
Old 16-03-2011, 13:45   #4
Admin

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan nihilist
biraz önce baki kuru' nun kitabına baktım, ve ilamsız icra takiplerinde itirazı iptal edilen aleyhine hükmolunucak icra inkar tazminatı için kötü niyet aranmadığını fark ettim.

sonuç olarak olası bir itirazımda, itirazım iptal edilip yüzde 40 icra inkar tazminatı ödemek zorunda kalacağız.
İcra inkar tazminatı için borçlunun kötü niyeti aranmaz ancak alacağın likit olması şartı aranır, ayrıca alacaklının "kötü niyetli" olması da inkar tazminatı almasını engelleyebilir.

Aşağıdaki başlıkta sizin olayınızın neredeyse aynısı daha önce tartışılmıştı, okumanızı öneririm:
http://www.turkhukuksitesi.com/showthread.php?t=26831

Ayrıca "likit" "inkar tazminatı" gibi kelimelerle arama yaparsanız forumdan benzer başkaca konular da bulabilirsiniz.
Old 16-03-2011, 21:12   #5
Malik Eskişehirli

 
Varsayılan

Alacak hesaplamayı gerektirir olması ( likit olmaması ) nedeninden, icra inkar tazminatı uygulanamaz. Diğer taraftan, sigortacıdan Ekspertiz Raporunun fakslanması istenilirse ayrıntılar görülüp, buna göre hareket edilebilir.
Old 16-03-2011, 21:19   #6
Av.Suna SOYDAŞ

 
Varsayılan

Aynen ya tutarsa mantığı içinde icra takibi yapılıyor. Süresinde itiraz edemeyenler olur ise karlı çıkıyorlar. Bu halde takibe itiraz edip konunun yargılamayı gerektirdiğini, kusur ve hasara ilişkin rapor alınması gerektiğini, dolayısıyla alacağın likit olmadığını ileri sürmeniz gerekiyor.
Old 16-03-2011, 21:51   #7
Malik Eskişehirli

 
Varsayılan

Katkı ve değerlendirmelerimiz; Kurumları/Kişileri suçlama, konuyu germe yerine hukuki ve teknik kapsamda olmalıdır. Hasar boyutuna bakıldığında, zarar verenin de elinde bir kusur tutanağı olması gerekeceği, sigortacının da hasar raporu aldırdığı ve tazminatlar KDV'siz hesaplandığı için takipte de herhangi bir Fatura sunalamadığı anlaşılmalıdır.
Old 17-03-2011, 16:23   #8
Av.Suna SOYDAŞ

 
Varsayılan

Sayın Eskişehirli; Sigorta konusundaki her yorumuma asabi bir tavır katmanızın mantığını çözemedim.Sigorta dalında çalışıyor olmanız size bu hakkı vermez. Burada tarafsız olarak meslekdaşlarımıza kendi hukuki görüşlerimizi sunmak için alan açılmıştır. Hukuki mesnet ve uygulamada karşılaşılan sorun ve yöntemlerini de harmanlayarak verdiğimiz cevaplarımızı beğenmek zorunda değilsiniz, benim cevabıma karşı konuyu geren kişi olmadan kendi cevaplarınızı objektif olarak verin lütfen.
Old 17-03-2011, 20:13   #9
Malik Eskişehirli

 
Varsayılan

Sn. SOYDAŞ.
Özel sigortacılığa ilişkin yanıtlarınıza bakıldığında, sektörü zan zaltında bırakan, hatta ima yoluyla daha da ileri giden cümleler kullandığınız aşikardır. Bununla beraber, Hukuk Fakültesini bitirmiş olmanız da size kurumları ( dayanaksız / belgesiz ) suçlama hakkı vermez. Nitekim " Birikim sigortasından yapılan stopaj " Başlıklı konuya verdiğiniz yanıtlar ile iş bu yanıttaki " Aynen Ya Tutarsa " cümleleriniz de hukuki teknik değerlendirmeden uzak olup, husumet harmanlama izlenimi vermektedir.
Old 18-03-2011, 00:16   #10
BALDIRAN

 
Varsayılan

anımca, kazalının elinde kusur tutanağı olması, hatta hasarın boyutunun dahi az çok tahmin edilebilir olması, bu alacağın yargılamayı gerektirdiği gerçeğini etkilemez. Alacağın varlığı/yokluğu, varsa miktarı yargılamayı gerektirir. Kusur tespit tutanağı, yargılamada yeterli değildir, yeniden kusur raporu mutlaka aldırılır. Bu nedenle alacak likit değildir ve icra inkar tazminatına karar verilemez.saygılar
Old 18-03-2011, 13:08   #11
Av.Suna SOYDAŞ

 
Varsayılan

"Ya tutarsa" tabiri rücuen alacak için önce ilamsız icra takibi yapan, itiraz üzerine dava açan bir meslekdaşımın yorumu idi, uygulamada aynen bu şekilde oluyor, bilgilerinize sunulur.
Old 18-03-2011, 18:04   #12
karine

 
Varsayılan

T.C.

YARGITAY

11. HUKUK DAİRESİ

E. 2000/3087

K. 2000/4016

T. 8.5.2000

• KASKO SİGORTACISININ RÜCU DAVASI ( İcra inkâr tazminatı ve reeskont faizi )

• SİGORTACININ RÜCU DAVASI ( İcra inkâr tazminatı ve reeskont faizi )

• İCRA İNKÂR TAZMİNATI ( Kasko sigortacısının rücu davası )

• REESKONT FAİZİ ( Kasko sigortacısının rücu davası )

2004/m.67

6762/m.1301

ÖZET : 1. Kasko sigorta şirketinin rücu davasında dava sebebi, bir meblağ sigortası olmayıp gerçek zararı karşılamaya yönelik bir sigorta türü olduğundan; likit bir alacak tam ve icra inkâr tazminatından söz edilemez.

2. Gerek sigortalı gerekse davalı araç özel oto olduğundan olaya reeskont faizi değil yasal faiz uygulanmalıdır.

DAVA VE KARAR : Taraflar arasındaki davanın Beyoğlu 3. Asliye Hukuk Mahkemesince görülerek verilen 23.12.1999 tarih ve 1999/501 - 1999/838 sayılı kararı Yargıtay'ca incelenmesi davalı Magdeburger Sigorta tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dava dosyası için Tetkik Hakimi Deniz Biltekin tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

YARGITAY 11. HUKUK DAİRESİ KARARI:

Davacı vekili, müvekkili sigorta şirketine kasko sigortası ile sigortalı aracın davalıların maliki, sürücüsü ve trafik sigortacısı olduğu aracın tam kusuru ile çarpması sonucu hasırlandığını, sigortalılarını ödedikleri miktarın tahsili için yapılan icra takibinin itiraz üzerine durduğunu ileri sürerek davalıların itirazlarının iptaline, takibin devamına davalıların %40 inkar tazminatına mahkumiyetlerine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

Davalı Aydın Aygün Patlakçı, kusurun kendisinde olduğunu beyan etmiştir.

Davalı Ali Karasu, davaya diyeceği olmadığını beyan etmiştir.

Davalı sigorta şirketi, davaya yanıt vermemiştir.

Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamından davanın kısmen kabulü ile takibin 176.150.000.- TL. üzerinden devamına, bu miktardan hesaplanan 73.200.000.- TL. inkar tazminatının davalılardan tahsiline karar verilmiştir.

Kararı, davalı sigorta şirketi vekili temyiz etmiştir.

1- Dava kasko rücu davasıdır. Kasko sigortası ile sigortalı araçta sigorta kapsamına giren bir riziko sebebiyle oluşan hasarın gerekli tazminat ödenerek karşılanması amacına yönelik bir sigorta türüdür. Bu sigortanın bir meblağ sigortası olmayıp, gerçek zararı karşılamaya yönelik bir sigorta türü olduğu nazara alındığında sigorta tazminatının önceden belirlenebilirlik vasfı ve dolayısıyla likit alacak niteliği taşıdığından söz edilemez. Bu durum karşısında İİK.nun 67 maddesinde koşullar gerçekleşmediğinden icra inkar tazminatı istemi red olunması gerekirken, yazılı gerekçe ile talebin kabulü doğru görülmemiştir.

2- Diğer taraftan sigortacı TTK.nun 1301 maddesindeki halefiyet kuralına göre bu davayı açmıştır. Buna göre, sigortalısının zarar veren 3. şahıslardan dava yoluyla isteyebileceği bütün haklar ödediği bedel nisbetinde sigortacıya intikal ettiğinden davacı sigorta ettiren tarafından ne istenebilecekse onu isteyebilecektir. Sigortalı araç özel oto olduğu gibi, davalı araçta özel otodur. O halde, mahkemece yasal faizi hükmedilmesi gerekirken, yazılı şekilde reeskont faizine hükmedilmesi de doğru görülmemiştir.

SONUÇ : Yukarıda 1 ve 2 nolu bentlerde açıklanan nedenlerle davalı sigorta şirketi vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davalı Magdeburger Sigorta Şirketi lehine ( BOZULMASINA ), oybirliğiyle karar verildi.
Old 18-03-2011, 18:20   #13
av.kadirpolat

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan nihilist
Merhabalar,

Şöyle bir sorunum var.

Müvekkilim bir limited şirket. Limited şirkete ait araç kaza yapıyor ve bir araç ile çarpışıyor. Çarpıştığı aracın kasko şirketi kazadan bir müddet sonra bir mektupla kaza yapan araca yaptığı harcamaları müvekkilim şirketten talep ediyor.

Bu ödeme talebine ilişkin yazıya kasko firması faturayı eklemediği için müvekkilim şirket noter aracılığı ile çektiği bir ihtarname ile, söz konusu aracın tamir masraflarına ilişkin fatura ibraz edildikten sonra ödeme yapabielceğini tebliğ ediyor.

Kasko firmasının avukatları bu ihtarnameye cevap vermeden ve faturayı müvekkilim şirkete tebliğ etmeden direk ilamsız icra takibine başvuruyorlar.

Bu noktada yapılabielcek bir şey var mı?

Sonuçta iş icraya intikal ettiği için 7.000 tl' lik ilk talep 9.000tl oluyor. Ama ortada bir iyi niyet ve bu iyi niyetin hukuki yollar ile haksızca görmezden gelinmesi var.

Bu tür durumlardaki alacakların likit alacak olmadığını düşünüyorum. Bu anlamda borca ferileriyle birlikte itiraz ederek icra takibini durdurabilirsiniz.

Bu durumda müddeabihin değerine göre görevli hukuk mahkemesinde, alacaklı olan taraf itirazın iptali davası açabileceği gibi, sizin tarafınızdan menfi tespit davası açma hakkınız da bulunmakta.

Sigortanın ödemiş olduğu gerek maddi hasarlı kazalarda gerekse de maluliyet yada ölüme ilişkin ödemelerde, kazadaki kusur, tazminat bilirkişi raporlarına, eksper listesindeki fiyatlandırmaya yönelik incelemeye gidilmesini sağlayabilirsiniz.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
İcra Takibi - Yetkili İcra Dairesi- Menfi Tespit ve İstirdat Davası av.sinem Meslektaşların Soruları 5 21-11-2012 15:48
İcra Dairesinden gelen müzekkereye cevap zorunluluğu zafkir Meslektaşların Soruları 3 22-04-2010 11:52
İcra takibi avde Meslektaşların Soruları 4 13-06-2009 22:01
İcra Takibi mehmetaytekin Hukuk Soruları Arşivi 8 14-03-2007 12:35


THS Sunucusu bu sayfayı 0,06222892 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.