İmar Planına göre Dere yatağında görünen arsa

Merhabalar meslektaşlarım.

Müvekkilin tapulu taşınmazı dere ile yol arasında bulunmaktadır. Zaman geçtikçe derenin akış şiddeti ve şeklinden dolayı müvekkilin arsasının bir kısmı dere içerisinde kalmıştır. Tarafımızca yapılan incelemeye göre ilgili belediye tarafından yapılan imar planında müvekkilin arsasının tamamı dere alanı olarak işaretlenmiştir. Ayrıca arsa vasfını haiz olmakla birlikte dere alanında kaldığı için DSİ tarafından (öncesinde ilgili belediye tarafından) yapılaşma izni verilmeyeceği şifahen tarafımıza bildirilmiştir. Burada sormak istediğim husus şu
1-Kamulaştırmasız el atma olgusu bizce sübuta ermiştir. Katılır mısınız?
2-Eğer kamulaştırmasız el atma olgusu sübuta erdiyse taşınmazın bedelinin tahsili için husumeti kime yöneltmeliyiz ? İmar planına göre dere olarak belirleyen belediyeye mi yoksa derenin akışının kontrol edilmemesi/gerekli tedbirlerin alınmaması sonucu taşınmazın dere alanı olarak belirlenmesine sebebiyet veren DSİ'ye karşı mı ?
Şimdiden teşekkür ederim.

Taşınmaza imar uygulaması sonucu hukuken kullanmaya engel sınırlamalar getirilmesi kamulaştırmasız elatmadır. Kişinin mülkiyet hakkının sınırlandırılmasıdır fiili elatmayla aynı sonucu doğurur.
Elatma imar planından doğduğuna göre husumeti belediyeye yöneltmeniz isabetli olacaktır. Derenin yön değiştirmesinde DSİ nin bir ihmali varsa bunu belediye davayı ihbar ederek dile getirebilir.

Alıntı: Yazan avukatselvi Taşınmaza imar uygulaması sonucu hukuken kullanmaya engel sınırlamalar getirilmesi kamulaştırmasız elatmadır. Kişinin mülkiyet hakkının sınırlandırılmasıdır fiili elatmayla aynı sonucu doğurur. Elatma imar planından doğduğuna göre husumeti belediyeye yöneltmeniz isabetli olacaktır. Derenin yön değiştirmesinde DSİ nin bir ihmali varsa bunu belediye davayı ihbar ederek dile getirebilir.

Öncelikle zaman ayırıp cevaplama yaptığınız için teşekkür ederim. Araştırdığım Yargıtay Kararları'nda dere yatağının korunması ve gözetilmesi görevi DSİ'de olduğu belirtiliyor. Buradan yola çıkarak gereken özenli çalışmayı yapmamasından dolayı dere yatağının genişlemesi ve müvekkilin arsasına tecavüz durumunun meydana gelmesinden doğrudan DSİ yi sorumlu tutup husumet yöneltme fikrini nasıl değerlendirirsiniz? Kafamı karıştıran husus bu aslında.

Kamulaştırmasız el atma davalarında husumet fiilen el atan yada bakım ve gözetimden sorumlu olan idareye yöneltilir. İmar planını yapan belediye yönünden bu özellikler oluşmadığından belediyeye husumet yöneltilmez.

Derelerin bakım gözetim ve ıslahı görevi, 6200 Sayılı DSİ Genel Müdürlüğünün Teşkilat ve Görevleri Hakkındaki Kanun hükümlerine göre DSİ idaresine ait olduğundan dava DSİ Genel Müdürlüğü aleyhine açılmalıdır.

Ayrıca taşınmazın Büyükşehir Belediyesi sınırları içinde kalması halinde, aynı görev 5216 sayılı Büyükşehir Belediyesi K. m. 7/r'ye göre Büyükşehir Belediyesine de verildiğinden oluşan zarardan Büyükşehir Belediyesi de sorumlu olur. Diye düşünüyorum.

Alıntı: Yazan Yücel Kocabaş Kamulaştırmasız el atma davalarında husumet fiilen el atan yada bakım ve gözetimden sorumlu olan idareye yöneltilir. İmar planını yapan belediye yönünden bu özellikler oluşmadığından belediyeye husumet yöneltilmez. Derelerin bakım gözetim ve ıslahı görevi, 6200 Sayılı DSİ Genel Müdürlüğünün Teşkilat ve Görevleri Hakkındaki Kanun hükümlerine göre DSİ idaresine ait olduğundan dava DSİ Genel Müdürlüğü aleyhine açılmalıdır. Ayrıca taşınmazın Büyükşehir Belediyesi sınırları içinde kalması halinde, aynı görev 5216 sayılı Büyükşehir Belediyesi K. m. 7/r'ye göre Büyükşehir Belediyesine de verildiğinden oluşan zarardan Büyükşehir Belediyesi de sorumlu olur. Diye düşünüyorum.

Cevabınız için çok teşekkür ederim üstadım. Taşınmaz büyükşehir belediyesi sınırları içinde değil. Ben de sizin gibi DSİ Genel Müdürlüğü'ne karşı açılması fikrine daha sıcak bakıyorum. Tekrardan teşekkür ederim.

Sorunuzu dere fiilen yön değiştirmediği halde imar planında bir sınırlandırma yapıldı şeklinde anladım . Fiili bir el atma olmadığı halde belediye planda dere yatagı olarak göstermişse hukuki elatmadır husumet belediyeye yöneltilir. Fakat dere yön / yer değiştirdi fiilen el atma varsa Sn Kocabaş'ın fikrine aynen katılırım. Kolaylıklar dilerim

Alıntı: Yazan avukatselvi Sorunuzu dere fiilen yön değiştirmediği halde imar planında bir sınırlandırma yapıldı şeklinde anladım . Fiili bir el atma olmadığı halde belediye planda dere yatagı olarak göstermişse hukuki elatmadır husumet belediyeye yöneltilir. Fakat dere yön / yer değiştirdi fiilen el atma varsa Sn Kocabaş'ın fikrine aynen katılırım. Kolaylıklar dilerim

Cevabınız için teşekkürler meslektaşım. Aslında her iki durumda mevcut. Dere yatağı, DSİ tarafından gerekli önlemler alınmadığından dolayı sel gibi taşkın durumlarında müvekkilin arsasına çarparak toprağı erite erite arsanın belirli bir kısmını dere yatağı haline gelmiş. İlgili belediye ise belirli bir kısmın haricinde geriye kalan tüm toprağı da imar planında dere yatağı olarak işaretlemiş o yüzden işin içinden çıkamadım