Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

Şirket ortağı her durumda tacir midir?

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 09-11-2012, 17:49   #1
Av. Bahadır

 
Varsayılan Şirket ortağı her durumda tacir midir?

Müvekkillerim A şirketinin ortaklarıdır. Bundan ayrı şirketle alakası olmayan bir evin ortak malikleridir. Bu evlerini kiraya vermişler, bunun karşılığında da her ayın sonuna tekabül eden senetler almışlardır.

Kiracı kirasını ödemediğinden dolayı vadesi gelen senedi icra takibine koyma niyetindeyiz. Ancak senetlerde yeni HMK döneminde imzalanmış bir yetki sözleşmesi mevcut.

Yeni HMK döneminde tacir olmayan kişiler ile tacirler arasında yapılmış yetki sözleşmelerinin geçersiz olacağı aşikardır. Ancak benim sorum şu A şirketinin ortağı olan müvekkiller bu ortaklıklarından dolayı tacir sayılırlar mı ? Sayılırlar ise neden?

Şahsi görüşüm kira ilişkisinde gerçek kişi olarak yer aldıkları ancak bu konuyu kesinleştirmeden hareket etmeyi düşünmüyorum. Şimdiden konu ile ilgilenen tüm meslektaşlarıma teşekkür ederim.
Old 09-11-2012, 18:06   #2
Cumhur Okyay

 
Varsayılan

A Şirketinin ortağı olan ve bu nedenle de tacir olan( sayılan değil) müvekkillerinizin, şirketle alakası olmayan ve müştereken malik bulundukları bir evi kiraya vermelerinde, kendileri tacir sayılamayacağı gibi, iş dahi, ticari bir iş değildir. Kolay gelsin.
Old 09-11-2012, 18:21   #3
Av. Bahadır

 
Varsayılan

Sayın C_OKYAY cevabınız için çok teşekkür ederim. Aynı yönde fikir beyan etmenize çok sevindim. Bu yönde emsal kararlar bulabilirsem sanırım meseleyi aşmış olacağız.
Old 09-11-2012, 18:25   #4
Cumhur Okyay

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av. Bahadır
Sayın C_OKYAY cevabınız için çok teşekkür ederim. Aynı yönde fikir beyan etmenize çok sevindim. Bu yönde emsal kararlar bulabilirsem sanırım meseleyi aşmış olacağız.

Yine emsal karar arayın da konu mahkemelr önüne devamlı gelmekte ve mahkemelerin de bir tereddütü olmamaktadır. Kolay gelsin...
Old 09-11-2012, 18:34   #5
yigiturk

 
Varsayılan

Ben de tacirin ticari nitelikte olmayan işi durumunun söz konusu olduğu bu nedenle bahsettiğiniz olaydaki yetki sözleşmesinin geçerli olacağı kanısındayım.
Old 09-11-2012, 18:56   #6
Av.Mehmet Saim Dikici

 
Varsayılan

Şirketin türünü belirtmemişsiniz, ancak hatırlatmak isterim ki sermaye şirketlerinin (Örneğin: A.Ş.'lerin) ortakları salt ortak oldukları için tacir sayılamazlar. Başka deyişle sermaye şirketlerinde ortak olmak tacirlik sıfatı vermez. Adi şirketlerde ise durum tam tersidir, adi şirket ortakları tacir sayılırlar.

Sizin olayınızda iki ortaklı bir adi şirket sözkonusu ise, ve bu iki ortağa ait konut niteliğinde bir taşınmaz varsa, bu taşınmazın ticari mi yoksa şahsi mal mı olduğunu ispat konusunda ispat yükü karşı tarafta olur ki bunu ispat etmek biraz zordur.
Old 09-11-2012, 19:04   #7
Av. Bahadır

 
Çözüm

Görüşlerimizin aksi yönünde Doç. Dr. Ahmet Battal (Gazi Ünv. TTEF. Ticaret Hukuku Öğretim üyesi) hocamızın makalesinden bir parçayı paylaşmak isterim.


Alıntı:
Yargıtay 19. hukuk Dairesinin 2.11.2000 tarihli ve 5828/7383 sayılı Kararına18 konu
davada, davacı banka, davalı gerçek kişinin, dava dışı şirketin kredi borcuna müteselsilen
kefil olduğunu, kredi borcunun ödenmemesi üzerine davalı kefil aleyhine başlanan icra
takibinin iflâs takibine çevrildiğini ve bu takibe davalının itiraz ettiğini ileri sürerek, davalı
gerçek kişinin iflâsına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı gerçek kişi, vekili aracılığıyla, ticaret şirketine ortak olmasının kendisine tacir
sıfatı kazandırmayacağını ve bu nedenle de iflâsının istenemeyeceğini savunarak davanın
reddini talep etmiştir.
Mahalli mahkeme, davalı gerçek kişinin, bir çok şirketin kurucu ortağı ve yöneticisi
olduğu, dokuz yıl süreyle ..siad başkanlığı yaptığı gerekçeleriyle, tacir olmadığı yolundaki
savunmasının dinlenemeyeceğine karar vermiş ve iflâsına hükmetmiştir.


Mahalli mahkemenin kararı Yargıtay 19. Dairesince incelenmiş ve aşağıdaki
gerekçeyle onanmıştır:
“özellikle davalının ticaret sicilinde şahsi kaydı yoksa da R....Kağıt A.Ş., P....A.Ş., B....A.Ş.,
F...A.Ş., L....Gıda A.Ş., ...Kimya A.Ş., ....Otomotiv A.Ş.nin ortağı ve yöneticisi olan, ..SİAD adlı
kuruluşa sanayici olarak bildirimde bulunan, İstanbul Ticaret Odasında yöneticilik yapan davalının tacir olduğunun kabulü ile yazılı şekilde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmamasına göre
...”

Görüldüğü üzere bu kararda gerçek kişilerin tacir sıfatına sahip olma şartları hususu özellikle davalı gerçek kişinin iflâsa tabi tutulma talebi nedeniyle ele alınmıştır. Diğer
ifadeyle bu karar, sonuçtan (iflâstan) gerekçeye (tacir sıfatına) ulaşılan bir karar
niteliğindedir.

Bununla birlikte kararda açıkça “davalının tacir olduğunun kabulü ile” denildiğinden,
bu karardaki gerekçeler, emsal olaylarda, tacir olmanın iflâs dışındaki sonuçlarına tabi
tutulmak yönünden de geçerli olacaktır. Dolayısıyla, kanaatimizce bu karar, sadece iflâsa tabi
kişilerin kapsamını genişletmemekte, tacir olanların (ya da tacir gibi sorumlu olanların19)
kapsamını genel olarak genişletmektedir. Diğer ifadeyle, bu karar ile ortaya çıkan yeni içtihat
tacir olmanın bütün sonuçlarına (ya da en azından aleyhe sonuçlarına) tabi tutulacak kişilerin
kapsamını genişletmektedir.

Yukarıda da belirttiğimiz üzere, bir gerçek kişi TTK. 14. maddede ele alınan çeşitli ihtimallerden biri nedeniyle tacir sıfatına sahip ya da en azından tacir gibi sorumlu olabilir.Kararda davalı gerçek kişinin tacir sayılmasının kanuni sebepleri ayrıntılı olarak açıklanmış değildir. Hangi kanuni hükme ya da hükümlere dayanılarak ya da hangi hükümler yorumlanarak sonuca ulaşıldığı karardan anlaşılamamaktadır.
Old 09-11-2012, 19:08   #8
Av. Bahadır

 
Varsayılan

Olaylda müvekkillerin ortak oldukları şirketler A.Ş.'dir. Adi ortaklıkları söz konusu değildir. Bu konuda Yargıtay'ın tutumu sürekli değişiyor. Edindiğim bilgileri başlıkta paylaşacağım.
Old 09-11-2012, 19:09   #9
Av. Bahadır

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan yigiturk
Ben de tacirin ticari nitelikte olmayan işi durumunun söz konusu olduğu bu nedenle bahsettiğiniz olaydaki yetki sözleşmesinin geçerli olacağı kanısındayım.

Yetki sözleşmesinin geçersiz olacağı mı demek istediniz tam anlayamadım Sayın Yigiturk.
Old 09-11-2012, 19:53   #10
Cumhur Okyay

 
Varsayılan

Şimdi, bir Kobi' nin sahibi ve birinci sınıf defter tutuyor ve büyük beyanname olan yıllık gelir vergisi beyannamesi veriyor,ticaret odasına da kayıtlı tam anlamıyla tacir. Bu tacir, deniz kenarındaki boş bir evini, tacir olsun olmasın, kim olursa olsun (Ü) ye kiraya veriyor ve sözleşmeye, işbu sözleşmeden doğan ihtilaflarda evin bulunduğu yerin dışındaki bir yer mahkemesi ve icra dairesini derc ve kabul ettiriyor. Bunun yoruma muhtaç bir yanı var mıdır?
Saygılarımla...
Old 09-11-2012, 20:09   #11
Av. Bahadır

 
Varsayılan

Aslına bakarsanız görüş açısından aynı şeyleri düşünüyoruz sayın C_OKYAY ancak kanun maddesi, yargıtay kararı görmeden hareket etmeyen yerel mahkemeler doktrini kararlarına pek esas almıyor maalesef.
Old 10-11-2012, 11:10   #12
Av.Nevra Öksüz

 
Varsayılan

Sayın Av.Bahadır,

Alıntı:
Yazan Av. Bahadır
...Bu evlerini kiraya vermişler... senetlerde yeni HMK döneminde imzalanmış bir yetki sözleşmesi mevcut.

Yeni HMK döneminde tacir olmayan kişiler ile tacirler arasında yapılmış yetki sözleşmelerinin geçersiz olacağı aşikardır. Ancak benim sorum şu: A şirketinin ortağı olan müvekkiller bu ortaklıklarından dolayı tacir sayılırlar mı ? Sayılırlar ise neden?...ancak bu konuyu kesinleştirmeden hareket etmeyi düşünmüyorum...

Somut sorunuzda, andığınız hususa neden takıldığınızı anlamadım?

HMK çerçevesinde "yetki sözleşmesinin geçerliliği açısından" müvekkillerinizin tacir kabul edilip edilmeyeceği ne gibi bir farklılık doğuracak?

Müvekkilleriniz tacir kabul edilirse: tacir ile tacir olmayan arasındaki yetki şartı (yetki sözleşmesi) geçersiz olacak;

müvekkillerinizin tacir olmadığı kabul edilirse: tacir olmayanlar arasındaki yetki şartı (yetki sözleşmesi) geçersiz olacak...

Saygılar...
Old 10-11-2012, 11:20   #13
Cumhur Okyay

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Nevra Öksüz
Sayın Av.Bahadır,



Somut sorunuzda, andığınız hususa neden takıldığınızı anlamadım?

HMK çerçevesinde "yetki sözleşmesinin geçerliliği açısından" müvekkillerinizin tacir kabul edilip edilmeyeceği ne gibi bir farklılık doğuracak?

Müvekkilleriniz tacir kabul edilirse: tacir ile tacir olmayan arasındaki yetki şartı (yetki sözleşmesi) geçersiz olacak;

müvekkillerinizin tacir olmadığı kabul edilirse: tacir olmayanlar arasındaki yetki şartı (yetki sözleşmesi) geçersiz olacak...

Saygılar...

Peki, bir yetki sözleşmesi kimler arasında geçerli olacak?
Saygılarımla...
Old 10-11-2012, 11:24   #14
Av.Nevra Öksüz

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan C_OKYAY
Peki, bir yetki sözleşmesi kimler arasında geçerli olacak?
Saygılarımla...

Madde gayet açık değil mi?
http://www.turkhukuksitesi.com/serh.php?did=9973

Saygılar...
Old 10-11-2012, 11:25   #15
Av.Mehmet Saim Dikici

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan C_OKYAY
Peki, bir yetki sözleşmesi kimler arasında geçerli olacak?
Saygılarımla...

Bildiğiniz üzere ilgili madde şu şekildedir:

Yetki sözleşmesi
MADDE 17. Tacirler veya kamu tüzel kişileri, aralarında doğmuş veya doğabilecek bir uyuşmazlık hakkında, bir veya birden fazla mahkemeyi sözleşmeyle yetkili kılabilirler. Taraflarca aksi kararlaştırılmadıkça dava sadece sözleşmeyle belirlenen bu mahkemelerde açılır.
Old 10-11-2012, 11:35   #16
Av. Bahadır

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Nevra Öksüz
Sayın Av.Bahadır,



Somut sorunuzda, andığınız hususa neden takıldığınızı anlamadım?

HMK çerçevesinde "yetki sözleşmesinin geçerliliği açısından" müvekkillerinizin tacir kabul edilip edilmeyeceği ne gibi bir farklılık doğuracak?

Müvekkilleriniz tacir kabul edilirse: tacir ile tacir olmayan arasındaki yetki şartı (yetki sözleşmesi) geçersiz olacak;

müvekkillerinizin tacir olmadığı kabul edilirse: tacir olmayanlar arasındaki yetki şartı (yetki sözleşmesi) geçersiz olacak...

Saygılar...

Evdeki kiracı A.Ş.'dir. Cevap için teşekkürlerimle Sayın Av. Nevra ÖKSÜZ
Old 10-11-2012, 11:52   #17
Av.Nevra Öksüz

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av. Bahadır
Evdeki kiracı A.Ş.'dir...

"İşyeri" veya sadece "taşınmaz" değil de "ev" dediğiniz için kiracının "şirket" olabileceği aklıma dahi gelmemişti...

"Yargıtay kararı aradığınız için" Sayın Dikici'nin görüşünü
Alıntı:
Yazan Av.Mehmet Saim Dikici
...sermaye şirketlerinin (Örneğin: A.Ş.'lerin) ortakları salt ortak oldukları için tacir sayılamazlar...
destekleyen ve;

Sayın Battal'ın değerlendirdiği (ki gördüğüm kadarıyla sadece bu noktaya takılmışsınız) Yargıtay Dairesi'nin daha yeni (ve kriterleri net olarak anan) bir kararını ekleyeyim:

Yargıtay 19 HD, 01.12.2010 T., E: 2010/13557, K: 2010/13646: "... davalının avukatlık mesleği ile iştigal etmesine rağmen çok sayıda şirketin ortağı ve yöneticisi olduğu, şirket borçları için teminat senedi keşide ettiği ve bu haliyle tacir sayıldığı;...

...Türk Ticaret Kanunu'nun 14'üncü maddesine göre bir ticari işletmeyi, kısmen dahi olsa kendi adına işleten kimseye tacir denir. Davalı bir ticari işletmeyi kendi adına işletmediği gibi ticari işletme açmış izlenimi uyandıracak şekilde davranmamış; ticaret siciline kaydolmamış, ( tacir sıfatıyla )vergi mükellefiyeti başlatmamış, ilan ve sirküler gibi yollarla tacir olduğu intibaı yaratacak faaliyet göstermemiştir. Sermaye şirketine ortak ya da yönetici olmak, tek başına o kişinin tacir olduğu anlamına gelmez.

Bu durumda mahkemece davalının iflasa tabi şahıslardan olmadığının kabulü ile davanın reddine karar vermek gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir..."

Saygılar...
Old 24-08-2015, 10:42   #18
Mümessil

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Nevra Öksüz

Yargıtay 19 HD, 01.12.2010 T., E: 2010/13557, K: 2010/13646: "... davalının avukatlık mesleği ile iştigal etmesine rağmen çok sayıda şirketin ortağı ve yöneticisi olduğu, şirket borçları için teminat senedi keşide ettiği ve bu haliyle tacir sayıldığı;...

.




Bu kriterler yerel mahkeme kararının kriterleri. Mahkeme bu kriterlerle hüküm tesisini yanlış bulmuş, bozmuş. Saygılar
Old 01-09-2015, 10:57   #19
Av.Nevra Öksüz

 
Varsayılan

Sayın Mümessil,
Alıntı:
Yazan Mümessil
Bu kriterler yerel mahkeme kararının kriterleri. Mahkeme bu kriterlerle hüküm tesisini yanlış bulmuş, bozmuş. Saygılar
Ben de Saim Bey'in görüşünü destekleyen bir karar olduğunu belirterek eklemişim zaten...
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
şirket ortağı ve aynı zamanda şirket müdürü olan kişiye şirket adresinde yapılan tebligat... lawyer370 Meslektaşların Soruları 3 29-07-2011 08:46
avukat tacir midir? avgülsen Meslektaşların Soruları 2 19-03-2011 02:14
Şirket ortağı yetkili midir? avzey Meslektaşların Soruları 6 13-08-2010 14:58
Şirket yerine yanlışlıkla şirket ortağı adına başlatılan icra takibi. BAŞARAN Meslektaşların Soruları 5 22-02-2010 12:56
Ltd. Şirket ortağı diğer ortağı vekil edebilirmi Av.Ademx Meslektaşların Soruları 1 31-12-2009 14:23


THS Sunucusu bu sayfayı 0,06500101 saniyede 15 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.